Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/559 E. 2023/709 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/559 Esas
KARAR NO : 2023/709

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/08/2021
KARAR TARİHİ : 18/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili tarafından davalıya 21.04.2021 tarih … seri numaralı 9.720 TL tutarlı “…” açıklamalı reklamasyon faturası düzenlendiğini, söz konusu faturanın davalıya gönderildiğini, davalı tarafından fatura haksız ve hukuksuz olarak iade edildiğini, iş bu faturanın davalı tarafından müvekkile satılan … faturada 3 nolu sırada geçen “…” malzeme açıklamalı düğmelerin ayıplı olması sebebiyle düzenlendiğini, davalıdan alınan düğmeleri müvekkilin … Şti. sattığını, …firması tarafından yaptırılan laboratuvar test raporlarında bordro düğmelerin ftalat değerlerinin yüksek olması sebebiyle ürünler testten geçmediğinden düğmelerin değiştirilip tamir edildiğini, bu nedenle ayıplı düğmelerin bedeli olan 9.720 TL … firması tarafından fatura edilmiş olup bedelinin ödendiğini, bu nedenle de davalı firmaya dava konusu düğme bedeli fatura edilmişse de davalının faturayı kabul etmediğini, bunun üzerine de müvekkilinin davalı firmadan alacağı olan 9.720 TL için … 6. İcra müdürlüğü …E. Sayılı dosyası üzerinden ilamsız takip başlattığını, borçlu şirket takip konusu borca ve fer’ilerine itiraz ettiğini, Arabuluculuk başvurusunda anlaşma sağlanamadığından itirazın iptali davası açmak zorunda kalındığını, icra takibinin devamına ve alacağın likit ve belirlenebilir olduğundan takip tutarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacı tarafın alacak iddiasını tek taraflı olarak 21.04.2021 tarihli faturaya dayandırdığını, davacıya satılan 02.09.2020 tarihli fatura toplam bedelinin 3.868,84 TL ve davacının ayıplı olduğunu iddia ettiği düğmelerin satış bedeli ise 700,92 TL olduğunu, davacının ayıplı olduğunu iddia ettiği düğmeler için 9.720 TL reklamasyon faturası kesmesinin mesnetsiz olduğunu, düğmeleri satarken ftalat değeri konusunda her hangi bir taahhütte bulunmadığını, davacı tarafın müvekkilden aldığı düğmeleri kendi müşterilerinin isteği doğrultusunda boyayıp satışını yaptığını, davacının düğme tedarikçisinin tek müvekkil şirket olmadığını, başka firmalardan da düğme alımı yaptığını, bu nedenle testten geçmediği iddia edilen düğmelerin müvekkil tarafından satılan düğmeler olup olmadığının belli olmadığını, davacının TTK 23/1-c maddesine göre, basiretli bir tacir gibi etmediğini, kanunda ön görülen sürelerin geçmiş olması nedeniyle talebinin haksız olduğunu savunarak icra takibinin %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatından sorumlu tutulmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında fatura ve cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde alacağın varlığı, miktarı ve icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında fatura ve cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde alacağın varlığı, miktarı ve icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı, davalı tarafından davacıya 02.09.2020 tarihli fatura ile satılan porital düğme 16 malzeme açıklamalı düğmelerin ayıplı olup olmadıkları, ayıplı ise niteliği (gizli-açık), davacı tarafından düğmelere boya kullanılıp kullanılmadığı, kullanıldı ise ftalat değerine etki edip etmediği, davacının satışını yaptığı ftalat değeri yüksek olduğu idda edilen düğmelerin davalı tarafından davacıya satılan düğmeler olup olmadığı, ayıbın süresinde ihbar edilip edilmediğine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; … 6. İcra Müdürlüğü … E. Esas sayılı dosyası, Laboratuvar Test sonucu raporları ve ürünleri müvekkilden satın alan dava dışı…arasında düğmelerin ayıplı olduğuna dair mail yazışmaları, Dava dışı … adlı firma tarafından uğranılan zarar sebebiyle müvekkile 22.012021 tarihinde … fatura numaralı 9.720,00 TL bedelli …, gerektiği taktirde tanık beyanlarına, bilirkişi incelemesine sair ilgili yasal delillere delil olarak dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; … 6. İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı dosyası, … 6. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyasına, tanık beyanlarına, ticari defter ve kayıtlara, fatura ve belgelere, bilirkişi incelemesi ve raporuna, yemin ve her türlü yasal delile delil olarak dayanmıştır.
… vergi dairesinin 30/09/2021 tarihli cevabi yazısı dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 6. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 6. İcra Dairesi’nin …esas sayılı dosyası dosya kapsamına kazandırılmıştır.
30/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı şirketin takip tarihi itibariyle 15.856,50 TL alacaklı olduğu, 02.09.2020 tarihli fatura ile satılan … malzeme açıklamalı düğmelerin kanserojen olan ftalat değerlerinin istenilen limit değeri aşması bakımından ayıplı olduğu, Dava dosyasında düğmelerin boyandığına ilişkin bir kayıt bulunmamakla birlikte, boyama kaynaklı bir işlemin ftalat değerini etkileme ihtimalinin olmadığı, Dosyada mevcut fatura içreklerinden, davalı tarafından bu düğmelerin davacı tarafa satılmış olabileceğinin aralarındaki ticari ilişkilerle beraber çok yüksek bir olasılık olduğu görüş ve kanaatini bildirmiştir.
15/08/2023 tarihli bilirkişi raporunda; Davacı ve davalı tarafça ibraz edilen yasal defterlerin (HMK md . 222) uyarınca davacı lehine delil niteliğinin bulunduğu, İş bu davada taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı tarafça takibe konu edilen 21.04.2021 fatura tarihli, … belge numaralı ve 9.720,00 TL’lik “…” açıklamalı reklamasyon faturasından kaynaklandığı, takip konusu 9.720,00 TL’lik faturanın davacı defterlerinde görüldüğü ancak davalı defterlerinde görülmediği, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinin dava konusu olmaması dolayısıyla takip konusu haricindeki borç alacak ilişkisine dair mali açıdan değerlendirmeye yer olmadığı, dava dosyasına mübrez belgeler incelendiğinde, ihtilaf konusu malların ftalat değerlerinin istenilen limit değerinin üstünde olduğu; dolayısıyla, malların ayıplı olduğu; bu yönüyle ayıptan sorumluluğun maddi koşullarının somut ihtilafta bulunduğu; ancak, süresinde yapılmış bir ayıp ihbarına rastlanılamadığından, ayıba karşı tekeffülün şekli şartlarının somut ihtilafta gerçekleşmediği; bu sebeple, kümülatif olarak bulunması gereken şartlar bulunmadığından, satıcının ayıptan doğan sorumluluğuna gidilemeyeceği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı tarafından davacıya 02.09.2020 tarihli fatura ile satılan porital düğme … malzeme açıklamalı düğmelerin dava dışı … adlı şirkete, bu şirketin de … mağazasına ürün satması ve … mağazası tarafından ürünlerin iade edilmesi nedeniyle davalıya ftlat dekont adı altında reklamasyon faturası düzenlendiği anlaşılmıştır. Yapılan yargılama sonucunda ürünlerin ftalat değerinin istenilen limitlerin üzerinde olması nedeniyle kanserojen olduğu, ftalat değerinin boyamadan kaynaklanmadığı zira satın almaya konu diğer düğme çeşitlerinin analiz değerlerinin öngörülen değerin altında kaldığı dosya kapsamında da düğmelerin boyandığına dair bir delil bulunmadığı anlaşıldığından düğmelerin ayıplı olduğu kanaatine varılmıştır. Ancak ayıplı mala ilişkin ihbarın zamanında yapılıp yapılmadığı da ihtilaf konusudur. Burada sonradan ortaya çıkan bir ayıptan söz edilemez zira düğmelerin üretiminde gerekli değerlerin üzerinde ftlat değeri ile üretildiği anlaşılmaktadır. Bunun yanı sıra davacı şirketin de labaratuvar incelemesi ile bunu tespit edebilmesi, yani malın muayenesini gerçekleştirerek ayıplı olduğunu anlayabilmesi mümkündür. Ticari satışlarda satılan şeyin teslimi sırasında ayıp açıkça anlaşılabilir ve görülebilir nitelikte ise alıcı bu durumu 2 gün içinde satıcıya bildirmelidir. Satış konusu malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça anlaşılabilecek durumda değilse alıcının satıştan başlayarak sekiz gün içinde malı muayene etmesi ve ihbar sorumluluğunu yerine getirmesi gerekir. Diğer durumlarda ise TBK 223 uygulanır yani satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görülmesi halinde bunun uygun bir süre içinde satıcıya bildirilmesi gerekir. Eğer alıcı gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıbı sonradan fark ederse bunu hemen satıcıya bildirmelidir. Bildirmez ise satılanı bu ayıpla birlikte kabul etmiş sayılır denilmektedir. Dava dosyası kapsamında düğmelerin davalıdan 02.09.2020 tarihinde satın alındığı 21.04.2021 tarihinde ise icra takibine konu reklamasyon faturasının düzenlendiği anlaşılmıştır. İhbar tarihinin davalı firmaya davacı tarafından gönderilen 12.04.2021 tarihli mail tarihi olarak kabul edilmesi halinde dahi 7 ayı aşkın bir süre bulunmaktadır. Davalı gizli olmayan bu ayıp ile ilgili Ticaret Kanunu’nda belirtilen süreler içerisinde ayıp ihbarında bulunmadığı gibi satın aldığı malı işlerin olağan akışına göre imkan bulur bulmaz gözden geçirme ve uygun bir sürede satıcıya bildirme yükümlülüğünü de yerine getirmemiştir. Hak düşürücü süreler ile belirlenen ihbar yükümlülüğüne uymadığı anlaşılan davacının davasının reddine aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M /
1-Davanın reddine,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 269,85-TL maktu karar ve ilam harcının, dava açılırken davacı taraftan peşin olarak alınan 166,00-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 103,85 TL harcın davacıdan tahsili hazineye gelir kaydına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 9.720,00-TL vekalet ücretinin, davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider/delil avansından artan avans olması halinde, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yapılan 4.500,00-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya iadesine, kalan bakiye 1.500,00-TL gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
8-… Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk tarife bedelinin, davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair taraf vekillerinin huzurunda, dava konusu miktar dikkate alındığında kesin olmak üzere karar verildi. Açıklandı18/10/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır