Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/622 E. 2022/682 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/622
KARAR NO : 2022/682

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/09/2021
KARAR TARİHİ : 29/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket (Eski Ünvan ile … A.Ş) arasında …Şubesinden sadır … Poliçe Numaralı, başlangıç tarihi 31/12/2019, bitiş tarihi 31/12/2020 olan ” Yangın Sınai İşletme Poliçesi” imzalandığını, davacı müvekkili şirket, işbu poliçe kapsamında davalı şirketten sigorta hizmeti aldığını, işbu sigorta poliçesine istinaden davalı sigorta şirketinden davacı müvekkili şirketin işyerinde meydana gelen hasarın tazminini talep etme zorunluluğu olduğunu, 19/06/2020 tarihinde yağan sağanak yağmurdan dolayı davacı müvekkili şirketin …adresinde mukim fabrikasında bulunun malzeme ve emtialarda zararlar meydana geldiğini, söz konusu tarihte saat 09:50 sıralarında müvekkili şirketin işyerinin bulunduğu bölgede meydana gelen sağanak yağışlar sebebiyle fabrika içerisinde bulunan malzemeler ıslandığını müvekkili şirket müşterilerinin istemediği düzeyde görsel olarak lekeler/paslar oluştuğunu, bu durumun… galvaniz standardına göre red sebebi olduğundan müşterilerin, davacı müvekkilden malzemelerin tekrar üretiminin yapılmasını talep ettiği, bunun üzerine davacı müvekkili şirket tarafından dava dışı … firmasına 117 ton sıyırma, dava dışı … firmasına 6 ton sıyırma -6 ton flux, yine dava dışı … firmasına ise 1,6 ton sıyırma işlemi yapıldığını tüm bu emtiaların için tekrar işlem/onarım/üretim sağlandığını, meydana gelen zararların tazmini için Yangın Sınai İşletme Poliçesi uyarınca yasal süresi içinde 09/07/2020 tarihinde davalı sigorta şirketine ihbarda bildirimde bulunulduğunu, davalı sigorta şirketince görevlendirilen …Tic Ltd. Şti tarafından … tarihinde tanzim edilen … rapor numaralı, .. Hasar Dosya Numaralı Yangın Hasar Ekspertiz Raporu’nda yapılan incelemede davacı müvekkili şirket fabrika sahasında bulunan 300 ton malzemenin ıslandığı, 170 ton malzemenin kurtarıldığı ancak 130 ton galvanizlenmiş malzemenin su sirayeti sonucu hasara uğradığı, zarar gören 130 ton kaplamanın tekrar alınarak onarımlarının yapılıp müşterilere gönderilmiş olduğunun tespit edildiği akabinde söz konusu hasar gören emtiaların birim fiyatları tespit edildiğini ve toplam 295.128,17- TL hasar miktarı hesaplanmış olduğunu %38 brüt kar marjı tenzili yapılarak 213.860,95-TL hasar tazminatı elde ettiği, meydana gelen olayda söz konusu Yangın Sınai İşletme Poliçesi kapsamında davacı müvekkili şirketin müteferrik kusuru mevcut olmadığını, keza; zararının meydana gelmesi için müvekkili şirketin illiyet bağını kesecek derecede kusuru değil kasıtla ya da kasta yakın çok ağır kusurunun aranması gerekliliği izahtan vareste olduğunu, davacı müvekkili şirket ile davalı sigorta şirketi arasında imzalanan … tarihleri arasını kapsayan … Poliçe numaralı “Yangın Sınai İşletme Sigorta Poliçesi” uyarınca müvekkili şirketin uğramış olduğu eksper raporunda tespit edilen şimdilik 213.860,95- TL hasar tazminat tutarının hasar tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile davalı sigorta şirketinden tazmini ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı sigorta şirketine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın rizikonun gerçekleşmesi ile birlikte gerekli bildirimi yapmadığı gibi iddia edilen hasar konusunda gerekli bilgi ve belgelerle usulüne uygun bir başvuru yapmadığını, müvekkili sigorta şirketi makul sürede başvuruda bulunulmamasına rağmen haber alınır alınmaz gerekli araştırmanın yapılması için derhal işlemlere başlanmı şve bu kapsamda mahallinde araştırma yapılmasını ve rapor alınmasını sağladığını, fakat davacı yan mahallinde yapılacak araştırma konusunda hiçbir şekilde yardımcı olmadığını araştırmaya yarayacak bilgi ve belgeleri sunmaktan kaçındığını, talep edilen tazminata konu hasar teminat dışında kaldığından dava reddedilmesi gerektiğini, davacı yan tarafından dava kapsamında talep edilen tazminata konu hasar davaya konu poliçenin teminatı kapsamına girmediğini, davacı yan her ne kadar olay tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep etmiş ise de davacı yanca müvekkili şirket usulüne uygun bir şekilde temerrüte düşürülmediğinden kabul anlamına gelmemekle birlikte faiz başlangıcının olay tarihi olarak kabul edilmesi mümkün olmadığını, bu sebeple davacı yanın talep ettiği faiz başlangıç tarihi haksız olduğunu herhangi bir kabul durumunda faiz başlangıcı ancak dava tarihinin olması gerektiğini, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada tarafların bildirdiği belgeler, … A.Ş’nin 01/11/2021 tarihli yazı cevabı ve ekinde sunulan hasar dosyası evrakları ile poliçe sureti, tanık beyanları ve bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair 28/04/2022 tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişiler Makine Müh. …, Sigorta Uzmanı …, Sigorta Eksperi-Makine Müh. … tarafından hazırlanan 31/07/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 19.06.2020 tarihinde yağan yağmurda davacı firmanın işyerinde bulunmakta olan 130.610 kg boru ve profil üründe hasarlanmaların ve beyaz lekelenmelerin olduğu, yağmur sonucu oluşan hasar bedelinin hasar tarihi itibariyle 213.860,95 TL olduğu, borularda ve profillerde oluşan yağmur kaynaklı hasarların ve beyaz lekelenmelerinin istiflenme şeklinin yanlış olması, eğimli olmaması ve aralarında boşluk olmamasından kaynaklı olduğu, davacının, Dahili su teminatına giren 213.860,95 TL zararının, … numaralı poliçe teminatında olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, yangın sınai işletme sigorta poliçesine dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların arasındaki uyuşmazlık davacının yangın sınai işletme sigorta poliçesi kapsamında davalı sigorta şirketinden 19/06/2020 tarihli olay nedeniyle meydana gelen zararların tazminini talep edip edemeyeceğine ilişkindir.
Taraflar arasında, 31/12/2019 başlangıç ve 31/12/2020 bitiş tarihli 90487686 poliçe numaralı yangın sınai işletme sigorta poliçesi düzenlendiği, poliçe ile davacıya ait ticari işletmede yangın sonucu ve ek teminat dahilinde oluşacak hasarların teminat altına alındığı, ek teminat için poliçe limitinin 37.273.530,00 TL olduğu, 01/01/1993 tarihli yangın sigortası genel şartları A.3 maddesi uyarınca dahili su ek sözleşme ile teminat kapsamına alınabileceği, ek teminatlar içerisinde de dahili su klozununda bulunduğu anlaşılmıştır. 19/06/2020 tarihinde meydana gelen aşırı yağış sonucu, davacıya ait ticari işletmede fabrika içerisinde bulunan 130.610 kg boru ve profil türünde emtianın su teması sonucunda zarar gördüğü, 213.860,95 TL tutarında zararın bulunduğu mahkememizce itibar edilen bilirkişi heyeti raporu ile tespit edilmiştir. TTK’nın 1448. maddesine aykırı davalının zararına arttırıcı davacını yükümlülüğünü yerine getirmediğine dair davacının bir davranışı olmadığından tazminattan indirim yapılmamıştır.
Davalı tarafça davacının usulüne uygun başvuru yapmadığı bildirilmiş ise dava öncesi sigorta şirketine yapılan başvuru sonucu ekspertiz raporunun düzenlenmiş olması nedeniyle bu savunmaya itibar edilmemiş, davacının TTK’nın 1447. maddesine aykırı bir davranışın bulunduğuna dair davalı tarafın üzerinde bulunan ispat yükünü yerine getiremediği kanaatine varılmıştır. Hasarın teminat kapsamı dışında bırakacak şekilde davacının kasten veya ağır kusuru ile çıkardığını ispat yükü davalı sigortacı üzerindedir. Davalı tarafça bu husus ispat olunamamıştır. Davaya konusu zararın hatalı istifleme sonucu oluşması zararın tek başına poliçe teminat kapsam dışına çıkarmayacak olması zararın esasen aşırı yağışa bağlı emtianın su ile temas etmesi sonucu oluşması nedeniyle davalının cevap dilekçesinde ileri sürdüğü savunmalarına itibar edilmemiştir. Dolayısıyla hasarım teminat kapsamı dışında kaldığı savunması yerinde değildir.
Bu nedenlerle davanın kabulü ile 213.860,95 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 25/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kabulü ile 213.860,95 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 25/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 14.608,84 TL nispi karar ve ilam harcından davacı taraftan peşin olarak alınan 3.652,22 TL harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 10.956,62 TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan 3.652,22 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı, 3.750,00 TL bilirkişi ücreti, 267,60 TL posta ve tebligat masrafları olmak üzere toplam 7.729,12 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 32.940,53 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/09/2022

Katip

Hakim