Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/286 E. 2022/640 K. 16.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/286
KARAR NO : 2022/640

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/09/2017
KARAR TARİHİ : 16/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlu aleyhine … 4. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası üzerinden yapılan icra takibine borçlunun itiraz etmesi sonucu takip durduğunu, borçlunun itiraz dilekçesinde borçlu olmadığını iddia ettiği ve takibin durdurulmasını talep ettiği, borçlu davalının itirazının haksız olduğunu, hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve iptal edilmesi gerektiğini, davalı … adına vekili … … 2. Noterliği’nin … tarih … yevmiye numaralı vekaletnamesine dayanarak … A.Ş ile … tarihinde … abone numarası ile Alçak Gerilim Elektrik Satışına ilişkin Perakende Satış Sözleşmesi akdedildiğini, davalı borçlu abone… olduğunu, davalının kullandığı enerji bedelini ödememesi üzerine aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı adına vekili …’nın imzaladığı Abonelik Sözleşmesi neticesinde davalının elektrik enerjisini kullandığını ancak hizmetin bedelini ödemediğini, faturalandırılan hizmetin bedelini ödemeyen davalının temerrüde düştüğünü, bunun üzerine 4.146,13 TL bedelli asıl alacağa son ödeme tarihinden 15/04/2016 takip tarihine kadar işlemiş 6.087,13 TL gecikmiş gün faizi ve 1.095,84 TL faizin KDV’sinin toplamında 11.329,87 TL üzerinden aleyhine icra takibi başlatıldığını ve borçlunun haksız ve dayanaktan yoksun biçimde borca itiraz edildiği görüldüğünü, icra takibine haksız ve kötüniyetli itiraz edildiğinden %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı tarafa usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmiş, davalı taraf davaya herhangi bir cevap vermemiş ve mahkememizce yapılan açık duruşmalara da katılmamıştır. Davalı tarafın HMK’nın 128/1. maddesi gereği dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacağı tespit edilmiştir.
DELİLLER: Dosyada davacı tarafın bildirdiği belgeler, ticaret sicil kayıtları, … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 18/06/2018 tarihli yazı cevabı, … A.Ş’nin 09/07/2019 tarihli yazı cevabı ve ekinde faturalar ile abone detay bilgilerini gösterir bilgi ve belgeler, bilirkişi raporu delil olarak değerlendirilmiştir.
… 10. Tüketici Mahkemesi’nin …E. Sayılı dosyası üzerinden bilirkişi Elektrik Müh. … tarafından hazırlanan 25/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalının Elektrik Aboneliğine dair sözleşmeyi 25/08/2006 tarihinde yaptığı bu sözleşmenin 05/02/2009 tarihinde feshedildiği göz önünde tutularak, ödenmeyen fatura bedelleri sözleşmenin yapılış ve bitiş tarihleri arasındaki dönemlere ait olduğundan, dava konusu faturaların tamamını ve gecikme zammı/gecikme faizinin %50’si ve bu faizin KDV sini ödemekle sorumlu bulunduğu, davalının takip tarihi itibariyle davacı kuruma ödemekle yükümlü bulunduğu bedelin 4.146,13 TL Elektrik Tüketim bedeli/ana para/ asıl alacak + 3.043,95 TL takip tarihine kadar gecikme faizi + 547,92 TL gecikme faizi KDV’si olmak üzere toplam 7.738,00 TL olduğu, davalının elektrik tüketimi nedeniyle, takip tarihi itibariyle ödemekle yükümlü bulunduğu toplam tutar 7.738,00 TL olduğundan, bu tutar bakımından, davalının itirazının iptalinin istenebileceği, davacı kurum takip talebi 11.329,87 TL, davalı ödeme yükümlülüğü 7.738,00 olarak hesaplandığından (11.329,87 TL – 7.738,00 TL) = 3.591,87 TL bakımından davalı itirazının iptalinin istenemeyeceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, elektrik perakende satış sözleşmesi kapsamında düzenlenen faturalar kaynaklı alacak nedeniyle başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizin 2017/812 Esas 2019/286 Karar sayılı 20/03/2019 tarihli görevsizlik kararı sonrasında … 10. Tüketici Mahkemesince 24/12/2019 tarihinde…Esas … Karar sayılı karar ile karşı görevsizlik kararı verildiği bunun üzerine dava dosyasının istinaf edildiği İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince 04/06/2020 tarihinde 2020/221 Esas 2020/1101 Karar sayılı merci tayini kararı ile Mahkememizin görevli kılındığı anlaşılmıştır.
… 4. İcra Dairesi’nin … esas sayılı takip dosyası üzerinde yapılan incelemede; ilamsız icra takibinde takip alacaklısının … Şirketi, takip borçlusunun ise … olduğu, alacaklı tarafından borçlu aleyhine toplam11.329,87 TL üzerinden 06/05/2016 tarihinde icra takibine geçildiği, borçlu vekilinin 06/05/2016 tarihinde borca, faize ve takibe itiraz ettiği, 13/05/2016 tarihli karar ile icra takibinin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. Takip borçlusunun itiraz dilekçesinin takip alacaklısına tebliğ edilmemiş olması da dikkate alındığında iş bu itirazın iptali davasının İİK’nun 67/1. maddesi uyarınca 1 yıllık yasal hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Her ne kadar takip borçlusuna ödeme emrinin tebliğine dair evrak dosyamız arasına alınan ve uyap sistemi üzerinden icra dosyası arasında bulunamamış ve bu konuda mahkememizce yazılan müzekkereye de 19/08/2022 tarihinde ödeme emri tebliğ mazbatasının bulunmadığına dair cevap verilmiş ise de, takip alacaklısı davacının kendi aleyhine olan takip borçlusunun icra takibine itirazını süresi içinde kabul etmesi ve … 4. İcra Dairesi’nin kararı ile icra takibinin durdurulmasına karar verilmesi nedeniyle dosyanın sürüncemede kalmaması için bu konuda başkaca bir araştırma da yapılamayacağından dosyanın mevcut hali ile değerlendirme yapılması gerekmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının davalıdan icra takibindeki elektrik perakende satış sözleşmesi kapsamında bedeli ödenmeyen 11 adet fatura kaynaklı alacağı olup olmadığı, davalının icra takibine itirazının iptalinin gerekip gerekmediği, davacı tarafın İİK’nun 67/2. Maddesi uyarınca icra inkar tazminatı talep edip edemeyeceği hususlarına ilişkindir.
Davacı şirket ile davalı arasında elektrik enerjisi satış sözleşmesi imzalandığı konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalının 11/02/2008, 08/04/2008, 08/05/2008, 30/05/2008, 07/08/2008, 08/09/2008, 06/10/2008, 06/11/2008, 04/12/2008, 05/01/2009 ve 05/02/2009 son ödeme tarihli 11 adet faturalardaki elektrik tüketimine konu bedelleri ödemediğinden bahisle ilamsız icra takibi davacı tarafça başlatılmıştır. Bu icra takibine dayanak 11 adet faturanın fatura tarih ve dönemlerinin, davalının davacı kurum nezdindeki abonelik dönemi içerisinde düzenlendiği anlaşılmıştır. Davalının aboneliği iptal ettirmedikçe abonelik üzerinden tüketilen enerji bedelinden sorumlu olduğu, faturaların ödenmemesine rağmen yönetmelik gereği elektriği kesmemesinin davacı açısından müterafik kusur teşkil ettiği, ancak bu kusurun davalının tüketim bedeli olan ana borçtan hukukî sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, abonenin, tüketilen elektrik bedelinden sorumlu olacağı, ancak, abonelik sözleşmesinde, belirli bir oranda gecikme zammı alınacağına ilişkin hüküm var ise; Elektrik İdaresi Yönetmelik Hükümlerine göre, elektriği kesmesi gereken tarihe kadar, bu oran üzerinden gecikme zammı talep edebileceği, bu durumda, davacının elektriği kesmesi gereken tarihten sonra, elektriği kesmeyerek zararın artmasına sebep olacağından, gecikme zammından indirim yapılması gerektiği, bu indiriminde en fazla yasal faize kadar olacağı, bu kapsamda hesaplama yöntemi, tespit ve değerlendirmeler bakımından tutanak tarihindeki EPMHY hükümlerine ve elektrik tüketim miktarlarına uygun olarak denetime açık bir şekilde hesaplama içeren ve bu nedenle de itibar edilen 25/09/2019 bilirkişi raporunda, davalının sorumlu olduğu tutarın 4.146,13 TL faturalar bedeli, 3.043,95 TL gecikmiş gün faizi ve 547,92 TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 7.738,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi raporuna davacı tarafın teknik nitelikte olmayan itirazlarına itibar edilmemiştir. İcra takibine dayanak faturaların ödendiğine dair davalı tarafça belge bulunmadığı, dosya kapsamında yer alan takibe konu faturaların aylık tüketimler doğrultusunda tahakkuk ettirilmiş faturalar oldukları, tamamının davalı adına tahakkuk ettirilmiş olduğu, abone davalının sözleşme sebebile normal tüketim faturalarından sorumlu tutulması gerekmektedir. Bu nedenle davacı bilirkişi raporu ile tespit edilen miktarlar yönünden üzerinde bulunan ispat yükünü yerine getirmiştir.
Bu nedenlerle kısmen kabulü kısmen reddi ile, … 4. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasında davalının itirazının 4.146,13 TL enerji bedeli (asıl alacak), 3.043,95 TL gecikmiş gün faizi ve 547,92 TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 7.738,00 TL üzerinden iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 oranında gecikme faizi ve takip sonrası işleyecek gecikme faizine %18 KDV yürütülmesine yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiştir.
Davanın kısmen kabulüne karar verilen miktarının sözleşmeye ve kayıtlara dayalı likit yani belirlenebilir bir alacak olduğu kanaati ile, İİK’nın 67/2. maddesi gereğince itirazın iptaline karar verilen 7.738,00 TL alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar veilmiştir. Her ne kadar davalı adına vekaletname sunulmuş ise de davalı vekilinin hiç bir duruşmaya katılmadığı, mazeret dilekçesi dışında her hangi bir beyan dilekçesi de sunmadığı, bu şekilde hiçbir yargısal faaliyete katılmadığı anlaşılmakla tek başına vekaletname sunulmasının vekalet ücretine hak kazanımı anlamına gelmeyeceği de dikkate alınarak davalı lehine reddedilen kısım yönünden vekalet ücreti takdirine gerek görülmeyerek karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile, … 4. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasında davalının itirazının 4.146,13 TL enerji bedeli (asıl alacak), 3.043,95 TL gecikmiş gün faizi ve 547,92 TL faizin KDV’si olmak üzere toplam 7.738,00 TL üzerinden iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %16,80 oranında gecikme faizi ve takip sonrası işleyecek gecikme faizine %18 KDV yürütülmesine yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına, davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,
2-İİK’nın 67/2. Maddesi gereği itirazın iptaline karar verilen 7.738,00 TL alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 528,58 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 70,81 TL ve tamamlama harcı olarak yatırılan 122,68 TL harç olmak üzere toplam 193,49 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 335,09-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 70,81 TL peşin harç, 122,68 TL tamamlama harcı ve 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 224,89 TL’nin davalıdan alanarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 450,00 TL bilirkişi ücreti, 335,80 TL tebligat ve posta masrafları olmak üzere toplam 785,80 TL yargılama giderinin davadaki kabul/ret oranına göre hesap edilen 536,68 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, artan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. hükümlerine göre belirlenen 7.738,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, davanın kabul ve reddedilen kısımları miktarı itibariyle HMK’nın 341/2. Maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip

Hakim