Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/248 E. 2021/390 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/248 Esas
KARAR NO : 2021/390

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/05/2020
KARAR TARİHİ : 20/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili … A.Ş ile borçlu… A.Ş. arasında 09/05/2016 tarihinde Tesis İşletme Danışmanlığı Hizmeti sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 7.maddesi gereğince Tesis İşletme Danışmanlığı Hizmet Bedelinin, her ayın ilk günü kesilecek faturayı müteakiben 15 gün takvim içerisinde banka hesabına yatırılması gerektiğini, 05.10.2018 tarihli … no’lu 5.310,00-TL bedelli, 27.11.2018 tarihli … no’lu 5.310,00-TL bedelli, 26.12.2018 tarihli … no’lu 5.310,00.TL bedelli, 31.01.2019 tarihli … no’lu 5.310,00-TL bedelli fatura alacakları olmak üzere 21.240,00-TL Asıl Alacak, 2.276,90-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.516,90-TL olan borcu ödemediğini bunun üzerine … 19. Noterliği’nce gönderilen … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname ile borçluya ihtar edildiğini, ihtara rağmen davalı/borçlunun borcu ödemediğini, borçlu aleyhine … 26.İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyası ile icra takibine geçildiğini, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla fazlaya ilişkin talepte bulunmak ve dava açmak hakları saklı kalmak kaydıyla borçlunun borca, faize, ve tüm fer’ilerine itirazının iptaline, %20 icra-inkar tazminatına mahkum edilmesine, takibin devamına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin kendilerine yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacının işbu davayı açmasında hukuki yararı bulunmadığını, faturaya itiraz edilmemesinin faturanın içeriğinin kabul anlamına gelmediğini yani faturaya konu hizmetin ifa edildiğini ve bedele hak kazanıldığı sonucunu doğurmadığını, davacı tarafın faturaya konu edimlerini ayıpsız ve sözleşmeye uygun ifa etmediğini bu nedenle davacı şirketin alacağa hak kazanmayacağını, müvekkilin davacıya karşı herhangi bir borcu bulunmadığını, Davacının edimini eksik ve ayıplı olarak ifa ettiğini, Bu nedenle müvekkil şirket ödenmezlik defi hakkını kullandığını, zira hizmet sözleşmesinde satıcının hizmeti eksiksiz ve ayıpsız şekilde, sözleşmeye uygun olarak ifa etmek zorunda olduğunu, Davacı tarafın edimini sözleşmeye uygun olarak yerine getirmemesi sebebiyle herhangi bir alacağa hak kazanmadığını, müvekkil lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, davanın reddine, davacının müvekkil aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebinin reddine, davacının haksız hukuka aykırı kötüniyetli icra takibi nedeniyle müvekkil şirket lehine icra takibi bedelinin %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatı takdirine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; İİK’nun 67.maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
HMK’nun 320/2 maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; taraflar arasında akdedilen Tesis İşletme Danışmanlığı Hizmeti Sözleşmesi kapsamında, davacının varlığını iddia ettiği alacağının tahsili için 25/10/2018, 27/11/2018, 26/12/2018 ve 31/01/2019 tarihli faturalara dayalı olarak başlattığı takibe davalı tarafça yapılan itirazın haklı olup olmadığı, davacının sözleşme konusu edimi eksiksiz ve zamanında yerine getirip getirmediği, gecikme söz konusu ise bu gecikmede hangi tarafın kusurlu olduğu, buna göre davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise varlığı ve miktarı ile temerrüt, işlemiş faiz, icra-inkar ve kötü niyet tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
… 26.İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyanın dosyamız arasına alındığı ve takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 23.516,90-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalının yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu, icra takibinin İİK’nun 62.maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67.maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … 26.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası celbedilmiş, taraf şirketlerin İTO kayıtları dosyamız arasına alınmış ve taraf şirketlerin ticari defter ve kayıtları ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizin 17/12/2020 tarihli duruşmasının (6) numaralı ara kararı ile; ”Davacının iddiası, davalının savunması ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için tarafların 2018 ve 2019 yılları Ticari Defter ve belgeleri ile dosya üzerinde 12/02/2021 günü, saat 14:00’de mahkememiz duruşma salonunda SMMM bilirkişi ile incelemesi yaptırılmasına” dair karar verilmiş ve bu doğrultuda SMMM…tarafından tanzim edilen 11/03/2021 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dosya mevcudu, davacı ve davalı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterleri, dava ve icra dosyası ile yine bu kayıtların dayanağı belgelerin muhasebesel yönden tetkiki sonucunda ve raporunun içinde açıklanan nedenlerle; incelenen davacı şirkete ait 2018 ve 2019 yılı Ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter Defterlerinin yasal süresinde onaylandığı ve davacı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olmasından dolayı davacı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, incelenen davalı şirkete ait 2018 ve 2019 yılı Ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter Defterlerinin yasal süresinde onaylandığı ve davalı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olmasından dolayı davalı şirketin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, Davacı YKS Tesis Yönetim Hizmetleri A.Ş.’nin Danışmanlık Hizmetleri Sözleşmesine istinaden düzenlediği faturalardan kaynaklı olarak icra takip tarihi olan 20.02.2020 tarihi itibariyle davalı …Ş.’den 21.240,00 TL alacağının bulunduğu, davalı …Ş.’nin Danışmanlık Hizmetleri Sözleşmesine istinaden tarafına düzenlenen faturalardan kaynaklı olarak icra takip tarihi olan 20.02.2020 tarihi itibariyle davacı …A.Ş.’ye 21.240,00 TL borcunun bulunduğu, davacı yanın icra takip tarihi olan 20.02.2020 tarihinde talep edebileceği işlemiş faiz miktarının 2.276,90 TL olarak hesaplandığı, Davacı şirketin icra takip tarihi olan 20.02.2020 tarihi itibariyle davalı …Ş.’den 21.240,00 TL asıl alacak, 2.276,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.516,90 TL alacağının bulunduğu, Davacı yanın 21.240,00 TL asıl alacağı için icra takip tarihi olan 20.02.2020 tarihinden itibaren yıllık %9 oranında yasal faiz talep edebileceği görüşü bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu, teknik açıdan yeterli, denetime açık, bilimsel verilere dayalı görülerek hükme esas alınmıştır.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; davaya konu somut olayda, takip davacının taraflar arasındaki hizmet ilişkisi kapsamında davalıya verdiği danışmanlık hizmeti karşılığında tanzim ettiği faturaların ödenmemesi üzerine alacağının tahsili talebine dayalı olarak başlatıldığı, davalının ise davacı şirkete borcunun bulunmadığını ve ayrıca davacının faturalara konu hizmeti ayıplı ifa ettiğini belirttiği tespit edilmiştir. Öncelikle taraflar arasında Tesis İşletme Danışmanlığı Hizmet Sözleşmesi imzalandığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının icra takibine dayanak faturalar nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı ve faturalara konu hizmeti ayıplı bir şekilde ifa edip etmediğine ilişkindir. Davalı taraf icra takip dosyasına sunduğu dilekçesinde takibin tamamına itirazda bulunmuştur. Bu durumda ispat yükü genel karine gereğince davacı taraf üzerindedir. Davacı iddiasını dava değeri de değerlendirilerek HMK’nın 200/1 maddesi gereğince yazılı delillerle ispat etmelidir. Bu nedenle tarafların 2018 ve 2019 yılları ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme yapılmış ve Mahkememizce teknik açıdan yeterli, denetime açık, bilimsel verilere dayalı görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; her iki tarafın 2018 ve 2019 yılı ticari defterler ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter Defterlerinin yasal süresinde onaylandığı ve taraf şirketlerin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olmasından dolayı sahiplerine lehine delil niteliği taşıdıkları, davacı şirketin icra takip tarihi olan 20.02.2020 tarihi itibariyle davalı …Ş.’den 21.240,00 TL asıl alacak, 2.276,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.516,90 TL alacağının bulunduğu, Davacı yanın 21.240,00 TL asıl alacağı için icra takip tarihi olan 20.02.2020 tarihinden itibaren yıllık %9 oranında yasal faiz talep edebileceğinin belirtildiği, dolayısıyla taraf şirketlerin defterlerinin birbirleriyle uyumlu oldukları ve birbirlerini doğruladıkları tespit edilmiştir. Bununla birlikte her ne kadar davalı taraf faturalara konu hizmetin ayıplı ifa edildiğini belirtmişse de buna ilişkin hiçbir delili dosyaya sunmamış, bu iddiasını ispatlayamamıştır. Bu nedenlerle taraf şirketlerin 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olmasından dolayı sahiplerine lehine delil niteliği taşıması, taraf şirketlerin defterlerinin birbiriyle uyumlu olması ve birbirlerini doğrulaması, davalının ayıplı ifa iddiasını ispatlayamaması ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak davacının davaya konu ve takibe dayanak faturalar nedeniyle davalıdan icra takip tarihi itibariyle 21.240,00 TL asıl alacak, 2.276,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 23.516,90 TL alacağının bulunduğu anlaşıldığından Mahkememizce davanın kabulü ile, davalı tarafından … 26.İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takibine yapılan itirazın iptali ile takibin takipteki diğer koşullarla aynen devamına, davalının %20 oranında (4.703,38-TL) icra-inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, bu tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE, davalı tarafından … 26.İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı takibine yapılan itirazın İPTALİ ile takibin takipteki diğer koşullarla aynen DEVAMINA,
2-Davalının %20 oranında (4.703,38-TL) icra-inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, bu tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 1.606,43-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 284,03-TL harcın mahsubuna, eksik kalan 1.322,40-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 900,00-TL bilirkişi ücreti, 284,03-TL peşin harç, 54,40-başvuru harcı, 52,00-TL posta masrafları olmak üzere toplam 1.290,43-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yatırılan gider avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/05/2021

Katip … ¸

Hakim … ¸