Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/331 E. 2021/57 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/331 Esas
KARAR NO:2021/57

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/10/2013
KARAR TARİHİ:21/01/2021

….Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/03/2014 tarih, … Esas ve … Karar sayılı ilamının davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Mahkememiz kararı, Yargıtay …Hukuk Dairesinin 26/05/2015 tarih, 2014/… Esas ve 2015/… Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiş ve dosyanın ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı numarasını aldığı ve Mahkemenin faaliyetlerinin durması ve dosyalarının ….Asliye Ticaret Mahkemesine aktarılmasıyla anılan dosyanın ….Asliye Ticaret Mahkemesinde … Esas sayılı sırasına kaydının yapıldığı bu kez, Mahkememizden verilen 08/06/2017 tarih, … Esas ve 2017/… Karar sayılı ilamının davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Mahkememiz kararı, Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin 02/12/2019 tarih, 2018/… Esas ve 2019/… Karar sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiş olduğu ve dosyanın Mahkememizin 2020/331 Esas sayılı sırasına kaydedildiği anlaşılmakla Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı banka ile dava dışı 3.Kişi … A.Ş arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşmeyi müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını, asıl borçlunun sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğinden dolayı … Noterliğinin 17/05/2012 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile hesabın kat edildiğini, kat ihtarnamesine rağmen davacı banka alacağının ödenmediğini, bu nedenle davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini beyan ederek itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20’den az olmamk şartı ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı bankanın talep ettiği alacak kalemlerinin kredi sözleşmesinin imzalanmasına bağlı risklere ilişkin olduğunu, ne varki risklerin gerçekleşip gerçekleşmediğinin belli olmadığını, teminat mektubunun paraya çevrildiğine ilişkin belge sunulmadığını, mektup bedelinin depo edilmesi hususunda ihtar gönderilmeden davalı aleyhine icra takibi yapılamayacağını, davaya konu çek taahhüt risklerinin mevzuat hükümleri uyarınca gerçekleşmesinin mümkün olmadığının aksinin ispatının davacıya ait olduğunu, genel kredi sözleşmesinin 05/02/2002 tarihinde imzalandığını, asıl borçlunun 2007 yılında iflas ettiğini bu nedenle alacağın zamanaşımına uğradığını, talep edilen faiz miktarının faiş olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; İİK.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının icra takibine dayanak genel kredi sözleşmesi nedeniyle, davalıdan (müteselsil kefil sıfatı ile) alacaklı olup olmadığı, davalının itirazının haklı olup olmadığı, teminat mektubu riski, iflas masası kayıt ücreti, ihtarname masrafı, çek taahhüt riski ve teminat mektubu komisyonu ile icra inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasının tetkikinden; davacının, dava dışı kredi lehtarı …. A.Ş, davalı ve dava dışı… aleyhine toplam 29.992,08-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalının yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu, icra takibinin İİK’nun 62.maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
….Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının 21/01/2014 tarihli celsesinde taraflar arasındaki ilişkinin sözleşmeden kaynaklanması ve alacağın muacceliyet tarihi itibari ile 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmamış olması nedeni ile davalı vekilinin zamanaşımı itirazının esas hükümle birlikte temyizi kabil olmak üzere reddine karar verilmiştir.
….Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/03/2014 tarih, … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile; “Davanın KABULÜ ile, Davalının … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile, takibin;
A-) Nakdi krediler yönünden; 4.392,08-TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık % 72 temerrüt faizi ve bu faizin % 5 i oranında BSMV ile devamına, 878,41-TL icra inkar tazminatının İİK 67 mad gereğince davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B-)Gayri nakdi krediler açısından, 25.600TL nin faiz getirmeyen hesapta depo edilmesi sureti ile takibin devamına, ” dair karar verilmiştir.
….Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/03/2014 tarih, … Esas ve … Karar sayılı ilamının davalı taraf tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay’a gönderilmiş ve Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 26/05/2015 tarih, 2014/… Esas ve 2015/… Karar sayılı ilamı ile;
“Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de, bilirkişi raporunda sadece 4 adet genel kredi sözleşmesi incelenmiş, icra dosyasına sunulan diğer 2 genel kredi sözleşmesi yönünden inceleme yapılmadığı gibi, görüş de bildirilmemiştir. Bu durumda mahkemece, icra dosyasına sunulan tüm genel kredi sözleşmelerinin eksik olan sayfaları da getirtilmek suretiyle bilirkişiye incelettirilip, bu inceleme sonucuna göre davalının zamanaşımı def’i de değerlendirilmek suretiyle ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp, bu raporda özellikle takip konusu teminat mektubu ve çeklerin hangi genel kredi sözleşmesi kapsamında verildiği de tespit ettirilerek deliller hep birlikte değerlendirilip varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar” verilmesi gerektiği belirtilerek verilen karar bozulmasına karar verilmiş ve dosyanın ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı numarasını aldığı ve Mahkemenin faaliyetlerinin durması ve dosyalarının ….Asliye Ticaret Mahkemesine aktarılmasıyla anılan dosyanın ….Asliye Ticaret Mahkemesinde … Esas sayılı sırasına kaydının yapıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce 25/01/2016 tarihli duruşmada bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bilirkişi …’un 25/05/2016 teslim tarihli raporunda tespit edilen ve dava dosyasında eksik olduğu belirlenen;
Davacı …Ş. nin dava dışı …. A.Ş. Lehine davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğu genel kredi sözleşmesi nedeniyle(…’a devredilen… … Şubesince verilen) 600 TL bedelli … Müdürlüğüne hitaben 03/11/2000 tarihli kesin ve süresiz teminat mektubunun davacı bankaca geri alınıp alınmadığı, teminatın halen devam edip etmediği,
Ve yine davacı …Ş. nin dava dışı …. A.Ş.ye bu şirketin 20/11/2007 tarihindeki iflasından önce verilen çek karnesi nedeniyle iflas tarihinden sonra bu çekler için davalıdan talep edilen sorumluluk tutarlarının iflas masasına alacak olarak kaydettirilip ettirilmediği,
Hususlarında yazılan müzekkere cevaplarında; teminat mektubunun iade edilmediği ve paraya çevirilmediği, dava dışı şirketin iflas masası olan İstanbul 3.İflas dairesinin 2007/20 iflas dosyasında 25.705,00 TL alacak başvurusunun tamamının kabul edildiği bildirimiştir.
Yukarıdaki müzekkere cevapları geldikten sonra dosya ek rapor tanzimi için bilirkişi …’a tevdii edilerek 28/04/2017 teslim tarihli ek raporu alınmıştır.
Her iki raporda özetle;dava dışı … AŞ ile davacı banka arasında 25/01/2001, 28/03/2001, 16/08/2001 ve 05/02/2002 tarihli 4 adet toplam 53.000-TL’lik genel kredi sözleşmesi imzalandığı, ek olarak 29/08/2000 tarihli 250.000 DEM -127.822,74 EURO ve 17/10/2001 tarihli 100.000 EURO olmak üzere 227.822,74 EURO tutarında genel kredi sözleşmesi imzalandığı, davalı …’nin 53.000 TL ve 227.822,74 EURO limitle müşterek borçlu-müteselsil kefil olduğu;
600 TL bedelli 03/11/2000 tarihli kesin ve süresiz teminat mektubunun 29/08/2000 tarihli ( 250.000 DEM-127.822,74EURO bedelli) kredi sözleşmesi gereğince düzenlenip dava dışı şirkete verildiği, teminat mektubu komisyon bedelinin de 3.230,42 TL olduğu, teminat mektubu düzenleme tarihi itibariyle taraflar arasında imzalanan çek taahhütnamesi yada çek kredi sözleşmesi bulunmadığı, bankanın talebinin genel kredi sözleşmesinin 30.8 ve 30.9 maddesine dayandığı, bu madde de “müşteri bankanın kefalet veya garanti ettiği tutarları istemi halinde derhal Bankaya nakden yatırmayı taahhüt eder” denmiştir. Kefaleti düzenleyen 14 mad de ise kefilin aynı sorumluluğu üstlendiğine dair açık bir hüküm yada atıf olmadığı, nakde dönüşmeyen teminat mektubu bedelinin davalı kefilden istenemeyeceğini,
25 adet çek yaprağına ait 25.000 TL çek taahhüt riskinin tahsili isteminde ise;dava dışı … AŞ nin davacı bankanın … şubesinde bulunan vadesiz hesabına bağlı olarak 3167 sy ve 5914 sy gereğince çek karnesi verildiği, karnenin teslimi ile taraflar arasında dönülemeyecek sözleşme yapıldığı,bunun dışında taraflar arasında imzalanan çek taahhütnamesi yada çek kredi sözleşmesi bulunmadığı,çeklerin 2004 yılında dava dışı şirkete verildiği, taraflar arasında bulunan genel kredi sözleşmesini 30.9 maddesinde “müşteri bankanın kefalet veya garanti ettiği tutarları istemi halinde derhal Bankaya nakden yatırmayı taahhüt eder” hükmünün bulunduğu, davacı bankanın bu madde gereğince 25.000-TL çek taahhüt riski talebinde bulunduğunu, sözleşmenin müşterinin çek kullanması başlıklı 3/7 maddesinde “banka müşteriye verdiği çek karnelerinin geri verilmesini her zaman isteyebilir müşteri kredinin kapatılması halinde çekleri iade edecektir” hükmüne yer verildiğini, ancak kefilin doğrudan çek yükümlülük tutarlarından sorumlu olduğuna dair açık bir hükmün bulunmadığını, kaldı ki 20/11/2007 tarihinde iflasına karar verilen dava dışı şirketin bundan sonra çek keşide edemeyeceğini, bu tarih itibariyle en son keşide edilen çek yaprağının da ibraz süresinin geçtiği ve pratikte davacıya ibrazının mümkün olmadığı,kaldı ki teminat tutarlarının iflas masasına kaydedilmesi ve kaydedilen alacağında vesikaya bağlanması ile davalı kefilin çek yükümlülük tutarlarından sorumlu olmadığı,
500,00 TL kayıt ücreti ve 34,80-TL kayıt ücreti olmak üzere 534,80 TL geç kayıt ücretinin davalıdan istenemeyeceği İİK 236 mad gereğince geç kayıt masrafının alacaklıya ait olduğunun değerlendirildiği, 626,86-TL ihtarname masrafı yönünden ise davacının mahkememiz dosyasına ….noterliğinin 17/05/2012 tarihli ve … sıra numaralı 626,86 Tl tutarlı makbuzunu ibraz ettiği açıklanmıştır.

Mahkememizin 08/06/2017 tarih, 2015/… Esas ve 2017/… Karar sayılı ilamında “… İcra müd … esas sayılı dosyasında tahsilde tekerrür olmamak üzere 626,86 TL ihtarname masrafı alacağı üzerinden itirazın iptaline takibin devamına fazla istemin reddine, 626,86 TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, 626,86 TL nin %20 si oranında icra inkar tazminatının davacı lehine davalıdan tahsiline, davalının zamanaşımı def ‘i itirazının reddine,” dair karar verilmiştir.
Mahkememizin 08/06/2017 tarih, 2015/… Esas ve 2017/… Karar sayılı ilamının davacı taraf tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay’a gönderilmiş ve Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 02/12/2019 tarih, 2018/… Esas ve 2019/… Karar sayılı ilamı ile;
“…1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davalının kefil olarak imzasının bulunduğu sözleşmelerden kaynaklanan nakdi (teminat mektubu komisyonu) ve gayri nakdi alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.Mahkemece Dairemizin bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucunda sadece ihtarname masrafı üzerinden davanın kabulüne fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş ise de,takip talebinde banka tarafından istenen teminat mektubu komisyon bedeli nakdi alacak olup davalı kefil sözleşmeler kapsamında nakdi alacaktan sorumludur. Kaldı ki bilirkişi ek raporunda da teminat komisyon bedeli ve buna ilişkin faiz de belirlenmek suretiyle alacak hesaplanmıştır.Bilirkişi raporunda bu husus 2.724,77 TL asıl alacak, 490,46 TL faiz, 24,52 TL BSMV olmak üzere toplam 3.239,75 TL asıl alacak olarak belirlenmiş ve yine 626,86 TL ihtarname masrafının da davalı kefilin sorumlu olduğu alacak miktarı içinde olduğu görülmüştür.Bu bağlamda mahkemece, bilirkişi raporuna göre hesaplanan yukarıda belirtilen miktarlar nazara alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sadece ihtarname masrafı üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmayıp, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA” karar verilmiş ve dosyanın Mahkememizin 2020/331 Esas sayılı sırasına kaydının yapıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce 19/11/2020 tarihli duruşmanın (1) numaralı ara kararı ile Yargıtay ….Hukuk Dairesinin 02/12/2019 tarih, 2018/… Esas ve 2019/… Karar sayılı ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Bununla birlikte eldeki dava, itirazın iptali davası olup icra takibinde istenen alacak kalemi ve miktarı sıkı sıkıya bağlı bir dava türü olduğu, takip talebinde davacının alacak kalemi olarak faiz ve BSMV’yi göstermediği tespit edilmiştir. Bu nedenle Mahkememizce takip talebi, bilirkişi raporu ve Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 02/12/2019 tarih, 2018/… Esas ve 2019/… Karar sayılı ilamı birlikte değerlendirilerek; davanın kısmen kabulü ile; ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın -tahsilde tekerrür olmamak üzere-; 2.724,77-TL asıl alacak ve 626,86-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 3.351,63-TL alacak yönünden iptali ile; takibin 2.724,77-TL asıl alacağa (akdi faiz ve akdi faizin gider vergisi asıl alacağa dahil olduğundan) takip tarihinden itibaren yıllık %72 oranında işletilecek temerrüt faizi ile birlikte devamına, fazlaya ilişkin istemin ise reddine, hüküm altına alınan 3.351,63-TL alacağın %20’si (670,33-TL) oranında icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, gayri nakdi alacak yönünden ileri sürülen itirazın iptali talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın -tahsilde tekerrür olmamak üzere-; 2.724,77-TL asıl alacak ve 626,86-TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 3.351,63-TL alacak yönünden İPTALİ ile; takibin 2.724,77-TL asıl alacağa (akdi faiz ve akdi faizin gider vergisi asıl alacağa dahil olduğundan) takip tarihinden itibaren yıllık %72 oranında işletilecek temerrüt faizi ile birlikte DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin ise reddine,
2-Hüküm altına alınan 3.351,63-TL alacağın %20’si (670,33-TL) oranında icra-inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Gayri nakdi alacak yönünden ileri sürülen itirazın iptali talebinin REDDİNE,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 228,94-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Kabul Edilen Nakdi Alacak Yönünden;Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.351,63-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen Nakdi Alacak Yönünden;Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 1.040,45-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Reddedilen Gayrinakdi Alacak Yönünden;Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.100,00-TL bilirkişi ücreti ve 267,75-TL posta masrafları olmak üzere toplam 1.367,75-TL yargılama giderinin davadaki kabul oranına göre %76’sının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan 88,00-TL posta masrafları yargılama giderinin davadaki red oranına göre %24’ünün davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-HMK 333.maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avanslarından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde mahkememize verilecek dilekçe ile Yargıtay’da temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/01/2021

Katip …

Hakim …