Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/255 E. 2021/662 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/255
KARAR NO : 2021/662

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 12/04/2021
KARAR TARİHİ : 07/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından … numaralı 23.340,11 TL tutarındaki faturanın sehven ödenmesi nedeniyle işbu davanın açıldığını, müvekkili şirket ile davalı arasında 28/08/2019 tarihinde uzun süreli araç kiralama sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme kapsamında müvekkili şirket tarafından ödenen hizmet bedeli karşılığında davalı şirketin araç tahsis ettiğini, işbu sözleşme kapsamında davalı şirketten tahsili edilen araçlardan olan … plakalı araç kazanın meydana geldiği tarihte müvekkili şirket çalışanı…’nin iradesinde olduğunu, sürücünün 02/12/2019 tarihinde müvekkili şirket’in eski merkezine yakın bir bölgede belediyenin yol çalışması yaptığı yerde belediye tarafından yeterli işaretleme yapılmamış olması sebebiyle yol çalışması alanına girildiğini ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanağı düzenlendiğini, daha sonra davalı şirkete haber verildiğini, bunun üzerine davalı şirketçe … plakalı araç servise gönderildiğini, servis sonunda 23.340,11 TL tutarındaki … numaralı fatura müvekkil şirket adına kesildiğini, söz konusu faturanın müvekkil şirket’e karşı düzenlenmesinin haksızlığı sebebiyle 27/02/2020 tarihinde müvekkil şirket davalı şirkete durumu bildirir mail attığını, davalı şirket tarafından maile karşı 27/02/2020 tarihinde gönderilen cevapta polis tutanağı olmadığı için masrafların kasko şirketinden karşılayamadıkları; ancak, fatura tutarında %15 indirim yaparak “16.810 TL + KDV” talep ettikleri ifade edildiğini, müvekkili şirket tarafından 23.340,11 TL 18/08/2020 tarihinde yanlışlıkla ödendiğini, davanın araç sürücüsü …’ye ihbar edilmesini, tanıkların dinlenilmesini, dava konusu alacağa ilişkin maddi hasarlı kazanın gerçekleşme nedeni ile fatura bedeline konu maddi zararın teminat kapsamında olup olmadığının tespiti için dava dosyasının uzman bilirkişi heyetine tevdi edilmesini, davanın kabulüne, 23.340,11 TL bedelin ticari işlere uygulanan faiz oranı ile birlikte davalı karşı taraftan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Yetki itirazında bulunduklarını yetkili Mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, …’nin 02/12/2019 tarihinde imzalamış olduğu yazıda kendi kullanımı esnasında araçta hasar meydana geldiğini kabul ettiğini, kaza sebebiyle araçta meydana gelen hasarın müvekkili şirket tarafından araç tamir ettirilerek giderildiğini ve hasardan mesuliyet aracı kiralayan davacı şirket üzerinde olduğu için hasar bedeli davacı şirkete fatura edildiğini, fatura bedeli davacı şirket tarafından herhangi bir itirazda bulunulmadan ödendiğini, davacının müvekkili şirkete göndermiş olduğu … 63. Noterliği’nin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ödemiş olduğu bedelin hataen ödendiği ifade ederek iadesini talep ettiğini, taraflarınca … 58. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile verilen cevapta içerikte sehven başka bir olaya dair açıklama yapıldığını ancak neticeten ilgili bedelin hasar bedeli olduğu ve iade edilmeyeceğinin bildirildiği, davacının söz konusu iddialarının asılsız olduğunu Mahkemenin yapılacak inceleme neticesinde bu durumun ortaya çıkacağını, davacı tarafın haksız ve kötü niyetli olarak açmış olduğu davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, davacı tarafça sehven yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi istemine ilişkindir.
6100 Sayılı HMK’nun 4/a maddesi uyarınca; dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın, kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere, tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir.
Taraflar arasında 07/02/2020 tarihli uzun süreli araç kiralama sözleşmesinin imzalandığı, ihtilaf konusu olmayıp davacı talebinde yer alan alacak istemi iş bu sözleşme hükümleri kapsamında iade edilip edilmeyeceği hususunun değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda da uzun süreli araç kiralama sözleşmesi maddelerinin dikkate alınması incelenmesi ve yorumlanarak hukuki bir değerlendirme yapılması gerekmektedir. İş bu sözleşmenin kira sözleşmesi mahiyetinde olması nedeniyle davanın tarafları ticari şirket olsa dahi dava HMK’nun yukarıda yer alan 4/a. Maddesi gereğince Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmelidir.
Göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca, dava şartı olan bu husus, HMK nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinde araştırılır. Mahkememizce; kira borcunu teminatı olarak verildiği anlaşılan iki adet bonoya dayalı menfi tespit davasına bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu saptanmıştır. İzah edilen gerekçeler ile davanın dava şartı noksanlığı nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine dair aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; Davanın, HMK’nun 115/2. maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/10/2021
Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır