Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/537 E. 2022/922 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/537 Esas
KARAR NO : 2022/922

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/09/2020
KARAR TARİHİ : 14/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, müvekkili banka ile dava dışı … arasında imzalanan 12/04/2017 tarihli, 200.000,00 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesini müşterek ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, bu sözleşme uyarınca borçluya kredi kullandırıldığını, dava dışı kredi lehtarı tarafından kredilerin ödenmemesi üzerine müvekkilince kredi lehtarına ve kefil davalıya ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerinde kredi lehtarı ve davalı aleyhinde … 34. İcra Dairesi’nin …Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, itiraz akabinde takibin adı geçen borçlu yönünden durduğunu, kredi lehtarı dava dışı …’ın icra takibine hiçbir itirazının bulunmadığını, davalının itirazlarının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirketi zarara uğratma kastı ile itirazın yapıldığını, arabuluculuk faaliyetlerinden bir sonuç alınamadığını iddia ve beyan ederek davanın kabulüne, itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dosyasına yapmış oldukları itirazda da belirttikleri üzere müvekkilinin davacı bankaya hiçbir şekilde borcunun bulunmadığını, davaya ve takibe konu evrakların hiçbirinde ne müvekkilinin ne de eşinin imzasının bulunmadığını, müvekkili ve eşinin okuma yazması olmadığını, belki de ömürlerinde banka hesabı açtırmadıklarını, banka ile hiçbir ilişkilerinin bulunmadığını, hiçbir şekilde ticaretle uğraşmadıklarını, müvekkilinin kendi halinde bir köylü olduğunu, sözleşme ekinde görünen imzaların ne müvekkiline ne de eşine ait olduğunu, yazıların da müvekkiline ya da eşine ait olmadığını, müvekkili ve eşinin okuma yazma bilmediklerini, müvekkilinin eşinin kefalete muvafakat ettiğini yazması ve altına imza atmasının mümkün olmadığını, dava konusu sözleşme ve ekindeki muvafakatname başlıklı belgedeki imzaların sahte olduğunu, müvekkilinin ve eşinin imza ve yazı örnekleri alındığında yada resmi kurumlardaki evraklar celbedildiğinde, müvekkilinin imza atmadığı sadece parmak mührü kullandığının görüleceğini, davanın reddinin gerektiğini, sözleşme ve muvafakatnamedeki adres satırlarına bakıldığı zaman bile yazıların tek elin ürünü olduğunun gözle görüldüğünü, sözleşme ve ekindeki yazı ve imzaların müvekkili ve eşine ait olma ihtimalinin bulunmadığını, basiretli bir tacir olan davacı bankanın, kredi sözleşmelerini imzalatırken yeterli ve gerekli araştırmayı yağmadığını ve müvekkillerini mağdur ettiğini, icra takibinin haksız ve kötü niyetli olarak başlatıldığını iddia ve beyan ederek davanın reddine, davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
.. 34. İcra Dairesi’nin …Esas sayılı takip dosyası celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır. İcra dosyasının tetkikinde; davacı bankanın davalı asil ve dava dışı … aleyhinde alacağının tahsili amacı ile toplam 124.942,40 TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalıya 15/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 20/11/2019 havale tarihli itirazı üzerine takibin davalı yönünden durduğu anlaşılmıştır.
Davalıya, varsa yapılan maaş ödeme dekontlarının gönderilmesi bakımından PTT’ye yazılan müzekkere cevabı ve eki dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Dava ve takip konusu 12/04/2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi aslı ve … 1. Noterliği’nin … yevmiye nolu … tarihli ihtarname aslı dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Davalıya ait imza ve yazı örnekleri alınması bakımından … Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış, huzurda alınan imza ve yazı örnekleri Mahkememiz kasasına alınmıştır.
Davalının ıslak imza örneklerinin bulunduğu evrak asıllarının gönderilmesi bakımından;
… İlçe Nüfus Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabı ve ekleri, … Tapu Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabı ve ekleri, … A.Ş.’ye yazılan müzekkere cevabı ve ekleri, … Belediye Başkanlığı’na yazılan müzekkere cevabı ve ekleri dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Genel kredi sözleşmesindeki yazı ve imzaların davalıya ait olup olmadığının tespiti bakımından dosya grafolog bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi raporu alınmıştır.
12/04/2022 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; inceleme konusu belgedeki …’a atfen atılmış imza ile …’a ait mevcut mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; mukayese imzalarının az sayıda olduğu ve varyasyonlar içerdiğinin görüldüğü, huzurda alınan imza örnekleri düz çizgilerden oluştuğu, diğer mukayese imzaları ile inceleme konusu imza arasında kısmen benzerlikler bulunmakla birlikte mukayese imzalarının sayıca az oluşu ve huzurda atılan atılan imzaların değerlendirmeye elverişli olmaması nedeni ile ileri yoruma gidilemediği, kişiye ait yazı incelemesi yapabilmek için mukayese yazı örneği bulunmadığı, kişiye ait mukayese yazı örnekleri ve belge tarihine yakın samimi imza örnekleri elde edilirse yeniden değerlendirme yapılacağı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dosya önceki rapor düzenleyen bilirkişiye tevdi edilerek ek bilirkişi raporu alınmıştır.
15/08/2022 tarihli bilirkişi ek raporunun sonuç kısmında özetle; inceleme konusu belgedeki …’a atfen atılmış imza ile …’a ait mevcut mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; başlangıç hareketlerinde ve ara gramalarında kısmi benzerlikler, bitiş hareketlerinde, farklılıklar görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar bulunduğu, atfen atılmış imzanın yavaşlama ve titreklikler içermesi nedeni ile inceleme konusu belgedeki imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla muhtemel …’un eli ürünü olmadığı, mukayese yazı örneği bulunmadığından yazı yönünde inceleme yapılamadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi ek raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporları ile toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacı banka ile dava dışı … arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin kefaletine ilişkin olarak kefaletin geçerli olup olmadığı, genel kredi sözleşmesindeki yazı ve imzanın davalıya ait olup olmadığı ile davaya konu icra takibinden dolayı alacağın varlığı, miktarı ve icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Takibin dayanağı olan kredi sözleşmesinde davalı adına atılan imzanın eli ürünü olup olmadığının tespiti yönünden inceleme yapılarak bilirkişi raporu düzenlenmiştir. 15/08/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda; inceleme konusu belgedeki imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla muhtemel …’un eli ürünü olmadığı belirtilmiştir. 15/08/2022 tarihli bilirkişi ek raporunun mukayese belgeler açısından teknik açıdan yeterli incelemeyi içerdiği ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğu anlaşılmıştır. Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … arasında imzalanan 12/04/2017 tarihli genel kredi sözleşmesinde davalının 200.000,00 -TL limitle ve müştereken borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile sorumlu olduğu belirtilerek dava açılmış ise de, davalının sözleşmede adına atılı imzayı kabul etmediği, yapılan yargılamada toplanan deliller ve alınan uzman bilirkişi raporuna göre takip ve davaya dayanak alınan 12/04/2017 tarihli kredi sözleşmesinde davalıya atfen atılı imzanın kendisine ait olmadığının belirlendiği, bu nedenle imzaya ilişkin itirazının yerinde olup, davalının borçtan sorumlu tutulamayacağı sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Mahkememizce İİK’nın 72/5. maddesindeki koşullar oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine dair karar vermek gerekmiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11 maddesi ile; taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan tarafın, son tutanakta belirtileceği ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulacağı ayrıca bu taraf lehine vekalet ücretine hükmedilemeyeceği kararlaştırılmıştır. Davalı tarafın, arabuluculuk görüşmelerine geçerli bir mazeret göstermeksizin katılmamış olması nedeniyle yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulmasına, davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın reddine,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, dava açılırken davacı taraftan peşin olarak alınan 1.509,00 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, artan 1.428,30 TL’nin hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11 maddesi gereğince davalı lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL başvurma harcı, 800,00 TL bilirkişi raporu masrafı ile 169,35 TL posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 1.023,75 TL yargılama giderinin tamamının 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11 maddesi gereğince davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider/delil avansından artan avans olması halinde, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yatırılan gider/delil avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından, bu hususlarda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
9-… Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk tarife bedelinin tamamının 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11 maddesi gereğince davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.14/12/2022
Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır

*Bu belge 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunu kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.*