Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/585 E. 2022/437 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/585
KARAR NO : 2022/437

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 26/02/2021
KARAR TARİHİ : 02/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 3996 sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli çerçevesinde yaptırılması hakkında kanun hükümlerine göre … Otoyolunun işletme hakkı sahibi davalının ise işletme hakkı müvekkili şirkette bulunan köprü ve otoyolları kullanmış bulanan tüzel kişi olan tacir olduğunu, işletme hakkı müvekkili şirkette bulunan köprü ve otoyollardan geçişler 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Hizmetleri Hakkında Kanunun 30/5 maddesi kapsamında ücretlendirilmekte ve aynı düzenleme kapsamında ücret ödemeksizin yapılan geçişlerde; 15 günlük sürede geçiş ücretinin ödemesini yapmayan araç maliklerine, geçiş ücretinin dört katı tutarında ceza uygulaması yapıldığını, davalının …, …, … plakalı araçları ile 07.12.2016- 28.03.2018 tarihleri arasında ücret ödemeksizin işletme hakkı müvekkili şirkette olan Yavuz Selim Köprüsü ve bağlı otoyolundan ihlalli geçişler gerçekleştiğini, işbu davalarının konusunu oluşturan ihlalli geçişlerden doğan müvekkili şirket alacaklarının davanın ikamesine binaen CD içerisinde sunacağı dayanak delillerinde de görüleceğini beyanla davalarının kabulü ile … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalının icra takibine vaki itirazının iptaline, takibin devamına, icra takibinin geçiş ücreti ve gecikme cezası olmak üzere toplamda 4.530,00 TL asıl alacak ile bu alacağa takip tarihinden önce işlemiş faiz (409,32 TL) ve KDV (73,68 TL) yönünden takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin adresinin … olması sebebiyle görevli ve yetkili Mahkemenin İstanbul Mahkemeleri olduğunu, itirazın iptali davasının bir yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, davacı tarafından başlatılan takibe bağlı olarak gönderilen ödeme emrine karşı 25/12/2019 tarihli borca itiraz dilekçesi ile itiraz edildiğini ve davaya konu icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, davacının ise bir yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 26/02/2021 tarihinde itirazın iptali davası açtığını, bu durumun usule aykırılık teşkil ettiğini beyanla açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Dosyada tarafların tarafın bildirdiği belgeler, ticaret sicil kayıtları, trafik tescil kayıtları, geçişe ilişkin görüntüler ve bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Dava, 26/02/2021 tarihinde … Asliye Ticaret Mahkemeleri nezdinde açılmış, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sorasına kaydedilen dava dosyasında yapılan yargılama neticesinde 02/07/2021 tarihinde 2021/166 karar numarası ile yetkisizlik kararı verilmiş, 02/09/2021 tarihinde kararın kesinleşmesi üzerine dava dosyası mahkememizin iş bu esas sırasına kaydı yapılmış ve yargılamaya devam olunmuştur.
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına dair 02/12/2021 tarihli celsede karar verilmiş, bilirkişi …’ün mahkememize sunmuş olduğu 11/03/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; 6001 sayılı kanunun 30/7 maddesine göre 15 gün içerisinde ihlalli geçişler ödendiği takdirde gecikme cezası alınmayacağı hükmünün bulunduğu, yanı sıra sürücülerin HGS ve OGS cihazlarını sürekli bakiyesi müsait tutmakta ve kontrol etmekle sorumlu olduğu, 6001 sayılı kanunda ve işletme protokolünde hiçbir şekilde ihlalli geçiş gerçekleştiren araç sahiplerine sms, e-posta, ihtarname veya herhangi bir şekilde bildirim yapma yükümlülüğü ile ilgili herhangi bir düzenlemenin bulunmadığı, Karayolları Genel Müdürlüğü Sitesinde OGS ve HGS ile ilgili açıklamalarda, OGS sistemlerinden geçiş ihlali yapılması durumunda geçiş ihlali yapılan plaka üzerine 15 gün içinde OĞS veya HGS abonesi olunması veya mevcut OGS veya HGS hesaplarında geçiş için yeterli bakiyesi olması durumunda cezai geçiş ücreti uygulanmadığının duyurulduğu, 6001 sayılı kanunun 30/7 maddesinde, geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapanlardan ödemesiz geçiş tarihini izleyen 15 gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlere, bu maddenin 1.fıkrası ile 5.fıkrasında belirtilen cezalar uygulanmaz, hükmünün bulunduğu dolayısıyla davalının bu süre zarfında hesabını kontrol ederek ihlalli geçişleri cezasız ödeme imkanının olduğu, davalının hesabını kontrol ederek cihazını sürekli müsait tutma yükümlülüğünde bulunduğu, 3095 sayılı KDV Kanunu’nun 24.Maddesi C bendinde faiz alacağı da KDV matrahları arasında gösterildiğinden ve yaygın Yargıtay kararlarında da aynı yönde içtihatlar olduğundan davacının, davalıdan icra yolu ile tahsil edeceği faiz alacaklarından KDV tahakkuk ettirip, talep edebileceği, davacının tüzel kişi tacir olduğu, davalının da, aracını basiretli davranma yükümlülüğü uyarınca ihlalli geçişlerin zamanında ödenmediğinde olası sonuçlarının bilincinde olduğu, davalının uygulanan ticari faiz oranına itirazının nihai takdiri ve değerlendirmesinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, Geçiş ücretlerinin süresi içinde ödenmemiş olması üzerine borçlu aleyhine icra takibinin 17.06.2021 tarihinde (Geçiş Ücreti + Cezası = 9.961,20 TL + Faiz 900,08 TL + 162,02 TL KDV = 11.023,30 TL) üzerinden ilamsız icra takibinin. İcra Müdürlüğü’nün … E. dosyası ile yapıldığı, davacı tarafın davacının başlattığı icra takibine, yetkiye ve ferilerine itiraz ettiği ve icranın durdurulmuş olduğu davacı taraf tarafından ödemesiz geçişlerin yapıldığı tarihi izleyen 15 gün içerisinde geçiş ücretinin usulünce ödenmemesi halinde geçiş ücretine 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un 30/5 maddesinde “4046, 3465 ve 3996 sayılı” kanunlar çerçevesinde yapılan hesaplamaya göre Toplam 909,20 TL alacağın köprü geçişlerinde, ücretinin ödenmemesinden kaynaklandığı, dosya muhteviyatındaki ihlalli geçiş dökümleri ve fotoğraflarının örtüştüğü ödenmeyen geçiş ücretlerinin 4 katı olan cezaların Toplamının 3.636.80 TL olduğu, anapara ve ceza ile birlikte Toplam 4.546,00 TL davacı yönünden davaya konu alacağın oluştuğu, icra takip tarihine kadar faiz oranlarındaki yukarıdaki tarihlere göre değişiklikler dikkate alınarak adatlandırma ile yapılan faiz hesaplamasına göre 1.452,20 TL Faiz ve % 18 KDV’sinin 261,40 TL olduğu görülerek 909,20 TL (ödenmeyen geçiş ücreti )+ 3.636,80 TL (4 kat cezası )+ Faiz 1.452,20 TL + 261,40 TL kdv = 6.259,60 TL, icra takip tarihi itibariyle toplam alacağın hesaplanarak bulunduğu, bu hususta takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu, davanın Toplam 5.013,00 TL üzerinden açılmış olduğu, dosya muhteviyatında bahsedilen alacakla ilgili herhangi bir ödemenin yapıldığını gösterir bir belge bulunmadığı, davaya konu asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faiz oranlarında yapılan değişiklikler dikkate alınarak faizin değişen oranlarda kademeli olarak ödeme tarihine kadar geçen süre için hesaplanması yönünden değerlendirmenin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr
tazminatına hükmedilmesi ve ihtiyati haciz talebi yönünden değerlendirmenin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, görüş ve kanaatlerini bildirmiştir.
GEREKÇE: Dava, davacı sorumluluğundaki otoyollardan geçiş ihlali nedeniyle talep edilen bedeller nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67/1. Maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Dava, 26/02/2021 tarihinde … Asliye Ticaret Mahkemeleri nezdinde açılmış, … 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sırasına kayıt edilen iş bu davada, 02/07/2021 tarihinde …karar numarası ile İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin yetkili olduğundan bahisle davanın yetki yönünden reddine dair karar verilmiş, 02/09/2021 tarihinde kararın kesinleşmesi üzerine dosya iş bu esas sırasına kaydı yapılarak mahkememize gönderilmiştir.
… 3. İcra Dairesi’nin …Esas sayılı takip dosyası celp edilmiş, dosya üzerinde yapılan incelemede; takip alacaklısının … Şirketi, takip borçlusunun ise … Şirketi olduğu, alacaklı tarafından borçlu aleyhine toplam 11.023,30 TL üzerinden takibe geçildiği, ödeme emrinin 20/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği, takip borçlusu vekilinin 25/12/2019 tarihinde borca ve takibe itiraz ettiği, 06/01/2020 tarihli karar tensip tutanağı ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. Takip borçlusunun itiraz dilekçesinin takip alacaklısına tebliğ edilmemiş olması da dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının icra takibindeki borcun sebebi davacı sorumluluğundaki otoyollardan geçiş ihlali nedeniyle talep edilen bedeller nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, icra takibine itirazın iptalinin gerekip gerekmediği ve tarafların İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkar ve kötüniyet tazminatı talep edip edemeyecekleri hususlarına ilişkindir.
Özel hukuka ilişkin bir uyuşmazlıkta, hâkim kural olarak, doğduğu iddia edilen bir hukuksal sonucun, gerçekten doğup doğmadığını belirleyebilmek için o hukuksal sonucu öngören hukuk kuralındaki olumlu veya olumsuz koşulların (öğe olayların), somut olarak ortaya çıkıp çıkmadıklarını kendiliğinden araştıramaz. O hukuksal sonucun doğduğunu iddia eden tarafın, gerçekleşmesi gereken koşulların, somut olarak gerçekleştiğini ispat etmesi gerekir. Genel ispat kuralı gereğince, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (TMK m. 6/1). Bu bakımdan bir olguya bağlanan hukuksal sonuçtan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o olguyu ispat yükü altındadır (HMK m. 190/1). Somut olayda ispat yükünün, çekişmeli olgulardan kendi lehine haklar çıkaran davacı taraf üzerinde olduğu kabul edilmiştir.
4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde davacı şirkete işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ihlali yapılması halinde giriş çıkış yaptığı mesafeye göre belirlenecek geçiş ücreti ile birlikte 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. Maddesi uyarınca bu ücretin dört katı tutarında ceza tutarını davacı taraf talep edebilir.
Dosyada mevcut trafik tescil kayıtları ile davacıya ait olduğu tespit edilen …,… ve .. plakalı araçların 01/02/2016-28/03/2018 tarihleri arasında geçiş ücretini ödemeden toplam 37 defa geçiş yaptıkları dosyada mevcut görüntüler ve bilirkişi raporu ile tespit edilmiştir. Bu şekilde TMK m. 6/1. ve HMK m. 190/1. uyarınca davacı taraf üzerinde bulunan ispat yükünü yerine getirmiştir. Davalı taraf bu ihlallere ilişkin ödeme yapıldığını bildirir herhangi bir savunmada bulunmamış, bu kapsamda herhangi bir delil de sunmamış ve icra dosyasındaki itiraz dilekçesinde yer alan beyanların aksine ihlalli geçiş yapan araçların ilgili tarihlerde HGS-OGS kapsamında hesaplarında bakiyenin bulunduğuna dair bilgi ve belgede ayrıca sunulmamıştır. Mahkememizce hesap uzmanı bilirkişiden alınan teknik hususlardaki hesaplamaları içerir bilirkişi raporuna denetime açık, objektif, hüküm kurmaya elverişli ve dosya kapsamına uygun olması nedeniyle itibar edilmiştir. Dosya kapsamı HMK’nun 30. ve 282. maddeleri uyarınca bilirkişi raporunun mahkemece diğer delillerle birlikte değerlendirilecek olması hususları ile aldırılan bilirkişi raporunun denetime açık olması, alacak hesaplamalarının da doğru olması bir arada değerlendirildiğinde davalı vekilinin yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması talebinin reddine dair karar verilmiştir.
Bu nedenler ile davacı vekilinin dava dilekçesindeki talebi ile bağlı kalınarak davanın kabulü ile, … 3. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 4.530,00 TL asıl alacak, 409,32 TL faiz ve 73,68 TL KDV olmak üzere toplam 5.013,00 TL üzerinden kısmen iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına dair karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. İİK’nın 67/1. maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kabulüne karar verilen alacak miktarının tarife ile belirlenen geçiş ücreti ve ceza tutarı gibi kalemlere dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 5.013,00 TL alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davanın kabul edilmiş olması nedeniyle İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca yasal koşullar oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kabulü ile, … 3. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 4.530,00 TL asıl alacak, 409,32 TL faiz ve 73,68 TL KDV olmak üzere toplam 5.013,00 TL üzerinden kısmen iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına,
2-İİK’nın 67/2. Maddesi gereği itirazın iptaline karar verilen 5.013,00 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 342,44-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 85,61-TL harcın mahsubuna, eksik kalan 256,83-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
6-Davacı tarafından yapılan 85,61-TL peşin harç, 59,30-TL başvuru harcı, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti, 129,35-TL posta masrafları olmak üzere toplam 1.274,26-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafça yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider-delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
9-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 5.013,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, davanın miktarı itibariyle HMK’nun 341/2. Maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/06/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır