Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/572 E. 2023/452 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/572
KARAR NO : 2023/452
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/09/2021
KARAR TARİHİ : 15/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında Elektrik abonelik sözleşmesi ve eki olan tarife paketi kullanım şartlarını imzaladıklarını, davalının kendisine tesis edilen elektrik enerjisini kullandığını ancak ödemeler sürekli geciktirdiğini kendisine defalarca ikaz edilmesine rağmen ödemekten imtina etmesi üzerine akdedilen sözleşmeyi 22/01/2019 tarih itibari ile fesih etmek durumunda kaldıklarını, Elektrik enerji kullanım borcuna ilişkin 31/01/2019 tarih … nolu 14.407,54 TL tutarındaki faturadan 10.195,21 TL bakiyesi olurken önceki dönemlerden kaynaklanan geç ödemeler nedeni ile işlemiş faiz olan 11.638,63 TL tüm uyarılara rağmen ödenmediğini, bu nedenle …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Sayılı dosyası ile takibe geçildiğini ödeme emrinin davalı borçluya 24/08/2020 tarihinde T.K. Mad. 35’e göre tebliğ olduğunu, davalı icra takibinden sonra 24/07/2020 tarihinde 5.000,00 TL 27/08/2020 tarihinde 5.196,00 TL ödemede bulunduğunu, faturaların geç ödenmesinden kaynaklanan işleyen faizleri ödemediğini, hukuki ihtilaf takibe konu edilen faturaların ödenip ödenmediği noktasında toplandığını, borcun ödenmediği şirket kayıtları ile bunu teyit ettiğini, davalının itirazı üzerine arabuluculuk müessesesine gidildiğini, ancak anlaşma sağlanamadığını, davalının hakkında başlatılan icra takibine haksız ve kötü niyetli itirazı alçaklarının sürüncemede bırakmaya çalıştıklarını, davalı borçlunun haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ve takibin kaldığı yerden devam ile davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatı hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… E. Sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, yasal sürede itiraz ettiklerini, takiben yetkisiz icra dairesinde başlatılmış olması nedeni ile yetkiye itiraz ettiklerini, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun bedel ve faiz ile icra takibi başlattıklarını ödeme emrinde 31/01/2019 düzenleme tarihi 11/02/2019 faiz başlangıç tarihli 14.407,54 TL tutarındaki … nolu belgeye dayanılarak icra takibi başlamışlar ise müvekkilini takip tarihindeki borç miktarının 5.195,21 TL olduğunu, bu kısma itiraz edilmediğini, dava konusu dışında olduğunu ve bu bedelin de müvekkili tarafından ödendiğini, müvekkili firmanın karşı tarafa borcu bulunmadığını tüm ödemeler resmi olarak yapıldığını ve davacı firma kayıtları ile müvekkili firmaya ait kayıtlar ile sabit olduğunu, iş bu nedenle haksız davanın reddini davacı aleyhine %20’icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada taraflarca bildirilen belgeler, fatura, elektrik abonelik sözleşmesi, … A.Ş’nin 16/11/2021 tarihli yazı cevabı, bilirkişi kök ve ek raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
Mahkememiz 31/03/2023 tarihli celse (1) nolu ara kararı gereğince, HMK’nun 266/1. Maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildiği ve bilirkişi … Yaya 23/06/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; yanlar arasında elektrik abone sözleşmesi akdedildiğini, ticari ilişki 01/01/2018’de başladığnıı 31/12/2019 tarihinde davalının ödemeleri sürekli aksatması nedeni ile sözleşmenin feshine gidildiğini, davacı tarafından tahakkuk ettirilen faturalar TTK. 21/2 md. Hükmü uyarınca iade ve itiraz etmeden kabul edilmiş tahakkuk ettirilen faturalar davalının kayıtlarına aynı şekilde işlenmekle faturalar artık karine haline aldığının görüldüğü, tahakkuk ettirilene faturalar ve faturalara karşılık yapılan tüm işlemler her iki tarafında kayıtlarında aynı şekilde işlendiği tespit edildiği kayıtlar birbirini teyit ettiğini, davacının tahakkuk ettirmiş bulunduğu faturaları davalının süresinde ödememesi nedeni ile sözleşmenin 5.2 maddesi uyarınca 14/01/2020 tarihine kadar davacının talep edebileceği işlemiş faiz miktarı 11.476,50 TL olduğunu, 14/01/2020 takip tarihi itibari ile davacının 31/09/2019 tarih 423 nolu faturadan 10.195,21 TL asıl ve önceki faturaların geç ödenmesi nedeni ile 11.476,50 TL faiz ile birlikte 21.671,71 TL talep edebileceğini, 31/09/2019 tarihli 423 nolu faturanın bakiyesi olana 10.195,21 TL 24/07/2020 tarihinde 5.000,00 TL, 05/10/2020 tarihinde ise 5.196,00 TL ödeyerek faturanın bakiyesi ödendiği tespit edildiği, davacının asıl alacaktan dolayı bakiyesi bulunmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememiz 17/11/2022 tarihli celse (1) nolu ara kararı gereğince, takip konusu faturaların son ödeme tarihinden takip tarihine kadar yapılan ödemeler dikkate alınarak aylık %5 gecikme faizi oranı üzerinden değil yıllık avans faizi oranı üzerinden takip öncesi işlemiş faiz hesabının yapılması hususlarında ek rapor aldırılmasına karar verildiği ve bilirkişi … Yaya tarafından hazırlanan 23/02/25023 tarihli rapor da özetle; faturaların ödeme tarihinden takip tarihine kadar yapılan ödemeler dikkate almak sureti ile yıllık avans faizi oranları dikkate almak suret ile rapor içeriğinde tablolarda görüldüğü üzere yapılan hesaplamaların davacının 14/01/2020 takip tarihi itibari talep edebileceği faizi miktarı 3.250,44 TL olduğu, takip tarihi itibari ile 423 nolu faturadan kalan bakiyesi ise 10.196,00 TL olduğu, 14/01/2020 takip tarihi itibari ile davacının talep edebileceği miktar 10.196,00 TL + 3.250,44 = 13.446,44 TL olduğu, … nolu fatura olan 10.196,00 TL ise 24/07/2020 tarihinde 5.000,00 TL ve 05/10/2020 tarihinde ise 5.196,00 TL ödemek sureti ile kapatılmış olduğunun tespit edildiği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, elektrik abonelik sözleşmesi kapsamında düzenlenen faturalar kaynaklı alacak nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
… İcra Dairesi’nin 2020/… esas sayılı genel haciz yoluyla ilamsız takip dosyasının incelemesinde, alacaklının dosyamız davacısı … A.Ş., borçlusunun ise dosyamız davalısı … Ticaret A.Ş. oldukları, alacak tutarının toplam 21.833,84 TL olduğu, takibin 31701/2019 tarihli 14.407,54 TL bedelli faturaya dayandığı, ödeme emrinin 24/08/2020 tarihinde takip borçlusuna tebliğ edildiği, takip borçlusunun 27/08/2020 tarihinde yetkiye ve kısmen borca itiraz ettiği görülmüştür.
İcra takibindeki borca itiraz dilekçesinin takip alacaklısı vekiline tebliğ edilememesi ve dava tarihi dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tarafların elektrik abonelik sözleşmesinin akdedildiği hususunda anlaştıkları görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık icra dairesinin yetkisine dair itiraz ile mahkememizin yetkisine ilk itirazın haklı olup olmadığı, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, icra takibine itirazın iptalinin gerekip gerekmediği ve İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca tarafların icra inkar ile kötü niyet tazminatı talep edip edemeyeceklerine ilişkindir.
Davacı ve davalı tarafların imza altına aldığı elektrik abonelik sözleşmesinin 8.6 maddesi uyarınca İstanbul Merkez Mahkemeleri ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı, davacı ile davalı şirket yönünden tacirler arasındaki bu anlaşmanın HMK’nun 17. Maddesi uyarınca usulüne uygun düzenlenmiş yetki sözleşmesi mahiyetinde olması İstanbul İcra Dairelerinin yetkili icra daireleri olması nedeniyle davalının (takip borçlularının) icra takibindeki yetki itirazın ve mahkememizin yetkisine yaptıkları ilk itirazın ayrı ayrı reddine dair 13/01/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında karar verilmiştir.
Davalının 31/01/2019 fatura tarihli 11/02/2019 son ödeme tarihli 14.407,54 TL bedelli 1 adet faturadaki elektrik tüketimine konu bedelleri ödemediğinden bahisle ilamsız icra takibi davacı tarafça başlatılmıştır. Bu icra takibine dayanak faturanın fatura tarih ve dönemlerinin, davalının davacı kurum nezdindeki abonelik dönemi içerisinde düzenlendiği anlaşılmıştır. Davalı tarafça 27/08/2020 tarihinde 5.195,21 TL borçlu bulunmaktayız şeklinde kısmi itiraz edilmiş olması ve 24/07/2020 tarihinde 5.000,00 TL 05/10/2020 tarihinde 5.196,00 TL ödeme yapılmış olması nedeniyle dava konusu edilen 11.637,84 TL alacağın 5.000,00 TL’lik kısmının asıl alacak, 6.637,84 TL’lik kısmının ise işlemiş faize ilişkin olduğu, icra takibine dayanak faturanın ödendiğine dair davalı tarafça belge bulunmadığı, dosya kapsamında yer alan takibe konu faturanın aylık tüketimler doğrultusunda tahakkuk ettirilmiş fatura olduğu, tamamının davalı adına tahakkuk ettirilmiş olduğu, abone davalının sözleşme sebebile normal tüketim faturalarından sorumlu tutulması gerektiği, takibe sonradan davalı tarafından yapılan ödemenin itiraza uğramayan ve dava konusu edilemeyen kısma ilişkin olduğu, davacı tarafın ispat yükünü yerine getirdiği kanaatine varılmakla faturadan kaynaklı bakiye alacak miktarı olan 5.000,00 TL asıl alacak ile 23/06/2022 tarihli kök raporda yer alan taraflar arasındaki sözleşmenin 5.1. Maddesi uyarınca yapılan hesaplama ile 1.950,21 TL işlemiş faiz talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, … İcra Dairesi’nin 2020/… esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 5.000,00 TL asıl alacak (fatura) ve 1.950,21 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.950,21 TL üzerinden iptaline, takibin takip talebindeki koşullarla devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. Davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kabulüne karar verilen alacak miktarının kayıtlara dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 6.950,21 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde kötüniyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de davanın reddedilen kısmı yönünden haksız ve kötü niyetli olarak icra takibi başlattığının dosya kapsamı itibariyle ispatlanamamış olması ve bu yönde herhangi bir delil bulunmaması nedenleriyle davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, … İcra Dairesi’nin 2020/… esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının 5.000,00 TL asıl alacak (fatura) ve 1.950,21 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 6.950,21 TL üzerinden iptaline, takibin takip talebindeki koşullarla devamına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
2-İİK’nın 67/2. fıkrası gereği itirazın iptaline karar verilen 6.950,21 TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
4-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 474,77 TL karar ve ilam harcının davacı tarafça peşin olarak yatırılan 59,30 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 415,47 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) 788,31 TL’sinin davalıdan, bakiye 531,69 TL’sinin ise davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
6-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL peşin harç, 59,30 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 118,60 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen 800,00 TL bilirkişi ücreti, 148,00TL tebligat ve posta masrafları, olmak üzere 948,00 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre hesap edilen 566,15-TL’ sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
9-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
10-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 6.950,21 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 4.687,63 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, dava miktarı itibariyle HMK m. 341/2. fıkrası uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/06/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır