Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/485 E. 2021/574 K. 16.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/485
KARAR NO : 2021/574

DAVA : Kıymetli Evrak İptali
DAVA TARİHİ : 16/07/2021
KARAR TARİHİ : 16/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali davasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkil firmanın ticari ilişkisini nedeniyle “… A.Ş. …’na” 17.06.2021 tarihli 3 adet bono düzenlediğini, müvekkilinin bonolara hamil iken alacaklı lehtara iletilmek üzere kargolandığını, kargo şirketi olarak … şubesi ile anlaşıldığını, ancak bonolar alacaklı lehtara iletilmediğini, 3 adet bononun içinde bulunduğu paketin kargoda iken kaybolduğunu ileri sürerek dava dilekçemizde listesini sunduğumuz bonoların ödenmesini önlemek için ivedilikle ödeme yasağı konulmasına ve dava sonunda söz konusu bonoların iptaline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, TTK’nun 818/1-s bendi yollaması ile TTK’nun 757. maddesi hükümlerine dayalı olarak açılan zayi nedeniyle kıymetli evrakın iptali istemine ilişkindir.
Dava dilekçesi eklerinde sunulan ve davaya konu edilen 3 ayrı bonunun düzenleyenidir. TTK’nun 645. maddesi senet olmadan içerdiği hak öne sürülemez. TTK’nun 647/1. gereği kıymetli evrak devri için zilyetliğin devri şarttır. Dava senet iptali istemine ilişkin olup, TTK’nun 651. maddesi uyarınca senet iptali davasını ancak hamil açabilir, keşideci yani düzenleyen açamaz. Davacı da senetler üzerinde hak sahibi olmadığı için dava açma yetkisi mevcut değildir. TTK hükümlerine göre keşideci, kaybettiği bono bedeli kendisinden talep edildiğinde veya bononun kimde olduğunu öğrendiğinde hasım göstererek borçlu olmadığının tespiti yönünde dava açmak ve o aşamadan sonra gerekli tedbirleri istemek hakkına sahip bulunduğundan, keşidecinin zayi nedeniyle bono iptali davası açmada hukuki yararı bulunmamaktadır. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2014/6648 esas ve 2014/12228 karar, 2012/8789 esas ve 2013/8251 karar İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 2019/1943 esas, 2021/728 karar, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin 2017/437 esas 2017/568 karar sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosya kapsamına göre keşidecinin zayi nedeniyle kıymetli evtrak iptali davası ikame edemeyeceği, keşideci konumunda bulunan davacının dava konusu bonoların keşidecisi olması nedeni ile mevcut davayı açamayacağı, bu nedenle aktif dava husumetinin dahi bulunmadığı, bu aşamada mahkememizce başkaca araştırmayı gerektirir bir hususun kalmadığı anlaşılmakla basit yargılama usulüne tabi iş bu hasımsız nitelikteki iş bu davada HMK 31. ve 320. maddeleri gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde vanın sıfat (aktif husumet) yokluğu nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın sıfat (aktif husumet) yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Harç peşin alınmış olmakla başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nun 333. maddesi uyarınca Davacı tarafından yatırılan gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde istek halinde davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda, HMK’nun 341/1. maddesi uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 16/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır