Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/636 E. 2021/767 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/636 Esas
KARAR NO : 2021/767

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2020
KARAR TARİHİ : 23/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili banka tarafından kredi borçlusu …Tic.Ltd.Şti. lehine, …, … ve dava dışı … A.Ş.’nin müşterek ve müteselsil kefaletleriyle taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine istinaden … (…) teminatlı ve diğer kredi hesapları açıldığını, kredi hesaplarının 27.03.2019 tarihinde kat edildiğini ve borçlulara … 6. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesinin gönderildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi nedeniyle borçlu … Tic.Ltd.Şti. lehine, … ve … aleyhine … 5. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından icra takibine geçildiğini, ancak borçlu tarafından haksız olarak borca, faize ve ferilerine itiraz edildiğini,Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinin 8. maddesi gereğince bankanın kredi hesaplarını dilediği anda kapatma yetkisi bulunduğunu, talep edilen temerrüt faizinin yasaya ve sözleşmeye uygun olduğunu, belirterek davalı borçluların haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazlarının iptali ile takibin devamına, davalının % 20’sinden aşağı olmamak üzere İcra inkar tazminatı ile mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından, H.M.K nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; İ.İ.K.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalıların vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
… 5. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalılar hakkında toplam 792.459,86 -TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalılar tarafından yasal süresi içinde yapılan itiraz sonucu, icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine göre itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının icra takibine dayanak genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan krediler nedeniyle, davalılardan alacağının varlığı ve miktarı, temerrüt, işlemiş faiz ve inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı, davalıların itirazının haklı olup olmadığı noktalarında toplandığının tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, icra dosyası, genel kredi sözleşmesi, kefalet sözleşmeleri, hesap özetleri, kat ihtarı ve tebliğ şerhi asılları kasaya alınmış, davacı banka ticari defter ve kayıtları ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
27/10/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu alacak tutarının, davacı … Bankası A.Ş. ile davalı …Tic.Ltd.Şti arasında imzalanan Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden, davalı şirkete kullandırılan 1 adet Taksitli Ticari, 2 adet Borçlu Cari Hesap Kredisi, Esnek Ticari Hesap ve Business Kredi Kartı borçlarından kaynaklandığı, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi’nin 11/b maddesi uyarınca, davacı banka tarafından, T.C. Merkez Bankası’na yapılan bildirimdeki % 36,00 faiz oranı esas alınarak, yıllık % 46,80 faiz oranı üzerinden temerrüt faizi talep edildiği, ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 02.05.2019 Tarih, 2017/1650 E., 2019/507 K. sayılı emsal kararında, bankalarca T.C. Merkez Bankası’na bildirilen, ancak müşterilerine uygulamadıkları akdi faizlerin temerrüt faizinin tespitinde esas alınamayacağı ve sözleşmede temerrüt faiz oranı da belirlenmemişse, krediye fiilen uygulanan akdi faiz oranı esas alınarak, temerrüt faiz oranının tespit edilmesi gerektiği görüşünde olduğu, taraflar arasında imzalanan sözleşmede temerrüt faiz oranı net olarak belirlenmediği, Yargıtay’ın söz konusu emsal kararı dikkate alındığında, dava konusu kredi hesaplarına bankaca uygulanan akdi faiz oranları esas alınarak, sözleşmenin 11/b. maddesi uyarınca, fiilen uygulanan akdi faiz oranlarına, bu oranların %30 ilavesi ile bulunan oranlarda temerrüt faizi talep edilebileceği kanaatine ulaşıldığı, bu durumda; … no.lu Taksitli Ticari Krediye yıllık % 30,42 (= %23,40 Akdi Faiz x 1,30), … no.lu ve … no.lu Borçlu Cari Hesap Kredilerine yıllık % 42,90 (= % 33,00 Akdi Faiz x 1,30),oranları üzerinden temerrüt faizi talep edilebileceği, davacı banka kayıtları incelendiğinde, davacı banka elinde bulunan teminat çeklerinden 03.06.2019 tarihinde 75.000,00 TL ve 03.07.2019 tarihinde 27.042,00 TL olmak üzere, toplam 102.042,00 TL tahsilat yapıldığının tespit edildiği, davacı banka takip talebi incelendiğinde ise, söz konusu tahsilat tutarının 38.462,88 TL’lık kısmı ile Esnek Ticari Hesap ve Kredi Kartından kaynaklanan borcun tamamen ödendiğinin, kalan 63.579,12 TL’lık (=102.042,00 TL – 38.462,88 TL) kısmının ise Borçlu Cari Hesap kredilerden kaynaklanan 118.037,38 TL borçtan düşüldüğünün ve böylece takip tarihi itibariyle davacı bankanın; Taksitli Ticari Krediden dolayı 488.198,25 TL ve Borçlu Cari Hesap Kredilerinden dolayı 54.458,26 TL olmak üzere toplam 542.656,51 TL asıl alacak tutarının kaldığı, taleple bağlılık ilkesi gözetilerek 13.02.2020 takip tarihi itibariyle yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın davalı asıl borçludan toplam 712.588,74-TL talep edilebilir nakit alacak tutarının bulunduğu, davacı ile davalı asıl borçlu arasında imzalanan Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesinde davalı kefiller … ve …’ın ayrı ayrı olarak 4.000.000,00 TL’lık geçerli kefaletlerinin bulunduğu, adı geçen kefillerin, davalı asıl borçlu ile birlikte 02.04.2019 tarihinde temerrüde düştüklerinden, hemen yukarıda davalı asıl borçlu bakımından takip tarihi itibariyle hesaplanan 712.588,74 TL nakit borç tutarından Müteselsilen sorumlu tutulabilecekleri, 22.11.2016 tarih ve 29896 sayılı Resmi Gazete yayımlanan Bakanlar Kurulu’nun 31.10.2016 tarih ve… sayılı “… Sağlanan Hazine Desteğine İlişkin Karar”ı ve davacı banka ile … A.Ş. arasında imzalanan … Kefalet Protokolü uyarınca, kanuni takibi sürdürmek Kredi Verenin yükümlülüğünde olduğundan, … A.Ş. Tarafından, kefaletin tazmini karşılığında davacı bankaya, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce 15.05.2020 tarihinde 381.368,41 TL ödeme yapılmış olmakla birlikte; davacı bankanın, takip tarihi itibariyle hesaplanan alacak tutarı üzerinden, takibi sürdürme yükümlülüğü bulunduğu, takip tarihinden itibaren; taksitli Ticari Krediden kaynaklanan 488.198,25 TL asıl alacak tutarına yıllık % 30,42, borçlu Cari Hesap Kredilerinden kaynaklanan 54.458,26 TL asıl alacak tutarına yıllık % 42,90 faiz oranları üzerinden temerrüt faiz talep edilebileceği belirtilmiştir.
… 29 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ve … 20 ATM’nin …esas sayılı dosyası celbedilerek incelenmiş, … bankası tarafından, dava dışı kefil … aleyhine, iş bu davaya da dayanak genel kredi sözleşmesi kapsamında ilamsız takip başlatıldığı, takibe itiraz edilmesi üzerine banka tarafından açılan itirazın iptali davasında … 20 ATM’nin … esas, … karar sayılı 11/03/2021 tarihli karar ile davanın kısmen kabulüne karar verildiği, kararın istinaf edilmeden kesinleştiği görülmüştür.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; davacı banka ile davalı … Şirketi arasında 31/01/2017 tarihli … sözleşmesi ile 28/06/2018 tarihli tarihli 500.000,00-TL limitli genel kredi ve teminat sözleşmesi akdedildiği, genel kredi sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle kredi lehdarı davalı şirketin ortağı olan davalılar …ve …’ın aynı limitle ve müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladıkları, kefaletlerin TBK’nun 583 maddesi kapsamında geçerli olduğu, yukarıda belirtilen sözleşmeler kapsamında davalı şirkete … kefaleti ile taksitli ticari kredi, borçlu cari hesap kredisi, kredili mevduat hesabı kredisi kullandırıldığı ve kredi kartı verildiği, taksitli kredinin üst üste üç taksidinin ödenmemesi üzerine bankaca hesabın 27/03/2019 tarihinde kat edildiği, toplam 644.704,48-TL nakit borcun ödenmesi için davalılara 24 saat süre verildiği, uyarılı hesap kat ihtarnamesinin davalıların sözleşmedeki adreslerine tebliğe çıkarıldıkları, tebligatların davalılara 01/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, buna göre davalılar yönünden temerrüt tarihinin 02/04/2019 olduğu anlaşılmıştır.
Bilimsel verilere göre hazırlanmış, teknik açıdan yeterli ve denetime açık bilirkişi raporu ile takip tarihi itibariyle davacının, davalı kredi lehdarı şirketten takip tarihi itibariyle; 542.656,51-TL asıl alacak, 161.840,22-TL işlemiş temerrüt faizi, 8.092,01-TL BSMV olmak üzere toplam 712.588,74-TL alacaklı olduğunu tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 11/b.maddesinde temerrüt faiz oranı açıkça kararlaştırılmamış, muacceliyet tarihi itibariyle bankanın TCMB ye uygulanacağını bildirdiği en yüksek kredi faiz oranına yüzde otuz ilavesi ile bulunacak oranın uygulanacağı kararlaştırılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/19-1650 esas, 2019/507 karar sayılı ve 02/05/2019 tarihli ilamında da belirtildiği üzere; 6102 sayılı TTK’nın 8/1. maddesinde ticari işlerde faiz oranının serbestçe belirleneceği düzenlenmiş, aynı Kanunun 9. maddesinde, ticari işlerde kanuni, anapara ile temerrüt faizi hakkında ilgili mevzuat hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Bu hükümde atıf yapılan mevzuat 3095 sayılı Kanun hükümleri olup, 3095 sayılı Kanunda akdi faiz oranı yönünden bir sınırlama mevcut değildir. 6102 sayılı TTK’nın 8. ve 9. maddeleri ticari işler bakımından özel hüküm niteliğinde olduğundan, ticari işlerde 6098 sayılı TBK’nın 88. ve 120. Maddeleri uygulanamaz. Öte yandan bankaların Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’na bildirdikleri ancak müşterilerine uygulamadıkları akdi faizlerin temerrüt faizinin tespitinde esas alınamayacağı yukarıda anılan Hukuk Genel Kurulu kararında belirtilmiştir. Bu durumda sözleşmede temerrüt faiz oranı açıkça kararlaştırılmamış olduğundan, temerrüt faiz oranının tespitinde bankanın kredi lehdarına kullandırdığı ticari krediye uyguladığı akdi faiz oranı esas alınarak temerrüt faiz oranı belirlenmelidir.
Somut olayda da taraflarca temerrüt faiz oranı açıkça kararlaştırılmamıştır. Bu nedenle davacı bankanın takip talebinde her bir kredi kalemi yönünden hangi oranda temerrüt faizi talep edebileceği, yukarıda belirtilen esaslara göre tespit edilmek durumundadır. Bankaca dava dışı kredi lehdarına borçlu cari hesap kredileri için yıllık %33, taksitli ticari kredi için yıllık %23,40 akdi faiz uygulanmıştır. Buna göre davacı banka, sözleşmenin 11/b maddesi uyarınca bu akdi faiz oranlarına %30 ilave ile bulunan temerrüt faiz oranını talep edebilecektir. Yapılan hesaplama ile yıllık temerrüt faiz oranının taksitli ticari krediler için %30,42, borçlu cari hesap kredileri için %42,90 olduğu tespit ve mahkemeizce kabul edilmiştir. Davacı banka takip talebinde taksitli ticari krediler için yıllık %48,60 oranında temerrüt faizi talep etmiştir. Bu oran yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde sözleşmeye uygun olmayıp bankaca talep edilebilecek temerrüt faiz oranları borçlu cari hesap kredileri için %42,90, taksitli ticari kredi için &30,42’dir. Bilirkişi tarafından bu oranlara göre hesaplama yapıldığı tespit edilmiştir.
Davacı banka tarafından kredi kartı ve kredili mevcuat hesabı alacağı için yıllık %48,60 oranında temerrüt faizi talep edilmiştir. 5464 Sayılı Kanunun kredi kartlarında faiz hesaplanmasına ilişkin 26/4 maddesi uyarınca;Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, azami akdi ve gecikme faiz oranlarını tespit ve ilan etmeye yetkilidir. Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kar ve Zarara Katılma Oranları ile Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ (Sayı: 2006/1)’ de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Sayı: 2014/6) gereğince; “kredili mevduat hesaplarında uygulanacak azami akdi ve gecikme faiz oranları 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanununun 26 ncı maddesi uyarınca TCMB tarafından belirlenen azami oranları geçemez” hükmü gereği kredili mevduat hesabı borçlarına TCMB tarafından belirlenen kredi kartlarına uygulanan faiz oranlarının uygulanması gerekmektedir. Hesabın kat tarihi itibariyle yürürlükte bulunan TCMB’nin 2019/51 sayılı tebliğine göre kredi kartlarına uygulanacak azami akdi faiz oranı yıllık %25,80, azami temerrüt faizi oranı yıllık % 31,80’dir. Bilirkişi tarafından bu oranlar esas alınarak hesaplama yapılmıştır.
Yukarıda yapılan tüm açıklamalar çerçevesinde; davalılara kat ihtarının tebliğ edildiği de göz önünde bulundurulduğunda, davalı kredi lehdarı şirketin asıl borçlu sıfatıyla, davalı kefillerin TTK’nun 7 ve TBK’nun 589 maddeleri uyarınca müteselsil kefil sıfatıyla; yukarıda tespit edilen nakdi borçtan ve kendi temerrütlerinin sonuçlarından müteselsil kefil sıfatıyla sorumlu oldukları anlaşılmıştır.
Dava konusu kredi kalemlerinden taksitli ticari kredi … kefaleti ile kullandırılmış, … tarafından takip ve dava tarihi arasında bu kredi için 381.368,41-TL ödeme yapılmıştır. 22.11.2016 tarih ve 29896 sayılı Resmi Gazete yayımlanan Bakanlar Kurulu’nun 31.10.2016 tarih ve 2016/9538 sayılı “Kredi Garanti Kurumlarına Sağlanan Hazine Desteğine İlişkin Karar”ı uyarınca, kanuni takibi sürdürmek Kredi Verenin yükümlülüğünde olduğundan, … A.Ş. Tarafından, kefaletin tazmini karşılığında davacı bankaya, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden ödeme yapılmış olmakla birlikte; davacı bankanın, takip tarihi itibariyle hesaplanan alacak tutarı üzerinden, takibi sürdürme yükümlülüğü bulunduğu anlaşılmıştır.
İzah edilen gerekçelerle,… 5 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına davalılar tarafından yapılan itirazın ( takip borçlularının kendi aralarında ve … 29 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibi ile tahsilde tekerrür olmamak üzere); 542.656,51-TL asıl alacak, 161.840,22-TL işlemiş temerrüt faizi, 8.092,01-TL BSMV olmak üzere toplam 712.588,74-TL alacak yönünden iptali ile, takibin; asıl alacağın 488.198,25-TL’lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %30,42; 54.458,26-TL’lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %42,90 oranında işletilecek temerrüt faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Davacının hüküm altına alınan nakdi alacağı likit nitelikte olup, davalıların itirazlarında haksız bulundukları anlaşıldığından, İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince davalılar aleyhine takdiren tespit edilen toplam alacak tutarının % 20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE; … 5 İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı takip dosyasına davalılar tarafından yapılan itirazın ( takip borçlularının kendi aralarında ve … 29 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibi ile tahsilde tekerrür olmamak üzere); 542.656,51-TL asıl alacak, 161.840,22-TL işlemiş temerrüt faizi, 8.092,01-TL BSMV olmak üzere toplam 712.588,74-TL alacak yönünden İPTALİ ile, takibin; asıl alacağın 488.198,25-TL’lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %30,42; 54.458,26-TL’lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %42,90 oranında işletilecek temerrüt faizi ile birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- Hüküm altına alınan 712.588,74-TL’nin takdiren % 20 si oranında (142.517,75-TL) icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 48.676,95-TL nispi karar ve ilam harcından 9.570,94 TL peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 39.106,01-TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 9.570,94 TL peşin harcın davalılardan tahsiline,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 52.679,44 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 11.183,25TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 1.417,90 TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre % 89’unun davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalılar tarafından dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
9-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
10-Davalılar tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalılara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 23/11/2021

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

HARÇ BEYANI /
48.676,95 TL KARAR HARCI
9.570,94 TL PEŞİN HARÇ /
39.106,01 TL KALAN HARÇ

DAVACI GİDERİ /
54,40 TL BVH VE VSH.
1.200,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
163,50 TL POSTA MAS. /
1.417,90 TL TOPLAM