Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/44 E. 2021/727 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/44 Esas
KARAR NO : 2021/727

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/01/2021
KARAR TARİHİ : 11/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki mevcut ticari iş ilişkisinden kaynaklanan bir borç ilişkisi söz konusu olduğunu, davalı şirketin müvekkilinden çeşitli tarihlere ilişkin olarak mal alışverişinde bulunduğunu, söz konusu ticari alışverişe ilişkin olarak 29/02/2020 tarihinde kesilen e-faturanın ekte sunulduğunu, söz konusu icra takibinin dayanağını oluşturan e-fatura kapsamından da anlaşılacağı üzere müvekkili şirketin davalı şirketten 210.013,08-TL tutarında bir alacağının bulunduğunu, alacağın kaynağının ise irsaliye ekinde var olan sözleşmeler gereği satış sözleşmesinin belirttiği üzere ödeme tarihindeki kur dikkate alınacak olup kurun farklı olması durumunda fark olan kısımla ilgili karşı tarafa fatura edileceğinin karşılıklı olarak anlaşıldığını, bu anlaşmaya şimdiye kadar davalının itiraz etmediğini ve bütün işlemler bittikten sonra ödeme tarihleri dikkate alınarak müvekkili tarafından davalı yana fatura kesildiğini, müvekkili şirketin tüm çabalara rağmen bu alacağını tahsil edemediğini, bu sebeple müvekkili şirketin alacağının tahsili amacıyla … 19.İcra Müdürlüğünün …Esas numaralı dosyası ile icra takibi başlatılarak borçlu şirkete ödeme emri gönderildiğini, borçlu şirketin ise süresi içerisinde borca itiraz ettiğini ve bu itiraz sonucu takibin durduğunu, davalı şirketin itirazlarındaki tüm beyanlarının borçtan kurtulmaya yönelik olduğunu, gerçeği yansıtmadığı gibi tamamen zaman kazanmaya yönelik olduğunu beyanla borçlunun yerinde olmayan ödeme emrine karşı itirazlarının kaldırılarak, takibin devamına, davalı şirketin %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacı vekilinin dava dilekçesinde ödeme tarihindeki kurun dikkate alınacağı ve kurun farklı olması durumunda fark olan kısım ile ilgili karşı tarafa fatura edileceği hususlarında tarafların karşılıklı olarak anlaştığını iddia etmişse de, söz konusu iddiların gerçeğe aykırı olduğunu, tarafların böyle bir anlaşmasının bulunmadığını, davanın dayanağı olarak gösterilen ve davacı şirketin taraflar arasında kur farkı alınacağına dair bir anlaşma bulunmamasına rağmen kötüniyetli olarak düzenlediği 29/02/2020 tarihli 210.013,08-TL bedelli faturasına karşılık olarak müvekkili şirket tarafından 11/03/2020 tarihli 210.013,08-TL bedelli iade faturasının düzenlendiğini, taraflar arasında kur farkı alınacağına dair bir sözleşme yahut anlaşma bulunmaması sebebiyle mevcut olmayan anlaşmaya itiraz edilmemesi gibi bir durumun mevcudiyetinden söz edilmesine de olanak bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından çek ile TL üzerinden yapılan ödemeleri kabul eden davacı şirketin ödemelerin üzerinden uzun bir zaman geçtikten sonra geriye dönük olarak kur farkı talep etmesinin dürüstlük kuralına da aykırı olduğunu, ayrıca taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunmakta olup davacı şirkete yapılan ödemelerin taraflar arasındaki teamül gereği çek ile TL üzerinden yapılmakta olduğunu beyanla haksız ve mesnetsiz itirazın iptali davasının reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … 19.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası celbedilmiş, taraf şirketlerin İTO kayıtları dosyamız arasına alınmış ve tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
İşbu eldeki davaya konu … 19.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı tarafın davalı hakkında 210.013,08-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalının yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu, icra takibinin İİK’nun 62.maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67.maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur. Takibin dayanağının 29/02/2020 tarih, … fatura numaralı, Kur Farkı Geliri açıklamalı ve 210.013,08-TL bedelli fatura olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizin 08/02/2021 tarihli tensip tutanağının (22) numaralı ara kararı ile; ”Davacı vekiline; davaya ve icra takibine konu faturanın ASLI ile bu faturanın davalı yana tebliğini gösterir belgeleri Mahkememize sunması için kendisine 1 aylık kesin süre verilmesine” dair karar verilmiş ve davacı vekili 19/03/2021 tarihli dilekçesinin ekinde davaya ve icra takibine konu faturaların ASILLARINI sunduğunu belirtir dilekçe sunduğu ve davacı vekilinin dilekçesinin ekinde sunduğu faturaların tamamının 2018 yılında muhtelif tarihlerde düzenlenen faturalar olduğu tespit edilmiştir. Davaya konu ve takibe dayanak olan fatura ise 29/02/2020 tarih, … fatura numaralı, Kur Farkı Geliri açıklamalı ve 210.013,08-TL bedelli faturadır.
HMK’nun 320 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; taraflar arasında yürütülen ticari ilişki kapsamında kur farkı alınacağına dair anlaşma bulunup bulunmadığı veya kur farkına yönelik bir ticari teamül olup olmadığı, davacının davaya konu ve icra takibine dayanak kur farkı faturası nedeniyle davalıdan alacağının varlığı ve miktarı, davalının takibe itirazının haklı olup olmadığı, işlemiş faiz ve icra-inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığının tespit edilmiştir.
Mahkememizin 27/05/2021 tarihli duruşmasının (4) numaralı ara kararı ile; ”Davalı vekiline, 11/03/2020 tarihli iade faturasının ASLINI ve iade faturasının davacı yana tebliğini gösterir belgeleri Mahkememize sunması için kendisine 1 aylık kesin süre verilmesine, aksi halde dosyadaki mevcut delillere göre karar verileceğinin kendisine ihtarına (ihtar edildi)” şeklinde, aynı tarihli duruşmanın (5) numaralı ara kararı ile de; ”Davacı vekiline, dava dilekçesinde ”…Alacağın kaynağı ise irsaliye ekinde var olan sözleşmeler gereği satış sözleşmesinin belirttiği…” şeklinde belirttiği irsaliye ekinde var olan sözleşmelerin ASILLARINI Mahkememize sunması için kendisine 1 aylık kesin süre verilmesine, aksi halde dosyadaki mevcut delillere göre karar verileceğinin kendisine ihtarına (ihtar edildi)” dair karar verilmiş ve davalı vekilinin 25/06/2021 teslim tarihli dilekçesi ile Mahkememizin 27/05/2021 tarihli duruşmasının (4) numaralı ara kararını yerine getirdiği, davacı vekilinin ise aynı tarihli duruşmanın (5) numaralı ara kararına ilişkin bir beyanda bulunmadığı ve herhangi bir sözleşme sunmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememizin 27/05/2021 tarihli duruşmasının (6) numaralı ara kararı ile; ”Davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen ”taraflar arasında yürütülen ticari ilişki kapsamında kur farkı alınacağına dair anlaşma bulunup bulunmadığı veya kur farkına yönelik bir ticari teamül olup olmadığı, davacının davaya konu ve icra takibine dayanak kur farkı faturası nedeniyle davalıdan alacağının varlığı ve miktarı, davalının takibe itirazının haklı olup olmadığı, işlemiş faiz ve icra-inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı” uyuşmazlıkların halli için tarafların 2018, 2019 ve 2020 yılları Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde Mahkememizce re’sen seçilecek olan SMMM bilirkişisi vasıtası ile bilirkişi incelemesi yaptırılmasına” dair karar verilmiş ve bu doğrultuda SMMM … tarafından tanzim edilen 31/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosya mevcudu, davacı ve davalı şirketin 2018, 2019 ve 2020 yılı ticari defterleri, icra ve dava dosyası ile yine bu kayıtların dayanağı belgelerin muhasebesel yönden tetkiki sonucunda ve raporun içinde açıklanan nedenlerle; incelenen davacı şirkete ait 2018, 2019 ve 2020 yılı ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter Defterlerinin yasal süresinde onaylandığı ve davacı şirketin 2018, 2019 ve 2020 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olmasından dolayı davacı şirketin 2018, 2019 ve 2020 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, incelenen davalı şirkete ait 2018, 2019 ve 2020 yılı Ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter Defterlerinin yasal süresinde onaylandığı ve davalı şirketin 2018, 2019 ve 2020 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olmasından dolayı davalı şirketin 2018, 2019 ve 2020 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, tarafların 2018, 2019 ve 2020 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarının birbiriyle örtüştüğü, Davacı şirketin icra takip tarihi olan 12/03/2020 tarihi itibariyle davalı yandan 65.097,14-TL alacaklı olduğu, davalı şirketin de icra takip tarihi olan 12/03/2020 tarihi itibariyle davacı yana 65.097,05 TL borçlu olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın, davacı şirket tarafından düzenlenen 29/02/2020 tarihli … seri numaralı 210.013,08-TL tutarlı “Kur Farkı Geliri” açıklamalı e-faturanın davalı şirket ünvanına düzenlenmesi ile başladığı, davalı şirketin ihtilaf konusu olan fatura bedellerini Kabul etmeyerek davacı şirkete 11.03.2020 tarihli … seri numaralı 210.013,08-TL tutarlı “Kur Farkı İadesi” açıklamalı e-faturayı düzenlediği, davacı şirketin dava dosyasına ibraz ettiği sipariş formları, fatura üzerindeki tahsilatların Döviz olarak yapılacağına dair şerh, 213 s. VUK’nun Md.215:Değişik madde: 16/07/2004-5228 S.K./7.mad) ve Özelge doğrultusunda davacı yanın kur farkı geliri faturası düzenlemesi gerektiğinden icra takip tarihi itibariyle davalı yandan 210.013,08-TL kur farkı geliri alacağının bulunduğu, taraflar arasında yürütülen ticari ilişki kapsamında kur farkına yönelik ihtilaf konusu olan faturanın dışında daha önce herhangi bir fatura düzenlenmediği, davacı şirketin icra takip tarihi öncesinde davalı …Tic. A.Ş.’den işlemiş faiz talebinde bulunmadığı görüşü bildirilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 2.maddesinde ”Dürüst Davranma” düzenlenmiştir. MK md.2: ”Herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır.
Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz” şeklindedir.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; Eldeki davada davacı taraf, davalı şirket ile arasındaki mevcut ticari iş ilişkisinden kaynaklanan bir
borç ilişkisi söz konusu olduğunu, davalı şirketin davacı şirketten çeşitli tarihlere ilişkin olarak mal alışverişinde bulunduğunu, söz konusu ticari alışverişe ilişkin olarak 29/02/2020 tarihli fatura ile davalı şirketten 210.013,08-TL tutarında bir alacağının bulunduğu iddiası ile davaya konu icra takibini başlatmış, davalı taraf ise, davanın dayanağı olarak gösterilen ve davacı şirketin taraflar arasında kur farkı alınacağına dair bir anlaşma bulunmamasına rağmen kötüniyetli olarak düzenlediği 29/02/2020 tarihli 210.013,08-TL bedelli faturasına karşılık olarak kendilerince 11/03/2020
tarihli 210.013,08-TL bedelli iade faturasının düzenlendiğini, taraflar arasında kur farkı alınacağına dair bir sözleşme yahut anlaşma bulunmaması sebebiyle mevcut olmayan anlaşmaya itiraz edilmemesi gibi bir durumun mevcudiyetinden söz edilmesine de olanak bulunmadığını belirterek icra takibine itiraz etmiş, bunun üzerine de alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili talepli eldeki davayı açmıştır. Öncelikle taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf, taraflar arasında yürütülen ticari ilişki kapsamında kur farkı alınacağına dair anlaşma bulunup bulunmadığı veya kur farkına yönelik bir ticari teamül olup olmadığı, davacının davaya konu ve icra takibine dayanak kur farkı faturası nedeniyle davalıdan alacağının varlığı ve miktarıdır. Zira kur farkı farkının talep edilebilmesi için taraflar arasında kur farkı talep edilebileceğine ilişkin bir sözleşme bulunması ya da bu yönde oluşan bir teamül olması gerekmektedir. Somut olayda ise, Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere taraflar arasında yürütülen ticari ilişki kapsamında kur farkına yönelik ihtilaf konusu fatura dışında daha önce herhangi bir fatura düzenlenmemesinden dolayı kur farkına yönelik bir ticari teamülün bulunmadığı tespit edilmiştir. Yine Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davalı şirketin tarafına düzenlenen USD fatura bedellerine karşılık olarak davacı yana TL para cinsinden çekler vererek ödeme yaptığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte taraflar arasında kur farkı talep edileceğine dair de bir sözleşme dosya içerisinde yer almamaktadır. Ayrıca davacı vekilinin 19/03/2021 tarihli dilekçesinin ekinde davaya ve icra takibine konu faturaların ASILLARINI sunduğunu belirtir dilekçe sunduğu ve davacı vekilinin dilekçesinin ekinde sunduğu faturaların tamamının 2018 yılında muhtelif tarihlerde düzenlenen faturalar olduğu, davaya konu ve icra takibinin dayanağını oluşturan faturanın ise 29/02/2020 tarihli olduğu, dolayısıyla kur farkına ilişkin faturanın diğer faturalardan yaklaşık 1,5 yıl sonra tanzim edilen fatura olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle, taraflar arasında kur farkı talep edilebileceğine ilişkin bir sözleşme bulunmaması, bu yönde oluşan bir teamül olmaması, davalı şirketin tarafına düzenlenen USD fatura bedellerine karşılık olarak davacı yana TL para cinsinden çekler vererek ödeme yapması ve kur farkına ilişkin faturanın diğer faturalardan yaklaşık 1,5 yıl sonra tanzim edilmesi, MK md.2 hükmü de gözetilerek Mahkememizce davanın reddine karar verilmiştir. Bununla birlikte 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabulucuk Kanunu’nun 18/A-14; ”Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükmü nazara alınarak İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin Mahkememizce davacıdan alınarak hazineye irad kaydına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 3.586,50-TL harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan 3.527,20-TL harcın davacıya iadesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 23.150,92 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri ve yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
7-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin huzurunda, gerekçeli kararın tebliğinde itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/11/2021

Katip … ¸

Hakim … ¸