Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/227 E. 2023/72 K. 02.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/227
KARAR NO : 2023/72

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 22/03/2020
KARAR TARİHİ : 02/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin, … Bakanlığı Genel Kurmay Başkanlığı Bağlıları ve Müsteşarlığın 20/08/2013 tarihinde … ihale kayıt numarası ile açtığı ihaleyi en yüksek teklifi vererek kazandığını, müvekkili şirket ile İdare arasında …Alımına Ait Sözleşme ve eklerinin imzalandığını, müvekkili şirketin, ihale konusu boyaların temini için davalı şirketle sözleşme imzaladığını, sözleşmeye göre, teknik şartnamede özellikleri belirtilen, teknik ve idari şartnamelere birebir uygun olacak boyanın davalı şirket tarafından temin edileceğinin kararlaştırıldığını, davalıdan alınan boyanın, İdareye teslim edildiğini, davalının görevlendirdiği inspektörlerin onayı alındıktan sonra Tersane Komutanlığı görevlileri tarafından gemilerin boyanmasında kullanıldığını, Tersane Komutanlığı tarafından müvekkili şirkete yazılan 04/10/2018 tarihli yazı ile, teknik şartnameye uygun olarak yapılan kontrolde kirlilik tespit edildiği ve kirliğin gemi karinasının yaklaşık %50 alanını kapsadığının görüldüğü belirtilerek inspektör görevlendirilmesi ve yapılacak işlemlerin belirlenmesinin istenildiğini, bu yazıya istinaden davalı şirket distribütörü tarafından inspektör gönderilerek tersane görevlileri ile inceleme yapıldığını ve inceleme sonucunda kirlilik oranının değerlerin üzerinde olduğu belirtilen rapor verildiğini, kirlilik garanti süresinde ve kapsamında olduğundan da geminin tekrar boyatılması için İdarenin, müvekkilinden 500 litre boya talep ettiğini, Gemi karinasındaki kirlilikten haberdar edilen müvekkili şirketin de davalı şirketi haberdar ettiğini, davalı şirketin gönderdiği inspektörün de incelemede hazır bulunduğunu ve gemi karinasındaki kirlenmeyi raporunda belirttiğini, bunun üzerine davalı şirket ile görüşülerek, İdarenin talebinin iletildiğini, bozulmanın garanti süresinde ve kapsamında kalması sebebiyle, aralarındaki sözleşme gereği 500 litre boyanın bedelsiz olarak verilmesi gerektiğinin ifade edildiğini ancak davalının bu yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkilinin, İdare ile imzaladığı sözleşme şartlarını ihlal etmemek, sicilinin bozulmaması, ihale yasaklısı konumuna düşmeme ve teminatının yanmaması için yeni boya temin ve teslim işlemini kendisinin yapmak zorunda kaldığını, bu kapsamda, dava dışı …Şirketi’nden temin edilen 500 litre boyanın İdareye teslim edildiğini, müvekkilinin, … 4. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile garanti hükümleri doğrultusunda İdareye verilen, yeni boya için ödenmek zorunda kalınan bedelin kendisine ödenmesinin davalıdan talep edildiğini, davalının ise … 23. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bu talebi reddettiğini, arabuluculuk faaliyetlerinden bir sonuç alınamadığını iddia ve beyan ederek davanın kabulüne, 94.400,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, alacağa, ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 24/01/2019 tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket ile müvekkili şirket arasında 18/08/2013 tarihli sözleşme akdedildiğini, akabinde de davacı şirketin 20/08/2013 tarihinde ihaleye katıldığını, davacı şirkete, müvekkili şirket tarafından sözleşme çerçevesinde tedarik edilmiş bir malın, kesilmiş bir faturanın ve tahsil edilmiş bir bedelin bulunmadığını, davacı şirket tarafından dosyaya ibraz edilen sözleşmede, … Ltd. Şti.’nin de kaşesinin/imzasının sözleşmeye eklenmeye çalışılmış ise de, adı geçen şirketin sözleşmede taraf olmadığını, davacının ayrı bir tüzel kişilik olan … Ltd. Şti.’den, müvekkili şirketten bağımsız olarak boya tedarik ettiğini,…Ltd. Şti.’nin ayrı bir tüzel kişilik olduğunu, görevlendirilen inspektörlerin ve hazırlanan raporların, müvekkili şirket ile bir alakasının bulunmadığını, Mahkememizin yetkisiz olduğunu, yetkili mahkemelerin, … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, dava konusu boyalar müvekkili şirketten alınmadığından, , müvekkili şirket tarafından fatura kesilmediğinden ve tahsilat yapılmadığından müvekkili şirkete husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafından süresi içinde yapılmış bir ayıp ihbarı olmadığını ve her halükarda zamanaşımı süresinin dolduğunu, kabul anlamına gelmemekle, …Şti.’nin, müvekkili name ve hesabına iş ve işlem yapmaya yetkili olmadığını, … Ltd. Şti. tarafından davacıya satılan boyaların müvekkili şirketten tadarik edilip edilmediğinin, boyaların gerektiği gibi muhafaza edilip edilmediğinin, boyaların uygulamasının ve muhafazasının gerektiği gibi yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini, … Ltd. Şti. çalışanının tanzim ettiği raporun ancak adı geçen şirket tarafından bir anlam ifade edeceğini, müvekkili şirketin ürettiği ve çeşitli tarihlerde çok sayıda gemide uygulanan aynı ve benzer nitelikteki boyalarda, iddia edilen şekilde bir ayıbın, kusurun meydana gelmediğini iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada tarafların bildirdiği belgeler, taraf şirketlerinin ve dava dışı …AŞ.’nin ticaret sicil kayıtları, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi heyeti raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
İddia, savunma ve toplanan deliller kapsamında değerlendirme yapılması açısından alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması için taraf şirketlerin ve dava dışı … A.Ş’nin 2013-2020 yıllarını kapsar ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, HMK’nın 266/1. maddesi gereği dosyanın; 1 Gemi Mühendisi, 1 Kimya Mühendisi ve 1 Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişilerden oluşacak bilirkişi heyetine tevdi edilmesi bakımından, tarafların adresleri de dikkate alınmak suretiyle … Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ve … Asliye Ticaret Mahkemesi talimat yazılmasına karar verilmiştir.
… 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyası kapsamında aldırılan 07/09/2021 tarihli tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında; davacı ve davalı arasında düzenlenen bir sözleşme bulunmadığından, boya teminin, davalının uhdesinde olmadığı, taraf defterlerinin incelenmesinde davacı ile davalı arasında doğrudan boya alımına ilişkin fatura ve mal alımından kaynaklı bir ticari ilişkinin bulunmadığı, davacının, … firmasından boya alımlarının olduğu, … firmasının, davacıya mal satışlarının bulunduğunun tespit edildiği, … firmasının, dava dışı …Ltd. Şti. firmasından mal alışlarının bulunduğunun tespit edildiği, defterlerde takip edilen cari hesabın davalı adına değil, dava dışı … Şti. firması adına takip edildiğinin tespit edildiği, dava konusunu oluşturan 17/12/2018 tarihli, …nolu, 94.400,00 TL tutarlı faturanın, dava dışı … firmasından alındığının tespit edildiği, incelenen defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapıldığı, defterlerin lehe delil teşkil edip etmeyeceği konusundaki nihai takdirin Mahkememize ait olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyası kapsamında aldırılan 02/12/2021 tarihli tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında; tüm dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler ile davalının 2013 ila 2020 yılına ait sahibi lehine delil kudretine haiz yasal defterlerinin inceleme, tespit ve değerlendirmeleri sonucunda; davacının, İdareye düzenlediği 18/02/2014 tarihli ve 02/06/2014 tarihli 2 adet satış faturası ile İdareye verilen boyanın, satış faturalarına göre toplam 65.120 litre (birim fiyatı 36,48115 TL ve 34,9396 TL) olarak hesaplandığı, 2014 yılında İdarenin davacıya ödediği tutarın 2.294.922,51 TL olduğu, davacının yasal defterlerinin …’te olması nedeniyle incelenmediğinden, dosyadaki belgelerden, davacının dava dışı … şirketinden 17/12/2018 tarihinde 500 litre boya satın aldığı, buna dair idarenin 15/01/2019 tarihli yazısında davacıdan hariçten 480 litre boyanın İdareye bedelsiz olarak teslim edildiği, 20 litresinin kendi uhdesinde olduğu, davacının, İdareye teslim ettiği boyanın faturası üzerinde litre fiyatının 160,00 TL olduğundan 480 litre karşılığının KDV dahil 90.624,00 TL’ye denk geldiği, litre fiyatının, İdareye satışı yapılan boyaya ait litre fiyatına göre oldukça yüksek olma nedeninin boyanın birim fiyatının USD cinsinden belirlendiği için 2018 yılında döviz kurunun yükseldiği, haricen alınan boyanın litre fiyatının makul olarak değerlendirildiği, dava konusu boyaya ait değerlendirme için, davalının 2018/08-09-10-11-12. aylarına ait BS beyannamelerinde, davacı adına yapılan faturalı bir satış olmadığının anlaşıldığı, davacının, davalıdan 2013 veya 2014 yılında satın aldığı boya olup olmadığı ve faturalı bir alım olup olmadığı ve parasının ödenip ödenmediğinin, davacının defter incelemesi ve belge sunmasıyla tespit edilebileceği, davacı … arasında ve davacı …ile Davalı … arasında sözleşmeler olduğu, 23/09/2013 tarihli davacı … ile İdare arasındaki sözleşmenin …no.lu … ve Bakım maddesinde uygulama garantisinin max 60 ay (5 yıl) olduğu Mal Teslim Tutanakları tarihlerinin sırası ile 19/02/2014 ve 04/06/2014 tarihlerinde yapıldığı, garanti süresi hesaplandığında 19/02/2019 ile 04/06/2019 tarihlerine kadar devam edebileceği, İdare tarafından bozulma için inspektör talep yazısının 04/10/2018 tarihli olduğu değerlendirildiğinde sözleşmedeki max garanti süresi 5 yıl ile mal teslim tarihleri dikkate alındığında garanti süresinin içinde olduğu, 06/10/2018 tarihli hazırlanan inspektör raporunun …, … Ltd. Şti. antetli kağıdında yazılı olduğu, uzman … (cert. …) tarafından imzalandığı, raporda kirlilik düzeyi hakkında “antifouling boya kondisyonunun yan karina bölgesinde %80 oranında ileri seviyede yosunlanma, accorn barnacle, alt karina bölgesinde %70 oranında ileri seviyede accorn barnacle mevcuttur” şeklinde tespitlerin olduğu, İhale Sözleşmesinin ekindeki teknik Şartnamede bu kirlilik oranının max %50 olabileceğinin belirtildi, İnspektör Raporunun, davalı … (…) tarafından hazırlanmamış olduğu, isim benzeliği olan … firması inspektörü tarafından yapıldığının tespit edildiği, bozulma ve kirlenme nedeniyle İdarenin istediği ve idareye teslim edilen 480 litre boya temininin, davacı …ve davalı … arasında düzenlenen sözleşme hükümlerine göre, davalının uhdesinde olduğu, 480 litre karşılığının KDV dahil 90.624,00 TL’ye denk geldiği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce toplanan tüm deliller ve tüm dosya kapsamı incelenmek suretiyle ihale de davacı tarafça dava dışı İdareye sağlanan boyaların ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliği ile açık ayıp mı yoksa gizli ayıp mı olduğu, ayıplı boya miktarının tespiti ile bedelinin hesaplanması hususunda önceki raporlar, bu raporlara yapılan itirazlarda dikkate alınarak, HMK’nın 266/1. maddesi gereği dosyanın; 1 Gemi Mühendisi, 1 Kimya Mühendisi ve 1 Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişilerden oluşacak bilirkişi heyetine tevdi edilmesine karar verilmiştir.
23/06/2022 tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında özetle; dava konusu edilen boyaların ayıplı olduğuna dair somut ve her türlü tereddütten uzak herhangi bir kanıtın bulunmadığı, boyalardan beklenen faydanın sağlanmadığı yönündeki tespitlerin, inceleme başlığı altında belirtilen ve davalının sorumlu tutulamayacağı pek çok nedene bağlı olabileceği, dosyadaki belgelerden, dava konusu boyaların dava dışı …Tic. Ltd. Şti.’den … firmasının satın aldığının anlaşıldığı, davacı ile davalı arasında sözleşme bulunmadığı, dava konusunu oluşturan 17/12/2018 tarih … no.lu 94.400,00 TL tutarlı mal alımının Hersek Tersanecilik firmasından satın alındığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava dosyasının rapor veren son bilirkişi heyetine tevdii ile, davacı ile dava dışı İdare arasında yapılan sözleşmenin 16.1.2 maddesi uyarınca davacı tarafından dava dışı İdarece talep edilen zarara yönelik temin edilen boya miktarının tespiti ile bedelinin hesaplanması hususunda HMK’nun 281/2. maddesi uyarınca ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
13/12/2022 tarihli bilirkişi heyeti ek raporunun sonuç kısmında özetle; davacı ile dava dışı idare arasında yapılan sözleşmenin 16.1.2 maddesi uyarınca davacı tarafından dava dışı idarece talep edilen zarara yönelik temin edilen boya miktarı 480 lt ve boyanın fiyatı 160 TL/lt olduğu, boya tutarı 480 lt x 160 TL + KDV olmak üzere toplam 90.624,00 TL olarak hesaplandığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesi kaynaklı ayıp nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
Tarafların anlaşamadıkları hususların mahkememizin iş bu davaya bakmakla yetkili olup olmadığı, davacının davalıya husumet yöneltip yöneltemeyeceği, davalının ileri sürdüğü zamanaşımı defisinin yerinde olup olmadığı, davacının davalından dava dışı idareye ihale neticesinde verdiği malların ayıplı çıkması nedeniyle ödediği miktarı davalıdan aralarındaki sözleşme kapsamında talep edip edemeyeceğine ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin uyuşmazlıklar başlıklı kısmında yetkili Mahkeme olarak İstanbul Mahkemeleri yetkili olarak belirlendiğinden yetki itirazının reddine dair 22/10/2020 tarihli ön inceleme duruşmasında karar verilmiştir.
Taraflar arasında akdedilen altındaki yüklenici olarak davalıya atfen atılı bulunan ve inkar edilmeyen imzanın da bulunduğu 18/08/2013 tarihli sözleşme dikkate alınarak iş bu sözleşme içeriğine dayandırılan davacı tarafı talebi yönünden davalı tarafın iş bu dava yönünden taraf sıfatının ve pasif husumetinin bulunduğu anlaşılmakla husumet yokluğuna dair davalı tarafın cevap dilekçesinde ileri sürdüğü itirazına itibar edilmemiştir.
Taraflar arasında akdedilen 18/08/2013 tarihli sözleşmeden itibaren dava tarihi olan 22/03/2020 tarihine kadar TBK’nın 146/1. Fıkrası uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçmemiş olması nedeniyle davalı tarafın cevap dilekçesinde ileri sürdüğü zamanaşımı defi’sine itibar edilmemiştir.
Davacı taraf dava dışı idareye ihal kapsamında temin ettiği boyaların bir miktarının ayıbı nedeniyle davacı ile dava dışı idare arasında yapılan sözleşmenin 16.1.2 maddesi uyarınca davacı tarafından dava dışı idarece talep edilen zarara yönelik temin edilen boya miktarı 480 lt boya bedelini davacı taraf sözleşme imzaladığı davalı şirketten talep etmektedir. Davanın tarafları arasındaki 18/08/2013 tarihli sözleşmesinin altındaki imzalara itiraz bulunmamaktadır. Bu satım sözleşmesi İş bu davacı ile davalı arasında da satım sözleşmesi hükümleri uygulanacak olup temel iddia satım konusu taşınır malın ayıbı olduğundan satıcının ayıba karşı tekeffül borcu uyarınca değerlendirme yapılması gerekmektedir. Satıcının ayıba karşı tekeffül borcu da 6098 sayılı TBK’nın 219 ilâ 231. maddeleri arasında düzenlenmiştir.
6098 Sayılı TBK’nın 219/1. maddesinde “satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğe aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerinin ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur.” Aynı maddenin ikinci fıkrasında “satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur” düzenlemesi yer almaktadır.
6098 Sayılı TBK’nın 223. maddesinde “alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkan bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır”.
6098 Sayılı TBK’nın 231. maddesinde “satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Alıcının satılanın kendisine devrinden başlayarak iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan def’i hakkı, bu sürenin geçmiş olmasıyla ortadan kalkmaz.
Satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamaz.” hükmü düzenlenmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinden yapılan inceleme sonucu oluşturulan bilirkişi heyeti raporlarına göre ve dosyaya sunulan fatura suretlerine göre davacı taraf sözleşme imzaladığı davalı firmadan başka dava dışı …A.Ş.’den … tarihli … numaralı 1.416.631.56 TL, … tarihli … numaralı 236.605,28 TL ve … tarihli … numaralı 969.118,71 TL faturalar kapsamında ayıplı olduğu bildirilen boyaları temin etmiş ve idare vermiştir. Dosya kapsamı itibariyle dava dışı …A.Ş. ile davalı arasında bir anlaşma veya bağlantı olduğunu gösteren herhangi bir delile de rastlanmamıştır. Bu durumda davalı tarafça bir sözleşme imzalanmış ise de davalı taraftan temin edilmediği davacı ticari defter ve kayıtları ile sabit olan mallar yönünden davacının ayıp nedeniyle davalıdan alacak talebinde bulunmayacağı kanaatine varılmıştır. Ayrıca davacı tarafından davalı tarafa da yapılmış ayıbın satıcıya süresi içinde ihbar edildiğine dair bir delil bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda; davacının süresinde ayıp bildiriminde bulunmadığı ve süresinde ayıp bildiriminde bulunmadığı için ürünleri mevcut hâliyle kabul edilmiş sayılacağı (TBK m. 223/2) ve seçimlik hakları da kullanamayacağı kanaatine varılmıştır. Bu nedenlerle davacının sübuta ermeyen davasının reddine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın reddine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.612,12 TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, artan 1.432,22 TL’nin, hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kararın mahiyeti gereği üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından bilirkişi masrafı olarak yapılan 3.000,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan gider/delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’ye göre belirlenen 15.104,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nın 341/1. maddesi uyarınca 2 haftalık yasal süre içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır