Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/781 E. 2022/903 K. 08.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/781
KARAR NO : 2022/903

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 25/12/2015
KARAR TARİHİ : 08/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 18/11/2012 günü meydana gelen trafik kazasında … plakalı araçta yolcu olan …’ın öldüğünü, aracın Karayolu Taşıma Kanunu kapsamında Zorunlu Taşımacılık Sigortasının yaptırılması gereken bir araç olduğundan varisleri tarafından aracın Zorunlu Taşımacılık Sigortasının yapılmaması nedeniyle … Hesabına başvurulduğunu, … Hesabı tarafından aracı Zorunlu Taşımacılık Sigortası kapsamına girmediği gerekçesiyle taleplerinin reddedildiğini, aynı şekilde bu kez davacı şirkete başvurulduğunu, davacı şirketçe de adı geçen kazanın Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorunluluk Sigortası teminatına girdiği aracın Zorunlu Taşımacılık Sigortası yaptırmasının zorunlu bir araç olduğunu ve taşımanın da bu kapsamda olduğunu, bu nedenle Trafik Sigortası teminatının Zorunlu Taşıma Sigortasından sonra geldiğini, Zorunlu Taşıma Sigortası yoksa … Hesabının sorumluluğuna gidilmesi gerektiği gerekçesiyle reddedildiğini, bunun üzerine muhatabın davalı şirket aleyhine sigorta tahkim komisyonunda … sayılı davayı açtığını, aleyhlerine kararın kurulduğunu, … 3. İcra Müdürlüğünün …-E sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını ve bu dosyaya 97.795,00 TL ödendiğini, ödenen tazminatların 3.569,84 TL’sinin mahsup yapıldıktan sonraki ödemeler olduğunu, mahsuplara ilişkin haklarını saklı tuttuklarını, Sigorta Tahkim Komisyonunun 16/09/2015 tarih ve …-K sayılı yeni kararı ile Yargıtay’ın mezkur bozma kararına uygun olarak karar verdiğini ve bu kararın itiraza uğramayarak kesinleştiğini, Yargıtay Bozma ilamı çerçevesinde cebri icra tehdidi altında ödedikleri tazminatların sorumluluğunun davalıda olması nedeniyle bu kez davalıya başvurulmuşsa da talebin davalı tarafından Yargıtay kararının aksine bu taşımanın Şehirlerarası Yolculuk Kapsamında olmadığı gerekçesiyle kabul edilmediğini, bu nedenle bu davanın açılmasının zorunlu hale geldiğini beyan ederek 97.795,00 TL’nin 31/12/2015 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacı kurumun Sigortacılık Kanununun 14. Maddesine göre kurulduğunu, yasada belirtilen nedenlerle ödeme yaptığı ödemeler için zarara neden olanlara (aracın işletenine, sürücüsüne, diğer sorumlulara ve mirasçılarına) rücu etme hakkının tanındığını, sigorta Tahkim Komisyonunun Yargıtay’ın bozma kararına uyarak kesin karar vermiş olsa dahi bu kesinleşmenin o davaya ilişkin olduğunu, huzurdaki davadaki rücu davasında yani borçlular arasındaki iç ilişkide bir anlam taşımadığını, sorumlu olsalar dahi davacı şirket ile davalı kurum arasındaki ilişkinin yasadan kaynaklanan müteselsil sorumluluk ilişkisi olacağını, açıklanan nedenlerle ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda sorumluluk davası ile rücu davasının taraflarının ve hukuki temellerinin farklı olması nedeniyle huzurdaki dava açısından ortada kesin bir hüküm bulunmadığını, bu nedenle yeni değerlendirmeler ve tespitler yapılması gerektiğini, kazaya karışan … plakalı aracın Zorunlu Karayolları Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigortası (ZKTMS) yaptırma zorunluluğunun bulunmadığını, ZKTMS sigortasının kapsamının 4925 Sayılı Yasayla belirlendiğini, il sınırları içindeki taşımalar ile 100 Km’ye kadar olan şehirlerarası taşımalara ilişkin ruhsat verilme aşamasında ZKTMS poliçesinin talep edilmesi, ruhsat prosedürüne taalluk etmekte olduğunu, bu hususla ilgili kurumlarca talep edilen sigortaların zorunlu sigorta olarak değerlendirilmesine olanak vermediğini, amaçlanan hususun 4925 Sayılı Karayolları Taşıma Kanununda belirtilen zorunluluklar çerçevesinde alınması gereken sigorta güvencesi değil sadece taşıma yapılacak araç için verilecek ruhsat açısından istenen belgelerin tamamlanması olduğunu, … plakalı aracın kaza anında ticari amaçla taşımacılık yaptığının kabulü halinde dahi davalı kuruma aracın ZKTMS sigortasının olmadığından bahisle husumet yöneltilemeyeceğini, zira il sınırları ile 100 KM’ye kadarki şehirler arası yolcu taşımacılığıyla ilgili düzenlemeye yasada yer verilmediğini, bu hususun belediye sınırları içinde belediyelere bırakıldığını, somut olayda … plakalı aracın …’dan ilçesi olan …’a yolcu taşıdığını, bunun il içi yolcu taşımacılığı olduğunu, dolayısıyla dava konusu yolcuğunun ZKTMSS kapsamında olmadığını, bu nedenle davalı kurumun sorumluluğunun doğmadığını, kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, destekten yoksun kalma hesabının uzman bilirkişiler tarafından yapılması gerektiğini, … hesabının sorumluluğunun poliçedeki teminatla sınırlı olduğunu, davacının avans faizi talebinin haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:Dosyada taraflarca bildirilen belgeler, … 3. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası, … 4. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin 07/06/2016 tarihli yazı cevabı, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun 15/06/2016 tarihli yazı cevabı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı X. Bölge Müdürlüğü’nün 27/12/2016 tarihli yazı cevabı, … İl Emniyet Müdürlüğü’nün 22/02/2017 tarihli yazı cevabı, … Büyükşehir Belediyesi’nin Ulaşım Dairesi Başkanlığı’nın … Şube Müdürlüğü’nün 22/03/2017 tarihli yazı cevabı, Sigorta Tahkim Komisyonu’nun 08/07/2021 tarihli yazı cevabı ve bilirkişi raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
Mahkememiz kaldırma kararı öncesi 25/01/2017 tarihli celse 3 nolu ara kararı gereğince, dosyanın kusur, hesap ve sigorta uzmanı bilirkişi heyetinden rapor aldırılmasına karar verildiği ve bilirkişiler Prof. Dr. …, Sigorta Eksperi …, Sigorta Eksperi … tarafından hazırlanan 04/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu trafik kazasından … plakalı araç sürücüsü …’nin %100 oranında asli ve tam kusurlu olduğu, dava konusu aracın Karayolları Zorunlu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi olmadığından davalı kurumun sorumluluğunun doğduğu, davacı şirketin davalı kurumdan talep edebileceği toplam maddi zararının 92.614,30 TL olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememiz 21/10/2021 tarihli celse 1 nolu ara kararı gereğince, dosyanın bilirkişiye tevdine karar verildiği ve bilirkişi Tazminat Hesapları Uzmanı … tarafından hazırlanan 24/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Hak sahiplerinin hesaplanan maddi tazminat tutarlarının davacı eş … için 72.290,55 TL, davacı çocuk … için 1.592,73 TL, davacı çocuk …için 10.578,54 TL davacı çocuk … için 13.557,75 TL olmak üzere toplam 98.019,57 TL olduğu, mahkemece başvuru sahiplerinin taleplerinin kısmen kabulü sebebiyle %43,56 oranında kabulü durumunda davalı … Sigorta Şirketinden alınarak hak sahiplerine ödenmesi beklenen tutarların listelendiği, başvuru sahiplerince ödenen başvuru ücreti olan 250,00 TL’nin kabul ve ret oranlarına göre 109,91 TL’sinin … Şirketinden alınarak kendisine asaleten, küçük çocuklarına velayeten …’a verilmesi, bakiye masrafın kendi üzerlerinde bırakılması, başvuru sahiplerinin kendilerini vekille temsil ettirdiğinden yapılan ödemelerin oransal dağılımı ile 11.330,65 TL’sinin nisbi ücreti vekaletin … Sigorta A.Ş’den alınarak asleten küçük çocuklarına velayeten …’a verilmesi, sigorta şirketi’nin de kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki avukatlık ücret tarifesine, her bir başvuru sahibi için reddedilen miktarlara 5684 sayılı Sigortacılık 30. Maddesine göre 1/5 oranına göre hesaplanan nisbi ücreti vekaletin başvuru sahiplerinden alınarak … Sigorta A.Ş’ye verilmesi görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememiz 16/06/2022 tarihli celse 1 nolu ara kararı gereğince, dosyanın ek rapor düzenlenmek üzere bilirkişiye tevdi edilmesine karar verildiği ve bilirkişi Tazminat Hesapları Uzmanı … tarafından hazırlanan 21/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Davacı … Sigorta A.Ş’nin dava konusu trafik kazası için müteveffanın ölümü sebebiyle hak sahiplerine DYKT tutarları ile ilgili olarak icraya verilmiş oldukları, icra baskısı sebebiyle hak sahiplerinin tazminat tutarlarını ve Hakem heyeti vekalet ücretini de ödemiş olduğu, … 3. İcra Müdürlüğü’nün …0 E. Sayılı dosyasına ve … 4. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyasına ödemiş oldukları, toplam 97.755,73 TL hak sahiplerine … ilişkin yapılan hesaplamaya göre hak sahiplerinin DYKT ve avukatlık vekalet ücretlerinin toplam 93.909,32 TL olduğu, davacı Neova Sigorta A.Ş tarafından icra dosyalarına … ve Hakem Heyeti için yapılan ödeme miktarı faizleri ile birlikte 97.755,73 TL olduğu, … tutarlarına ilişkin hak sahiplerinin tazminat tutarlarının yeniden hesaplanması neticesinde yeni … ile hakem heyeti vekalet ücretine ait…E. Sayılı dosyada yer alan tutarların toplanması sonucunda 108.321,69 TL tutara ulaşıldığı, taleple bağlılık gereği davacı … Sigorta A.Ş’nin … 3. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına 9.967,91 TL ile … 4. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı dosyasına ödemiş oldukları 87.517,83 TL olmak üzere 97.485,74 TL’yi davalı … Hesabına rücu edebileceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, davacı sigorta şirketi tarafından ödenen trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatının davalı … Hesabından rücuen tazmini istemine ilişkindir.
Mahkememizce verilen 29/03/2018 tarih ve 2015/1233 esas 2018/334 sayılı kararının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 11/11/2020 tarih 2018/3860 esas 2020/3909 karar sayılı ilamıyla kaldırıldığı ve dava dosyasının mahkememizin iş bu esas sırasına kaydı yapıldığı anlaşıldı.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin açıkça belirtildiği üzere destek …’ın yolcu olarak bulunduğu minibüsün yolcu taşımacılığı yapmasına rağmen zorunlu karayolu taşımacılığı mali sorumluluk sigorta poliçesinin bulunmadığı anlaşıldığından … Hesabı Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesine gereğince … hesabına rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan zorunlu karayolu taşımacılığı mali sorumluluk sigortası poliçe limitleri dahilinde başvurulabilecektir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 25/12/2014 tarih 2014/7371 esas 2014/19410 karar sayılı ilamı ile vurgulandığı üzere müteveffanın ölümü ile hak sahiplerine ödenen tazminattan davalı … Hesabının sorumlu olduğunun anlaşılmasına göre davacının davalıya rücu edebileceğinin kabulü gerekir. Davacı tarafından destek …’ın ölümü nedeniyle hak sahibi olan eş ve çocuklarına yapılan ödeme sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalı … Hesabına rücu edebilecektir.
Mahkememizce Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nin 26/06/2013 başvuru tarihli … sayılı dosyası ile … sayılı 16/09/2015 tarihli kararı getirtilmiş, verilen kararın taraflara tebliğ edildiği ve kanun yoluna başvurulmadığından kesinleştiği anlaşılmakla aktüer bilirkişiden dava dışı destekten yoksun kalan anne … ile çocuklar …, … ve …’a ödenecek destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanması ve davacının hak sahiplerine yaptığı ödeme tarihine göre … 3. İcra Dairesi’nin … esas ve … 4. İcra Dairesi’nin… sayılı icra takip dosyalarına davacı tarafça yapılan ödeme dikkate alınarak 21/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporu aldırılmıştır. Bu bilirkişi ek raporunda taleple bağlı kalınarak yapılan denetime açık hesaplamaya itibar edilmiş ve ek raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmıştır. Bilirkişi ek raporu uyarınca dava dışı destekten yoksun kalan anne … ile çocuklar …, … ve …’a yapılan ödeme 98.019,57 TL, vekalet ücreti de 11.330,65 TL olarak hesaplanmış ise de mahkememiz önceki kararının davacı tarafça istinaf edilmemesi ile usuli kazanılmış hak hususi dikkate alınarak davacı tarafça rücu edilebilecek tazminat miktarının daha az miktar olan 92.614,30 TL olduğu kanaatine varılmıştır.
Bu nedenlerle davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, 92.614,30 TL’nin dava tarihi olan 25/12/2015 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, 92.614,30 TL’nin dava tarihi olan 25/12/2015 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 6.326,48 TL karar ve ilam harcının davacı tarafça peşin olarak yatırılan 1.665,06 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye gelir kaydına, bakiye 4.661,42 TL harcın davalı taraftan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 1.665,06 TL peşin harç ve 27,70 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.692,76 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 2.800,00TL bilirkişi ücreti, 385,00 TL tebliğat ve posta masrafları olmak üzere toplam 3.185,00 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre hesap edilen 3.025,00 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yatırılan yapılan 91,15 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul oranına göre hesap edilen 4,56 TL’sinin dacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına
6-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 14.818,29 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 4.885,70 TL vekalet ücretinin davacı taraftan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekillerinin yokluğunda, davacı taraf yönünden reddedilen kısım miktarı itibariyle HMK’nun 341/2. Maddesi uyarınca kesin, davalı yönünden kabul edilen kısım miktarı yönünden HMK’nun 341/1. Maddesi uyarınca, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/12/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır