Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/207 E. 2022/288 K. 13.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/207 Esas
KARAR NO : 2022/288

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi(Hisse Senedi İptali)
DAVA TARİHİ : Tue Mar 23 00:00:00 TRT 2021
KARAR TARİHİ : 13/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkillerinin … Bankası’ nın kurucu hissedarlarından …’ nın (Ağa) mirasçıları olduğunu, Bankanın 1924 tarihli ilk Nizamnamesinin 25. Maddesinde, bankanın ilk idare meclisi belirlenmiş ve Bankanın açıklamasına göre kurucu olarak %28′ i …’ ün payı olmak üzere diğer kurucu hissedarlar açıklandığını, 250.000 lirası ödenen 1 milyon lira sermaye ile 26.08.1924 tarihinde tek şube olarak kurulan … Bankası’ nın yukarıda açıklandığı üzere kurucuları … ve taahhüt ettikleri sermayenin en az %10′ unu ödeyen 46 kişiden oluştuğunu, müvekkillerin de bu hissedarlardan …’ nın mirasçıları olduğunu, bir kısım mirasçılar tarafından hissedar olmaktan kaynaklı hakları için Bankaya dönem dönem başvuruda bulunulmuşsa da ne kar payı ne senet reel bedeline de kurucu hissedarlık nedeniyle kazanılan haklarla ilgili herhangi bir sonuç alınmadığını, müvekkillerinin adı geçen bankadan kar payı gibi taleplerini ilettiklerinde, anılan senedin üzerinde … 4. Sulh Hukuk Mahkemesi … E.- … K. Numaralı dosyada 20.04.1964 tarihinde ihtiyati tedbir kararı konulduğu bilgisini aldıklarını, İlgili banka müvekkillerin talebini karşılayabilmek için … sayılı hisse senedi ve … 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin … E.- … K. Numaralı dosyada 20.04.1964 tarihine ait ihtiyati tedbir kararının kaldırıldığına dair kararın ibrazını istediğini, … 4. Sulh Hukuk Mahkemesine 04.03.2021 tarihinde yazılı talepte bulunulmuş olup senet aslı ile … E.- … K. Numaralı dosyada 20.04.1964 tarihine ait ihtiyati tedbir kararının kaldırıldığına dair kararın verilmesinin istendiğini, ancak ilgili mahkemenin 09.03.2021 tarihinde tuttuğu tutanakta 04.11.2003 ve 04.03.2005 tarihlerinde adliye binasına lağım borularının patlaması sonucu ilgili evrakların zarar gördüğü ve imha edildiği kayıt altına aldığını, yine … 4. Sulh Hukuk Mahkemesine 15.03.2021 tarihli dilekçede talepte bulunarak “İhtiyati tedbir kararları, kararı veren mahkemenin davanın esası bakımından vermiş olduğu kararın kesinleşmesi ile birlikte sona erer. Mahkemenizin … E.- …K sayılı esasına kayıtlı dosyasının kesinleşmiş olması nedeniyle hisse senedi üzerindeki tedbirin zaten kalkmış olmasının gerektiğini, … 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin talebe cevap niteliğindeki 16.03.2021 tarihli 2. Tutanağında “04.11.2003 ve 04.03.2005 tarihinde Adliye Sarayı bodrum katındaki arşiv depolarının Adliye binasının blok birleşim yerlerinden yağmur sularının sızması sonucu tüm dosya ve evrakların zarar görüp evrak vasfını kaybettiklerini, bu nedenle talep dilekçesindeki evraklara ilişkin hiçbir kayda ulaşılamadığı, dolayısıyla ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik herhangi bir karar verilemeyeceğinin tutanak altına alındığını, bu nedenlerle müvekkillerin daha fazla hak mahrumiyetine uğramalarına sebebiyet vermemek adına huzurdaki davayı açıldığını belirterek … Bankası … numaralı hisse senedinin iptaline karar verilmesini, … 4. Sulh Hukuk Mahkemesince … E.- …K. Dosyasında ilgili hisse senedi üzerinde 20.04.1964 tarihinde verilen ihtiyati tedbir kararının kalktığının Mahkemenizce tespit edilmesini talep ve dava etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; Türk Ticaret Kanununun 661. ve izleyen maddeleri hükümlerine dayalı olarak açılmış olup; nama yazılı hisse senedinin zayi sebebiyle iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafça gösterilen deliller toplanmış, … 4 Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … esas, … karar sayılı dosyasının celbi için yazılan yazıya cevap verildiği, dosyanın … Adliyesi bodrum katındaki arşiv depolarını su basması nedeniyle imha olduğuna dair tutanakların gönderildiği, dosya ve kararın bu nedenle gönderilemediği anlaşılmıştır.
… 14 Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … esas, …karar sayılı veraset ilamı dosya arasına alınmış, incelenmesinde, davacıların murisi …(…)’nın yetmiş altı yasal mirasçısının bulunduğu, davayı elli sekiz yasal mirasçının açtığı, on yedi yasal mirasçının davacılar arasında bulunmadığı tespit edilmiştir.
TMK’nun miras ortaklığına ilişkin 640/1,2,3 fıkraları uyarınca; birden çok mirasçı bulunması hâlinde, mirasın geçmesiyle birlikte paylaşmaya kadar, mirasçılar arasında terekedeki bütün hak ve borçları kapsayan bir ortaklık meydana gelir. Mirasçılar terekeye elbirliğiyle sahip olurlar ve sözleşme veya kanundan doğan temsil ya da yönetim yetkisi saklı kalmak üzere, terekeye ait bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler. Mirasçılardan birinin istemi üzerine sulh mahkemesi, miras ortaklığına paylaşmaya kadar bir temsilci atayabilir. Aynı Kanunun 640/4 fıkrası uyarınca; mirasçılardan her biri, terekedeki hakların korunmasını isteyebilir. Sağlanan korumadan mirasçıların hepsi yararlanır.
Mirasçılar; mirasın paylaşılmasına dek terekeyi oluşturan tüm hak ve borçlara elbirliği ile sahip olurlar. Kurak olarak terekeye ait haklar üzerinde hep birlikte tasarruf ederler, terekeye yönelik dava ve takiplerde zorunlu dava arkadaşı konumundadırlar. Ancak TMK’nun 640/4 fıkrası ile kanun koyucu her bir mirasçıya terekedeki hakların korunmasını talep yetkisi vermiştir. Madde gerekçesinde de belirtildiği gibi, eski Medeni Kanun döneminde mirasta terekenin tâbi olduğu elbirliği mülkiyetine yöneltilen en güçlü eleştiri, birlikte hareket etme zorunda olmaları nedeniyle mirasçıların bireysel olarak terekedeki hakların korunması amacıyla hareket edememeleri olduğundan, maddeye eklenen dördüncü fıkra, bu eksikliği giderme amacına yönelik olarak getirilmiştir. Buna göre; olağan koruma eylemleri ve buna bağlı olarak onarımlar, mahsullerin toplanması bozulacak olanların satılması, acele olarak yapılması zorunlu bulunan işlemin yerine getirilmesi ile istihkak, el atmanın önlenmesi, tapu sicilinde hak sahipliğinin saptanması gibi taksimi mümkün olmayan talepler, ortaklardan her biri tarafından dava yoluyla ileri sürülebilir (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun (HGK) 20.03.2013 tarihli ve 2012/8-861 E.,2013/391 K.; 05.10.2016 tarihli ve 2014/14-1243 E., 2016/958 K. sayılı kararları).
Somut olayda da murisin yasal mirasçısı olan davacılar, terekeye ait pay senedinin zayi olması nedeniyle iptalini talep etmektedir. Bu taksimi mümkün olmayan bir talep olup, terekeye ait pay senedinin zayi olduğunun tespit edilmesi isteğinden ibarettir. Yoksa pay senedinin temsil ettiği ve paydan doğan hakların kullanılmasına yönelik bir talep değildir. Pay senedinin temsil ettiği paydan doğan hakların kullanılmasına yönelik bir talebin tüm yasal mirasçılar tarafından birlikte veya terekeye atanan tereke temsilcisi tarafından ileri sürülmesi gerektiği şüphesizdir. İzah edilen gerekçelerle davacıların TMK’nın 640/4 fıkrası uyarınca zayii belgesi verilmesi talebini ileri sürebilecekleri, bu talep yönünden tüm yasal mirasçıların birlikte hareket etmesi zorunluluğu bulunmadığı kabul olunmuştur.
… Bankası’na yazılan yazı cevabından davacıların zayii nedeniyle iptalini talep ettikleri … nolu pay senedinin davacıların murisine ait olduğu anlaşılmış, … 4 Sulh Hukuk Mahkemesi’nin yazı cevabından ise bu senedin içerisinde bulunduğu … esas, …karar sayılı dosyası ile biğrlikte imha olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
TTK.nun 664. maddesi hükmü uyarınca da Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde üç defa ilan yapılmış ve altı aylık süre içinde herhangi bir itirazda ileri sürülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı;… Bankası AŞ’de bulanan … ili, … ilçesi, … Mahallesi, Cilt No:: 4, Hane No:16, Sıra No:1′ de nüfusa kayıtlı bulunan, … ve … oğlu, 01.07.1871 doğumlu, … T.C. kimlik nolu muris … (…)’ya ait 10 TL nominal değedeki … numaralı nama yazılı pay senedinin TTK 661/1 fıkrası uyarınca zayi nedeniyle iptaline karar vermek gerekmiştir.
Davacıların … 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin …Esas, … Karar sayılı dosyasında, dava konusu pay senedi üzerine konulan 20/04/1964 tarihli ihtiyati tedbir kararının kalktığının tespiti taleplerinin ise başka bir mahkeme tarafından verilen tedbir kararının ortadan kalktığının mahkememizce tespitine yasal olanak bulunmadığından reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-… Bankası AŞ’de bulanan … ili, … ilçesi, … Mahallesi, Cilt No:: … Hane No:…, Sıra No:…’ de nüfusa kayıtlı bulunan, … ve … oğlu, 01.07.1871 doğumlu, … T.C. kimlik nolu muris … (…)’ya ait 10 TL nominal değedeki … numaralı nama yazılı pay senedinin TTK 661/1 fıkrası uyarınca zayi nedeniyle İPTALİNE,
2-Davacıların … 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyasında, dava konusu pay senedi üzerine konulan 20/04/1964 tarihli ihtiyati tedbir kararının kalktığının tespiti taleplerinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 80,70-TL nispi karar ve ilam harcından 59,30-TL peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 21,40-TL nispi karar ve ilam harcının davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacıların yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-HMK 333.maddesi gereğince davacılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
Davacı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı.13/04/2022

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

HARÇ BEYANI /
80,70 TL KARAR HARCI
59,30 TL PEŞİN HARÇ /
21,40 TL KALAN HARÇ