Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/390 E. 2023/231 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/816
KARAR NO : 2023/263

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 13/12/2021
KARAR TARİHİ : 06/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı taraf arasında, müvekkili şirketin sahibi olduğu bilgisayar yazılım programı ve ilgili modüllerin alıcı tarafa satışı ile kullanım lisansı verilmesi ve devam eden yıllarda müvekkili firma ve yetkili iş ortakları tarafından bakım, destek ve güncelleme hizmetlerin sunulmasına yönelik “Yazılım Lisans Satış Sözleşmesi” akdedildiğini, taraflar arasında geçerli ve yürürlükte olan sözleşme ve davalı tarafından halen kullanılmakta olan müvekkili firmaya ait yazılım ürünleri gereğince, müvekkili firma tarafından davalı taraf adına 1/02/2021 tarihli … nolu, 31.360,34 TL bedelli yıllık güncelleme lisans hizmet faturası düzenlenerek gönderildiğini, davalı tarafça söz konusu fatura bedelinin ödenmesi için davalı tarafa defalarca kez müracaat edildiğini ancak davalı tarafından ödeme yapılmaması üzerine müvekkili firma tarafından haklı alacağının tahsili için davalı taraf aleyhinde … 8. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosya üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça söz konusu ödeme emrinin tebellüğü mukabil 01/06/2021 tarihinde icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, davalı tarafça taraflar arasındaki sözleşmenin geçerli ve yürürlükte olduğu aynen kabul edilerek sadece hizmetin alınmadığına ilişkin kötü niyetli olarak haksız ve hukuka aykırı şekilde itiraz edildiğini, davalı tarafın açık ve net olarak müvekkili firmaya ait yazılımı kullanmakta olduğunu kabul ve ikrar ettiğini, müvekkili firma tarafından sözleşmeden kaynaklı tüm yükümlülüklere riayet edildiğini ve fakat davalı tarafça otomatik olarak yapılan güncellemeler dahilinde halen kullanmakta olduğu yazılım lisans programlarına istinaden müvekkili firma tarafından haklı ve hukuka uygun şekilde düzenlenen talep edilen fatura bedeli davalı tarafça bugüne kadar kötü niyetli olarak ödenmediğini, arabulculuk başvurusu yapıldığını ancak anlaşılamadığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile, davalı/borçlunun … 8. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyasına yaptığı haksız ve kötüniyetli borca itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmemesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili sunduğu beyan dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava konusu … 8. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı icra takibine dayanak 11/02/2021 tarih, … fatura no.lu ve 31.360,34 TL bedelli faturada bahsi geçen yıllık güncelleme hizmetini hiçbir surette davacı taraftan almadığını, bu yönde beyanlarının … 16. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesi ile davacı tarafa da açık bir şekilde bildirildiğini, davacı taraf söz konusu hizmeti müvekkili şirkete sunmadığını buna rağmen haksız ve hukuki mesnetten yoksun bir şekilde müvekkili şirket aleyhine takip başlatıldığını, davacı tarafın kötüniyetli olduğu ilerleyen tarihlerde haksız bir şekilde kestiği faturalardan da açık bir şekilde görüldüğünü, taraflar arasında imzalanan yazılım lisans sözleşmesinde yer alan güncelleme bedeline ilişkin hükümlerin hukuken korunması mümkün olmadığını, bu nedenlerle müvekkili firmanın söz konusu hizmeti almaması ve sözleşmede bulunan hükmün TBK 20-25 maddeleri nedeni ile geçersiz olması çerçevesinde haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile … 8. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı icra takibin iptali; kötü niyeti aşikar olan davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminat ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleriyle avukatlık ücretinin davacı taraf yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada taraflarca bildirilen belgeler, ticaret sicil kayıtları, yazılım lisans satış sözleşmesi, ihtarnameler, Nilüfer Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 21/04/2022 tarihli yazı cevabı, ticari defter ve kayıtları, faturalar ve bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
Mahkememizin 16/11/2022 tarihli ara kararı ile,
HMK’nun 266/1. maddesi gereği bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, Mali Müşavir … tarafından hazırlanan 12/01/2023 tarihli raporunda özetle; davacı/davalı tarafından düzenlenen faturaların davacı/davalı tarafın yasal defterlerinde yer aldığı, defterlerin yasaların emrettiği şekilde tutulduğu, faturalarla ilgili mali iadereye yapılması gereken bildirimlerin süresinde yapıldığı, açılış ve kapanış kayıtların kanun öngördüğü süreler içinde yapıldığı, davacı/davalı lehine delil olma kuvvetine sahip olduğu, dava dosyasındaki taraflara ait T.C Gelir İdaresi Başkanlığı’dan talep edilip dava dosyasına giren 2021 yılına ait BA-BS formlarında, her iki tarafta 1 adet belge ve 26.576,00 TL olarak mali idareye beyanda bulundukları ve mutabık oldukları tespit edildiği, tarafların cari hesaptan kaynaklı (sıfır bakiye) mutabık oldukları, davacının takip tarihi 07/04/2021 itibari ile Cari Hesaptan kaynaklı alacağınını olmadığı, davacının aynı konu, açıklama ve tutar ile ilgili 18/12/2020 tarihinde düzenlendiği e fatura için davalının 21/12/2020 tarihinde aynı konu, açıklama ve tutar ile ilgili iade fatura düzenlendiği, davalı taraf “yıllık güncelleme” hizmetini hiçbir surette davacı taraftan almadığını ve “Davacı tarafa ait sistemin kullanımının kendilerine kapatıldığını” ileri sürdüğünden, bu konunun uzmanı tarafından teknik değerlendirmeye ihtiyaç duyulduğu, tarafların iddia ve itirazları konusunda Bilgisayar yazılımı konusunda uzman teknik bilirkişiden “davacıya ait yazılım programı Log’ları üzerinde 2020-2021 yılları için davaya konu program üzerinde inceleme yaparak programın davalı tarafa açık olup olmadığı ile davalının programa en son erişim kullanım yaptığı tarih ile programın en son güncelleme tarihi” konusunda hazırlayacağı teknik raporunda yer alması durumunda taraf itirazlarının daha net karşılanabileceğini, mahkemenin bilgisayar programının açık/kapalı olup olmadığı, davalı tarafın kullanımında olup/olmadığı, davacının sahibi olduğu programı güncelleyip/güncellemediği daha belirgin ortaya çıkacağından dava konusu uyaşmazlık konusunda teknik olarak karar vermeye everişli rapor olabileceği, sözleşme kapsamında da davacının alacağın vücuda gelip gelmeyeceği konusunda kararın mahkemeye ait olacağı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesi kapsamında düzenlenen fatura alacağı nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
… 8. İcra Dairesi’nin …esas sayılı genel haciz yoluyla ilamsız takip dosyasının incelemesinde, alacaklının dosyamız davacısı… A.Ş., borçlunun dosyamız davalısı …A.Ş. oldukları, alacak tutarının 31.360,34 TL asıl alacak ve 52,27 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 31.412,61 TL olduğu, 07/04/2021 tarihli takibin 31.360,34 TL bedelli faturaya dayandığı, ödeme emrinin 01/06/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 01/06/2021 tarihinde borca ve takibe itiraz ettiği, 02/06/2021 tarihli tensip tutanağı ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
İcra takibindeki borca itiraz dilekçesinin takip alacaklısı vekiline tebliğ edilememesi ve dava tarihi dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının davalıdan satım sözleşmesi mahiyetindeki yazılım lisans satış sözleşmesi nedeniyle düzenlenen fatura kapsamında alacaklı olup olmadığı, icra takibine itirazın iptalinin gerekip gerekmediği ve davacının İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatı talep edip edemeyeceği hususlarına ilişkindir.
Davalının icra takibindeki itiraz dilekçesinde yetkili icra dairesini göstermemiş olması nedeniyle usulüne uygun bir yetki itirazının bulunmadığı kanaati ile icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın reddine dair 14/04/2022 tarihli ön inceleme duruşmasında karar verilmiştir.
4721 sayılı TMK’nın 6. Maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 190/1. fıkrası uyarınca somut olayda ispat yükünün çekişmeli olgulardan kendi lehine haklar çıkaran davacı taraf üzerinde olduğu kabul edilmiştir.
Mahkememizce ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan inceleme yapılmasına dair karar verilmiş mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporu ile tespit edildiği üzere tarafların ticari ve kayıtlarına göre davacı davalıdan icra takip tarihi itibariyle alacaklı değildir. HMK’nun 222/2-3. maddesi uyarınca birbiri ile uyumlu tarafların ticari defter kayıtlarına itibar edilmiştir. Davacı taraf icra takibinde borcun sebebini 31.360,34 TL bedelli 11/02/2021 tarihli … numaralı faturaya dayanmıştır. Bu fatura davalı defterlerine kayıtlı olmasına rağmen, davalı taraf bu faturaya ilişkin 31.360,34 TL bedelli 11/02/2021 tarihli … numaralı iade faturası düzenlemiş ve davacıya göndermiş, davacı da bu iade faturasının ticari defterine kaydetmesi nedeniyle takip tarihi itibariyle davalıdan alacaklı değildir. İtirazın iptali davalarının takiple sıkı sıkıya bağlı davalar olması ve dayanılan borç sebebinin sonradan değiştirilemeyeceği hususları dikkate alınarak davacı tarafın icra takibindeki borcun sebebi fatura kapsamında davalıdan alacaklı olmadığının kendisine ait ticari defterler itibariyle sabit olması nedeniyle üzerinde bulunan ispat yükünü yerine getirmediği kanaatine varılmıştır. … 17. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesine takipte dayanılmamış olması, HMK’nın 222. maddesi dikkate alınarak taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 7.3. maddesi uyarınca alacak talebine dayalı olmayan takiple sıkı sıkıya bağlı iş bu davada davacı tarafın dava dilekçesinde delil olarak dayanmadığı ve bu kapsamda ayrıca delilde sunmadığı dikkate de alınarak teknik bir bilirkişi incelemesi yoluna gidilmemiştir. Bu nedenlerle davacının sübuta ermeyen davasının reddine karar verilmiştir. Davanın reddine karar verilmiş olması nedeniyle İİK’nun 67/2. maddesindeki yasal koşullar oluşmadığından davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın reddine,
2-Davacının icra inkar talebinin reddine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, davacı taraftan peşin olarak alınan 379,39 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, artan 199,49 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
8-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekili, davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/04/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır