Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/188 E. 2023/805 K. 16.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/188 Esas
KARAR NO : 2023/805

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2021
KARAR TARİHİ : 16/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirketin, ”….” (…) projesi kapsamında yapılan ihale ile, … Bütünselliğinin Sağlanması Hizmet Alımı işi … A.Ş. (…)’a ihale edildiğini, proje çalışmalarının ilerlemesi sırasında, bazı eksiklikler fark edilerek ek hizmetler için 25/05/2017 tarihinde ayrıca bir “…” ihalesi yapıldığını ve bu hizmet alımını da …Ticaret A.Ş. (…)’a ihale edildiğini, sonuç olarak; müvekkili şirket ile …’ın belirtilen hizmetlerin gerçekleştirilmesine dönük olarak akdettikleri iki ayrı sözleşme bulunduğunu, ihaleyle devri gerçekleşmiş olan bu sözleşmelerden birincisinin 10/03/2016 tarihinde imzalanan 34.282.000,00-TL + KDV tutara ihale olan … Şebekesinin … Hizmet Alımı İşi’nin olduğunu, bu sözleşmelerden ikincisinin ise 25/05/2017 tarihinde imzalanan 5.100.000,00-TL + KDV tutara ihale olan … işinin olduğunu, … Şebekesinin … Sağlanması İşi kapsamında, gerçekleştirilen işin henüz tamamlanamadığının müvekkili şirket kayıtlarıyla sabit olduğunu, … Hizmeti Alımı işinin de ilk işe bağlı olarak hayata geçirilemediğini, gelinen aşama itibariyle, her iki projenin de tam olarak sonuçlandırılamamış durumda olduğunu, bununla birlikte, işin yapılması esnasında gerçekleşmiş ödemeler ile sözleşme konusu işlerin bitirilme oranları incelendiğinde; davalıya yapılan işe nazaran fazla ödeme yapıldığının tespit edildiğini, bu itibarla, her iki projenin de hayata geçirilememiş olması nedeniyle, müvekkili şirketçe …’a fazla ödenmiş olan bedeller yönünden …’ın sebepsiz olarak zenginleştiğinin açık olduğunu ancak gerçek zararlarının bu aşamada belirlenmesi imkansız olmakla birlikte … sözleşmeler kapsamında tamamladığı iş, kullandığı donanım gibi hak ettiği tutarların, bu tutarlar düşülmek suretiyle tespit edilecek … nezdinde sebepsiz zenginleşmeye neden olan haksız ödemelerin Mahkemece yaptırılacak incelemeden sonra tam olarak tespitinin mümkün hale gelebileceğini, işbu açıklamalar doğrultusunda Mahkememiz nezdinde açmış bulundukları HMK md.107 kapsamındaki işbu belirsiz alacak davasında, müvekkili şirketin zararının Mahkemece belirlenerek …’tan tazminini talep etme zorunluluklarının doğduğunu beyanla HMK md.107 kapsamındaki işbu belirsiz alacak davasında, sebepsiz zenginleşme hükümleri ve genel hükümler çerçevesinde, müvekkili şirketin zararının şimdilik 200.000,00-TL’nin zararın gerçekleştiği tarihten itibaren faizi ile birlikte tazminini, gerçek zararın belirli hale gelmesine müteakiben verecekleri dilekçe kapsamında kesin talep sonucuna göre zararlarının, zararın oluştuğu tarihten itibaren faizi ile tazminini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirket tarafından …Şebekesinin … Hizmet Alımı İşinin %80’i ve … işinin tamamının sözleşme ve şartnameye uygun olarak yapıldığını ve her iki işte de teslim yapılarak geçici hak edişler sonucu ödemelerin alındığını, yapılan iş oranları karşılığı alınan hak ediş ödemelerinin oranı aynı olup davacı yanın iddia ettiği gibi fazla ödeme yapıldığı iddiasının doğru olmadığını, söz konusu projelerin davacı kurum tarafından ihaleye çıkılan, şartnamesi ve sözleşmesi belli projeler olduğunu, müvekkili şirket üzerine düşen edimleri eksiksiz olarak yerine getirerek teslimlerini yapmış olup projenin hayata geçirilmemesi ve durdurulmasının davacı şirketin inisiyatifi ile gerçekleştiğini, bu nedenle müvekkili şirkete yüklenecek bir kusurun söz konusu olmadığını, davacı tarafından, sözleşmeden kaynaklı işlerde sebepsiz zenginleşme iddiasına dayanmanın hukuken mümkün olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle beraber sebepsiz zenginleşme olabileceği kabul edilse dahi Borçlar Kanunu 82.madde sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkının, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrayacağını, söz konusu iş teslimlerinin yapıldığı ve ödemelerin yapıldığı tarihten bu yana sebepsiz zenginleşmeye dayalı dava zaman aşımı süresinin dolduğunu,bu nedenle de zaman aşımı yönünden itiraz ettiklerini beyanla usul ve yasaya aykırı davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR /
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, taraf şirketlerin İTO kayıtları dosyamız arasına alınmış, tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizin 17/12/2021 tarihli ara kararının (1) numaralı ara kararı ile; ”Davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre ön inceleme duruşmasında tespit edilen, “davacının, taraflar arasında ”…” (…) ve ”…” Hizmet alım işleri kapsamında imzalanan iki ayrı sözleşme kapsamında davalı tarafından yapılan işin karşılığında davacı tarafından ödenen miktarın oransal olarak karşılaştırıldığında davacının fazla ödemesi nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalının eksik ifada bulunup bulunmadığı, taraflar arasında akdedilen iki sözleşme kapsamındaki projelerin hayata geçirilememesi veya durdurulmasının hangi tarafın kusurundan/üzerine düşen edimi yerine getirememesinden kaynaklandığı, davacının sözleşmeye dayalı sebepsiz zenginleşme isteminin ve davalının zamanaşımı itirazının yerinde olup olmadığı” yönündeki uyuşmazlıkların halli için dosya üzerinde mahkememizce re’sen seçilecek; bir İnşaat Mühendisi, bir Şehir Plancısı, bir … konusunda uzman Harita Mühendisi, bir … uzman Yazılımcı, bir doğalgaz tesisatı konusunda uzman, bir eser sözleşmelerinde konusunda hesap uzmanı (…) ve bir SMMM (…) tarafından oluşturulacak bilirkişi heyetine marifetiyle, tarafların 2016-2021 yıllarına ait Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına… ” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda Ticari Mevzuattan kaynaklı nitelikli hesaplamalar konusunda uzman …, SMMM bilirkişisi …, Bilgisayar Yüksek Mühendisi-Yazılım Uzmanı …, İnşaat Mühendisi …, şehir plancısı …, Makine Yüksek Mühendisi bilirkişisi …ve Harita ve Kadastro Mühendisi bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 23/09/2022 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle;
-Dava konusu sözleşme uyarınca davalı yüklenici tarafından düzenlenen 9 ayrı hak ediş ve faturaya dayalı olarak bu faturalarda ve hak edişlerde yazılı toplam iş bedeli olan 37.166.625,20-TL’nin davalı yükleniciye ödendiği konusunda taraflar arasında bir çekişme bulunmadığı, taraf ticari defter kayıt ve belgelerinin bu konuda birbirini doğruladıkları,
-Her iki sözleşmeye konu işlerin toplam bedelinin KDV dahil 46.470.760,00-TL Olduğu,
-Sayın teknik bilirkişilerin yaptıkları inceleme, tespit ve değerlendirmelere göre dava konusu;
A)… PROJESİNİN %90 ORANINDA TAMAMLANDIĞI,
B)Boru hatları Bütünselliğinin sağlanması (…) ve … PROJESİNİN %90 ORANINDA TAMAMLANDIĞI,
C)Taraflar arasında imzalanan her iki sözleşme bedelinin %10 kadar kısmına karşılık gelen işin eksik ve hatalı olduğu, bu işin tamamlanma oranına göre yapılan hesaplamaya göre davalıya ödenmesi gereken iş bedelinin KDV dahil 41.823.684,00-TL olması gerektiği, buna karşılık davalıya toplamda KDV dahil 37.166.625,20 TL ödenmiş olmakla, davalıya fazladan bir iş bedeli ödenmiş sayılamayacağı,
D)Eksik kalan bu işlerin, davalı … Şirketinin proje kapsamında olan yazılım ve haritalama uygulamasında ya tam olarak yapılandırılmadığı ya da eksik/hatalı yapılandırılmasından kaynaklandığı, bu nedenle işin hukuken ve fiilen davacı iş sahibine teslim edilmiş sayılamayacağı, işin tamamlanamamasında davacı iş sahibine yüklenebilir bir kusur bulunmadığı, kusurun davalıda olduğu,
-Davacı iş sahibi şirketin dava dilekçesinde ve cevaba cevap dilekçesinde ileri sürdüğü birbirinden farklı hukuki nedene dayandırdığı sebepsiz zenginleşmeye dayalı istemleri konusunda yargısal taktirin sayın Mahkemeye ait olduğu, benzer nedeniyle açılan davada davacı isteminin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı yönündeki zamanaşımı defi konusunda da taktirin sayın Mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 08/12/2022 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; “Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna yönelik beyan ve itirazlarının değerlendirilmesi ve itirazlarını karşılayacak mahiyette ek rapor tanzimi için dosyanın önceki bilirkişi heyetine tevdiine” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda Ticari Mevzuattan kaynaklı nitelikli hesaplamalar konusunda uzman …, SMMM bilirkişisi … Bilgisayar Yüksek Mühendisi-Yazılım Uzmanı …, İnşaat Mühendisi …, şehir plancısı …, Makine Yüksek Mühendisi bilirkişisi …ve Harita ve Kadastro Mühendisi bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 10/07/2023 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunda özetle;
-Dava konusu sözleşme uyarınca davalı yüklenici tarafından düzenlenen 9 ayrı hak ediş ve faturaya dayalı olarak bu faturalarda ve hak edişlerde yazılı toplam iş bedeli olan 37.166.625,20-TL’nin davalı yükleniciye ödendiği konusunda taraflar arasında bir çekişme bulunmadığı, taraf ticari defter kayıt ve belgelerinin bu konuda birbirini doğruladıkları,
-Her iki sözleşmeye konu işlerin toplam bedelinin KDV dahil 46.470.760,00-TL olduğu,
-Sayın teknik bilirkişilerin yaptıkları inceleme, tespit ve değerlendirmeleregöre dava konusu;
A) … Modellenmesi PROJESİNİN % 90 ORANINDA TAMAMLANDIĞI, bu durumun projenin tamamen uygulanamaz anlamına gelmeyeceği ve yüklenici (Davalı) tarafından tamamlanması ile kullanılır hale gelebileceği,
B) Donanımın yine yukarıda açıklandığı üzere kullanılır ve hızı yeterli güncel kapasiteye kavuşturulması gerektiği,
C) Boru hatları Bütünselliğinin sağlanması (…) ve … Projesinin %90 ORANINDA TAMAMLANDIĞI, YİNE AYNI HUSUS BAĞLAMINDA bu durumun projenin tamamen uygulanamaz anlamına gelmeyeceği ve yüklenici (Davalı) tarafından tamamlanması ile kullanılır hale gelebileceği,
D) Taraflar arasında imzalanan her iki sözleşme bedelinin %10 kadar kısmına karşılık gelen işin eksik ve hatalı olduğu, bu işin tamamlanma oranına göre yapılan hesaplamaya göre davalıya ödenmesi gereken iş bedelinin KDV dahil 41.823.684,00-TL olması gerektiği, buna karşılık davalıya toplamda KDV dahil 37.166.625,20-TL ödenmiş olmakla, davalıya fazladan bir iş bedeli ödenmiş sayılamayacağı,
E) Eksik kalan bu işlerin, davalı … şirketinin proje kapsamında olan yazılım ve haritalama uygulamasında ya tam olarak yapılandırılmadığı ya da eksik/hatalı yapılandırılmasından kaynaklandığı, bu nedenle işin hukuken ve fiilen davacı iş sahibine teslim edilmiş sayılamayacağı, işin tamamlanmamasında davacı iş sahibine yüklenebilir bir kusur bulunmadığı, kusurun davalıda olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi kök ve ek raporu, teknik açıdan yeterli, denetime açık ve bilimsel verilere dayalı görülerek Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE /
Dava, maddi tazminat davasıdır.
HMK’nun 320/2.maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının, taraflar arasında ”…” (…) ve ”…” Hizmet alım işleri kapsamında imzalanan iki ayrı sözleşme kapsamında davalı tarafından yapılan işin karşılığında davacı tarafından ödenen miktarın oransal olarak karşılaştırıldığında davacının fazla ödemesi nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalının eksik ifada bulunup bulunmadığı, taraflar arasında akdedilen iki sözleşme kapsamındaki projelerin hayata geçirilememesi veya durdurulmasının hangi tarafın kusurundan/üzerine düşen edimi yerine getirememesinden kaynaklandığı, davacının sözleşmeye dayalı sebepsiz zenginleşme isteminin ve davalının zamanaşımı itirazının yerinde olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; eldeki davada davacı taraf, taraflar arasında akdedilen iki ayrı sözleşme bulunduğunu, ihaleyle devri gerçekleşmiş olan bu sözleşmelerden birincisinin 10/03/2016 tarihinde imzalanan 34.282.000,00-TL + KDV tutara ihale olan … Hizmet Alımı İşi, diğerinin ise 25/05/2017 tarihinde imzalanan 5.100.000,00-TL + KDV tutara ihale olan … işinin olduğunu, ilk sözleşme kapsamında, gerçekleştirilen işin henüz tamamlanamadığını, ilk işin tamamlanamamasına bağlı olarak ikinci sözleşmenin/işin de hayata geçirilemediğini, gelinen aşama itibariyle, her iki projenin de tam olarak sonuçlandırılamamış durumda olduğunu, bununla birlikte, işin yapılması esnasında gerçekleşmiş ödemeler ile sözleşme konusu işlerin bitirilme oranları incelendiğinde; davalıya yapılan işe nazaran fazla ödeme yapıldığını, bu itibarla, taraflarınca …’a fazla ödenmiş olan bedeller yönünden …’ın sebepsiz olarak zenginleştiğini iddia etmiş, davalı taraf ise, ilk sözleşme kapsamında yapılan işin %80’i ve ikinci sözleşme kapsamında yapılan işin ise tamamının sözleşme ve şartnameye uygun olarak yapıldığını ve her iki işte de teslim yapılarak geçici hak edişler sonucu ödemelerin alındığını, yapılan iş oranları karşılığı alınan hak ediş ödemelerinin oranı aynı olup davacı yanın iddia ettiği gibi fazla ödeme yapıldığı iddiasının doğru olmadığını, kendilerinin üzerine düşen edimleri eksiksiz olarak yerine getirerek teslimlerini yapmış olup projenin hayata geçirilmemesi ve durdurulmasının davacı şirketin inisiyatifi ile gerçekleştiğini, bu nedenle kendilerine yüklenecek bir kusurun söz konusu olmadığını iddia ederek davanın reddini savunmuştur. Taraflar arasında 10/03/2016 tarihinde 34.282.000,00-TL + KDV tutara ihale olan … Hizmet Alımı İşi ve 25/05/2017 tarihinde 5.100.000,00-TL + KDV tutara ihale olan 3 Boyutlu Uygulama Geliştirme ve İyileştirme Hizmeti Alımı işinin akdedildiği ve davalı tarafa bu işlerin ihale edildiği hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf ise, yukarıda detaylı olarak belirtilmiştir. Davalı taraf, her ne kadar zaman aşımı def’inde bulunmuş ise de, Mahkememizce sözleşme ve dava tarihlerine göre TBK’nun 146 maddesine göre 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla, davalılar vekilinin zamanaşımı def’inin yerinde olmadığı kanaatine varıldığından bu husustaki beyanına itibar edilmemiştir. Mahkememizce teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere, dava konusu sözleşme uyarınca davalı yüklenici tarafından düzenlenen 9 ayrı hak ediş ve faturaya dayalı olarak bu faturalarda ve hak edişlerde yazılı toplam iş bedeli olan 37.166.625,20-TL’nin davalı yükleniciye ödendiği, taraf ticari defter kayıt ve belgelerinin bu konuda birbirini doğruladıkları, taraflar arasında imzalanan her iki sözleşme bedelinin %10 kadar kısmına karşılık gelen işin eksik ve hatalı olduğu, bu işin tamamlanma oranına göre yapılan hesaplamaya göre davalıya ödenmesi gereken iş bedelinin KDV dahil 41.823.684,00-TL olması gerektiği, buna karşılık davalıya toplamda KDV dahil 37.166.625,20 TL ödenmiş olmakla, davalıya fazladan bir iş bedeli ödenmiş sayılamayacağı tespit edildiğinden ve Mahkememizce de bu kanaate varıldığından Mahkememizce davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 269,85-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 3.415,50-TL harçtan mahsubu ile artan 3.145,65‬-TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-… Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 32.000,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin huzurunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/11/2023

Katip
¸

Hakim
¸