Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/361 E. 2021/845 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/361 Esas
KARAR NO : 2021/845

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 14/07/2020
KARAR TARİHİ : 10/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkilinin, ekli ticaret sicil gazetelerinden ve ticaret odası kayıtlarından da anlaşılacağı üzere, … A.Ş.’de yönetim kurulu üyesi olduğunu, müvekkilinin aynı zamanda … A.Ş. ve grup firmalarından oluşan tüm grupta yaklaşık % 48 oranında hisse sahibi olduğunu, Yönetim Kurulu üyesi olan müvekkili ticaret sicil gazetelerini tetkik ettiğinde, kendisinden habersiz olarak bir takım toplantılar yapıldığını ve gerek içerik, şekil gerekse de esas ve konu bakımından geçersiz olan bu kararların tescil ve ilan edildiğinin görüldüğünü beyan ederek … A.Ş.’nin bir takım yönetim kurulu üyeleri tarafından hukuka aykırı olarak alınan ekte sunulan … 19. Noterliğinin …tarih, … sayılı ile tasdikli, 24.03.2020 tarihli 1 Sayılı geçersiz Yönetim Kurulu Kararlarının geçersizliğinin tespitine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacı tarafından müvekkil davalı … yönetim kurulu tarafından alındığı iddia edilen 24.03.2020 tarih ve 1 sayılı herhangi bir yönetim kurulu kararı bulunmadığını, davacının sürekli olarak … şirketlerine karşı, tutarsız, hukuksuz, mesnetsiz davalar açtığını, müvekkili davalının da dahil olduğu … grup şirketlerine bugüne kadar yedi (7) adet dava açmış bulunduğunu, hatta … 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde … E numaralı dosya ile görülmekte olan davada davacı kendi imzasını taşıyan kararlar alınırken kendisinin toplantıya çağırılmayarak, kendisine bilgi verilmeden alındığını iddia ederek, kararların geçersizliğinin ve iptalini talep ettiğini, davacının sırf şirket işleyişi ve işlerini engellemek için ardı ardına açtığı davaları kendi bile bilemediğini beyan ederek dava konusu edilen yönetim kurulu kararının mevcut olmadığı tespit edilerek davanın reddi ile her türlü yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; davalı şirketin 24.03.2020 tarihli 1 sayılı yönetim kurulu kararının ve bu karara dayanak belgelerin hükümsüzlüğünün tespiti istemine ilişkindir.
Dava konusu uyuşmazlığın; … 19.Noterliğinin … tarih,… sayı ile tasdikli, 24.03.2020 tarihli 1 sayılı yönetim kurulu kararının ve bu karara dayanak belgelerin hükümsüzlüğünün tespiti talebinin yerinde olup olmadığına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; Ticaret Sicil Kayıtlarına, İTO Kayıtlarına, Davalı firma kayıtlarına, müvekkili yönetim kurulu başkanı ve davalı firmalar arasındaki yazışmalara, bilirkişiye, yemine, tanığa, keşfe ve ikamesi mümkün her türlü yasal delile delil olarak dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Şirket defter ve kayıtlarıa, bilirkişi incelemesine, keşfe, tanığa, yemine ve her türlü yasal delile delil olarak dayanmıştır.
Davalı şirkete yazılan müzekkere cevabı gereğince 24/03/2020 tarihli Yönetim Kurulu toplantısını tüm Yönetim Kurulu Üyelerinin çağrıldığına ilişkin ilan, tebligat v.b. belgeleri ve ekleri dosya kapsamanı kazandırılmıştır.
… 8. Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan müzekkere cevabı gereğince … E. Sayılı dosyası aslı dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 21. Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan müzekkere cevabı gereğince … E. Sayılı dosyası aslı dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 11. Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan müzekkere cevabı gereğince … E. Sayılı dosyasının bir sureti dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Davalı şirketin dava tarihi itibariyle ticaret sicilinde kayıtlı yasal ikametgahının (şirket merkezinin ) mahkememizin yargı yetkisinin bulunduğu idari sınırlar içinde kaldığı saptandığından, uyuşmazlığın çözümünde HMK. nun 14/2 maddesi hükmü gereğince mahkememiz kesin yetkilidir. Davacının davalı şirketin paydaşı olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur.
6102 sayılı TTK nın 391.maddesi hükmüne göre; pay sahipleri yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitini mahkemeden isteyebilir. Davacının pay sahibi sıfatı ile bu davayı açmakta aktif husumeti bulunmaktadır.
Geçersizliği iddia olunan yönetim kurulu kararı örneği celbedilerek incelenmiş, şirketin, ortaklarından biri olduğu … A.Şirketi’nin 07.02.2019 tarihli olağan genel kurul toplantısında yönetim kurulu üyesi olarak atanmış gerçek kişi temsilci olarak …’in belirlendiği, …’in gerçek kişi temsilci görevinin sona ermesine, yönetim kurulu üyeliğinin devamı süresince yerine …’nın gerçek kişi temsilci olarak belirlenmesine ve şirket adına hareket etmesine karar verildiği, kararın Yönetim kurulu başkanı …ve yönetim kurulu üyesi … ve … A.Ş. Yönetim Kurulu üyesi adına Arsen Manuelyan tarafından imzalandığı, …’nin imzasının bulunmadığı görülmüştür.
6102 Sayılı TTK’nun Yönetim Kurulu Toplantılarında alınacak kararlara yönelik 390. Maddesi aşağıdaki şekildedir:
” (1) Esas sözleşmede aksine ağırlaştırıcı bir hüküm bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu üye tam sayısının çoğunluğu ile toplanır ve kararlarını toplantıda hazır bulunan üyelerin çoğunluğu ile alır. Bu kural yönetim kurulunun elektronik ortamda yapılması hâlinde de uygulanır.
(2) Yönetim kurulu üyeleri birbirlerini temsilen oy veremeyecekleri gibi, toplantılara vekil aracılığıyla da katılamazlar.
(3) Oylar eşit olduğu takdirde o konu gelecek toplantıya bırakılır. İkinci toplantıda da eşitlik olursa söz konusu öneri reddedilmiş sayılır.
(4) Üyelerden hiçbiri toplantı yapılması isteminde bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu kararları, kurul üyelerinden birinin belirli bir konuda yaptığı, karar şeklinde yazılmış önerisine, en az üye tam sayısının çoğunluğunun yazılı onayı alınmak suretiyle de verilebilir. Aynı önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılmış olması bu yolla alınacak kararın geçerlilik şartıdır. Onayların aynı kâğıtta bulunması şart değildir; ancak onay imzalarının bulunduğu kâğıtların tümünün yönetim kurulu karar defterine yapıştırılması veya kabul edenlerin imzalarını içeren bir karara dönüştürülüp karar defterine geçirilmesi kararın geçerliliği için gereklidir.
(5) Kararların geçerliliği yazılıp imza edilmiş olmalarına bağlıdır.”
6102 Sayılı Kanunun batıl kararlar başlıklı 391 maddesine göre;
” (1) Yönetim kurulunun kararının batıl olduğunun tespiti mahkemeden istenebilir. Özellikle;
a) Eşit işlem ilkesine aykırı olan,
b) Anonim şirketin temel yapısına uymayan veya sermayenin korunması ilkesini gözetmeyen,
c) Pay sahiplerinin, özellikle vazgeçilmez nitelikteki haklarını ihlal eden veya bunların kullanılmalarını kısıtlayan ya da güçleştiren,
d) Diğer organların devredilemez yetkilerine giren ve bu yetkilerin devrine ilişkin, kararlar batıldır.”
Davalı Şirket’in dört yönetim kurulu üyesinin bulunduğu, TTK’nın 390/1. maddesi gereğince toplantıda üç üyenin katılımı ve oyuyla karar alındığı; ancak davacı yönetim kurulu üyesinin bu toplantıdan haberdar edildiğine dair bir delil bulunmadığı anlaşılmıştır. TTK’nın 390/4. maddesi gereğince, üyelerden hiçbiri toplantı yapılması isteminde bulunmadığı takdirde, yönetim kurulu kararlarının kurul üyelerinden birinin belirli bir konuda yaptığı karar şeklinde yazılmış önerisine en az üye tam sayısının çoğunluğunun yazılı onayı alınmak suretiyle verilebilir. Aynı önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılmış olması bu yolla alınacak kararın geçerlilik şartıdır. TTK’nın bu hükmüne göre çağrısız yönetim kurulu toplantısı yapılması mümkün ise de, önerinin tüm yönetim kurulu üyelerine yapılması alınacak kararın geçerlilik şartıdır. Bu hususu ispat yükü davalı üzerindedir. Davalı tarafça iptali talep edilen yönetim kurulu kararının öneri aşamasında davacıya yapıldığı ispat olunamamıştır. TTK’nun 390/4 fıkrası bu hususu açıkça geçerlilik şartı olarak kabul ettiğinden, artık etki kuralı uygulanmaz( Yargıtay 11 H.D’nin 08/11/2018 tarihli 2016/13709 E. 2018/6448 K. Sayılı ilamı) . Davacı tarafça kararın yok hükmünde olduğunun tespiti istenilmiş ise de; TTK’nun 390/4 maddesi ile TTK’nun 391 maddesi birlikte değerlendirildiğinde, anılan karar TTK’nun 391 maddesi uyarınca anonim şirketin temel yapısına uymayan mahiyette bulunduğundan butlan ile malul olduğu sonucuna ulaşılmış, bu nedenle, davacının 18/03/2020 tarihli 2020/4 karar numaralı yönetim kurulu kararının butlanının tespiti talebinin kabulüne, ilgili yönetim kurulu kararının TTK 390/4 fıkrası uyarınca batıl olduğunun tespitine karar verilmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalı şirketin 18.03.2020 tarihli, 2020/4 nolu Yönetim Kurulu Kararının BATIL OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,90 TL daha harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 54,40.-TL başvurma harcı ile 96,60.-TL posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 151,00.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avans kalmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/12/2021

Katip …
E İmzalıdır

Hakim …
E İmzalıdır