Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/779
KARAR NO : 2023/542
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/11/2021
KARAR TARİHİ : 13/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında davalının dava dilekçesi ekinde sunulan ürünlerinin …’ya taşınması konusunda 05.05.2021 tarihinde görüşmelere başlamış ve 07.05.2021 tarihinde 1.950,00 Eur bedel ile taşınması konusunda anlaşıldığını, akabinde söz konusu ürünlerin taşınması konusunda organizasyon sürecine başlandığını, müvekkiline gönderilen 10.05.2021 tarihli mailde 11.05.2021 tarihinde ilgili ürünlerin müvekkil şirketçe aldırılıp aldırılmayacağı konusunda bilgi talep edildiğini, müvekkil şirketçe davalının talepleri doğrultusunda ilgili ürünlerin istenen yerden aldırılacağı ve araç bilgilerinın paylaşıldığını, yine 10.05.2021 tarihinde davalı tarafından gümrük bilgilerinin iletilmesinin istendiğini ve müvekkil şirketçe ilgili bilgilerin kendilerine aynı tarihte iletildiğini, bunun üzerine müvekkilinin organizasyonu tamamlayabilmesi için aynı gün davalıdan yükleme için talimat talep ettiğini, ayrıca aracın bildirilecek olan adrese yüklenmek üzere boş olarak gönderilmek zorunda olduğundan bahisle adres bildirilmesinin aciliyetini dile getirildiğini, davalı tarafından söz konusu adresinin bildirileceği belirtilmiş olmasına rağmen geçen süre sonrasında yükleyiciye ulaşılmadığı gerekçesi ile söz konusu ürünün taşınmasını ilgili haftaki programdan çıkarılmasının talep edildiğini, bunun üzerine müvekkilince davalının talebi doğrultusunda operasyon yapılması ilgili araca başka yüklerin alınmaması ve aracın (Tır) yarısının davalının taşıtacağı yüke ayrılması, gelen başka yük tekliflerinin davalının yükünün taşınacağı gerekçesi ile reddedilmiş olması, dolayısıyla davalının yük iptali nedeniyle müvekkil şirketin zarara uğraması ve mağduriyet yaşaması nedeniyle “Boş Navlun” bedeli yansıtılacağının belirtildiğini, bunun üzerine taraflar arasında yapılan görüşmeler ve fikir teatisinden sonra 18.05.2021 tarihinde davalı tarafından “boş navlun faturasını kabul ediyoruz ,kesebilirsiniz. görüntüsünü de tarafımıza iletmenizi rica ediyoruz” şeklinde kabul beyanında bulunduğunu ve bunun üzerinde de müvekkili şirketçe 18.05.2021 tarihli … nolu 1.000 EUR bedelli fatura ihdas edildiğini ve davalı tarafa iletildiğini, davalı tarafça ilgili faturanın kabul edildiği halde müvekkil şirkete herhangi bir ödemede de bulunulmadığını, müvekkilinin söz konusu yük iptalinde/organizasyon iptalinde hiçbir kusuru bulunmadığı gibi talep konusu yüklerin taşınmadı konusunda organizasyon yaptırıp daha sonra her ne sebeple olursa olsun ilgili operasyonu iptal ettirip müvekkilinin zararına yol açılmasının tacirin basiretli davranması zorunlu olduğundan ilgili ilkeye açık bir şekilde aykırılık teşkil ettiğini, müvekkilinin davalının tek taraflı kusuru nedeniyle zarara uğradığını, bir yandan faturayı kabul beyanı verip bir yandan da ödemenin yapılmamış olması da haklı alacağımızı geciktirme çabasından başkaca bir durum olmadığını, bu nedenle müvekkilinin davalı nezdinde bulunan alacaklarının tahsili amacı ile … 14.lcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibine davalı tarafça haksız ve mesnetsiz bir şekilde itirazda bulunulduğunu ve takibin durduğunu, itirazın hukuki dayanaktan yoksun olduğu gibi, yasalara ve iyi niyet kurallarına aykırı olarak yapıldığını, alacaklarının gecikmesine neden olduğunu belirterek haksız olarak … 14. İcra Müdürlüğünün… E sayılı dosyasına yapılan itirazın İptaline,takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, alacaklarına ticari temerrüt faizinin uygulanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin bir taşıma ilişkisinden kaynaklanan zararının tazmini amacıyla müvekkil şirket aleyhine açtığı işbu davanın reddi gerektiğini, öncelikle ortada herhangi bir fili taşıma bulunmadığını, davacı şirketin ücrete hak kazanabileceği herhangi bir fili taşımanın gerçekleşmemiş olduğunu/mevcut olmadığını, davacı şirketin yapılmamış bir fili taşımaya ilişkin ücret istediğini, böyle bir bedelin talep edilmesinin hukuken mümkün olmadığını, verilmemiş bir hizmet dolayısıyla ücrete hak kazanılamayacağını, davacı şirketin verilmemiş bir hizmete/gerçekleştirilmemiş bir taşımaya dayalı açmış olduğu davanın reddi gerektiğini, taraflar arasında düzenlenmiş herhangi bir taşıma sözleşmesi bulunmadığını, ortada sadece mailler bulunduğunu, bu maillerde de tarafların bir takım görüşmeler yaptığını fakat sonuçlandırmadığını, TTK’nda gerçekleşmemiş bir taşıma ilişkisinde ücrete hak kazanılacağına ilişkin hiçbir hüküm bulunmadığını, gerçekleşmiş bir sözleşme bulunmadığından davacının herhangi bir ücrete hak kazanmasına ilişkin yasal dayanak bulunmadığını, sözleşmenin öneri ve kabulden oluşacağını, davaya konu uyuşmazlıkta müvekkilin tarafları bağlayıcı şekilde vücut bulan herhangi bir öneri beyanı bulunmadığını, davacı şirket gerçekleşmemiş bir taşımaya ilişkin taşıma ücretini talep ettiğine göre en önce dava dilekçesinde bildirdiği zararın temel dayanağı olan “araca başka yüklerin alınmamış olduğu, aracın yansının davalının taşıtacağı yüke ayrılması, gelen başka tekliflerin davalının yükünün taşınacağı gerekçesi ile red edilmiş olduğu” olgularının tümünü kanıtlaması gerektiğini, bunlar kanıtlanmadan esasa girilmesinin mümkün olmadığını, bu konuda da hiçbir kanıt sunulamadığını, her yönüyle davanın reddi gerektiğini, dava ile ilgili beyanlarını bildirmesi açısından davanın … Ltd. Şti.” adlı şirkete ihbar edilmesini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada tarafların bildirdiği belgeler, tarafların ticari defter kayıtları, elektronik posta yazışmaları, fatura, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün … tarihli cevabi yazıları ve ekinde BA formları, bilirkişi kök ve ek raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
HMK’nın 266/1. maddesi gereği dosyanın bilirkişilerden oluşacak bilirkişi heyetine tevdi edilmesine karar verilmiş, 09/01/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında; taraflar arasında taşıma ilişkisinin kurulduğu, taşımanın gönderinin yükü teslim edememesi sebebiyle filen gerçekleştirilemediği, dava konusu olayda CMR hükümlerinin uygulanması gerektiği, 10 Mayıs 2021 tarihli elektronik postada taşımanın haftalık programdan çıkarılmasına yönelik beyanda bulunulduğu, somut taşımaya ilişkin olarak bir fesih iradesinin varlığının kabul edilebileceği, bu halde taşıyıcının taşımaya ilişkin yaptığı harcamaları ve ücreti talep etme hakkına sahip olduğu, davacı …Dış Tic.ltd Şti.(…Tic, Ltd.Şti.) tarafından incelemeye sunulan 2021 yılına ait ticari defterlerin TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davacı yanın incelenen ticari defterlerine ve cari hesap ekstresine göre davalı yandan 10.08.2021 takip tarihi itibariyle 10.190,00-TL (1.000,00 EUR Karşılığı alacaklı olduğu, dosyaya Gelir İdaresi Başkanlığı, İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı, … Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından 28.04.2022 tarihinde sunulmuş olan davalı … Loj. A.Ş. ‘nin 05/2021 dönemi BA formu incelendiğinde; BA formlarında Davacı …Ltd Şti.(… Ltd.Şti.)’ne ait 3 belge bildirimi toplamının 27.248,00 TL olduğunun görüldüğü, davacının 01.05.2021 -31.05.2021 tarihleri arasında davalıya toplamda 3 adet fatura düzenlediği faturaların TL toplamının 27.248,49 TL olduğu, 17.05.2021 tarihli 11.700,10 TL(1.150,00 EUR) 18.05.2021 tarihli 10.190,00 TL (1.000,00 EUR) 25.05.2021 tarihli 5.358,39’TL (520.00 EUR) Davacı … Dış Tic.Ltd Şti.(…. Ltd.Şti.’nin 05/2021 tarih itibari ile düzenlenmiş olduğu fatura adeti ve tutar toplamı davalı … Loj. A.Ş.’nin 05/2021 yılına ait BA formunda bildirmiş olduğu fatura tutarı ve adet ile tuttuğu, faiz hesabına karar verilmesi halinde faturanın vade tarihinden takip tarihine kadar asıl alacağa işleyen faizin 3,41 EUR olduğu, (fiili ödeme tarihine kadar yıllık %1,5 EURO mevduvatına bankalarca fiilen uygulanan azami faiz) olduğu bildirilmiştir.
08/06/2023 tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç kısmında; Davalı … tarafından incelemeye sunulan 2021 yılı ticari defterlerinin TIK. ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varıldığı, 31.12.2021 tarihi itibari ile davalının ,davacı ….ltd Şti.(…Ltd.şti.’ne 1.000,00 EURO borçlu olduğunun görüldüğü, davalının cari hesap ekstresi kayıtlarına göre dava konusu faturaya karşılık iade fatura düzenlediği, davacının davalının düzenlediği iade faturasına karşılık tekrar fatura düzenlediği, konu borca karşılık ödeme kaydının olmadığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, taşıma sözleşmesi nedeniyle fatura alacağı nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67/1. fıkrası uyarınca iptali istemine ilişkindir.
… 14. İcra Dairesi’nin … esas sayılı genel haciz yoluyla ilamsız takip dosyasının incelemesinde, alacaklının dosyamız davacısı … Şirketi, borçlunun dosyamız davalısı … olduğu, alacak tutarının toplam 1.003,41 Euro olduğu, 09/08/2021 tarihli icra takip dosyasının 18/05/2021 tarihli 1.000,00 Euro bedelli faturaya dayandığı, ödeme emrinin 17/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, takip borçlusu vekilinin 18/08/2021 tarihinde borca ve takibe itiraz ettiği, 20/08/2021 tarihinde takibin durdurulmasına dair karar tensip tutanağının düzenlendiği görülmüştür.
İcra takibindeki borca itiraz dilekçesinin takip alacaklısı vekiline tebliğ edilememesi ve dava tarihi dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının icra takibindeki borcun sebebi navlun farkı faturası nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, itirazın iptalinin gerekip gerekmediği, davacının İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca icra inkar tazminatı talep edip edemeyeceği hususlarına ilişkindir.
4721 sayılı TMK’nın 6. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 190/1. fıkrası uyarınca somut olayda ispat yükünün çekişmeli olgulardan kendi lehine haklar çıkaran davacı taraf üzerinde olduğu kabul edilmiştir.
21/04/2022 tarihli ön inceleme duruşması (2) numaralı ara karar gereği dava dilekçesinin ekinde davacı vekili tarafından sunulan elektronik posta kayıtlarına verilen kesin süre içerisinde davlı vekilinin açık itirazının bulunmaması nedeniyle davalı tarafın kabulünde olduğu anlaşılmıştır. Bu yazışmalarda davalı şirket yetkilisi 18/05/2021 tarihinde boş navlun faturası düzenlenmesini kabul etmiştir. Davacı tarafta bunun üzerine takipteki borcun sebebi 18/05/2021 tarihli 1.000,00 Euro fatura düzenlemiş, mahkememizce itibar edilen bilirkişi heyeti kök ve ek raporuna göre de birbiri ile uyuşan tarafların ticari defter ve kayıtlarına bu fatura tutarı kadar davacı taraf davalıdan alacaklıdır. Davalı taraf sonradan iade faturası düzenlemiş ise de davacı tarafça aynı konuda yeniden düzenlenen faturayı da benimseyerek defterine tekrar borç olarak kaydetmiştir. Bu nedenle de tarafların kabulündeki elektronik posta kayıtları ve HMK’nun 222. Maddesi uyarınca birbiri ile uyumlu tarafların kayıtlarına göre davacının üzerinde bulunan ispat yükünü yerine getirdiği ve icra takibinde ki faturalı cari olacak olarak belirtilen asıl alacağın ispat edildiği kanaatine varılmıştır. Bu konuda davacının asıl alacak talebi ile bağlı kalınarak 1.000,00 Euro yönünden davanın kabulü gerektiği kanaatine varılmıştır. Davacının davalıyı fatura konusu asıl alacak yönünden TBK’nın 117/1. fıkrası uyarınca temerrüte düşürdüğünü ispatlayamadığı kanaatine varılmakla davacının takip öncesi faize ilişkin fazlaya ilişkin itirazın iptali talebine itibar edilememiştir.
Tüm bu nedenler ile davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, … 14. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 1.000,00 Euro asıl alacak üzerinden iptaline, takibin asıl alacağa 3095 sayılı Kanunun 4/a. maddesi uyarınca devlet bankaları tarafından Euro cinsinden 1 yıllık vadeli mevduat hesabına uygulanacak yıllık %1,5 oranını geçmeyecek şekilde en yüksek faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. Davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kabulüne karar verilen alacak miktarının kayıtlara dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 1.000,00 Euro’nun icra takip tarihindeki Türk Lirası karşılığı olan 10.150,00 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, … 14. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 1.000,00 Euro asıl alacak üzerinden iptaline, takibin asıl alacağa 3095 sayılı Kanunun 4/a. maddesi uyarınca devlet bankaları tarafından Euro cinsinden 1 yıllık vadeli mevduat hesabına uygulanacak yıllık %1,5 oranını geçmeyecek şekilde en yüksek faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-İİK’nın 67/2. maddesi gereği itirazın iptaline karar verilen 1.000,00 Euro’nun icra takip tarihindeki Türk Lirası karşılığı olan 10.150,00 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 922,87 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 174,72TL peşin harç 56,78 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 231,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 691,37 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) 1.306,80 TL’sinin davalıdan, bakiye 13,20 TL’sinin ise davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan 174,72 TL peşin harç ve 56,78 TL tamamlama harcı ve 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 290,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.500,00 TL bilirkişi ücreti, 246,50 TL tebligat ve posta masrafları olmak üzere toplam 3.746,50 TL yargılama giderinin davadaki kabul/ret oranına göre hesap edilen 3.709,04 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T hükümlerine göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T hükümlerine göre belirlenen 46,07 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, dava miktarı itibariyle HMK m. 341/2. fıkrası uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/07/2023
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır
*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.*