Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/494 E. 2022/501 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/494 Esas
KARAR NO : 2022/501

DAVA TARİHİ : 09/09/2020
KARAR TARİHİ :16/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirketin endüstriyel ve sanayi gazları üretimi/tedariki işi ile iştigal ettiğini, taraflar arasında 17/02/2016 müvekkili şirket, 09/02/2016 davalı şirket imza tarihli “Endüstriyel Gazlar Tüplü Ürünler Tedarik Sözleşmesi” ve 16/08/2018 tarihli “EK Protokol” akdedildiğini, taraflar arasındaki işbu sözleşmeden kaynaklanan edimlerin müvekkili şirket tarafından yerine getirildiğini ve usulüne uygun faturalar düzenlendiğini, davalı/Borçlu taraflar arasındaki ticari ilişki sebebiyle düzenlenen fatura bedellerini vadesinde ödememiş olup aleyhinde … 9.İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını ancak davalı/borçlunun borca ve tüm ferilerine haksız olarak itiraz ettiğini, … 9. İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosya ile başlatılmış olan icra takibine devam edilebilmesi amacıyla huzurdaki itirazın iptali davasının açılması zaruretinin hâsıl olduğunu, işbu davaya konu faturaların müvekkili şirket tarafından usulüne uygun şekilde düzenlenerek Davalı/Borçlu’ya gönderilmiş olup yasal süresi içinde Davalı/Borçlu yanca faturalara itiraz edilmediği ve faturaların kesinleştiğini, fatura içeriğine itiraz etmeyen Davalı/Borçlu’nun işbu faturalar hakkında başlatılan icra takibine itiraz etmesinin kötü niyetli olduğunu, ekte sunmakta oldukları faturalardan ve yine Sayın Mahkemenin uygun görmesi halinde tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesinin ardından müvekkili şirket alacaklarının sabit olduğu ve ödemelerin yapılmadığının görüleceğini, bu sebeple … 9. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyadan başlatılan takibe yapılan itirazın iptalinin gerektiğini, davalı/borçlu tarafça, söz konusu borçlara hiçbir haklı gerekçe gösterilmeksizin sırf takibin sürüncemede kalması amacıyla itiraz edilerek, takibin devamına engel olunduğunu, alacak miktarları görüleceği üzere Davalı/Borçlu’nun bildiğini ve likit bir alacak olduğunu, likit nitelikteki alacak hakkında başlatılan icra takibine yapılan itiraz haksız ve davalı aleyhine hükmolunacak meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerektiğini beyanla haklı davalarının kabulü ile, davalı/borçlunun … 9.İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı tarafça haksız ve kötü niyetle yapılmış olan itiraza karşılık alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi yazılı bildirimde de bulunmadığından, HMK’nın 128.maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR /
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … 9. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosya aslı dosyamız arasına alınmış, davacı şirketin İTO kaydı çıkartılarak dosyamız arasına alınmış, davalı şirketin ticaret sicil kaydı celbedilmiş, taraf şirketlerin 09/02/2016-09/09/2020 tarihleri arasındaki BA/BS formları celbedilmiş ve tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizin 04/02/2021 tarihli duruşmasında ”HMK’nın 17.maddesi ve taraflar arasındaki sözleşme ile … A.Ş satış genel şartlarının 12.maddesi gereğince İstanbul Mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili kılındığı, yine TBK 89/1 md’si uyarınca, para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğinden, davacının ikametgahı mahkemesi ve icra dairelerinin yetkili olması sebebiyle davalının icra dairesinin yetkisine itirazının reddine” karar verilmiştir.
Mahkememizin 04/02/2021 tarihli duruşmasının (3) numaralı ara kararı ile; ”Davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için davalının 2018 ve 2019 yıllarına ait Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde re’sen seçilecek olan bir SMMM bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yapılması için … Nöb. ATM’ye talimat yazılmasına” karar verildiği ve yazılan talimatın … 1.ATM’ye tevzi edildiği, İzmir 1.ATM’nin 08/07/2021 tarihli üst yazısı ile ”…davalı şirkete TK 35.maddeye göre tebligat yapıldığı halde davalı şirketin ticari defter ve belgelerini sunmadığı ve herhangi bir mazeret bildirmediği…” bildirilerek talimat bila ikmal Mahkememize iade edildiği tespit edilmiştir.
Mahkememizin 02/12/2021 tarihli duruşmasının (4) numaralı ara kararı ile; ”Davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için davacının 2018 ve 2019 yılı Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde mahkememizce re’sen seçilecek bir SMMM bilirkişisi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmasına” dair karar verilmiş ve bu doğrultuda SMMM Uzmanı bilirkişi … tarafından tanzim edilen 10/02/2022 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dosya mevcudu, davacı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterleri, icra ve dava dosyası ile yine bu kayıtların dayanağı belgelerin muhasebesel yönden tetkiki sonucunda ve raporun içinde açıklanan nedenlerle; İncelenen davacı şirkete ait 2018 ve 2019 yılı Ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter Defterlerinin yasal süresinde onaylandığı ve davacı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olmasından dolayı davacı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti. İnceleme günü olan 14/01/2022 günü saat 14:00’da mahkemenin duruşma salonunda incelemeye katılmadığı ve yerinde inceleme talebinde de bulunmadığı, Davacı …nin sözleşmeye istinaden düzenlediği yirmisekiz adet faturadan kaynaklı olarak icra takip tarihi olan 19/02/2019 tarihi itibariyle davalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’den 75.223,80 TL alacağının bulunduğu, davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin icra takip tarihi olan 19/02/2019 tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğü, davacı yanın 75.223,80 TL asıl alacağı için icra takip tarihi olan 19/02/2019 tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranında (değişen oranlarda) avans faiz talep edebileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunduğundan Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davanın, alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
… 9.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 75.223,80-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalı tarafından yasal süresi içinde yapılan itiraz sonucu, icra takibinin İİK’nın 62.maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine göre itirazın iptali davasının İİK’nın 67.maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
HMK’nun 320 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının takibe dayanak cari hesaba konu faturalar nedeniyle davalıdan alacağının varlığı ve miktarı, davalının borca itirazının haklı olup olmadığı, işlemiş faiz ve icra inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Özel hukuka ilişkin bir uyuşmazlıkta, hâkim kural olarak, doğduğu iddia edilen bir hukuksal sonucun, gerçekten doğup doğmadığını belirleyebilmek için o hukuksal sonucu öngören hukuk kuralındaki olumlu veya olumsuz koşulların (öğe olayların), somut olarak ortaya çıkıp çıkmadıklarını kendiliğinden araştıramaz. O hukuksal sonucun doğduğunu iddia eden tarafın, gerçekleşmesi gereken koşulların, somut olarak gerçekleştiğini ispat etmesi gerekir. Genel ispat kuralı gereğince, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür (MK m.6). Bu bakımdan bir olguya bağlanan hukuksal sonuçtan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o olguyu ispat yükü altındadır (HMK m.190/1). Somut olayda ispat yükünün, çekişmeli olgulardan kendi lehine haklar çıkaran davacı taraf üzerinde olduğu kabul edilmiştir.
Taraf arasında TTK’nın 89.maddesinde tanımlandığı şekilde yazılı bir cari hesap sözleşmesi yapılmamıştır. Taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmadığından aradaki ilişkinin açık hesap ilişkisi olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu nedenle de davacı taraf bu açık hesap ilişkisi nedeniyle alacağı talep edebilir. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 25/04/2018 tarihli, 2017/19-903 esa, 2018/974 karar, 28/03/2018 tarihli 2017/19-1634 esas, 2018/633 karar, Yargıtay 19.Hukuk Dairesi’nin 30/10/2018 tarihli 2016/20574 esas, 2018/5306 karar, 18/04/2016 tarihli 2015/15462 esas, 2016/6686 karar sayılı ilamları da bu yöndedir.
Takibe konu cari hesap ekstresinin kaynağı ise fatura alacağıdır. Fatura akdin kurulumuna değil, ifasına ilişkin belge olduğundan faturaya dayalı alacak talebinde bulunmak için öncelikle sözleşmesel ilişkinin kanıtlanması gerekir. Bu nedenle bu alacağın ispatı kural olarak davacıya aittir.
Tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizce ticari defter ve kayıtlar üzerinde yapılan inceleme neticesinde aldırılan ve itibar edilen bilirkişi raporuna göre usulüne uygun tutulmuş davacı tarafın ticari defterleri itibariyle davacı, davalı taraftan 19/02/2019 tarihi itibariyle 75.223,80 TL alacaklıdır. 7251 sayılı kanun ile değişik 6100 sayılı HMK’nun 222/3. Maddesi uyarınca davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını mahkememize sunması aksi taktirde usulüne uygun tutulmuş davacı taraf defterlerine itibar edileceğine dair meşruhatlı davetiye tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını mahkememize sunmamıştır. Bununla birlikte incelenen davacı şirketin ticari defterlerinden de anlaşılacağı üzere taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davalı şirketin ara ara davacıya ödemeler yaptığı ve düzenlenen faturalara süresi içerisinde itiraz etmediği tespit edilmiştir. Keza icra ve dava konusu olan 28 adet faturalara ait irsaliyelerin teslim alan bölümlerinin …, …, …, … ve … isimli şahıslar tarafından ürünlerin tam ve eksiksiz olarak imza karşılığında teslim alındığı, yine dosyaya celbedilen taraf şirketlerin BA-BS formları ile davacı tarafından sunulan faturaların BS formunda yer aldığı, davalı şirket açısından da BA formunda yer aldığı (sadece 2019 yılındaki faturaların yer almadığı, 2018 yılındaki faturaların tamamının yer aldığı) , bununla birlikte yukarıda da açıklandığı üzere tüm irsaliyeli faturaların imzalı olduğu ve ürünlerin tam ve eksiksiz alındığı, ilgili faturalara itiraz edilmediği gibi iade de edilmediği anlaşılmıştır. Bu hususlar ile HMK’nun 222/3. Maddesi de dikkate alınarak davacının üzerinde bulunan ispat yükünü yerine getirdiği ve alacağın ispat edildiği anlaşılmıştır. Davalının bu durumda, bu bedele ilişkin varsa ödeme hususunu ispat etmesi gerekir. Davalının bu alacak yönünden ödeme savunması da bulunmamaktadır.
Bu nedenlerle davanın kabulü ile, davalı tarafından … 9.İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı takibine yapılan itirazın iptali ile takibin takipteki diğer koşullarla devamına karar verilmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde icra inkar tazminatı talebinde bulunmuştur. İİK’nın 67/1.maddesine göre “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın “yüzde yirmisinden” aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Buna göre davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek için davalının haksız olması, itirazın iptaline karar verilen alacağın likit olması ve davacının talebi gerekir. Davanın kabulüne karar verilen alacak miktarının likit yani belirlenebilir bir alacak miktarı olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 75.223,80-TL alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KABULÜ İLE, davalı tarafından … 9.İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takibine yapılan itirazın İPTALİ İLE, takibin takipteki diğer koşullar ile DEVAMINA,
2-Davalının %20 oranında (15.044,76-TL) icra-inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, bu tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 5.138,53-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 1.284,64-TL harcın mahsubuna, eksik kalan 3.853,89-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-… Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk tarife bedelinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 10.579,09-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 1.284,64-TL peşin harç, 950,00-TL bilirkişi ücreti, 44,75-TL talimat masrafı ve 185,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 2.518,79-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
8-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilin huzurunda, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/06/2022

Katip … Hakim …
¸ ¸