Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/241 E. 2021/145 K. 19.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2020/241 Esas
KARAR NO:2021/145

…. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 11/12/2020 TARİH, … ESAS VE … KARAR SAYILI BİRLEŞTİRME KARARI GEREĞİNCE

DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/07/2020
ASIL VE BİRLEŞEN DAVADA;
KARAR TARİHİ:19/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
ASIL DAVADA TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı kiracı arasında 01/07/2017 tarihli Kira Sözleşmesi akdedildiğini, akdedilen sözleşme uyarınca … Ana Yapı Yönetimi içindeki taşınmazın aidat ve diğer tüm yan giderlerinden kiracının sorumlu olduğunun hüküm altına alındığını, kiracının üstlendiği Kira Sözleşmesi uyarınca üstlendiği aidat borcunu ödemediğini, site yönetimi tarafından aidatların kiracı tarafından ödenmediğinin taraflarına bildirilmesi üzerine müvekkili şirket tarafından zorunlu olarak müvekkili şirket aleyhine icra takibine konu olmaması için ödendiğini, müvekkilinin tarafından yapılan ödeme üzerine kiracıya karşı rücuen …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, takibin itiraz üzerine durduğunu, davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğunu iddia ve beyan ederek davalı borçlunun …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takiplerin toplam 19.000,00.-TL bedelli asıl alacak ve bu alacağa işleyecek yıllık %9 oranında yasal faiz oranı ve icra vekalet ücreti ve masraflar yönünden itirazın iptali ile takibin bu koşullar ile devamına, davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ASIL DAVADA SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davacı şirketin … adresinde bulunan iş yerini otomobil malzemeleri ve aksesuarları satmak için kiraladığını, davacı ile 29/04/2017 tarihinde Kira Sözleşmesi akdedildiğini, müvekkili şirketin işlerinin kötüye gitmesi nedeniyle sözleşmede belirtilen süreden önce iş yerini kapatmak zorunda kaldığını, bunun üzerine taraflarca Fesih Protokolü imzalandığını, imzalanan Fesih Protokolünün 2.maddesi gereğince müvekkili şirketin fesih tarihi itibariyle su, enerji, aidat ve ilgili kurumlara karşı herhangi bir borcunun olmadığını kabul ettiğini, davacı tarafça müvekkilinin kiraladığı yere yapmış olduğu hiçbir malzemenin alınmasına izin verilmediğini, müvekkili şirketin kiralanana yapmış olduğu malzemelerin mevcut değerinin 100.000,00.-TL olduğunu, bir nevi kiralananda 100.000,00.-TL malını bırakıp iş yerinden ayrılmak zorunda kaldığını, müvekkili şirketin imzalanan fesih protokolüne rağmen üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini, davacı tarafın istediği gibi bırakmak zorunda kaldığını, davacı tarafın üzerine düşen borçları ödemediğini buna rağmen haksız bir şekilde icra takibine giriştiğini ve işbu davayı açtığını, davacı tarafın Fesih Protokolüne aykırı davranması üzerine taraflarınca depozito alacaklarına ilişkin olarak …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, davanın devam ettiğini, müvekkili şirketin davacıya borcunun bulunmadığını iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA TALEP: Müvekkili şirket ile davalı arasında 29.04.2017 Kira Sözleşmesi akdedildiğini, yapılan sözleşme gereğince müvekkili şirketin işlerin kötüye gitmesi üzerine Kira Sözleşmesinde belirtilen süreden önce işyerini kapatmak zorunda kaldığını, bunun üzerine davalı tarafça Fesih Protokolü imzalandığını, akabinde davalı tarafın Fesih Protokolünde kendisine yükletilen edimleri yerine getirmeyerek müvekkil şirkete depozitoyu geri ödemediğini, bunun üzerine ….İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalı itirazının üzerine takibin durduğunu, tüm bu nedenlerden dolayı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın 14.000,00.-TL asıl alacak ve bu asıl alacağa işleyecek yasal faiz üzerinden takibin devamına, itirazın iptaline, davalı tarafın %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA SAVUNMA: Müvekkili şirketin kesinlikle depozito bedeli almadığını, Kira Sözleşmesine göre davacı taraf edimlerini banka hesabından gerçekleştirdiğini, kiracı tarafından bu ödemenin yapıldığını gösterir bir makbuz ve belge bulunmadığını, davacı şirketin Kira Sözleşmesi ve Fesih Protokolündeki matbu ifadeleri kendi lehine yorumlayıp haksız ve mesnetsiz icra takibi başlattığını, kiracının, kiralanan taşınmazda aidat borçlarını dahi ödemeden gittiğini ve müvekkili tarafından ödenmeyen aidat borçları için Yönetime ödeme yaparak rucuan tahsili için davacı kiracıya karşı icra takibine geçtiğini, kiracı bu takibin hemen ardından kötüniyetle müvekkiline karşı huzurdaki davayı açtığını, tüm bu nedenlerden dolayı haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın esastan tümden reddine, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 11/12/2020 tarih, … Esas ve … Karar sayılı birleştirme kararı uyarınca dosyanın Mahkememizin 2020/241 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği görülmüştür.
Asıl davada dava, taraflar arasında akdedilen Kira Sözleşmesi kapsamında, davacının davalıdan rücuen alacağının tahsili amacıyla girişilen ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Birleşen davada dava, taraflar arasında akdedilen Kira Sözleşmesi kapsamında, davacının yatırmış olduğu depozito/güvence bedelinin tahsili amacıyla girişilen ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nın 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” Sulh Hukuk Mahkemesi görevlidir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanun’unun 299. maddesinde; “kira sözleşmesi, kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Somut olayda; asıl ve birleşen davada uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, dava tarihinde yürürlükte olan HMK. 4/1-a maddesi gereğince davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne aittir. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/2437 E- 2017/16629 K. Sayılı 28.11.2017 tarihli kararı) Açıklanan nedenlerle mahkememizin görevsizliği nedeniyle asıl ve birleşen davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
Asıl ve birleşen dava yönünden;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.nun 114/1-c ve 115/2 mad. uyarınca davanın usulden REDDİNE,
HMK.nun 20. mad. uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin usulen başvurusu halinde dava dosyasının görevli ve yetkili … NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden, karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli … Sulh Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere … Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.19/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır