Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/134 E. 2022/410 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/134 Esas
KARAR NO : 2022/410

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/02/2021
KARAR TARİHİ : 26/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacılar vekili dava dilekçesinde ve özetle; dava konusu olayın 03.09.2017 tarihinde saat 18.00 sıralarında … ili … ilçesi … üzerinde meydana geldiğini, kaza günü sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı minibüs ile… numaralı Devlet Kara Yolunu takiben … yönünden … istikametine seyir halinde iken olay mahalli olan 35. Km+500. Metresindeki mevkiye geldiğinde aracının ön kısımları ile karşı yönden gelen müteveffa sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın (…’a ait) ön kısımlarıyla çarpışmaları neticesinde ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza sonucu müvekkillerinden …’ın eşi, …, …, …, … ve …’ın babası olan …’ın vefat ettiğini, müteveffa …’ın ölümüyle birlikte eşi …, oğlu …, oğlu …, kızı …, oğlu … ve oğlu …’ın destekten yoksun kaldıklarını, dava konusu kazada araç sürücüsü …’ın kullandığı … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle Trafik (ZMSS) Sigortasının, davalı … Sigorta A.Ş şirketi tarafından yapıldığını, davalı Sigorta Şirketine 08.12.2020 tarihinde başvuruda bulunulduğunu ancak davalı şirketin 15.12.2020 tarihinde sürücü …’ın trafik kazasında kusurlu olmasını gerekçe göstererek başvurularını reddettiğini, davalı sigorta şirketinin tazminat taleplerinin reddinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, zira, sigorta poliçesinin işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığından, olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile destekten yoksun kalan davacıların da zarar gören üçüncü kişi konumunda olması nedeniyle müvekkillerinin destekten yoksun kalma tazminat talebinin haklı ve hukuka uygun olduğunu beyanla davanın kabulü ile, 6100 sayılı HMK’nın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere kadar, fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik her bir müvekkili için ayrı ayrı 500,00-TL olmak üzere toplam 3.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile, yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmiline, müvekkilleri dava konusu olayda ihtiyari dava arkadaşları olduğundan müvekkilleri için ayrı ayrı lehine mahkemece hükmedilecek miktar üzerinden her biri için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davaya konu kazada müteveffa …’ın tam kusurlu olduğunu, kaza tarihinin 2017 olması nedeni ile talep edilen destekten yoksun kalma tazminatının teminat dışı kaldığını, şöyle ki; Genel Şartların A.6. Maddesinde teminat dışında kalan hallerin düzenlendiğini, burada (d) bendindeki destekten yoksun kalma konusundaki söz konusu hükme göre; destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı dışında olduğunu, kaza tarihinde genel şartların yürürlükte olması ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının geriye yürümezliği ilkesi gereğince talebin teminat dışı kaldığının kabulü gerektiğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve yasal vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR /
Trafik kaydı, nüfus kayıt örnekleri, hasar dosyaları, sosyal ekonomik durum araştırma tutanakları, SGK hizmet döküm cetvelleri, Kahta Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/2092 Soruşturma sayılı dosyası, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş sayılı dosyası ve taraflarca gösterilen diğer deliller toplanmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın .. soruşturma numaralı UYAP üzerinden dosyamız arasına celbedilmiş ve dosyanın incelenmesinde; ölenin …, mağdurların … ve Hasan Demir, şüphelinin …, şüphelinin üzerine atılı suçun ”Taksirle Ölüme ve Yaralanmaya Neden Olma” suçu, suç tarihinin ise 03/09/2017 olduğu ve 19/10/2018 tarihli karar ile şüphelinin üzerine atılı suçu işlediği yönünde herhangi bir delil bulunmadığı anlaşılmakla, şüpheli hakkında kamu adına KOVUŞTURMAYA YER OLMADIĞINA dair karar verildiği tespit edilmiştir. İşbu dosya içerisinde yer alan Kaza Tespit Tutanağı incelendiğinde; … plaka sayılı araç sürücüsü 2918 sayılı KTK’nın 56/1-a (Şerit izleme ve değiştirme kurallarına uymamak) kuralını ihlal ettiği, … plakalı aracın sürücüsü …’in bu kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun olmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir. … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası kapsamında aldırılan Trafik Bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 06/10/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … plakalı araç Sürücüsü … 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun Trafik Kazalarında Sürücü kusurlarının tespiti ve asli kusur sayılan haller başlıklı 84. Maddesinin g) bendinde belirtilen (Şeride Tecavüz Etme) kuralını ihlal ettiğinden dolayı Asli Derecede Kusurlu Olduğu, … Plakalı minibüs sürücüsü …’in de 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre bu kazada kural ihlali olmadığından dolayı Kusurunun Olmadığı görüş ve kanaati bildirildiği tespit edilmiştir. İşbu soruşturma dosyası kapsamından alınan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin …tarih ve … Karar numaralı raporunda özetle; Şüpheli sürücü …’in kusursuz olduğu, müteveffa sürücü …’ın asli kusurlu olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 vd. maddeleri ile 97 maddesi ve Türk Borçlar Kanunu’nun 53/3 fıkrası kapsamında destekten yoksun kalma tazminatı talepli eda davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının, dava konusu kazada tarafların kusur durumunun ne olduğu, davacıların kaza nedeniyle destekten yoksun kalma zararlarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise maddi tazminat tutarının ne olduğu, bu zararın davalıdan talep edilip edilemeyeceği noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
6098 Sayılı Kanunun 53/3 maddesi uyarınca haksız fiil sonucu ölüm halinde ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıpların tazmini talep hakları vardır.
Karayolu Trafik Kanunu’nun 91.maddesi gereği, KTK 85.maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere, mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur.
Türk Ticaret Kanunu’nun 1425.maddesine göre sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir. Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartlar C.10. maddesi ile 12/8/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun doğal sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
Karayolları Trafik Kanununun 93.maddesi gereği zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları, teminat tutarları ile tarife ve talimatları Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlıkça tespit edilir ve Resmi Gazetede yayımlanır. Böylece Hazine Müsteşarlığı kanundan aldığı yetki ile zorunlu sigorta genel şartlarını belirler. Sigortacılık Kanunu’nun Sigorta Sözleşmeleri başlıklı 11.Maddesi birinci cümlesinde “Sigorta sözleşmelerinin ana muhtevası, Müsteşarlıkça onaylanan ve sigorta şirketlerince aynı şekilde uygulanacak olan genel şartlara uygun olarak düzenlenir.” ifadesi ile yapılacak sözleşmeler (poliçeler) genel şartlara uygun olmak zorundadır. Bu nedenle zorunlu sigorta genel şartlarını Türk Borçlar Kanunu’nun 20.maddesinde düzenlenen genel işlem koşulu kapsamında değerlendirmek mümkün değildir. TBK 20.maddede belirtildiği üzere önceden, tek başına hazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleri genel işlem koşulu kapsamındadır. Oysa Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Genel Şartları, sözleşmede taraf olmayan Hazine Müsteşarlığı tarafından kanundan aldığı yetkiye dayalı olarak belirlenir. Ayrıca Genel şartları, Türk Borçlar Kanunu 20.maddesinin son fıkrasında “Genel işlem koşullarıyla ilgili hükümler, sundukları hizmetleri kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle yürütmekte olan kişi ve kuruluşların hazırladıkları sözleşmelere de, niteliklerine bakılmaksızın uygulanır.” düzenlemesi kapsamında düşünmekte mümkün değildir. Çünkü kanunda açıkça belirtildiği üzere kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle kişi ve kuruluşların hazırladıkları sözleşmeler yürütmekte oldukları bir hizmet ile ilgili olmalıdır. Oysa Hazine Müsteşarlığı, zorunlu mali sorumluluk sigortası hizmeti veren bir kuruluş olmadığı gibi hizmeti alan taraf ile bir sözleşme ilişkisi içinde bulunmamaktadır.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın uygulanması, Karayolları Trafik Kanunu’nun 95.maddesinde belirtilen tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği ilkesine aykırı olduğunu söylemekte mümkün değildir. Bu ilkenin uygulanabilmesi için her iki tarafın özgür iradesi ile poliçe düzenlendikten sonra zarar görenin aleyhine tazminatın kaldırılması yada azaltılmasını gerektirecek değişikliklerin yapılması durumunda geçerli olacaktır. Oysa 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları, yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibarı ile Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası’nın kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Sigortacı, işletenin sorumluluğunu poliçe ve genel şartlar kapsamında üstlendiğine göre, sonradan bir değişiklikten bahsetmek mümkün olmayacaktır. Kaldı ki 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1423 maddesine göre sigortacı, sigorta sözleşmesine ilişkin tüm bilgileri, sigortalının haklarını, sigortalının özel olarak dikkat etmesi gereken hükümleri, gelişmelere bağlı bildirim yükümlülüklerinden oluşan aydınlatma yükümlülüğünü sigortalıya karşı yerine getirmese dahi sigortalı, sözleşmenin yapılmasına 14 gün içinde itiraz etmemiş ise sözleşme poliçede yazılı şartlar ve poliçenin ayrılmaz bir parçası olan genel şartlar kapsamında yapılmış olur.
Karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatının kapsamı, poliçe ve poliçenin ayrılmaz bir parçası olan genel şartlara göre belirlenir. Nitekim Karayolları Trafik Kanunu’nun 90.maddesinde yapılan değişiklikle zorunlu sigortacının kapsamında ki tazminatları belirlemede Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının göz önüne alınması esası getirilmiştir.
01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise genel şartlar A.3. maddesinde “sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir. Kapsama giren teminat türlerinin tanımlandığı A.5. maddesinin (ç) bendinde ise Destekten Yoksun Kalma (Ölüm) Teminatı “Üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla ölenin desteğinden yoksun kalanların destek zararlarını karşılamak üzere bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek tazminattır.” şeklinde ifade edilmiştir. Genel Şartlar A.6. maddesinin (c) bendinde “İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri” ve (d) bendinde “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” Zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatının dışında kalan hallerden sayılmıştır.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 92. Maddesinin (a) ve (c) bentleri, Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.1. maddesi, A.3. maddesi, A.5. maddesinin (ç) bendi, yine A.6. maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde bir motorlu aracın işletilmesi sırasında destekten yoksun kalınan zararın, zorunlu mali sorumluluk sigortasının kapsamında olması için şu şartların gerçekleşmesi gerektiği söylenebilir.
a)Talep edilen destek tazminatı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk ve sorumluluk riski çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin olmalıdır. Sigortalının hukuki sorumluluğu olmayan veya sigortalının sorumluluk riski içinde bulunmayan tazminat taleplerinden sigortacının sorumluluğu bulunmayacaktır.
b) Motorlu aracın işletilmesinden dolayı ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir. İşleten ve işletenin sorumlu olduğu şahısların dışında bir üçüncü kişinin ölümü neticesi, destek zararlarından sigortacının sorumluluğu bulunmaktadır. Bunun sonucu olarak, poliçede taraf olan işleten(sigortalı) yada işletenin eylemlerinden sorumlu bulunduğu kişilerin ölmesi durumunda ölen kişi, üçüncü kişi sayılmayacağı için desteğinden yoksun kalanların zararından sigortacı sorumlu olmayacaktır.
c) Sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinden sigortacının sorumluluğu bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla desteğin kendi kusurundan kaynaklanan destek zararlarından sigortacının sorumluluğu bulunmamaktadır.
Somut olayda, davacı anne ve çocukları, sigortalı sürücü desteğin sevk ve idaresindeki dava dışı …’a ait araçla ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı yapmış olduğu trafik kazasında ölmesi sonucu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur. Kaza tespit tutanağına göre, … Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş sayılı tespit dosyasından ve ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından aldırılan raporda sürücü … %100 kusurlu ve kaza 03.09.2017 tarihinde meydana gelmiştir. Dava dışı … ile davalı sigorta şirketi arasında düzenlenen poliçenin teminat başlangıç ve bitiş tarihleri 13.02.2017-13.02.2018 tarihleri olup, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamı ise 01.06.2015 tarihinde, yani poliçenin teminat başlangıç tarihi olan 13.02.2017 tarihinden önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartların A.6. maddesi (d) bendine göre destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle, somut olayda %100 kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü …’ın tam kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Poliçenin teminat başlangıcı tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nda sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı gerekçesiyle (Bknz. Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 27/12/2017 tarih, 2016/16118 Esas ve 2017/12147 Karar sayılı ilamı) Mahkememizce davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 59,30-TL harçtan mahsubu ile bakiye 21,40-TL karar ve ilam harcının davacılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davalının kendisini bir vekil aracılığı ile temsil ettiği anlaşılmakla 3.000,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-HMK’nın 333.maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın talep halinde ve hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacılar vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/05/2022

Katip ¸

Hakim ¸