Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/155 E. 2022/620 K. 14.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/155 Esas
KARAR NO : 2022/620

DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 20/02/2012
KARAR TARİHİ : 14/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında Akaryakıt İstasyonu İşletme Sözleşmesinin bulunduğunu, sözleşme gereğince davacının Mersin ilinde mukim mülkiyetinin kendisine ait istasyonunda davalının akaryakıt ve türevi mallarının satış dağıtımını yaptığını ancak bu bayilik ilişkisinin sona erdiğini, davacı tarafından davalıya sözleşme kapsamında bayilik ilişkisinin devam ettiği sırada … Bankası … Şubesinden verilme … tarih .. yevmiye nolu 34.000,00.-TL bedelli teminat mektubu verildğini, bu mektubun 23/06/2011 tarihinde nakde çevrildiğini, yapılan işlemin haksız olduğunu çünkü davalıya borçlu değil davalıdan alacaklı olduklarını, davacının prim alacağı olarak toplam 66.986,53.-TL alacağının bulunduğunu, alacağın ihtarlara rağmen ödenmemesi üzerine … 6 İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasında faturaya dayalı takip başlattıklarını, davalı tarafça, müvekkilinin 17.553,71.-TL alacaklı olduğunu bunun dışında bir alacağı olmadığını belirterek takibe kısmi itirazda bulunulduğunu, itirazın iptali için … 2. ASliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, teminat mektubunun neden nakde çevrildiğinin taraflarınca anlaşılamadığını, davalı tarafa gönderilen ihtarname ile bu durumun açıklanmasının istenildiğini, ihtarnamenin tebliğine rağmen bir cevap alınamadığını iddia ve beyan ederek davanın kabulü ile nakde çevrilen teminatın taraflarına iadesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşme süresi dolduğu halde davacı şirketin müvekkili şirketten aldığı 19.604,00.-TL fatura bedelli ekipmanları iade etmediğini, davacı tarafın aldıklarını geri vermekle yükümlü olduğunu, harici uyarıların davacı tarafça dikkate alınmadığını, davacı tarafın, mevcut zararlarının tazmini için ilgili teminat mektubunun nakde çevrilmesine sebebiyet verdiğini, mektubun müvekkili şirketin zararlarının tazmini için nakde çevrildiğini, ayrıca müvekkili firmanın davacı firmadan cezai şart alacağının mevcut olduğunu, bahse konu uyuşmazlığın … 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası ile görüldüğünü, davanın derdest olduğunu ve bekletici mesele yapılması gerektiğini iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, hukuki niteliği itibarıyla “Nakde Çevrilen Teminat Mektubu Bedelinin İstirdatı” davasıdır.
… 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 27/06/2018 tarih, …Esas ve ..Karar sayılı yetkisizlik kararı üzerine, dava dosyası mahkememizin 2021/155 Esas sırasına kaydedilmiştir.
… 2 ATM … E-…K. Sayılı davacı tarafından davalı aleyhine açılan prim alacağının tahsili amacıyla girişilen icra takibine itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonucunda davanın reddine karar verildiği görülmüş, dosyanın halen İstinaf incelemesinde olup kesinleşmesinin henüz yapılmadığı yazılan müzekkereye cevaben bildirilmiştir.
… 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas (Bozma öncesi: … Esas) sayılı dosyanın bir örneği UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına … 9 ATM … Esas… K. Tarihli 09/10/2014 tarihli kararında; toplanan deliller ,yargıtay bozma ilamı dikkate alınarak taraflar arasında yapılan 2003 tarihli bayilik sözleşmesinde asgari alım taahhüdüne yer verilmediği,önceki sözleşmeye atıfta bulunulmadığı,2003 tarihinden davanın açıldığı 2010 yılına kadar davacı tarafından davalıya ihtirazi kayıt ileri sürülmeden mal verilmeye devam edildiği ve bu şekilde davalıda asgari alım taahhüdü ile ilgili talepte bulunulmayacağı hususunda haklı bir güven yaratıldığı,sözleşme tarihinden uzun süre sonra cezai şart talep edilmesinin MK 2 ye aykırı olduğu dikkate alınarak davanın reddine karar verildiği, kararın Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/3749 E-2016/720 K. Sayılı 25.01.2016 tarihli ilamı ile onanmasına karar verildiği ve 2016/8921 E- 2017/3314 K sayılı 25/04/2017 tarihli ilamı ile karar düzeltme isteminin reddine karar verildiği görülmüştür.
Taraf şirketlerinin ticaret sicil kayıtları dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… Bankası A.Ş.’nin 22/06/2000 tarihli 201390 sayılı teminat mektubunda “…’de bulunan …A.Ş. ile … adresinde mükim … Şirketi’nin işbu tarihten önce ve sonra aldığı, alacağı petrol ve petrol ürünleri ile kaplarının ve keza işbu tarihten evvel ve sonra kendisine iare edilmiş bulunan ve iare edilecek olan malzemenin, aletlerin ve kapların bedellerinden ve karzen aldığı ve alacağı paralardan ve şirket ile bu tarihe kadar yaptığı, yapacağı sair tüm ticari muamelerden, … A.Ş. nezdinde akdi ve harici taahhüt, cezai şart, cari hesap, vade farkı, kefalet ve benzeri sebeplerle doğrudan ve dolayılı doğmuş ve doğacak olan azami 34.000.000.000 TürkLirasına kadar borcuna Bankamız garanti ettiğinden adı geçen borçlunun 34.000.000.000 TürkLirasını veya buna kadar olan borcundan herhangi bir miktarını …A.Ş.’ye ödemediği mezkur şirket tarafından yazı ile bankamıza bildirildiği takdirde protesto çekilmesine hüküm alınmasına ve borçlunun rızası almaya hacet kalmaksızın ve adı geçen …Şirketi ile … A.Ş. Arasında çıkabilecek herhangi bir ihtilafı ve bunun kanuni sonuçlarını nazarı itibara almaksızın garanti edilen parayı derhal ve gecikmeksizin … Pazarlama A.Ş.’ye veya emrine nakden veya tamamen istenildiği andan ödendiği tarihe kadar geçecek günlere ait kanuni faizleriyle birlikte ödeyeceğimizi, bankanın imzaya yetki ve sorumlu murahhası ve vekili sıfatıyla ve bankanın nam ve hesabına taahhüt ve beyan ederiz” düzenlemesinin yer aldığı anlaşılmıştır.
… 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında alınan 03/04/2017 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; davacının 2006, 2007, 2008, 2009 ve 2010 yılları Yevmiye Defterinin kapanış tasdiklerinin yaptırılmadığı, eski TTK’nın ilgili madde hükümlerine göre kendi lehine delil teşkil etmediği, davacının, davalıdan 2010 yılı sonu itibariyle 51.619,27.-TL prim alacağının bulunduğu, davalı tarafından takip dosyasına yatırılan 17.553,71.-TL’nin mahsup edilmesinden sonra davacı firmanın 34.675,56.-TL prim alacağının olduğu, davacı firma tarafından ariyet olarak alınan istasyon ekipmanlarının tamamının eksiksiz olarak davalı firmaya teslim edildiği, davalının nakitte çevirdiği teminat mektubu karşılığı davacı şirkete 34.000,00.-TL borcunun olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Davalı tarafça defter ve kayıtların kapsamlı olduğunun ve …’de bulunduğunun bildirilmesi üzerine, … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılarak; iddia, savunma ve mevcut deliller kapsamında davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi ve sektör uzmanı bilirkişiden oluşacak bilirkişi heyetince inceleme yapılarak bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
Serbest Muhasebeci Mali Müşavir … ile Yüksek Kimya Mühendisi … tarafından düzenlenen 30/12/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında özetle; davalı şirket tarafından sunulan ve davaya konu 2003 ila 2012 yılları arasına ait olan yasal ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile kapanış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, tasdik ettirilen yasal ticari defterleri üzerinde yapılan usul incelemelerinde kayıtların VUK 215-219 maddeleri hükümleri ile Tekdüzen Hesap Planı Genel Tebliğine genel olarak uygun tutulduğu ve defterlerin birbirlerini teyit ettiklerinin görüldüğü, 6762 sayılı mülga TTK ile 6102 sayılı yeni TTK ve HMUK”un 222. maddesi amir hükümlerine göre davalı şirketin 2003 ila 2012 yılları arasına ait yasal ticari defterleri sahibi lehine delil kudretine haiz olup olmadığının değerlendirilmesinin mahkememize ait olduğu, davalı şirketin, davaya konu 2003 ila 2010 yılları arasına ait yasal ticari defterleri üzerindeki kayıtlarına göre; 21/10/2010 icra takip tarihi itibariyle davacının davalıda kalan alacak bakiyesi tutarının 17.553,71.-TL olarak görüldüğü ve tespit edildiği ve bu tutarda davalı tarafından icra dosyasına yatırıldığının ve davacı-alacaklı vekili tarafından da tahsil edildiğinin anlaşıldığı, davalı şirketin, davaya konu 2003 ila 2012 yılları arasına ait yasal ticari defterleri üzerindeki kayıtlarına göre; 23/06/2011 son işlem tarihi itibariyle ve dava tarihi itibariyle de bu bakiyenin korunduğunun anlaşıldığı, davacının, davalıda kalan alacak bakiyesi tutarının 14.396.00.-TL olarak görüldüğü ve anlaşıldığı, davalı şirket tarafından davacı şirkete 22/06/2011 tarih, seri …sıra noldu, 43mt. ada paslanmaz sacı – 370 m2 kanopi tavan kaplaması açıklamalı ve KDV dahil 19.604,00.-TL bedelli fatura düzenlendiği ve davalı tarafından kendi kayıtlarına alındığı, dava dosyası ile davalının ticari defter kayıtları incelendiğinde, davacı ile davalı arasında imzalanmış olan 17/04/2003 tarihli bir bayilik sözleşmesine istinaden davalı firmaya, davacı firma tarafından 34.000,00.-TL tutarında teminat mektubu verildiği ve davalı firma tarafından 23/06/2011 tarihinde teminat mektubunun nakde çevrilerek davacının muavin defter hesabına alacak olarak kayıt edildiği, davalının ticari defter kayıtlarına göre; davalı tarafından davacıya düzenlenen 19.604,00.-TL’lik iade edilmeyen ekipman faturası ile nakde çevrilen 34.000,00.-TL’lik teminat mektubunun mahsubu sonrasında, (34.000,00.-TL-19.604,00.-TL) 14.396,00-.TL alacaklı olduğu, raporda detaylı açıklandığı üzere davalı şirketin ticari defter kayıtları üzerinde davacının talep edilebileceği prim tutarının ve davalı ftarafından talep edilen cezai şart tutarının ise taraflarınca tespit edilmesinin mümkün olamadığı, sonuç itibariyle davalının nakde çevirdiği teminat mektubu karşılığı davacı şirkete 34.000,00.-TL borcunun olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu ile toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında 17/04/2003 tarihli akaryakıt istasyonu işletme sözleşmesi imzalandığı konusunda uyuşmazlığın bulunmadığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın sözleşme kapsamında davacı tarafından davalıya verilen … Bankası A.Ş. … Şubesinden verilen … tarih … yevmiye nolu 34.000-TL bedelli ve 23.06.2011 tarihinde nakde çevrilen teminat mektubu bedelinin davalıdan istirdatı talebinin yerinde olup olmadığına ilişkindir.
Taraflar arasında düzenlenen 17.04.2003 tarihli Akaryakıt İstasyonları için Ariyet ve Emanet sözleşmesi 1. Maddesinin f ıkrasında” şirket her zaman ariyet alana yazılı ihbarda bulunarak iş bu sözleşmeyi her an feshedebilir. Şirketin fesih için hiç bir sebep gösterme mecburiyeti yoktur ve ariyet alanda iş bu feshin haksız olduğunu iddia ederek malzeme ve teçhizatı iadeden kaçınamaz veya fesih sebebiyle herhangi bir zarar ziyan talep edemez. İş bu fesih ihbarının tebliğinden itibaren 15 gün zarfında ariyet alan malzeme ve teçhizatı iyi şekilde şirkete iade mecburiyetindedir. Nakliye masrafları şirkete aittir ve hiç bir zaman rayiç bedelden yüksek olamaz” düzenlemesi yer almaktadır.
Mahkememizce aldırılan 30.12.2021 tarihli bilirkişi raporunda ” davacı ile davalı arasında imzalanmış olan 17.04.2003 tarihli bayilik sözleşmesine istinaden davalı firmaya davacı tarafından 34.000-TL tutarında teminat mektubu verildiği, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin sona ermesinden sonra davalı şirket 17.04.2003 tarihli ariyet sözleşmesi ile emanet olarak davacıya verdiği ifade edilen istasyon ekipmanlarından 19.604,00-TL lik kısmının kendilerine iade edilmediği gerekçesiyle teminat mektubunu nakte çevirdiği, dosya kapsamında mevcut 09.11.2020 tarihli teslimat listeleri incelendiğinde, davalı firmanın kendilerine iade edilmediğini iddia ettiği ada paslanmaz sacı ile kanopi tavan kaplama istasyon ekipmanlarının davacı firma tarafından davalı şirkete iade edildiği, iade formunun altında Total Malzemelerini teslim almaya gelen ve davalı firma tarafından görevlendirildiği düşünülen şöförlerin el yazısı ile Total Malzemeleri eksiksiz aldık ve total tarafından nakliye yapmak için görevlendirildim yazarak imzaladıkları, davacı firma tarafından ariyet olarak alınan istasyon ekipmanlarının tamamını eksiksiz olarak davalı şirkete teslim edildiğinin anlaşıldığı, davalı şirketin nakte çevirdiği teminat mektubu karşılığı davacı şirkete 34.000-TL borcunun bulunduğu kanaaatine varıldığı bildirilmiştir. Yine davanın, yetkisizlik kararı öncesi görüldüğü … 2 ATM …E. Sayılı dosyasında alınan 03.04.2017 tarihli bilirkişi raporunda da davacı firma tarafından ariyet olarak alınan istasyon ekipmanlarının tamamanın eksiksiz olarak davalı şirkete teslim edildiği, davalı şirketin nakte çevirdiği teminat mektubu karşılığı davacı şirkete 34.000-TL borcunun bulunduğu tespit edilmiştir.
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında imzalanmış olan 17.04.2003 tarihli bayilik sözleşmesine istinaden davalı firmaya davacı tarafından 34.000-TL tutarında teminat mektubu verildiği, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin sona ermesinden sonra davalı şirket 17.04.2003 tarihli ariyet sözleşmesi ile emanet olarak davacıya verdiği ifade edilen istasyon ekipmanlarından 19.604,00-TL lik kısmının kendilerine iade edilmediği gerekçesiyle teminat mektubunu nakte çevirdiği, dosya kapsamında mevcut 09.11.2020 tarihli teslimat listeleri incelendiğinde, davalı firmanın kendilerine iade edilmediğini iddia ettiği ada paslanmaz sacı ile kanopi tavan kaplama istasyon ekipmanlarının davacı firma tarafından davalı şirkete iade edildiği, davacı firma tarafından ariyet olarak alınan istasyon ekipmanlarının tamamının eksiksiz olarak davalı şirkete teslim edildiğinin anlaşıldığı, bu kapsamda davalı tarafından teslim almadığını iddia ettiği 19.604-TL fatura bedelli fatura kapsamındaki ekipmanları davacıya teslim ettiğini ispat edemediği gibi, davalı şirket tarafından teslim tutanağında yer alan diğer ürünlerin de teslim edilmediği yönünde herhangi bir iddia ileri sürülmediği, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 1/f fıkrasında, malzeme ve teçhizatın iadesine ilişkin nakliye masraflarının davalı şirkete ait olduğunun düzenlendiği bu nedenle, 09.11.2020 tarihli taşıma irsaliyeleri ve teslim formlarına göre … Malzemelerini teslim almaya gelen ve formları imzalayan şoförlerin davalı firma tarafından görevlendirildiği kanaatine ulaşıldığı, açıklanan nedenlerle davalının herhangi bir iade alacağı bulunmadığı gibi sözleşme kapsamında davacıdan başkaca alacağının bulunduğu iddiasının ispat edilemediği buna göre davalı tarafından taraflar arasındaki sözleşme ve taahhütname kapsamında şartları oluşmamasına rağmen teminat mektubunun haksız olarak nakde çevrildiği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; 34.000,00 TL’nin dava tarihi olan 21/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.322,54.-TL nispi karar ve ilam harcından, davacı taraftan peşin olarak alınan 504,50.-TL harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 1.818,04.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan ve (2) numaralı maddede mahsup edilen 504,50.-TL harcın, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 21,15.-TL başvurma harcı, 1.600,00.-TL bilirkişi raporu masrafı ve 366,85.-TL posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 1.988,00.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan toplam 2.070,00.-TL gider/delil avansından artan avans olması halinde, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan gider/delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.14/09/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.*