Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/80 E. 2023/339 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/80
KARAR NO : 2023/339
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/02/2021
KARAR TARİHİ : 11/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında yetkili satıcılık sözleşmesine dayanan ticari ilişki olduğunu, aralarındaki bu ilişkiye dayalı olarak müvekkili şirketin davalıdan toplamda takip tarihi itibariyle 18.551,46 TL takibe konu alacağı olduğunu, 2020/…E sayılı doyasıyla ilamsız icra takibi başlamış olup, bu takibin borçlunun haksız ve mesnetsiz itirazları sebebiyle durduğunu, davalının takip açıldıktan sonra olmak üzere bugüne kadar müvekkili şirketin hesabına icra takip dosyasının haricinde 19.06.2020 tarihinde 5.000,00 TL, 03.07.2020 tarihinde 5.000,00 TL, 22.07.2020 tarihinde 4.000,00 TL, 07.09.2020 tarihinde 1.700,00 TL olmak üzere 15.700 TL ödeme yaptığını, müvekkil şirketin 2.110,00 TL asıl alacak, icra takip masrafı, faiz ve icra vekalet ücret alacağı olduğunu belirterek, davalının takipten sonra ödediği bedellerin dosyanın tahsilatı aşamasından icra müdürlüğü tarafından dikkate alınması hususunda hüküm kurulmasını, temerrüt tarihinden itibaren borçlu aleyhine ticari faize hükmedilmesine, alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafa usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmiş, davalı tarafça davaya herhangi bir cevap vermemiş ve mahkememizce yapılan açık duruşmalara da katılmamıştır. Davalı tarafın HMK’nın 128/1. maddesi gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacağı tespit edilmiştir.
DELİLLER: Dosyada davacı tarafın bildirdiği belgeler, 14/11/2018 tarihli satıcılık sözleşmesi, nüfus kaydı, Kandıra Mal Müdürlüğü’nün 10/03/2021 ve 30/11/2021 tarihli yazı cevapları, cari hesap ekstresi, faturalar, ticari defter ve kayıtlar ile bilirkişi kök ve ek raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
Mahkememizce davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılabilmesi için … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazıldığı, talimat mahkemesince davalı tarafa şerhli davetiyenin tebliğ edildiği, davalı tarafça ticari defter ve kayıtların sunulmaması nedeniyle talimat evrakının mahkememize iade edildiği anlaşılmıştır.
06/10/2022 tarihli celse (1) numaralı ara kararı gereğince, HMK’nun 266/1. Maddesi gereği bilirkişi incelemesine karar verildiği … Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimat marifeti ile hazırlanan 05/12/2022 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında; davacı şirketçe sunulmuş olan ticari defterlerinin usul ve esaslara uygun tutulduğu, usulüne uygun tutulan ticari defterlerin sahibi lehine delil vasfına sahip olduğu, davacının ticari defterleri üzerinden yapılan incelemeler ve tespitler neticesinde, davalının davacıdan mal yada hizmet aldığı, davalı ile davacı arasında ticari ilişkinin bulunduğu, takibe konu edilmiş faturaların davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, takip tarihi itibarı ile davacının davalıdan 17.810 TL alacaklı olduğu, takip tarihinden sonra toplam 15.700,00 TL ödemenin davalı tarafından davacıya yapıldığı, dava tarihi itibarı ile davacının davalıdan 2.110,00 TL alacağının bulunduğu bildirilmiştir.
19/01/2023 tarihli celse (1) numaralı ara kararında açıkça belirtilen hususlarda HMK’nın 281/2. Maddesi uyarınca ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup … Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimat marifeti ile hazırlanan 01/03/2023 tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç kısmında; 17.810,00 TL asıl alacağa takipten sonra yapılan ilk ödemeye kadar avans faiz işletip ilk ödemeyi önce faizden geriye kalanı asil alacaktan düşüp sonra ilk ödeme tarihinden ikinci ödeme tarihine kadar geriye kalan asıl alacağa avans faiz işletip ikinci ödemeyi önce faizden sonra asıl alacaktan düşüp ikinci ödeme tarihinden üçüncü deme tarihine kadar geriye kalan asıl alacağa avans faiz işletip üçüncü ödemeyi önce faizden sonra asıl alacaktan düşüp üçüncü ödeme tarihinden dördüncü ödeme tarihine kadar geriye kalan asıl alacağa avans faiz işletip dördüncü ödemeyi önce faizden sonra asıl alacaktan düşüp ödemeden dava tarihine kadar da işlemiş faiz varsa bunu hesaplatıp dava tarihindeki borç durumunun hesaplanmış olup dava tarihi itibarı ile 2.265,23 TL ana para ve 110,70 TL faiz olmak üzere davacının davalıdan toplam 2.375,93 TL alacağının bulunduğu bildirilmiştir.
GEREKÇE : Dava, satım sözleşmesi nedeniyle cari hesaba dayalı İİK 67/2 maddesi uyarınca açılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
…. İcra Dairesi’nin 2020/… esas sayılı genel haciz yoluyla ilamsız takip dosyasının incelemesinde, alacaklının dosyamız davacısı … Ticaret A.Ş., borçlunun dosyamız davalısı … oldukları, alacak tutarının 17.810,00 TL cari hesap alacağı ve 741,46 TL faiz olmak üzere toplam 18.551,46 TL olduğu, 17/06/2020 tarihli takibin cari hesap alacağına dayandığı, ödeme emrinin 19/06/2020 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 25/06/2020 tarihinde borca ve takibe itiraz ettiği, 30/06/2020 tarihli karar tensip tutanağı ile takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
İcra takibindeki borca itiraz dilekçesinin takip alacaklısı vekiline tebliğ edilememesi ve dava tarihi dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların anlaşamadıkları hususların davacının icra takibindeki cari hesap nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, itirazların iptalinin gerekip gerekmediği, davacının İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatı talep edip edemeyeceğine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Taraf arasında TTK’nın 89. Maddesinde tanımlandığı şekilde yazılı bir cari hesap sözleşmesi yapılmamıştır. Taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığından aradaki ilişkinin açık hesap ilişkisi olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle de davacı taraf bu açık hesap ilişkisi nedeniyle alacağı talep edebilir. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 25/04/2018 tarihli, 2017/19-903 esa, 2018/974 karar, 28/03/2018 tarihli 2017/19-1634 esas, 2018/633 karar, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 30/10/2018 tarihli 2016/20574 esas, 2018/5306 karar, 18/04/2016 tarihli 2015/15462 esas, 2016/6686 karar sayılı ilamları da bu yöndedir. Takibe konu cari hesap ekstresinin kaynağı ise fatura alacağıdır. Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle bu alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir.
Mahkememizce ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan inceleme yapılmasına dair karar verilmiş davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmemiş, davacı taraf kendi ticari ve kayıtlarına göre takip tarihi itibariyle davalıdan 17.810,00 TL alacaklıdır. Taraflar arasında 14/11/2018 tarihli satıcılık sözleşmesinin imza altına alındığı, bu satım sözleşmesi kapsamında da takibe konu açık hesap ilişkisi nedeniyle faturaların düzenlendiği görülmüştür. 7251 sayılı kanun ile değişik 6100 sayılı HMK’nun 222/3. Maddesi uyarınca davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını mahkememize sunması aksi taktirde usulüne uygun tutulmuş davacı taraf defterlerine itibar edileceğine dair meşruhatlı davetiye … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin talimat dosyası aracılığıyla tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını incelemeye sunmamıştır. Bu hususlar, BA formu kayıtları ile HMK’nun 222. maddesi dikkate alınarak davacının üzerinde bulunan ispat yükünü yerine getirdiği ve alacağın ispat edildiği anlaşılmıştır. Davalının bu bedele ilişkin varsa ödeme hususunu bu durumda ispat etmesi gerekir. Dava dilekçesinde açıkça belirtildiği ve bilirkişi raporunda da tespit edildiği üzere takipten sonra davalı tarafın 15.700,00 TL ödeme bulunmaktadır. Bu ödemelerin TBK’nın 102/1. maddesi ile Yargıtay (Kapatılan) 19. Hukuk Dairesi’nin 2017/2059 esas, 2018/5532 karar sayılı içtihatı da dikkate alınarak bilirkişi tarafından sunalan 01/03/2023 tarihli ek rapordaki hesaplamalara itibar edilmiş ve bu miktarlar üzerinden davacının davalıdan alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Bu nedenlerle davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, …. İcra Dairesi’nin 2020/… esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 2.265,23 TL cari hesap alacağı ve 110.70 TL faiz olmak üzere toplam 2.375,93 TL üzerinden iptaline, takibin takip talebindeki koşullarla devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. Davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kabulüne karar verilen alacak miktarının kayıtlara dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 2.375,93 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, …. İcra Dairesi’nin 2020/… esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 2.265,23 TL cari hesap alacağı ve 110.70 TL faiz olmak üzere toplam 2.375,93 TL üzerinden iptaline, takibin takip talebindeki koşullarla devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-İİK’nın 67/2. maddesi gereği itirazın iptaline karar verilen 2.375,93 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 316,82 TL harcın mahsubu ile artan 136,92 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
5-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 179,90 TL peşin harç ve 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 239,20 TL’nin davalıdan alanarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.400,00 TL bilirkişi ücreti, 555,70 TL tebligat ve posta masrafları olmak üzere toplam 1.955,70 TL yargılama giderinin davadaki kabul/ret oranına göre hesap edilen 254,24 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafça yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T hükümlerine göre belirlenen 2.375,93 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kabul ve ret edilen dava miktarı itibariyle HMK’nın 341/2. maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/05/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.*