Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/740 E. 2022/568 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/740
KARAR NO : 2022/568

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 26/09/2017
KARAR TARİHİ : 07/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından davalıdan alınacak mallar karşılığı … Bankası .. şubesine ait … nolu 05/09/2017 tarih ve 30.000,00 TL bedelli çek, … Bankası … Şubesine ait … nolu 05/11/2017 tarih ve 50.000,00 TL bedelli çek, … Bankası … Şubesine ait … nolu 05/01/2017 tarih ve 50.000,00 TL bedelli çek, … Bankası … Şubesine ait … nolu 05/03/2017 tarih ve 50.000,00 TL bedelli çek olmak üzere toplam 4 çek verildiğini, davalı tarafından malların verilmediğini, bu nedenle çeklerin bedelsiz olduğu, davanın kabulüyle dava konusu çeklerden ötürü davalıya borçlu olunmadığın tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında ticari ilişki ve borcun varlığının sabit olduğunu, huzurdaki davanın davacı tarafından kötü niyetle, borçlarını ödememek ve zaman kazanmak amacıyla açıldığını, davanın daha önce de verdiği çeklere ayın yöntemlerle itiraz ettiğini, tahsilde tekerrür etmemek üzere takibe konu edilen çekler yönünden hiçbir hukuki problem olmamasına rağmen borçlu sırf borçlarını ödemekten kurtulmak gayesiyle ve kötü niyetle, alacaklara karşı aynı yöntemleri izlediğini, davalının alacağını tahsil edemediğinin sabit olduğunu, çekler üzerinden tahsilde tekerrür etmemek üzere yasal haklarını kullanmakta, işlem yapmakta hukuki yararı bulunduğu, davacının kötü niyetle açtığı davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, kıymetli evrak nedeniyle İİK’nun 72/1. Maddesi uyarınca borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkememizde görülmekte olan davanın kaldırma kararı öncesinde 27/06/2018 tarihli duruşmasında, duruşmanın 31/01/2019 günü yapılmasına karar verildiği, davacı tarafın duruşma gün ve saatinden haberdar olmasına rağmen 31/01/2019 tarihli duruşmaya katılmaması ve mazeret de bildirilmemesi nedeniyle dosyanın HMK’nun 150. Maddesi uyarınca 1. Kez işlemden kaldırılmasına karar verildi, davacı vekilinin yenileme dilekçesi sunması üzerine dosyanın yenilenerek duruşmanın 11/07/2019 tarihinde yapılmasına karar verilerek yargılamaya devam edildiği, duruşma gün ve saatinin, yenileme tensip tutanağı ile birlikte taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildi, duruşma gün ve saatinden davacı vekilinin haberdar olmasına rağmen 11/07/2019 tarihli duruşmaya mazeret dilekçesi sunduğu, Mahkememizce davacı vekilinin mazeretinin belgesiz ve gerekçesiz olması karşısında mazeretinin reddine karar verilerek HMK’nun 150. Maddesi uyarınca 2. Kez işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekilinin yenileme dilekçesi sunması üzerine dosyanın yenilenerek duruşmanın 16/01/2020 tarihinde yapılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce 02/12/2019 tarihinde 2019/929 Karar numarası ile davacının davasının açılmamış sayılmasına karar verildiği, karara kaşrı davacı tarafça yapılan istinaf başvurusu neticesinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 19/11/2020 tarihli 2020/1383 Esas 2020/1257 Karar sayılı ilamı ile mahkememiz kararının kaldırılmasına dair karar verildiği, mahkememizin iş bu esas sırasına kaydı yapılan dosyada yargılamaya devam edilmiş, 21/10/2021 tarihli duruşmaya davacının haberdar olmasına rağmen katılmaması ve mazeret de bildirilmemesi nedeniyle dosyanın HMK’nun 150/1. Maddesi gereğince işlemden kaldırıldığı anlaşılmıştır. Davanın açıldığı tarihin 7101 sayılı kanunun 61. Maddesinin yürürlük tarihinden önceki dönemde olması nedeniyle yazılı yargılama usulünün uygulandığı iş bu dava dosyasında Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 2008/4494 Esas 2008/5387 Karar sayılı içtihatı ile yargılamanın bir bütün olması nedeniyle davanın istinaf kararı öncesi ve sonrası toplam üç kez takip edilmediği anlaşılmıştır. Dava üçüncü kez takip edilmeme nedeniyle hiç açılmamış sayılan bir dava konumuna girmiştir. Hiç açılmamış sayılmasına karar verilmesi gereken dava dosyasının işleme tabi tutulmayarak taraflarca yenilenmesi ve yargılamaya devam olunması sonucu değiştirmez. Hiç açılmamış sayılma sonucu üçüncü kez takip edilmeme nedeniyle kendiliğinden hasıl olmuştur. Bu nedenle de davanın HMK’nun 150/6. Maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın 6100 Sayılı HMK’nun 150/6. Maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının tamamlama harcı olarak yatırılan 3.042,55 TL ve peşin harç olarak yatırılan 31,40 TL olmak üzere toplam 3.073,95 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye gelir kaydına ve bakiye 2.993,25 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yatırılan gider avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’nin 7/1. maddesine göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/07/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır