Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/730 E. 2023/473 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/730 Esas
KARAR NO : 2023/473

DAVA :Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ : 15/12/2020
KARAR TARİHİ : 22/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; … 21.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına konu hak ve alacakların, alacaklı … A.Ş. tarafından, … 48.Noterliği’nin … tarih ve …. yevmiye numaralı temliknamesi ile müvekkili şirkete temlik edildiğini, temlik eden banka ile borçlu … Ltd. Şti. arasında Genel Kredi Sözleşmelerinin akdedildiğini, diğer borçlu …’ın ise bu sözleşmeleri müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığını, borcun ödenmemesi üzerine borçlulara 12.06.2019 tarihli hesap kat ihtarnamesinin keşide edildiğini, işbu hesap kat ihtarnamesine rağmen verilen süre içerisinde söz konusu borcun ödenmediğini, temlik eden bankanın muaccel hale gelen alacağı için … 21.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini fakat davalı/borçlu tarafından, takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini ve bu borçlu yönünden takibin durdurulmasına karar verildiğini, icra takibine borçlu tarafından itiraz edilmiş olduğundan 6102 sayılı TTK’nın 5/A maddesi ve aynı kanunun 4.maddesi gereğince arabuluculuk kurumuna başvurulduğunu, ancak düzenlenen arabuluculuk toplantısında da anlaşma sağlanamadığından Mahkemeye başvurma zaruretinin doğduğunu beyanla fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile … 21.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine konu itirazın iptali ve takibin devamına, kötü niyetli itiraz eden davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi yazılı bildirimde de bulunmadığından, HMK’nın 128.maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR /
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, dava dışı … A.Ş.’nin İTO kaydının bir kısmı çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, davacı şirketin ve dava dışı …Şti.’nin İTO kayıtları çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, davalının nüfus kayıt örneği UYAP üzerinden çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, … 21.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası celbedilmiş, davacı bankanın ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptılarak bilirkişi raporları alınmıştır.
Mahkememizin 22/09/2022 tarihli duruşmasının (2) numaralı ara kararı ile; “…dosyanın davaya konu Genel Kredi Sözleşme(ler)inde yer alan Kefil bölümündeki … isminin altındaki imzanın davalı …’ın eli ürünü olup olmadığının tespiti için Grafolog bilirkişisi …’e günsüz tevdii ile rapor tanziminin istenilmesine” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda Grafolog bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 07/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
-Beyaz ışık ve değişik açılarda verilen ışık ışınları, yüksek çözünürlü (scanner) tarayıcı, bilgisayar analiz programları kullanılarak, grafolojik, grafometrik ve kaligrafik esaslar dahilinde yapılan mukayeseli incelemede; İnceleme konusu 19.01.2016 tarihli … Genel Kredi Sözleşmesinde yer alan Kefil bölümündeki … isminin altındaki imza ile …’a ait mevcut mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; imzaların başlangıç hareketlerinde benzerlikler, bitiş hareketlerinde ve ara gramalarında benzerlikler görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu belgedeki imzaların …’ın eli ürünü olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 26/01/2023 tarihli duruşmasının (2) numaralı ara kararı ile; “Davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için dava dışı … A.Ş.’ nin bankanın Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda Bankacı bilirkişi … tarafından tanzim edilen 23/03/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
-Temlik veren dava dışı … A.Ş. ile dava dışı …Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi ve Şirket Kredi Kartı Sözleşmesine istinaden, dava dışı asıl borçlu şirkete … no.lu Ticari Kredili Mevduat Hesabı açıldığı ve kullanıcısı … olan … no.lu Şirket Kredi Kartı verildiği,
-Dava dışı asıl borçlu bakımından taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek takip tarihi itibariyle yapılan hesaplama sonucunda, temlik alan davacının toplam 46.927,79-TL talep edilebilir alacak tutarı bulunduğu,
-Temlik veren dava dışı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde, davalı …’ın 500.000,00 TL tutarında geçerli kefaleti bulunduğu, fakat taraflar arasında imzalanan Şirket Kredi Kartı Sözleşmesinde ise geçerli bir kefaleti bulunmadığı, bu durumda dava dışı asıl borçlu ile birlikte aynı tarihte temerrüde düşen adı geçen davalı kefilin, sadece … no.lu Ticari Kredili Mevduat Hesabından kaynaklanan toplam 12.010,56-TL borçtan sorumlu tutulabileceği, şirket kredi kartından kaynaklanan borçtan ise sorumlu tutulamayacağı ancak sayın Mahkeme tarafından, davalı …’ın tüm borçlardan sorumluluğunun bulunduğu görüşünün benimsenmesi durumunda ise; davalı kefil, dava dışı asıl borçlu ile birlikte aynı gün temerrüde düştüğünden, hemen yukarıda dava dışı asıl borçlu yönünden Kredili Mevduat Hesabı ve Şirket Kredi Kartı için hesaplanan toplam 46.927,79 TL’lık talep edilebilir borçtan, davalı …’ın da sorumlu tutulabileceği,
-T.C. Merkez Bankası tarafından yayımlanan duyuru uyarınca, dava konusu Ticari Kredili Mevduat Hesabı ve Şirket Kredi Kartına ait asıl alacak tutarına, takip tarihinden itibaren yıllık % 31,80 oranından temerrüt faizi talep edilebileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunduğundan Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Mahkememizin 22/06/2023 tarihli duruşmasında; ”Davacı vekilinin; temlik eden bankadan sözleşme ve evrak asıllarının istenerek dosyanın ek rapor alınmak üzere bilirkişiye tevdii edilmesi talebinin; eldeki davanın basit yargılama usulüne tabi olması, dosyanın geçirmiş olduğu safahat, usul ekonomisi ilkesi, Genel Kredi Sözleşmesi ile Şirket Kredi Kartı Sözleşmesi Asıllarının başka bir deyişle evrak asıllarının dosyada mevcut olduğu, bununla birlikte bilirkişi raporunun da teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli olması nedenleriyle reddine” karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE /
Davanın, alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
… 21.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın dava dışı …Şirketi ile davalı/borçlu hakkında toplam 47.227,62-TL alacağın ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalı tarafından yasal süresi içinde vaki itirazları sonucu, icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran da, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
HMK’nun 320/2 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının icra takibine dayanak genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan krediler ve kredi kartı nedeniyle davalıdan(müteselsil kefil sıfatıyla) alacağının varlığı ve miktarı, temerrüt, işlemiş faiz ve inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı, davaya konu ve takibe dayanak dava dışı … A.Ş ile dava dışı Tasfiye halinde …Limited Şirketi arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi ve müteselsil kefil altındaki imzanın davalıya ait olup olmadığı, davalının takibe itirazının haklı olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Dava dışı temlik veren … A.Ş. ile dava dışı …Ltd. Şti. arasında 19/01/2016 tarihinde 500.000,00-TL tutarlı Genel Kredi Sözleşmesi akdedilmiş olup, davalı …’ın işbu sözleşmeye 500.000,00-TL tutarında kefalet imzasının bulunduğu, kefalet sözleşmesinin TBK’nın 583.maddesinde belirtilen şartlara göre düzenlendiği, ayrıca ticaret sicil kayıtlarına göre davalı …’ın dava dışı asıl borçlu şirketin ortağı ve yöneticisi olduğundan TBK’nın 584.maddesinin 3.fıkrası gereğince şirket ortakları ya da yöneticisi tarafından işletme veya şirketle ilgili verilecek kefalet için eşin rızasının aranmadığı, bu durumda TBK md.584.maddesinde belirtilen şartın da yerine getirildiği, dolayısıyla dava konusu kredinin dayanağı olan 19/01/2016 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinde, davalı …’ın 500.000,00-TL tutarında geçerli kefaletinin bulunduğu, dava dışı temlik veren banka ile dava dışı asıl borçlu şirket arasında ayrıca, 19/01/2016 tarihinde Şirket Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi imzalandığı, söz konusu sözleşmenin Kefiller bölümünde isim yazılmamakla birlikte bir adet imzanın mevcut olduğu, fakat beyan kısmında kefaletin geçerlilik şartları olarak belirlenen kefalet tarihi, kefalet tutarı ve kefalet türü bölümleri bulunduğu halde söz konusu bilgilerin doldurulmadığı, bu durumda Şirket Kredi Kartı Sözleşmesinde TBK 583. Maddesi uyarınca geçerli bir kefaletin bulunmadığının anlaşıldığı, taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine ve Şirket Kredi Kartı Sözleşmesine istinaden dava dışı asıl borçlu şirkete 20.000,00-TL limitli Kredili Mevduat Hesabı açıldığı ve kullanıcısı dava dışı … olan 30.000,00-TL harcama limitli … nolu Şirket Kredi Kartı verildiği, temlik veren dava dışı … A.Ş. tarafından kredi hesabının 12/06/2019 tarihinde kat edilerek, … 3. Noterliği’nin … tarih ve .. yevmiye numarasıyla dava dışı …Tic.Ltd.Şti. ile davalı …’a ihtamame keşide edilerek, … no.lu Kredi Kartı hesabının 07.06.2019 tarihinde kat edildiği, … 3. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numarasıyla dava dışı …Ltd.Şti. ile davalı …’a ihtamame keşide edilerek, … no.lu Kredili Mevduat Hesabının 10.06.2019 tarihinde kat edildiği ve kat tarihi itibariyle banka alacaklarının ihtarnamenin tebliğinden itibaren Kredi Kartı borcunun 7 gün içinde ve Kredili Mevduat Hesabı borcunun ise 1 iş günü içinde ödenmesi, aksi takdirde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği, dava dışı asıl borçluya gönderilen ihtarnamenin 17/06/2019 tarihinde iade olduğu, davalı kefil …’ a gönderilen ihtarnamenin ise muhatabın adresindeki mahalle muhtarlığına 17/06/2019 tarihinde teslim edildikleri ve 2 no-lu haber kağıdının muhatabın kapısına yapıştırılarak, komşusuna haber verildiği, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 38.Maddesi gereğince kat ihtarnamesinin dava dışı asıl borçlunun sözleşmedeki adresine gönderildiğinden, dava dışı asıl borçluya geçerli bir tebligatın yapıldığı bu durumda ihtarname ile verilen sürelerin dolmasıyla Kredi Kartından dolayı 24/06/2019 tarihinde ve Kredi Mevduat Hesabından dolayı ise 19/06/2019 tarihinde, dava dışı asıl borçlu ile davalı kefilin temerrüte düştüğü tespit edilmiştir. Davalı …’ın davaya konu kredi sözleşmelerindeki imzasına yönelik olarak imza inkarında bulunulmuş olması nedeni ile kendisine ait imza incelemesine esas belgeler toplanmış, Mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmış ve Mahkememizce teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli görülerek hükme esas alınan Adli tıp öğretim üyesi … tarafından tanzim edilen 07/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda Genel Kredi Sözleşmesinde davalı …’a atfen atılan imzaların ona ait olduğunun anlaşıldığı başka bir deyişle Genel Kredi Sözleşmesinde davalı …’a atfen atılan imzaların ona ait olduğu kanaatine varıldığı ve Mahkememizce 23/03/2023 tarihli bilirkişi raporundaki denetime açık şekilde yapılan hesaplamalara itibar edilmiş dava dışı temlik veren bankanın davalıdan dava tarihi itibariyle Kredili Mevduat Hesabından kaynaklanan toplam 12.010,57-TL alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. Zira Mahkememizce davalının, taraflar arasında imzalanan Şirket Kredi Kartı Sözleşmesinde ise geçerli bir kefaletinin bulunmadığı kanaatine varıldığından davalının sadece Kredili Mevduat Hesabından sorumlu olduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce de tespit edilen 12.010,57-TL tutardan, Genel Kredi Sözleşmesinde 500.000,00 TL tutarında geçerli kefaleti bulunan, 19/06/2019 tarihinde temerrüte düşen davalının sorumlu olduğu tespit edilmiştir. T.C. Merkez Bankası tarafından yayımlanan duyuru uyarınca, dava konusu Ticari Kredili Mevduat Hesabı asıl alacak tutarına, takip tarihinden itibaren yıllık % 31,80 oranından temerrüt faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine karar verilmiştir.
Tüm bu nedenlerle; Mahkememizce davanın kısmen kabulü ile, … 21.İcra Müdürlüğü’nün ..Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın 10.093,63-TL asıl alacak, 985,66-TL 10/06/2019 tarihine kadar işlemiş faiz, 368,25-TL 10/06/2019 – 22/07/2019 arasında işlemiş faiz, 67,70-TL BSMV ve 495,33-TL masraf olmak üzere toplam 12.010,57-TL alacak yönünden İPTALİ ile, takibin asıl alacak olan 10.093,63-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %31,80 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle devamına , fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur.İİK’nın 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kabulüne karar verilen alacak miktarının banka kayıtlarına dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2.maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 12.010,57-TL’nin takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, … 21.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın 10.093,63-TL asıl alacak, 985,66-TL 10/06/2019 tarihine kadar işlemiş faiz, 368,25-TL 10/06/2019 – 22/07/2019 arasında işlemiş faiz, 67,70-TL BSMV ve 495,33-TL masraf olmak üzere toplam 12.010,57-TL alacak yönünden İPTALİ ile, takibin asıl alacak olan 10.093,63-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %31,80 oranında işletilecek temerrüt faizi ve %5 BSMV uygulanması suretiyle DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hükmolunan 12.010,57-TL’nin %20’si oranında 2.402,11-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 820,44-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Kabul edilen miktar yönünden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Red edilen miktar yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 4.850,00-TL bilirkişi ücreti ve 165,60-TL posta masrafları olmak üzere toplam 5.015,60-TL yargılama giderinden kabul red oranına göre (%25) 1.253,90-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
8-HMK 333.maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avanslarından geriye kalan kısımlarının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin huzurunda, davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye mahkemeleri nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/06/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸