Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/598 E. 2022/642 K. 16.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/598
KARAR NO : 2022/642

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/10/2020
KARAR TARİHİ : 16/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin üst işveren, davalı firmaların alt işveren olduğunu, firmalarla aralarında imzalanmış sözleşme hükümlerine göre dava dışı işçi …’ya, müvekkilince arabuluculuk faaliyeti kapsamında ödenen tazminatlardan sözleşmenin madde 27.1, 35.2, 35.4 ve teknik şartnamenin 10.13 maddeleri gereği işçinin muhatabı, işvereni davalılar olduğundan müvekkilince işçiye ödenen tazminatların davalı firmalardan tahsili gerektiğini iddia ve beyan ederek davanın kabulüne, 13/06/2012 – 31/10/2012 ve 16/12/2015 – 31/03/2019 aralığını kapsayan 12.139,15.-TL kıdem tazminatı ve 364,17.-TL arabuluculuk ücretinin avans faiziyle birlikte davalıların işçiyi çalıştırdıkları dönemlerle orantılı olarak davalı firmalardan rücuan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalılardan … Limited Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; arabuluculuk tutanağının süresinde sunulmadığı, davacı taleplerinin tereddüte yer vermeyecek netlikte olması gerektiğini, dava dilekçesinde alacak kalemi, tutarı ve döneminin ayrıştırılmadan yazıldığını, bu konuda emsal Yargıtay içtihatı sunulduğunu, bu eksiklerin giderilmesi için kesin süre verilmesi gerektiğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, alacak taleplerinin bir mahkeme kararına dayanmadığı, arabuluculuk görüşmelerinde ödenmiş muhtemel alacak mahiyetinde olduğunu, davacının rücu hakkının kendi fiili ile ortadan kalktığını, davacı ile müvekkili arasında 30/11/2015 öncesine ait alacaklar açısından, alacakların … A.Ş tarafından karşılanması mutabakatı olduğunu, mutabakatın bağlayıcı olduğunu, 6552 s. Yasa m.8 ile 4857 s. Yasanın 112.maddesine deklenen fıkra ile işçinin kıdem tazminatından tek ve asli işveren olarak … A.Ş.’nin sorumlu olduğunu, TBK m123 gereği temerrüde düşmemiş kişiye karşı açılan davanın hukuki yarar yokluğundan esastan reddi gerektiğini, kabul anlamına getmemek kaydıyla müvekkilinin bir an için sorumlu olduğu düşünülse bile bunun kendi dönemine denk gelecek meblağın 1/2’si olduğunu, tümünden sorumlu olması için bunun sözleşme ve şartnamede açıkça yazılmış olması gerektiğini iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … Şirketi ile … Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ihale usulü ile çalıştığını, işçilerin işe alma-çıkarma işlemlerinin Milli Savunma Bakanlığınca gerçekleştirildiğini, üst işveren olan davacı ile hizmet alım sözleşmesi uyarınca çalıştığını, işçilerin işe alma-çıkarma işlemleri konusunda üst işverenin emir ve talimatları ile bağlı olunduğunu, talimatları uygulamak zorunda olduğunu, davacının belirli süreli sözleşme ile çalıştığını, süre bitiminde iş akdinin sonlandırıldığını, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, müvekkili şitketin sorumluğunun bulunmadığını, 6552 s. Yasa m.8 ile 4857 s. Yasanın 112.md eklenen fıkra ile işçinin işçilik alacaklarından doğan tüm sorumluluğun ilgili kamu kurum ve kuruluşuna yüklendiğini, sorumluluk yüklenecek olması durumunda alt işveren olarak bulunduğu sürelerle ilgili sorumlu olacağını, emsal Yargıtay 13.Hukuk Dairesi’nin kararının bulunduğunu, dava açılmasına sebebiyet vermediklerini iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılara yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmedikleri gibi, yazılı bildirimde de bulunmadıklarından, HMK’nın 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettikleri varsayılmıştır.
DELİLLER: Dosyada tarafların bildirdiği belgeler, hizmet alımına ilişkin sözleşmeler, anlaşma Belgesi, taraf şirketlerin ticaret sicil kayıtları, … Sosyal Güvenlik Merkezi’nin 03/11/2020 tarihli müzekkere cevabı, hizmet döküm cetvelleri ve bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
HMK’nın 266/1. maddesi gereği dosyanın mevcut durumu ile iddia, savunma ve toplanan deliller kapsamında değerlendirilebilmesi açısından konusunda uzman özel ve teknik bilgi sahibi bir hesap uzmanı bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiş, 11/11/2021 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; davacı tarafından, dava dışı işçiye yapılan kıdem tazminatı ödemesi ve davacının ödediği arabuluculuk ücretinden dolayı; … Şirketi’nin 01/03/2018 – 31/03/2019 giriş çıkış tarihleri arasındaki 13 ay için; 3.575,73 TL kıdem tazminatından, 107,27 TL arabulucuk ücretinden, … Anonim Şirketi ile … Anonim Şirketi’nin 01/11/2017 – 28/02/2018 giriş çıkış tarihleri arasındaki 4 ay için; 1.100,22 TL kıdem tazminatından, 33,00 TL arabulucuk ücretinden, … Şirketi ile … Anonim Şirketi’nin 01/04/2017 – 31/10/2017 giriş çıkış tarihleri arasındaki 7 ay için; 1.925,39 TL kıdem tazminatından, 57,76 TL arabulucuk ücretinden, … Şirketi ile … Şirketi’nin 01/12/2016 – 31/05/2017 giriş çıkış tarihleri arasındaki 4 ay için; 1.100,22 TL kıdem tazminatından, 33,00 TL arabulucuk ücretinden, … Anonim Şirketi’nin 16/09/2016 – 30/11/2016 giriş çıkış tarihleri arasındaki 2 ay 15 gün için; 687,65 TL kıdem tazminatından, 20,63 TL arabulucuk ücretinden, … Limited Şirketi’nin 16/12/2015 – 15/09/2016 giriş çıkış tarihleri arasındaki 8 ay 31 gün için; 2.484,68 TL kıdem tazminatından, 74,55 TL arabulucuk ücretinden, … Limited Şirketi’nin 13/06/2012 – 31/10/2012 giriş çıkış tarihleri arasındaki 4 ay 18 gün için; 1.265,26 TL kıdem tazminatından, 37,96 TL arabulucuk ücretinden sorumlu oldukları, davacının, davalılara rücuen talep hakkının bulunduğunun kabulü halinde; davacı tarafça davalı firmalardan talep edilebilir alacak tutarının, kıdem tazminatından 12.139,15 TL, arabuluculuk ücretinden 364,17 TL olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi ve iş mahkemesi ilamı gereğince, dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının yargılama ve takip masrafları ile birlikte rücuen tahsili istemine ilişkindir.
4857 sayılı İş Kanununun 2/6. maddesinde, “Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur.” hükmü bulunmaktadır.
Asıl işverenle alt işverenler arasında yapılan hizmet akitlerine göre yapılan iş kapsamında ve değişen alt işverenlere ait işyerinde ara vermeden çalışan işçilerin işçilik alacakları için açtıkları davalar sonunda ödenmesine karar verilen miktarlardan alacaklı işçiye karşı her biri müteselsilen sorumludurlar. Burada kanundan kaynaklanan bir teselsül hali söz konusu olup, asıl ve alt işverenler, dış ilişki itibariyle (işçiye karşı) müteselsilen sorumludurlar. İç ilişkide (alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olan borçlular arasındaki ilişkide) ise, bu husustaki nihai sorumluluğun hangi tarafa ait olduğu konusunda taraflar kendi aralarında sözleşme yapabilirler. Sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan eski Borçlar Kanununun 146. maddesindeki (6098 sayılı Borçlar Kanununun 167. maddesi) düzenleme uyarınca, aksi kararlaştırılmadıkça veya borçlular arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça müteselsil sorumlulardan her biri alacaklıya yapılan ifadan birbirlerine karşı genel olarak eşit paylarla sorumlu olacaklardır. Yasa hükmünde eşit sorumluluğun müteselsil borçlularda aksinin kararlaştırılmaması halinde uygulanacağı belirtilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 112. maddesine 7166 sayılı Kanun’un 11. maddesi ile eklenen 6. fıkra ile “ 4734 sayılı Kanun’un 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilere, 11/9/2014 tarihinden sonra imzalanan ihale sözleşmeleri kapsamında, kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerlerinde 11/9/2014 tarihinden sonra geçen süreye ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan kıdem tazminatı ödemeleri için sözleşmesinde kıdem tazminatı ödemesinden ötürü alt işverene rücu edileceğine dair açık bir hükme yer verilmemişse alt işverenlere rücu edilmez. “ hükmü getirilmiştir.
Uyuşmazlığın çözümü için taraflar arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesi, hizmet alım tip sözleşmesi, teknik şartname ve hizmet işleri genel şartnamelerinin sorumluluğa yönelik hükümlerinin tatbiki gerekir. Bu nedenle tarafların serbest iradeleri ile düzenlemiş oldukları sözleşme ve şartname hükümlerinde işçi alacaklarından kimin ne kadar sorumlu olduğuna ilişkin hüküm varsa bu hükümler tarafları bağlar.
Dava dışı işçinin …’nın 13/06/2012-31/10/2012 ve 16/12/2015-31/03/2019 tarihleri arasında toplam 1324 gün asıl işveren … Genel Müdürlüğü bünyesinde posta evrakların işlenmesi ve ayrıştırılması işlerinde çalıştırılmak üzere davalı firma ile birlikte dava dışı taşeron firmalarda sigortalı olarak çalıştığı, dava dışı işçinin kıdem tazminatı ödemesi yönünden arabuluculukta yapılan anlaşma ile ödenen ücretin davacı tarafça talep edildiği anlaşılmıştır
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava dışı işçiye ödenen işçilik alacağı ile birlikte yargılama ve takip giderlerinden hangi tarafın ne oranda sorumlu olduklarına ilişkin olup uyuşmazlığın çözümünde yukarıda ayrıntılı açıklandığı üzere öncelikle taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre ihtilafın çözümlenmesi gerekmektedir.
Taraflar arasında davacının İdare, davalının Yüklenici olduğu, 15/05/2006 tarihli,… Müdürlüğü bünyesinde… yürütülmesine ilişkin hizmet alım sözleşmelerinin 27.1 ve 35.2 maddeleri ve sözleşmenin eki olan idari şartnamenin 10.13. Maddeleri dikkate alındığında işçilerin hak ve alacaklarından yüklenicinin yani alt işveren olan davalının sorumlu olacağı açık bir şekilde düzenlenmiştir. Tarafların serbest iradeleri ile düzenlemiş oldukları sözleşme ve şartname hükümleri, tacir sıfatına haiz her iki tarafı da bağlayacağından, davalının dava dışı işçiyi çalıştırdığı süreye denk gelen tazminattan sorumlu olacağı sabittir. Ancak davalının bu sorumluluğu, dava dışı işçiyi çalıştırdığı dönemi kapsayan kısım ile sınırlıdır. Bu nedenle dava dışı işçiye arabuluculuk sürecinde ödenen bedelden, davalı şirketler mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporunda da açıkça belirtilen dönemler itibariyle hesaplanan miktarlar kıdem tazminat ve davacı idarece ödenen arabuluculuk ücreti toplamı yönünden hüküm tesis edilmiştir.
Davalı … Limited Şirketi’nin ticaret sicilden terkin edilmesi ve tüzel kişiliğinin sona ermesi nedeniyle davacı vekiline işbu dava ile ilgili taraf teşkilinin sağlanabilmesi için davalı … Ticaret Limited Şirketi’nin ihyası amacıyla ihya davası dava açması ve bu konuda açılan dava dosyasını ilişkin bildirimde bulunması için süre verilmiş, davacı vekili 14/03/2022 tarihli dilekçesi ile; davalı … Ticaret Limited Şirketi’nin ihyasında hukuken menfaatlerinin olmaması nedeniyle ihya davası açılmayacağı bildirdiğinden davacının davalı … Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. Hakkındaki davasının HMK’nın 114/1-d. ve 115/2. fıkraları gereği dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair karar verilmiştir.
Davacı vekilinin 26/11/2021 tarihli talep açıklama dilekçesi ve mahkememizce itibar edilen denetime açık bilirkişi raporu uyarınca yapılan hesaplamalardaki miktarlar itibariyle davacının diğer davalılar aleyhindeki davalarının kabulü ile dava dışı …’ya kıdem tazminatı miktarının ödeme tarihi 18/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek tarafların ticari şirket olması ve ticari iş niteliği dikkate alınarak avans faizi üzerinden hükümde açıkça belirtilen miktarlarda ismi yazılı davalılardan alınarak davacıya ödenmesine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davalı … Ltd. Şti. Hakkındaki davasının HMK’nın 114/1-d. ve 115/2. fıkraları gereği dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Davacının diğer davalılar aleyhindeki davalarının kabulü ile,
-3.683,00 TL’nin 18/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … A.Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine,
-1.133,22 TL’nin 18/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … Tic. A.Ş. ve … Tic. A. Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine,
-1.983,15 TL’nin 18/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … Tic. A.Ş. ve … A. Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine,
-1.133,22 TL’nin 18/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … A. Ş. ve…Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya ödenmesine,
-708,28 TL’nin 18/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …Tic. A. Ş.’den alınarak davacıya ödenmesine,
-2.559,23 TL’nin 18/07/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya ödenmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 765,08 TL nispi karar ve ilam harcından, davacı taraftan dava açılırken peşin olarak alınan 213,53 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 551,55 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı …A.Ş.’nin 181,37 TL’den, davalı …Tic. A.Ş.’nin 153,46 TL’den, davalı … Tic. A. Ş.’nin 254,00 TL’den, davalı …Tic. Ltd. Şti.’nin 55,80 TL’den, davalı …Tic. Ltd. Şti.’nin 126,03 TL’den sorumlu olmak üzere) tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin, (yargılama gideri) davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı …A.Ş.’nin 434,06 TL’den, davalı … A.Ş.’nin 367,28 TL’den, davalı … Tic. A. Ş.’nin 607,89 TL’den, davalı … Ltd. Şti.’nin 133,56 TL’den, davalı … Ltd. Şti.’nin 301,62 TL’den sorumlu olmak üzere) tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan 1.414,79 TL peşin harç ve 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.469,19 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … A.Ş.’nin 483,12 TL’den, davalı …Tic. A.Ş.’nin 408,79 TL’den, davalı … Tic. A. Ş.’nin 676,60 TL’den, davalı …Tic. Ltd. Şti.’nin 148,65 TL’den, davalı …Ltd. Şti.’nin 335,71 TL’den sorumlu olmak üzere) tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 850,00 TL bilirkişi raporu ücreti ve 387,50 TL tebligat ile posta masrafı olmak üzere toplam 1.237,50 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı …A.Ş.’nin 406,93 TL’den, davalı …Tic. A.Ş.’nin 344,33 TL’den, davalı … Tic. A. Ş.’nin 569,89 TL’den, davalı …Tic. Ltd. Şti.’nin 125,21 TL’den, davalı … Ltd. Şti.’nin 282,77 TL’den sorumlu olmak üzere) tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalılar tarafından yatırılan delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince, yatırılan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
9-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … A.Ş.’nin 3.025,30 TL’den, davalı … Tic. A.Ş.’nin 2.559,85 TL’den, davalı … A. Ş.’nin 4.236,78 TL’den, davalı … Ltd. Şti.’nin 930,85 TL’den, davalı …Ltd. Şti.’nin 2.102,20 TL’den sorumlu olmak üzere) tahsili ile davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilleri ve tarafların yokluklarında, davacı tarafın davalı … Ltd. Şti’ye yönelik davasına ilişkin verilen karar yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere, davacı tarafın diğer davalılara yönelik davaları yönünden dava miktarı itibariyle HMK’nın 341/2. Maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2022

Katip

Hakim