Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/334 E. 2022/150 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/334 Esas
KARAR NO : 2022/150

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 06/07/2020
KARAR TARİHİ : 01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili bankanın … Şubesi tarafından, Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden … ve …A.Ş.’nin müteselsil kefaleti ile …Tic.A.Ş. lehine işletme kredisi, borçlu cari kredi ve gayrinakdi kredi tesis edilerek kullandırıldığını, söz konusu kredilerin ödenmesi amacıyla kredi borçlusu şirkete ve müteselsil kefillere … 30. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamenin keşide edildiğini, ancak herhangi bir ödemenin söz konusu olmadığını, … 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve …D. İş sayılı dosyasından, borçluların menkul, gayrimenkul ve 3. şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verildiğini, işbu ihtiyati haciz kararının, … 33. İcra Müdürlüğü’nün …E. sayılı dosyasından uygulandığını ve borçlular hakkında icra takibi başlatıldığını, davalı borçluların borçlu oldukları, … 3. İcra Hukuk Mahkemesi … E. sayılı dosyasından alınan 13.02.2020 tarihli bilirkişi raporu ile sabit olduğunu, davalı borçluların, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine, yetkiye, işlemiş faize, borca ve ferilerine itiraz ettiklerini belirterek; davalı borçluların, … 33. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına yapılan takibe, yetkiye, faiz türüne ve oranına ve miktarına ilişkin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazlarının iptaline ve takibin devamına, davalı borçlunun % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalılara yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmedikleri gibi, yazılı bildirimde de bulunmadıklarından, H.M.K nun 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettikleri varsayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; İ.İ.K.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
… 33. İcra Müdürlüğü’nün …sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 4.151.668,53 -TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalının yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu, icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran, itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
HMK’nun 137 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının icra takibine dayanak genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan krediler nedeniyle davalılardan alacağının varlığı ve miktarı, temerrüt, işlemiş faiz ve inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı, davalının itirazının haklı olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış,… 33. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası, genel kredi sözleşmesi, kefalet sözleşmesi, hesap özeti, kat ihtarı ve tebliğ şerhi asılları getirtilerek dosya arasına alınmış, davacının iddiası, davalıların savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için; taraflar arasındaki sözleşmenin X.2 bendi uyarınca davacı bankanın Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmıştır.
20/09/2021 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle ; dava konusu alacak tutarının, davacı …Bankası A.Ş. ile dava dışı asıl borçlu …Tic.A.Ş. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine istinaden, dava dışı şirkete kullandırılan Taksitli Ticari Kredi, Borçlu Cari Hesap Kredisi ve Teminat Mektubu borcundan kaynaklandığı, dava dışı asıl borçlu bakımından taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek, takip tarihi itibariyle yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın Taksitli Ticari Kredi ve Borçlu Cari Hesap kredisi nedeniyle toplam 4.144.188,53 TL nakit alacak tutarı ve meri … no.lu teminat mektubundan dolayı 7.500,00 TL gayrinakit alacak tutarının bulunduğu, davacı banka talebinin de aynı olduğu, davacı banka tarafından, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce toplam 266.190,68 TL tahsilat bulunduğu, Yargıtay emsal kararlarına göre, takipten sonra ancak davadan önce yapılan ödemelerin, itirazın iptali davasında dikkate alınmasının zorunlu olduğu gözetilerek 266.190,68 TL ödeme için, takip tarihi ve ödeme tarihi arasındaki zaman dilimi için faiz ve faizden kaynaklı BSMV hesaplandığında, geriye 239.466,67 TL kaldığı, hesaplanan bu tutarın, davacının takip tarihi itibariyle mevcut alacağından mahsup edilmesinin gerektiği, söz konusu tutar TBK’nın 100. maddesi uyarınca öncelikle faiz ve masraflardan olmak üzere, dava dışı asıl borçlu bakımından takip tarihi itibariyle hesaplanan 4.144.188,53 TL’dan düşüldüğünde, davacı bankanın ticari kredilerden dolayı 3.904.721,86 TL (= 4.144.188,53 TL – 239.466,67 TL) nakit ve 7.500,00 TL gayri nakit alacak tutarı bulunduğu, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde, davalı kefiller … ve ….A.Ş.’nin ayrı ayrı olarak 5.250.000,00 TL’lık geçerli kefaletlerinin bulunduğu, davalı kefillerden; …A.Ş.,’nin dava dışı asıl borçlu ile birlikte 15.06.2019 tarihinde temerrüde düştüğü, dava dışı asıl borçlu için takip tarihi itibariyle hesaplanan ve davalı kefilin kefalet limiti içinde kalan 3.904.721,86 TL nakit borçtan, adı geçen kefilin müteselsilen sorumlu tutulabileceği, …’ya gönderilen kat ihtarnamesi tebliğ edilemediğinden, adı geçenin takiple temerrüde düştüğü, ancak adı geçen davalı kefil tarafından, diğer davalı kefil ve dava dışı asıl borçlu ile birlikte davacı bankaya gönderilen “Cevabi İhtarname”de, kat ihtarının kendisine de tebliğ edildiğinin beyan edildiği, bu sebeple, adı geçen davalı kefil bakımından terditli hesaplama yapılarak mahkemeye sunulduğu, davalı Kefilin Takiple Temerrüde Düştüğü Esas Alındığında; takip tarihi itibariyle sorumlu tutulabileceği nakit borç tutarının 3.850.568,34 TL olduğu, davalı Kefilin dava dışı asıl borçlu ile birlikte aynı gün temerrüde düştüğü esas alındığında ise dava dışı asıl borçlu için hesaplanan 3.904.721,66 TL nakit borç tutarından davalı kefilin de sorumlu tutulabileceği, Yargıtay emsal kararlarına göre, kefillerin gayrinakdi kredilerin deposundan sorumlu tutulabilmesi için, sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunmasının gerektiği, fakat huzurdaki davaya konu kredi sözleşmesi incelendiğinde, kefillerin, gayrinakdi kredilerin deposundan sorumlu olduğuna ilişkin bir hükme rastlanmadığı, bu nedenle, 7.500,00 TL’lık teminat mektubundan kaynaklanan gayrinakdi borcun deposundan adı geçen davalı kefillerin sorumlu tutulamayacağı, ticari kredilerden kaynaklanan Asıl Alacak tutarına, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin I-10. maddesi uyarınca, yıllık % 40,00 oranı üzerinden temerrüt faizi talep edilebileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce; dosyanın daha önce rapor tanzim eden bilirkişiye tevdii ile; takibe dayanak genel kredi sözleşmesi kapsamında kredi lehdarına taksitli ticari kredi ve borçlu cari hesap kredisi kullandırıldığı ve her iki kredinin akdi faiz oranının farklı olduğu anlaşıldığından, takdir mahkemeye ait olmak üzere; temerrüt faiz oranının, her iki kredi yönünden ayrı ayrı tespit edilerek temerrüt tarihinden takip tarihine kadar işlemiş temerrüt faizi hesaplaması yapılmasının, bu hesaba göre tespit edilecek takip tarihindeki alacak tutarından takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin de her iki kredi yönünden tespit edilecek temerrüt faiz oranlarına göre takip tarihinden tahsilat tarihine kadar işlemiş faiz ve asıl alacak toplamından mahsubunun yapılmasının( kefil …’in takiple temerrüde düştüğünün kabulü ihtimaline binaen her iki davalı yönünden takip ve dava tarihi itibariyle alacağın ayrı ayrı hesaplanmasının) istenilmesine karar verilmiştir.
24/11/2021 havale tarihli bilirkişi ek raporunda; dava dışı asıl borçlu bakımından taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek, takip tarihi itibariyle yapılan hesaplama sonucunda, davacı bankanın Taksitli Ticari Kredi ve Borçlu Cari Hesap kredisi nedeniyle toplam 4.116.734,13 TL nakit alacak tutarı ve meri … no.lu teminat mektubundan dolayı 7.500,00 TL gayrinakit alacak tutarının bulunduğu, davacı banka tarafından, takip tarihinden sonra ancak dava tarihinden önce toplam 266.190,68 TL tahsilat yapıldığı, Yargıtay emsal kararlarına göre, takipten sonra ancak davadan önce yapılan ödemelerin, itirazın iptali davasında dikkate alınmasının zorunlu olduğu gözetilerek, söz konusu ödemeler TBK’nın 100. maddesi uyarınca öncelikle faiz ve masraflardan olmak üzere, tahsilat tarihlerine kadar hesaplanan alacak tutarından düşüldüğünde, davacı bankanın ticari kredilerden dolayı dava tarihi itibariyle 5.087.516,16 TL nakit ve 7.500,00 TL gayri nakit alacak tutarının bulunduğu, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinde, davalı kefiller … ve…Tic.A.Ş.’nin ayrı ayrı olarak 5.250.000,00 TL’lık geçerli kefaletleri bulunduğu, davalı kefillerden; …Tic.A.Ş., dava dışı asıl borçlu ile birlikte 15.06.2019 tarihinde temerrüde düştüğünden, dava dışı asıl borçlu için hesaplanan; takip tarihi itibariyle toplam 4.116.734,13 TL nakit borç tutarından, dava Tarihi itibariyle ise toplam 5.087.516,16 TL nakit borç tutarından adı geçen kefilin müteselsilen sorumlu tutulabileceği, …’ya gönderilen kat ihtarnamesi tebliğ edilemediğinden, adı geçenin takiple temerrüde düştüğü kanaatine ulaşıldığı, bu sebeple adı geçen kefil bakımından takip tarihine kadar dava konusu kredilere akdi faiz oranları üzerinden ve takip tarihinden itibaren ise temerrüt faiz oranları üzerinden faiz hesaplandığı, bu durumda; takip tarihi itibariyle toplam 4.090.036,75 TL nakit borç tutarından, dava tarihi itibariyle ise toplam 5.060.630,14-TL borç tutarından sorumlu olduğu, Yargıtay emsal kararlarına göre, kefillerin gayrinakdi kredilerin deposundan sorumlu tutulabilmesi için, sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunması gerekmektedir. Fakat huzurdaki davaya konu kredi sözleşmesi incelendiğinde, kefillerin, gayrinakdi kredilerin deposundan sorumlu olduğuna ilişkin bir hükme rastlanmamıştır. Bu nedenle, 7.500,00 TL’lık teminat mektubundan kaynaklanan gayrinakdi borcun deposundan adı geçen davalı kefillerin sorumlu tutulamayacağı, dava konusu kredilerin Asıl Alacak tutarlarına, taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin I-10. maddesi ve Yargıtay HGK’nun, 02.05.2019 Tarih, 2017/1650 E., 2019/507 K. uyarınca; … no.lu Borçlu Cari Hesap Kredisi için yıllık % 40,00 oranı üzerinden, … no.lu Taksitli Ticari Kredisi için ise yıllık % 29,63 oranı üzerinden, temerrüt faizi talep edilebileceği belirtilmiştir.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; davacı banka ile dava dışı kredi lehdarı … Tic. A.Ş arasında 11/05/2018 tarihli 4.200.000,00-TL limitli genel kredi sözleşmesi yapıldığı, davalıların sözleşmeyi 5.250.000,00-TL limit ile müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, sözleşmenin yapıldığı tarih itibariyle dava dışı kredi lehdarı şirketin şirketin ortağı ve yetkilisi olan davalı Ali Nihat Bozatlı’nın kefaletinin geçerliliği için eş rızasına gerek bulunmadığı, kefaletlerin TBK’nun 583 maddesi kapsamında geçerli olduğu, yukarıda belirtilen genel kredi sözleşmesi kapsamında davalı kredi lehdarı şirkete taksitli ticari kredi, borçlu cari hesap kredisi ve teminat mektubu kredisi kullandırıldığı, taksitli ticari kredinin ilk dokuz taksibib gecimelerle ödendiği, onuncu taksidinin ise yaklaşık üç ay gecikme ile ve kısmen ödendiği, bu nedenle hesabın 11/06/2019 tarihinde kat edildiği, 24 saatlik mehil içeren kat ihtarının dava dışı kredi lehdarı şirket ile davalı kefillere tebliğe çıkartıldığı, kredi lehdarı şirket ile davalı kefil … şirketi’ne tebligatın 13/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, kredi lehdarı şirket ve kefil ANB şirkei’nin 15/06/2019 tarihinde temerrüde düştükleri, davalı kefil …’ya ise tebligatın yapılamadığı anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nun 7. maddesinin 1. fıkrasının 2. cümlesinde: “Ancak, kefil ve kefillere, tahahhüt veya ödemenin yapılmadığı veya yerine getirilmediği ihbar edilmeden temerrüt faizi yürütülemez.” hükmüne yer verilmiştir. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2018/3501 esas 2019/3769 Karar sayılı, 12/06/2019 tarihli ilamının konuya ilişkin bölümü aşağıdaki şekildedir:
“TTK yasa tasarısının 7. maddesinin 1. fıkrasına eklenen 2. cümle ilgili olarak kanunlaşma sürecinde verilen önerge ve kanunun gerekçesinde kefile alacağın ve borcun yerine getirilmediğinin ihbarı gerektiği, ihbar edilmeden asıl borçlunun temerrüdü yönünden kefillerden temerrüt faizi istenemeyeceği belirtilmiştir. Eklenen bu fıkra 6762 sayılı Eski TTK’nunda bulunmayan yeni bir hükümdür.
6102 sayılı TTK’nun yürürlükte olduğu dönem içerisindeki kefillere yönelik alacağın tahsili yönündeki hukuki işlemlerde bu hükmün uygulanması gerekir. Buna göre asıl borçlunun borcunu ödemediği müteselsil kefile ihbar edilmedikçe asıl borçlunun temerrüdü nedeniyle oluşan temerrüt faizinden müteselsil kefil sorumlu tutulamaz.
Ancak kefil kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu olacağından kendi temerrüdü sonucu ortaya çıkan temerrüt faizleri ve fer’ilerinden sınırsız olarak sorumlu tutulabilir.
Somut olaya gelince davalı kefil ………. hesap kat ihtarnamesi tebliğ edilememiş, davalı icra takip tarihi itibarıyla temerrüde düşmüş olup, mahkemece bu davalı yönünden icra takibinden önceki döneme ilişkin temerrüt faizi uygulanmayacağı yönündeki gerekçesi usul ve yasaya uygun olup, mahkeme hükmünün onanması gerektiğinden, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 02.07.2018 gün, 2016/18998 E. – 2018/3728 K. sayılı bozma ilamının kaldırılarak, usul ve yasaya uygun bulunan mahkeme hükmünün onanmasına karar vermek gerekmiştir.”
Davalı kefil … adına çıkartılan ihtarname içerir tebligatın iade edildiği, İİK’nun 68/b hükmünün kefiller yönünden uygulanamayacağı ve TTK’nun 7/1-2.cümle maddesi birlikte nazara alındığında, bu kefil yönünden temerrüt tarihi takip tarihi olduğu kabul edilmiştir. Bu kabul nedeniyle bu kefil için kat tarihinden temerrüt tarihi olan takip tarihine kadar akdi faiz işletilmesi gerekmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşmenin I-10 maddesinde müşterinin temerrüdü halinde, temerrüdün doğduğu tarihten itibaren fiili ödemenin gerçekleştirildiği tarihe dek bankaca tespit edilmiş en yüksek kredi faizi oranının yıllık %50 fazlası ilavesi ile temerrüt faiz oranının tespit edileceği kararlaştırılmıştır. Davacı banka tarafından dava konusu kredilere uygulanan en yüksek akdi faiz oranı %31’dir. Buna %50 ilave ile bulunan temerrüt faizi oranı yıllık %46,50’dir. Davacı tarafından ise takipte yıllık %40 oranında temerrüt faizi talep edilmiş olduğundan, taleple bağlı kalınarak hesaplama yapılan bilirkişi raporu kök rapor takip tarihindeki toplam alacak tutarı bakımından hükme esas almaya elverişli bulunmuştur. Bilimsel verilere göre hazırlanmış, teknik açıdan yeterli ve denetime açık bilirkişi raporu ile takip tarihi itibariyle davacının dava dışı kredi lehdarı şirketten takip tarihi itibariyle 4.035.892,10-TL asıl alacak,103.139,46-TL işlemiş temerrüt faizi, 5.156,96-TL BSMV olmak üzere toplam 4.144.188,52-TL nakdi alacağının, 7.500,00-TL gayrınakdi alacağının bulunduğu tespit edilmiştir.
Davalı kefil …’e kat ihtarının tebliğ tarihi ve temerrüt tarihi kredi lehdarı ile aynı tarih olduğundan, TTK’nun 7 ve 589 maddeleri uyarınca davalı kefil yukarıda tespit edilen nakdi alacak tutarlarından asıl borçlu ile birlikte müteselsil olarak sorumludur.
Öte yandan yukarıda değinildiği üzere davalı kefil …’nın takip ile temerrüde düştüğü mahkememizce kabul olunmuştur. Bilirkişi kök raporunda bu kefil yönünden takip tarihine dek akdi faiz işletilerek tapılan hesaplama sonucunda davacının davalı kefilden takip tarihi itibariyle, 4.035.892,10-TL asıl alacak, 51.564,68-TL işlemiş akdi faiz, 2.578,23-TL BSMV olmak üzere toplam 4.090.035,01-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Takip tarihinden sonra icra dosyasından 05/09/2019 tarihinde 288.958,09-TL ve 15/01/2020 tarihinde 56.963,57-TL tutarında tahsilatlar yapılmıştır. Mahkememizce TBK’nun 100 maddesi uyarınca tahsilatlar önce faiz ve masraflardan mahsup edilerek dava tarihi itibariyle alacağın tespiti için aldırılan bilirkişi ek raporunda; davacının, davalı kefil …Şirketi’nden dava tarihi itibariyle 3.964.702,35-TL asıl alacak, 1.0069.346,49-TL işlemiş faiz, 53.467,32-TL BSMV olmak üzere toplam 5.0087.516,16-TL alacaklı olduğu, davalı kefil …’dan ise dava tarihi itibariyle 3.964.164,87-TL asıl alacak, 1.044.252,64-TL işlemiş faiz, 52.212,63-TL BSMV olmak üzere toplam 5.060.630,14-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Yargıtay yerleşik içtihatlarında, itirazın iptali davalarında, takip ve dava tarihi arasında yapılan tahsilatlar yönünden davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığı belirtilmektedir. Takip ve dava tarihi arasında yapılan tahsilatların, takip tarihi itibariyle mevcut olan alacağı azaltmış olması ihtimalinde itirazın iptalini talep eden davacının bu azalan tutar yönünden dava açmakta hukuki yararı olamayacağı tartışmasızdır. Öte yandan somut olayda davacı tarafından takip tarihinden sonra yapılan tahsilatlara rağmen dava tarihi itibariyle alacak tutarının daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Şu halde yapılan tahsilatlara rağmen dava tarihi itibariyle takip tarihinden daha yüksek alacağı bulunan davacı bankanın, tahsilatları düşmeksizin dava açmakta hukuki yararı mevcuttur. Bu durumda takip tarihinden sonra yapılan tahsilatlar icra müdürlüğünce infazda aşamasında dikkate alınmalıdır.
Yukarı yapılan tüm saptamalar çerçevesinde; mahkememizce davanın kısmen kabulüne … 33 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takibine; davalı … tarafından nakdi alacak yönünden yapılan itirazın ( … 10 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile ve takip borçlularının kendi aralarında tahsilde tekerrür olmamak üzere); 4.035.892,10-TL asıl alacak,103.139,46-TL işlemiş temerrüt faizi, 5.156,96-TL BSMV olmak üzere toplam 4.144.188,52-TL alacak yönünden iptali ile, takibin; asıl alacak olan 4.035.892,10-TL ye takip tarihinden itibaren yıllık %40 oranında işletilecek temerrüt faizi ile birlikte devamına, davalı … tarafından nakdi alacak yönünden yapılan itirazın ( … 10 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile ve takip borçlularının kendi aralarında tahsilde tekerrür olmamak üzere); 4.035.892,10-TL asıl alacak, 51.564,68-TL işlemiş akdi faiz, 2.578,23-TL BSMV olmak üzere toplam 4.090.035,01-TL alacak yönünden İPTALİ ile, takibin; asıl alacak olan 4.035.892,10-TL ye takip tarihinden itibaren yıllık %40 oranında işletilecek temerrüt faizi ile birlikte devamına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Davacı alacağı likit nitelikte olupi davalılar itirazlarında haksız bulunduklarından, İİK’nun 67/2 fıkrası uyarınca davalıların hüküm altına alınan tutarın takdiren %20’si oranında inkar tazminatı ile sorumlu tutulmaları gerekmiştir.
Taraflar arasındaki genel kredi ve kefalet sözleşmelerinde, kefillerin gayrınakdi çek depo bedelinden sorumlu olacaklarına dair açık hüküm bulunmadığından, davacının gayrınakdi alacağa yönelik talebi reddedilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ ile; … 33 İcra Müdürlüğünün …esas sayılı takibine;
Davalı … tarafından nakdi alacak yönünden yapılan itirazın ( … 10 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası ile ve takip borçlularının kendi aralarında tahsilde tekerrür olmamak üzere); 4.035.892,10-TL asıl alacak,103.139,46-TL işlemiş temerrüt faizi, 5.156,96-TL BSMV olmak üzere toplam 4.144.188,52-TL alacak yönünden İPTALİ ile, takibin; asıl alacak olan 4.035.892,10-TL ye takip tarihinden itibaren yıllık %40 oranında işletilecek temerrüt faizi ile birlikte DEVAMINA,
Davalı … tarafından nakdi alacak yönünden yapılan itirazın ( … 10 İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyası ile ve takip borçlularının kendi aralarında tahsilde tekerrür olmamak üzere); 4.035.892,10-TL asıl alacak, 51.564,68-TL işlemiş akdi faiz, 2.578,23-TL BSMV olmak üzere toplam 4.090.035,01-TL alacak yönünden İPTALİ ile, takibin; asıl alacak olan 4.035.892,10-TL ye takip tarihinden itibaren yıllık %40 oranında işletilecek temerrüt faizi ile birlikte DEVAMINA,
2- Nakdi alacak yönünden hüküm altına alınan alacak tutarının takdiren % 20 si oranında 828.837,70-TL inkar tazminatının, davalı … bu tutarın 818.007,00-TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Her iki davalı tarafından gayri nakdi alacak yönünden yapılan itirazın iptali talebinin REDDİNE,
4-Takipten sonra davadan önce yapılan; 05/09/2019 tarihli 288.958,09-TL tutarlı ve 15/01/2020 tarihli 56.963,57-TL tutarlı ödemelerin infazda dikkate alınmasına,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 283.089,52-TL nispi karar ve ilam harcından 50.142,03-TL peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 232.947,49-TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan (Davalı …Şirketi tamamından, davalı … 2228.288,54-TL’sinden sorumlu olmak üzere) tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 130.066,89 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan (Davalı …Şirketi tamamından, davalı … 129.525,35-TL’sinden sorumlu olmak üzere) alınarak davacıya verilmesine,
7-Gayrınakdi alacak yönünden Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.100,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Nakdi alacak yönünden davalı Ali Nahit Bozaltı’ya karşı açılan davada reddedilen miktar üzerinden Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 7.839,96-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 1.294,40-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre % 99 ‘unun davalılardan (Davalı …Anonim Şirketi tamamından, davalı … 1.292,07-TL’sinden sorumlu olmak üzere)alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı tarafça dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından ve yatırılan gider avansı olmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
11-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı , davalı tarafın yokluğunda, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.01/03/2022

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

HARÇ BEYANI /
283.089,52-TL KARAR HARCI
50.142,03-TL PEŞİN HARÇ /
232.947,49-TL KALAN HARÇ

DAVACI GİDERİ /
54,40-TL BVH VE VSH.
1.000,00-TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
240,00-TL POSTA MAS. /
1.294,40-TL TOPLAM