Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/820 E. 2021/852 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/820 Esas
KARAR NO : 2021/852

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 14/12/2021
KARAR TARİHİ : 15/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili banka ile davalı … AŞ arasında Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmeleri imzalandığını, diğer davalılar …, …, …A.Ş., … sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, davalının Kredi borcu taksitlerini aksatması üzerine borçlulara ödemeyi teminen … 25. Noterliği’nin… tarih, … yevmiye numaralı ihtarname gönderilerek borcun ödenmesinin talep edildiğini, ihtara rağmen borcun ödenmediğini, bunun üzerine davalılar hakkında … 23. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, borçlu tarafından, borca ve tüm fer’ilerine itiraz edilerek takibin durduğunu belirterek … 23. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibine yönelik itirazlarının iptaline, takibin devamına, % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Dava henüz taraf teşkili aşamasındadır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; İ.İ.K.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
7155 Sayılı Kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5’inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A maddesine göre; “bu kanunun 4’üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, dava konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.”
7155 Sayılı Kanun’un 23. maddesi ile 6325 sayılı Kanuna eklenen dava şartı olarak arabuluculuk başlığı ile eklenen 18/A maddesine göre; ” (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. (2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılmadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”
Dosyanın ve dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde; davanın itirazın iptali davası olduğu, 7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile, 6102 sayılı T.T.K.’nın 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen TTK nun 5/A maddesindeki düzenleme ile dava konusuna açıkça vurgu yapılarak dava konusunun bir miktar paranın ödenmesi olması şartı aranmış olduğu, sözkonusu hükmün yürürlük tarihinin 7155 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 01/01/2019 tarihi olarak belirlendiği ve davanın 14/12/2021 tarihinde açıldığı, “dava şartı olarak arabuluculuk” kapsamında olduğu, dava dilekçesinde arabuluculuk yoluna başvurulduğuna dair herhangi bir açıklama bulunmadığı gibi, dilekçe ekinde arabuluculuk yoluna başvurulduğuna dair tutanağın mevcut olmadığı, yine UYAP sistemi üzerinde de arabuluculuk dosyasının mevcut olmadığı anlaşılmıştır. 7155 Sayılı Kanun ile ticari davalarda zorunlu hale getirilen arabuluculuk, tamamlanabilir bir dava şartı olmadığından 6100 Sayılı HMK un 115/son maddesinin uygulanma olanağı mevcut değildir. Yapılan bu saptamalar karşısında; 6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-2 hükmü gereğince davanın dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-7155 Sayılı Kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen 5/A maddesi ve 7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 6.538,94 TL harçtan mahsubu ile artan 6.479,64 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5- Davalılarca yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.15/12/2021

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır