Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/507 E. 2021/484 K. 18.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/609 Esas
KARAR NO : 2021/516

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/10/2020
KARAR TARİHİ : 02/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili şirketin yapı ve inşaat malzemeleri sattığını, davalı taraftan cari hesap alacağı bulunduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkiden dolayı ve taraflar arasındaki dosyada sunulan cari hesap ekstresinde de görüleceği üzere bila tarihli faturalara göre davalı tarafın müvekkile toplam 21.171,86 TL borcu olduğunu, işbu alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının aleyhine başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, müvekkilin alacağının likit olduğunun davalının şirket kayıtlarında da mevcut olduğunu, müvekkil alacağının şirket defterleri incelendiğinde ispat edileceğini, davalı yanın itirazının haksız ve mesnetsiz olduğunu, icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin ticari faiziyle birlikte devamına davalı borçlunun alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini Sayın Mahkemeden talep etme zaruretinin doğduğunu, beyan ederek haksız itirazın iptalini, takibin devamı ile davalı aleyhine takip miktarının %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama harç ve gidreleri ile vekalet ücretinin de yine karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacı tarafın dava dilekçesindeki iddia ve taleplerinin maddi dayanaktan yoksun olduğu aşağıda açıklanan gerekçelerle haksız davanın reddini talep etmek gerektiğini, davalının davacı tarafından başlatılan icra takibine karşı verdiği itiraz dilekçesinde de belirttiği üzere müvekkilin davacı tarafa işbu davaya konu olan takipte yer alan miktarda ve şekilde kesinleşmiş bir borcu olmadığını, taraflar arasında kesinleşmiş cari hesap mutabakatı dahi bulunmadığını, taraflar arasında yazılı olarak yapılmış cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, davacı tarafından usule ve kanunlara uygun olarak gönderilmiş cari hesap/mutabakat bulunmadığından fatura alacağı iddiası ile işbu davayı ikame etmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının faturayı müvekkile tebliğ etmediğini, davacının öncelikle müvekkile faturaların usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini ispat etmesi gerektiğini, bu şekilde alacak iddiasının geçerli olamayacağını, davaya konu faturaya itiraz edilmese dahi faturaya konu işin yapılmış olduğu çıkarımında bulunulamayacağını, davacı tarafın davalı taraftan icra inkar tazminatı talep ettiğini, müvekkili şirket aleyhine başlatılan haksız takipte borca ve tüm ferilerine karşı yapılan itirazın haklı olduğundan davanın reddine karar verilmesi ile huzurdaki hukuki dayanaktan yoksun olarak takip başlatan davacı aleyhine takip konusu alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi gerektiğini beyan ederek haksız ve mesnetsiz davanın reddini, takibinde haksız olan davacı/alacaklı görünen hakkında takip konusu alacağın %20sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama harç ve giderleriyle vekalet ücretinin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlığın; taraflar arasındaki cari hesap ekstresinden kaynaklı fatura alacağının tahsili için yürütülen icra takibinde alacağın varlığı, miktarı ve icra inkar tazminatı ve kötü niyet tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; … 32. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına, … Arabuluculuk Komisyonu … Arabuluculuk Nolu anlaşamama son tutanağı aslına, 01/01/2020-31/08/2020 tarih aralığını kapsayan cari hesap ekstresine, faturalara, ticari defter ve kayıtlara, keşif, tanık, bilirkişi incelemesine, yemin ve her türlü yasal delile delil olarak dayanmıştır.
… 32. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası aslı celbedilerek dosya ekine alındığı görülmüştür.
… 32. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasının tetkikinde; davacı şirketin davalı aleyhinde fatura alacağının tahsili amacı ile 27.171,86-TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin borçlu şirkete tebliğ edildiği, davalı şirketin 02/10/2020 tarihli itirazı ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tarafların 2020 yılı BA-BS formlarının celbi için …Vergi Dairesi ve … Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevapları dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Davacı vekilinin 27/11/2020 teslim alınma tarihli dilekçesi ekinde sunmuş olduğu davaya konu fatura örnekleri dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Mahkememizin 05/03/2021 tarihli duruşmasında; dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdii ile dosya kapsamı, tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi …’nun raporu incelenmiştir.”Davacı …. tarafından incelemeye sunulan 2019-2020 yıllarına ait Ticari Defterlerinin TTK. İlgili hükümleri yönünden uygun tutulmuş olduğunu, davalı … Tic.A.Ş. tarafından incelemeye sunulan 2019-2020 yıllarına ait Ticari Defterlerinin TTK. İlgili hükümleri yönünden uygun tutulmuş olduğunu, davacı tarafça düzenlenen bütün faturaların davalı Ticari Defterine kayıt edildiğini, davalı tarafça yapılan bütün ödemelerin davacı Ticari defterlerine kayıt edildiğini, 31.12.2020 tarihi itibariyle davacının davalıdan 27.171,86.-TL cari hesap alacaklısı olduğunu, davalının ise davacı tarafa 27.171,86.-TL cari hesap borçlusu olduğunu, tarafların cari hesap bakiyelerinin aynı olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.”
Bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; dava, taraflar arasındaki ticari ilişkinden kaynaklı fatura alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK’ nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir. Dava konusu olayda, takip fatura alacağına dayalı olarak başlatılmış, davalı taraf icra takip dosyasına sunduğu dilekçesinde takibin tamamına itirazda bulunmuştur. Bu durumda ispat yükü genel karine gereğince davacı taraf üzerindedir. Davacı taraf takipte dayandığı faturaya konu edilen ürünleri davalıya satmış ve teslim etmiş olduğunu dava değeri de değerlendirilerek HMK’nın 200/1 maddesi gereğince yazılı delillerle ispat etmelidir. Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdii üzerine bilirkişi raporunda, her iki tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, tarafların 2019-2020 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacı tarafça düzenlenen bütün faturaların davalı ticari defterlerine kayıt edildiği, davalı tarafça yapılan bütün ödemelerin davacı ticari defterlerine kayıt edildiği, 31.12.2020 tarihi itibariyle davacının davalıdan 27.171,86-TL cari hesap alacağının olduğu, davalının ise davacı tarafa 27.171,86-TL cari hesap borçlusu olduğu, tarafların cari hesap bakiyelerinin aynı olduğu yönünde tespitte bulunmuştur. Davalı tarafça faturalar TTK 21/2 maddesi uyarınca 8 günlük süresi içerisinde davacıya iade olunmadığı gibi itirazda da bulunulmamıştır. Buna göre fatura içeriğinin kabul edildiği sonucuna ulaşılmıştır. Anılan bu tespitler kapsamında dava konusu somut olay değerlendirildiğinde,bilirkişi raporuna göre, davacının davalıdan 27.171,86.-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının dosyaya sunduğu belge ve delillerle iddialarını ispat ettiği, davalının borçlu olmadığına veya borcu ödediğine dair dava değeri de gözetilerek HMK 200/1 maddesi gereğince aynı kuvvet ve mahiyette herhangi bir belge ve delil de sunmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Davacı alacağı likit nitelikte olup, davalının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren kabul edilen miktarın % 20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, davalı tarafından … 32. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine yapılan itirazın İPTALİ ile takibin takipteki diğer koşullarla DEVAMINA,
2-Davalının %20 oranında (5.434,37-TL) inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, bu tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.856.11.-TL nispi karar ve ilam harcından, dava ilk açılırken davacı taraftan peşin alınan 361,57.-TL harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 1.494,54.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 361,57.-TL peşin harcın, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A….T.’deki esaslara göre belirlenen 4.080,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 54,40.-TL başvurma harcı, 800,00.-TL bilirkişi masrafı, 123,00.-TL posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 977,40.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından artan avansın, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
8-Davalı tarafından yatırılan gider avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
9-İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk tarife bedelinin, davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin huzurunda, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 02/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır