Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/677 E. 2023/520 K. 06.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/677 Esas
KARAR NO : 2023/520

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/11/2020
KARAR TARİHİ : 06/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davalı/borçlu … tarafından 06/08/2019 tarihinde … adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gereken dikkat ve özenin gösterilmemiş olması sebebiyle müvekkili şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiğinin tespit edildiğini, meydana gelen tesis hasarı ve enerji kesintisinin müvekkili şirketin yüklenici şirketi tarafından giderilmiş olup işbu hasarın onarımında sarf edilen malzeme, montaj, işçilik bedelleri ile hasardan kaynaklanan diğer kayıpların müvekkili şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı/borçlu … tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 4.297,83-TL’nin tahsili amacıyla … 13.İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibinin başlatıldığını ve borçluya ödeme emrinin gönderildiğini, davalının ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettiğini, davalı/borçlunun itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe, takibe konu borca, borç miktarına, faize, faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer’ilerine külliyen itiraz ettiğini, takibin durdurulmasını talep ettiğini ve takibin durdurulduğunu, borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 S.’lı TTK’nın 5/A maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulmuş, görüşme sonunda anlaşılamaması üzerine ilgili anlaşamama tutanağı tanzim edilmiş olduğunu, borçlunun borca itiraz ederek takibi durdurmuş ise de itirazının haksız ve dayanaksız olduğunu, şöyle ki; icra takibine konu alacağın, davalının kusurlu şekilde yürüttüğü kazı çalışmaları sebebiyle uğranılan maddi zararlardan ibaret hasar bedeli olup zarar veren davalının bedelden sorumlu olduğunu beyanla davalının … 13.İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazın iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu aleyhine hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Usule ilişkin olarak, davacının tazminat talebine dayanak gösterdiği olgular hizmet kusuru niteliğinde olduğundan davanın, ancak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 2. ve 13. maddeleri gereği görevli idare mahkemesinde açılabileceğini, bu davada husumetin müvekili idareye de yöneltilmesinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve müvekkili İdare açısından davanın husumet yönünden reddini gerektiğini, mezkur adreste iddia edilen hasara ilişkin müvekkil idare tarafından bir çalışma yapılmadığını, müvekkili idare ihale makamı olmakla birlikte yüklenici firma tarafından kazı çalışması yapılmış olmakla bu doğrultuda sorumluluğun yüklenici firmaya ait olduğunu, yüklenici firma ile yapılan Yapım İşlerine Ait Sözleşmesi uyarınca sorumluluğu sabit olmakla bu doğrultuda huzurdaki bu davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, Esasa ilişkin olarak, söz konusu kazaya ilişkin somut deliller yer almamakla birlikte bu kazaya ilişkin fotoğraf vb. emarelerin de dosyaya sunulmadığını, sözde hasara ilişkin somut deliller sunulmamış ise de mezkur hasara ilişkin müvekkil idarenin sorumluluğunun bulunmadığını, içmesuyu ve atıksu yapım, bakım ve onarım işi ihalesi kapsamında yüklenici “…A.Ş. – …Tic. A.Ş. İş Ortaklığı firması marifetiyle yapıldığını, dava konusu hasar olayında müvekkili idare adına çalışmayı yürüten yüklenici firma sorumluluğu açık olmakla birlikte müvekkili idarenin hukuki sorumluluğunun bulunmadığını, icra takibine konu edilen hasar bedelinin kurumlar arası yazışmalar neticesinde ödendiğini, davanın bu yönü ile kısmen reddi gerektiğini, davacı tarafın hasar bedeli olarak istediği meblağın da fahiş olduğunu, personel veya eleman bedeli adı altında işçilik ücretleri ve araç bedellerinin hasar hesabına katılamayacağını, etüt koordinasyon bedeli, %25 ceza bedeli veya dağıtılmayan enerji bedeli diye bir kalem ve aynı anda kesinti süresi aşım bedeli gibi izaha muhtaç alacak kalemlerini de kabul etmediklerini, talep edilen miktarın rayice ve gerçekliğe uygunluğunun şaibeli olduğunu, tek taraflı tutulmuş hasar tutanaklarını ve oluşturulmuş hasar hesabını da kabul etmediklerini, asıl alacağa faiz talep edilmesinin hukuka aykırı olduğunu, temerrüte düşürülmeden hasar tarihinden itibaren faiz talep edilmesinin de hukuka aykırı olduğunu, öncelikle davanın usule ilişkin dava şartları yönünden incelenerek usulden reddine, dava usule ilişkin sebeplere göre reddedilmediği taktirde esasa ilişkin nedenlerle reddine, davacının faiz, icra inkar tazminatı ve sair tüm istemlerinin reddine, reddedilen meblağın %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama masraflarının ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … 13.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmış, davaya konu hasar dosyası ile tanzim edilen hasar tespit tutanakları celp edilmiş, taraf şirketlerin İTO kayıtları dosyamız arasına alınmış ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
… 13.İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyanın dosyamız arasına alındığı ve takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 4.297,83-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalının yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu, icra takibinin İİK’nun 62.maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67.maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
HMK’nun 320 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacı şirket alt yapı tesislerinde meydana gelen 06/08/2019 tarihli hasar nedeniyle davacının davalıdan tazminat alacağının varlığı ve miktarı, gerçek hasar tutarının ne olduğu, davalının pasif husumetinin bulunup bulunmadığı, hasar ile davalının eylemleri arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise davacının hasarın meydana gelişinde müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı, davalının takibe itirazının haklı olup olmadığı, işlemiş faiz ve icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Mahkememizin 15/04/2021 tarihli duruşmasında; “Dava, cevap dilekçeleri ve dosya kapsamına göre, davanın 6098 Sayılı Kanun kapsamında haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu ve yargı yolunun caiz olduğu anlaşılmakla, davalı İski vekilinin yargı yolu itirazının reddine” karar verilmiştir.
Mahkememizin 18/07/2022 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; ”Davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için dosya üzerinde Günsüz olarak Mahkememizce re’sen seçilecek olan bir Elektrik-Elektronik bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılmasına…” dair karar verilmiş ve işbu doğrultuda Elektrik-Elektronik Yüksek Mühendisi … tarafından tanzim edilen 16/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
-…’ın Hasar Süreci Bilgilendirme Formu incelendiğinde 06/08/2019 tarihinde çalışmanın yapıldığı, bu çalışma neticesinde 5 metre uzunluğunda 3×120/70 mm^2 kesitindeki AG bakır kabloda hasar oluştuğu bu hasarın giderilmesi için kazı yapılmadığı ve 1 adet 3×120 mm^2 kadar doldurulabilir Y ve D tipi AG kablo ekmufu ile 1 adet fermuarlı kablo buatı kullanıldığının anlaşıldığı,
-Dava konusu olay yerine ait fotoğraflara bakıldığından kablo kanalı derinliğinin standartlara uygun olduğu, davacı tarafın müterafik kusurunun bulunmadığının anlaşıldığı,
-… Müdürlüğü’nün … tarihli … sayılı yazısında, yapılan inceleme neticesinde söz konusu adreste belirtilen tarihlerde taraflarınca altyapı çalışması için verilmiş herhangi bir kazı izninin bulunmadığının bildirildiğinin görüldüğü,
-…’ın hasar hesabı incelenmiş olup, 3×120/70 mm^2 kesitindeki kablolunun hasar gördüğü belirtilmiş bütün kalemler tek tek incelenmiş ancak böyle bir arızanın oluştuğu varsayılsa bile bu kesitteki bir kabloların 180 kW gücündeki bir sistemi inkitaya (kesintiye) uğratmasının mümkün olmadığı, çünkü bu kesitteki bir kabloların toprakta çekebileceği maksimum akım değerinin toplamının 318 Amper olduğu, %80 yüklü olduğu değerlendirilerek hesaplama yapıldığında yukarıda teknik olarak detaylı olarak açıklandığı üzere en fazla 150 kW güç tüketiminin söz konusu olacağı, en fazla 150 kişinin bu hasardan etkilenebileceği, en fazla 2 saat sürebileceği en fazla 2 metre kablo kullanılabileceğinin tespit edildiği,
-Bütün bu değerlendirmelerden sonra bu doğrultuda tekrar hesaplama yapıldığında; gerçek hasar bedelinin 2.204,58 TL’lik olacağı, son ödeme tarihinden (05.10.2019) takip tarihine (20.02.2020) kadar bu bedele yıllık %9 yasal faiz işletildiğinde 2.294,32 TL’ye güncellendiği, ancak dava dosyasında, davalı tarafın 2.294,32-TL bedelin ödenmesi için yüklenici firmalarına yazılar yazdığı ancak yazıların akıbetlerinin ne olduğu bilinmediğinden ve dava dosyasında buna ilişkin dekont bulunmadığından ödemenin yapılmadığı anlaşılmadığından hasar bedeli için 2.294,32-TL üzerinden devam etmesi gerektiği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun, teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunarak Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Mahkememizin 06/07/2023 tarihli duruşmasında; ”Davacı vekilinin tanık …’ ı gelecek celse hazır ederek dinlenilmesi talebinin, bir önceki celsenin 1 numaralı ara kararı ile eldeki dava basit yargılama usulüne tabi olması, dosyanın geçirmiş olduğu safahat, usul ekonomisi ilkesi ve yargılamanın sürüncemede bırakılmaması gözetilerek reddine” karar verilmiştir.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre; davalı … tarafından yapılan kazı çalışmaları sırasında, 06/08/2019 tarihinde … adresinde bulunan davacıya ait alt yapı tesislerinde bulunan kablolara zarar verildiği, …’nün … tarihli … sayılı yazısı ile yapılan inceleme neticesinde söz konusu adreste belirtilen tarihte kazı izni verilmediği, ilgili cevabi yazı ve ekleri ile dosya kapsamı da nazara alındığında davalı şirketin meydana gelen hasardan haksız fiil hükümleri çerçevesinde sorumlu olduğu, davalının ihbar olunan yüklenici şirketler ile aralarındaki sözleşme ilişkisinde yer alan hükümleri davacıya karşı ileri süremeyeceği, Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında kural olarak gerçek zarar ilkesinin geçerli olduğu ve zarar görenin ancak haksız fiil sebebiyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebileceği, Yargıtay 7.Hukuk Dairesi’nin, 2010/2636 Esas, 2010/4793 Karar sayılı kararında; Zarar görenin zararı giderebilmek için kendi çalıştırdığı isçilerine ödediği ücretler genel idare giderleri olup, haksız fiil meydana gelmese dahi ödenmesi gereken giderlerden olduğu, hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutup çalıştırma veya harcama yapma söz konusu ise ve özel olarak işçi tutup çalıştırıldığının ve harcama yapıldığının kanıtlanması halinde işçilik bedelinin ödenebileceğinin belirtildiği, davacı tarafından hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutup çalıştırma veya harcama yapma söz konusu ise ve özel olarak işçi tutup çalıştırıldığının ve harcama yapıldığının kanıtlanması gerektiği, ancak bu hususta davacı tarafça herhangi bir delil ve belge ibraz edilmediğinden davacı tarafın araç ve işçilik bedeli talebinin yerinde olmadığı anlaşılmış, ayrıca davacı şirketin meydana gelen zararda müterafik kusurunun bulunmadığı kabul edilmiştir. Yukarıdaki açıklamalar ile birlikte Mahkememizce alınan teknik açıdan yeterli ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporu ile hasarın giderimi için 2019 yılı … birim fiyatlarına göre malzeme bedeli olarak toplam 331,85-TL tespit edilmiş, 331,85-TL malzeme bedelinin %18 KDV’si olan 59,73-TL ile birlikte davacının takip tarihi itibariyle toplam 391,58‬-TL gerçek zararının bulunduğu anlaşılmış, bu hali ile davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 391,58‬-TL asıl alacak, 19,89-TL işlemiş faiz (06/08/2019 hasar tarihi ile 28/02/2020 takip tarihi arası 206 gün, %9 yasal faiz uygulanmak suretiyle) olmak üzere toplam 411,47‬-TL alacaklı olduğu, davalı tarafından davacıya herhangi bir ödemede bulunulmadığı Mahkememizce bir ödeme tespit edilemediği, dosya kapsamına göre davacının davasını ispatladığı anlaşılmakla Mahkememizce davanın kısmen kabulü ile, davalının … 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine yaptığı itirazın 391,58-TL asıl alacak ve 19,89-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 411,47-TL yönünden iptaline, takibin 391,58-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık yasal faizi yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin ise reddine, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davalının … 13. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine yaptığı itirazın 391,58-TL asıl alacak ve 19,89-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 411,47-TL yönünden İPTALİNE, takibin 391,58-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık yasal faizi yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 179,90-TL karar ve ilam harcından başlangıçta peşin alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Kabul edilen miktar üzerinden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 411,47-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Red edilen miktar üzerinden; Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 411,47-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 54,40-TL peşin harç, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti ve 214,20-TL posta masrafları olmak üzere toplam 1.823,00‬-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına (%9,00) göre 164,07-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan 19,00-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına (%81) göre 15,39-TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin huzurunda, davalı tarafın yokluğunda, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/07/2023

Katip
¸

Hakim
¸