Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/136 E. 2022/658 K. 22.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/136 Esas
KARAR NO : 2022/658

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 17/01/2014
KARAR TARİHİ : 22/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkilinin … vatandaşı olduğunu, davalı bankanın … Şubesi’nde döviz tevdiat hesabı bulunduğunu, davalı banka çalışanlarının müvekkili tarafından verilmeyen, sahte yazılı talimatlarla, gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek kasten ve kusurlu olarak yazılı talimatın teyidini almadan hesapta bulunan 99.927,00-Euro’yu üçüncü kişi …’a ödediklerini, bu konuda müvekkilinin şikayeti üzerine … 8.Ağır Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında dava açıldığını, davalı bankaya paranın ödenmesi konusunda … 18.Noterliğinin … yevmiye numaralı ve … tarihli ihtarnamenin 09/11/2007’de tebliğ edildiğini belirterek, 99.927,00-Euro’nun üçüncü kişiye ödendiği tarihten davalı bankanın temerrüde düştüğü 09/11/2007 tarihine kadar davalı bankaca Euro cinsinden açılmış bir yıllık döviz mevduat hesabına uygulanan oranda faiz ile, 09/11/2007 tarihinden dava tarihine kadar devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış bir yıllık döviz mevduat hesaplarına uyguladığı en yüksek oranda işlemiş faizi ile, dava tarihinden sonra devlet bankalarının euro cinsinden açılmış bir yıllık döviz mevduat hesaplarına uyguladığı en yüksek oranda işleyecek faizi ile birlikte davalı bankadan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Huzurda görülen davanın kabulünün mümkün olmadığını, söz konusu davanın hak düşürücü sürenin geçmesinden sonra açıldığını, davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, davacı ve parayı çeken kişinin hesaplarını birlikte açtırdıklarını ve müvekkili bankada ortak hareket ettiklerini, para çekme işlemlerinin ilgilinin hesap cüzdan asılları ve pasaport fotokopisi ile yapılmış olduğunu, bankanın bu noktada gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini, davacı tarafın hesabında bulunan tutarın 3.bir şahsa bilgisi ve onayı dışında ödendiğini öğrenmesine karşın şube yetkilileri ile dahi görüşmeden şubeyi terk ettiğini, davacı tarafça açılan takiplerin ve davaların takipsiz bırakılıp, müvekkili banka hakkında yeni takip ve dava açıldığını, bununda davacının kötü niyetini gösterdiğini beyanla haksız mesnetsiz olarak açılan davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, bankacılık işlemine dayalı alacak istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … 8.Ağır Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış ve dosya içeriği deliller üzerinde bilirkişi incelemeleri yaptırılarak bilirkişi raporları düzenlenmiştir.
Mahkememizin -bozma öncesi 2014/520 Esas sayılı dosyası- 01/06/2015 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; ”Öncelikle mahkeme kasasında bulunan 01/02/2006 ve 07/03/2006 tarihli talimatların fotokopi veya altındaki imzanın bilgisayar ortamında kağıda aktarılması suretiyle oluşturulmuş belge olup olmadığının tespiti, müteakiben dosya arasında bulunan belge asıllarına göre imzanın davacının eli ürünü olup olmadığının saptanması saikiyle HMK’nın 273.maddesi gereğince rapor tanzimi için 3 kişiden oluşan grafolog bilirkişi heyetinden rapor alınmasına” karar verilmiş ve bu doğrultuda bilirkişiler grafolog …, … ve …tarafından tanzim edilen 15/07/2015 havale tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; İnceleme konusu 01/02/2006 ve 07/03/2006 tarihli, … Bankası … Şubesine hitaplı, üst kısmında … adına fotoğraflı pasaport fotokopisi bulunan talimatların alt kısımlarında ”…” adına atılı imzaların tetabuk halinde (birbiriyle birebir uyumlu) tek bir imza kaynaklı oldukları ve belgelere fotokopi-bilgisayar ekipmanları yardımıyla nakledilmiş oldukları, talimatlarda (fotokopi) ”…” adına atılı imzalar ile …’ye ait mukayese imzalar arasında yapılan karşılaştırmalı incelemelerde aralarında fotokopi vb.belgelerde tespit edilebilen grafolojik tanı unsurları bakımından uygunluk ve benzerlikler tespit edilmesi nedeniyle, söz konusu şüpheli imzaların davacı …’nin eli ürünü bir imzadan faydalanılarak fotokopi – bilgisayar ve ekipmanları yardımıyla oluşturulmuş kopya-sahte imzalar oldukları görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin -bozma öncesi 2014/520 Esas sayılı dosyasında- … 8.Ağır Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasının sonucu beklenmiş, bu dosyada yapılan yargılama sonucunda 2015/91 sayılı ve 22/12/2015 tarihli karar ile üçüncü kişi sanık … yönünden dava dosyasının tefrikine, zimmet suçu kasten işlenebileceğinden ve davalı banka çalışanlarının üzerlerine atılı suçu kasten işlediklerine dair şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraatlerine karar verilmiştir. Ağır Ceza Mahkemesi dosyasında alınan imza incelemesine dair alınan bilirkişi raporlarının mahkememiz dosyasında alınan raporla uyumlu olduğu anlaşılmıştır. Ceza mahkemesince verilen kararın dayanağı olan 13/11/2014 tarihli bilirkişi …ve arkadaşlarının raporunda, davalı banka çalışanlarının imzalı yazılı talimatı yeterli kabul edip davacının bildirdiği telefon numarasından ulaşıp davacıdan teyit almadan yada böyle bir girişimde dahi bulunmadan parayı üçüncü kişiye ödeyerek ihmali davranışta bulundukları,bu davranışları ile davacıya zarar uğrattıkları tesbit edilmiştir.
Mahkememizin 29/02/2016 tarih, 2014/520 Esas ve 2016/160 Karar sayılı ilamı ile; ”99.927,00 Euro alacağın 13/11/2007 tarihinden, dava tarihi olan 17/01/2014 tarihine kadar davalı bankaca Euro cinsinden açılmış döviz mevduat hesaplarına uygulanan oranda işlemiş faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine, 99.927,00 Euro alacağın dava tarihi olan 17/01/2014’den itibaren devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış 1 yıllık döviz mevduat hesaplarına uyguladığı değişen oranlardaki yasal faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine,” kararı verildiği, verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyanın Yargıtay’a gönderildiği, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 11/01/2018 tarih, 2016/13104 Esas ve 2018/212 Karar sayılı ilamı ile; ”,,, 2-Dava, bankacılık işlemine dayalı alacak istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Somut olayda,… davacıya hesap açılışında teslim edilen hesap cüzdanı aslı ile sahte talimat yazısı, davacıya ait pasaport fotokopisi ibrazı suretiyle davalı bankaca davacı hesabından üçüncü kişiye yapılan ödeme nedeniyle zararın meydana gelmesinde gerekli özen ve dikkati göstermeyen davalı banka yanında hesap cüzdanını saklamakta kusurlu bulunan davacının müterafik kusurunun tespiti açısından, bankacılık konusunda uzman bilirkişinin de bulunduğu heyetten bilirkişi raporu alınması, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA,…” karar verildiği, verilen karara bu kez davacı vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulması üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 16/01/2020 tarih, 2018/3562 Esas ve 2020/473 Karar sayılı ilamı ile; ”…Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK 442. maddesi gereğince REDDİNE,..” karar verildiği ve dosyanın Mahkememize gönderilerek Mahkememizin 2020/136 Esas sırasına kaydedildiği tespit edilmiştir.
Mahkememizin 24/12/2020 tarihli duruşmasında ”Mahkememizce usul ve yasaya uygun görülen Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 11/01/2018 tarih, 2016/13104 Esas ve 2018/212 Karar sayılı ilamına uyulmasına” karar verilmiş, aynı tarihli duruşmanın (1) numaralı ara kararı ile; ”Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 11/01/2018 tarih, 2016/13104 Esas ve 2018/212 Karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda ”… davacıya hesap açılışında teslim edilen hesap cüzdanı aslı ile sahte talimat yazısı, davacıya ait pasaport fotokopisi ibrazı suretiyle davalı bankaca davacı hesabından üçüncü kişiye yapılan ödeme nedeniyle zararın meydana gelmesinde gerekli özen ve dikkati göstermeyen davalı banka yanında hesap cüzdanını saklamakta kusurlu bulunan davacının müterafik kusurunun tespiti açısından…” dosyanın bankacı bir bilirkişiye tevdiine” karar verilmiş ve bu doğrultuda bankacı bilirkişi … tarafından tanzim edilen 21/05/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 1-Davalı Banka tarafından …ın 02/02/2006 tarihinde saat:15:35’de Hassaniye ait kiralık kasayı açtığına dair, kasa dairesine giriş saati ve çıkış saatine ait belgenin sunulması, ayrıca sahte evrak ile işlem yapan 3.şahıs …’ın ibraz ettiği 11. HD Yargıtay Üyeleri …ve … karşı oy olarak bildirdiği 03/02/2006 tarihinde yapılan sahte işlemle birlikte “…” seri numaralı hesap cüzdanının da kullanıldığını savunan davalı bankanın, ispat kolaylığı ve bu çerçevede üzerine düşen ispat yükü nedeniyle, bu cüzdanın iptal edilmiş aslını yahut en azından örneğini mahkemeye sunabilmesi mümkün ve muhtemel iken cevap dilekçesi ekinde sunulan cüzdan fotokopisinde herhangi bir kapama ve iptal işlemine ilişkin hiçbir işaret bulunmaktadır” … numaralı cüzdanı ibraz ettiği taktirde banka müşterisinin sorumluluğunda gerekli özeni sağlamadığı için davacı … Hassaninin %20 kusurlu sayılabileceği; 2-Davalı Banka gerekli evrakları sunması durumunda, davacı … Hassaninin kusurlu sayılamayacağı, 3-Davalı bankanın, gerekli evrakları sunması durumunda, Davacı … hesabından para çekilmesi sırasında şube 2. Müdürü …in teyit işlemi yapmadan sahte evrakla işlem yapan 3.Şahıs …a ödeme işlemini onaylaması ve bu işlemin Banka Teftişi tarafından da talimat ibrazı neticesinde gerçekleşen işlemlerde hesap sahibini arayarak teyit işlemini yapmamış olmaları sebebiyle çalışanlar hakkında kusurlu olması nedeniyle davalı bankanın kusurun %80 kusurlu sayılabileceği, 4-Davalı Banka gerekli evrakları sunmaması durumunda, birer güven kurumu olan Bankaların bazı sorumluluğu kusursuz sorumluluk olarak vasıflandırılmıştır. Bankaların sorumluluğunun kapsamında adam çalıştıran sıfatı ile sorumludurlar objektif özen yükümlülüğünün ihlalinde Yargıtay hafif kusurlarından dahi dolayı sorumlu olduklarına hükmetmiştir görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 04/11/2021 tarihli celsesinin (3) numaralı ara kararı ile; ”Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna yönelik itirazlarının değerlendirilmesi ile itirazlarını karşılayacak mahiyette ve Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 11/01/2018 tarih, 2016/13104 Esas ve 2018/212 Karar sayılı bozma ilamı doğrultusunda ”…davacıya hesap açılışında teslim edilen hesap cüzdanı aslı ile sahte talimat yazısı, davacıya ait pasaport fotokopisi ibrazı suretiyle davalı bankaca davacı hesabından üçüncü kişiye yapılan ödeme nedeniyle zararın meydana gelmesinde gerekli özen ve dikkati göstermeyen davalı banka yanında hesap cüzdanını saklamakta kusurlu bulunan davacının müterafik kusurunun tespiti açısından…” dosyanın biri önceki bilirkişi … diğer ikisi ise Mahkememizce re’sen seçilecek olan iki bankacıdan oluşan toplam üç kişilik bilirkişi heyetine tevdiine” karar verilmiş ve bu doğrultuda Bankacı bilirkişiler …, … ve …tarafından tanzim edilen 25/07/2022 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; 1)Davacıya ait … no.lu vadeli döviz tevdiat hesabında mevcut bulunan 99.927,62 EURO tutarın 03/02/2006 tarihinde ve davacı adına, davalı bankaca re’sen 03/02/2006 tarihinde açılan … no.lu döviz tevdiat hesabında mevcut bulunan 4.932,16 EURO’nun 08/03/2006 tarihinde, davacının ıslak imzası bulunmayan sahte talimatlara istinaden, dava dışı …’a ödendiğinin tartışmasız olduğu, 2-Davacıya ait döviz tevdiat hesaplarından sahte olduğu anlaşılan talimatlara istinaden 03.02.2006 tarihinde yapılan 99.927,62 EURO ve 08.03.2006 tarihinde yapılan 4.932,16 EURO tutarlı ödemeler için hesap sahibi davacıya talimatların teyit ettirlmediği, söz konusu hususa davalı bankanın teftiş kurulu tarafından düzenlenen 20/03/2008 tarihli müfettişlik raporunda; “Organizasyon Müdürlüğümüzün yayınladığı 11427-Ana Kasa ve Gişe İşlemlerine İlişkin Uygulama Talimatı tamiminde 5.000 YTL üzerinde faks vb. yazı ile verilen ödeme, virman ve havale talimatlarında müşterinin Şubece bilinen telefon numarasından aranarak, talimat içeriğinin müşteriye teyit ettirilmesi gerektiği belirtilmiş olduğu halde, söz konusu teyit işleminin gerçekleştirilmemiş olması nedeniyle (…)” açıklamasına yer verilerek, işlemleri yapan banka çalışanlarının kusurlu olduğu tespitinin yapıldığı, 3-Hemen yukarıda, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 19.09.2019 Tarih, 2017/153 E., 2019/916 K. sayılı ilamında yer verildiği üzere bankalar, devletimizin çok yerinde olarak yoğun denetimi ve müdahalesi altında bulunan ve belirlenmiş özel ilkelere uymak şartıyla faaliyet gösteren kuruluşlardır. Bu bakımdan bankalar, kamu nezdinde güven uyandıran kuruluşlar olarak, kendi faaliyet alanlarının gerektirdiği ölçüde basiret ve özenle davranmak, özellikle kendilerine tevdi edilen mevduatları dolandırıcılara karşı korumak mecburiyetindedirler. Davalı bankanın özen yükümlülüğüne rağmen, sahte talimatlarla para çeken dava dışı …’ın davalı banka şubesindeki II. Müdür … tarafından tanınıyor olması nedeniyle, davacıya ait vadeli mevduat hesabında mevcut bulunan 99.927,62 EURO’luk tutarın tamamının çekilmesi işleminde, … tarafından ibraz edilen talimatın teyit ettirilmesi dahil, en basit tedbirlere dahi başvurulmadığı, birlikte göz önünde bulundurulduğunda, davacının hesabından yapılan 99.927,62 EURO’luk para çekme işleminden kaynaklanan zarardan, davalı bankanın sorumlu tutulabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir. Yine işbu rapor içeriğinde de belirtildiği üzere; dava dosyasına ait … no.lu Kasa Evrakı içinde … no.lu hesaba ait … seri no.lu Döviz Tevdiat Hesap Cüzdanı ASLI ve hesaptan yapılan ödemelere ilişkin DEKONT ASILLARI bulunmaktadır. Öte yandan; dava dışı … tarafından Hesap Cüzdanı aslı ibraz edilerek para çekildiğinden, davacının kendisine teslim edilen … seri no.lu Döviz Tevdiat Hesap Defterini saklamakta kusurlu olduğu değerlendirilebilir. Ancak bankacılık uygulamasında, özellikle vadeli hesap cüzdanını ibraz etmeyen müşterilerden, kimlik tespiti yapılmak ve yazılı kayıp beyanı alınmak suretiyle, yeni hesap cüzdanı verilebilmekte ya da hesaptan ödeme yapılabilmektedir. Bu sebeple, hesap cüzdanı aslının ibraz edilmesinden ziyade, kimlik tespiti, talimat varsa ıslak imzalı olması ve imza kontrolü ile talimatın teyit ettirilmesi çok daha önemlidir.
Bilirkişi raporları, teknik açıdan yeterli, denetime açık, bilimsel verilere dayalı görülerek Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Davacının iddiası, davalının savunması, Yargıtay ilamları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; öncelikle dava dosyasına ait … no.lu Kasa Evrakı içinde … no.lu hesaba ait … seri no.lu Döviz Tevdiat Hesap Cüzdanı ASLI ve hesaptan yapılan ödemelere ilişkin DEKONT ASILLARININ bulunduğu ve yine davacıya ait … no.lu vadeli döviz tevdiat hesabında mevcut bulunan 99.927,62 EURO tutarın 03/02/2006 tarihinde ve davacı adına, davalı bankaca re’sen 03/02/2006 tarihinde açılan … no.lu döviz tevdiat hesabında mevcut bulunan 4.932,16 EURO’nun 08/03/2006 tarihinde, davacının ıslak imzası bulunmayan sahte talimatlara istinaden, dava dışı …’a ödendiği hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf, davacının döviz tevdiat hesabında bulunan 99.927,00-Euro’nun davalı bankanın gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek kasten ve kusurlu olarak davacının yazılı talimatın teyidini almadan üçüncü kişi …’a ödemesi nedeniyle kusurlu olup olmadığı, davacının döviz tevdiat hesabında bulunan 99.927,00-Euro’nun 3.kişi olan …’a ödenmesi nedeniyle uğradığı zarar olan aynı miktarın tarafına ödenmesi isteminin yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. Yargıtay ilamları doğrultusunda alınan ve Mahkememizce teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunarak hükme esas alınan bilirkişi heyet raporunda da belirtildiği üzere; Davacıya ait döviz tevdiat hesaplarından sahte olduğu anlaşılan talimatlara istinaden 03.02.2006 tarihinde yapılan 99.927,62 EURO ve 08.03.2006 tarihinde yapılan 4.932,16 EURO tutarlı ödemeler için hesap sahibi davacıya talimatların teyit ettirilmediği, söz konusu hususa davalı bankanın teftiş kurulu tarafından düzenlenen 20/03/2008 tarihli müfettişlik raporunda; “Organizasyon Müdürlüğümüzün yayınladığı …-Ana Kasa ve Gişe İşlemlerine İlişkin Uygulama Talimatı tamiminde 5.000 YTL üzerinde faks vb. yazı ile verilen ödeme, virman ve havale talimatlarında müşterinin Şubece bilinen telefon numarasından aranarak, talimat içeriğinin müşteriye teyit ettirilmesi gerektiği belirtilmiş olduğu halde, söz konusu teyit işleminin gerçekleştirilmemiş olması nedeniyle (…)” açıklamasına yer verilerek, işlemleri yapan banka çalışanlarının kusurlu olduğu tespitinin yapıldığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 19.09.2019 Tarih, 2017/153 E., 2019/916 K. sayılı ilamında yer verildiği üzere bankalar, devletimizin çok yerinde olarak yoğun denetimi ve müdahalesi altında bulunan ve belirlenmiş özel ilkelere uymak şartıyla faaliyet gösteren kuruluşlardır. Bu bakımdan bankalar, kamu nezdinde güven uyandıran kuruluşlar olarak, kendi faaliyet alanlarının gerektirdiği ölçüde basiret ve özenle davranmak, özellikle kendilerine tevdi edilen mevduatları dolandırıcılara karşı korumak mecburiyetindedirler. Davalı bankanın özen yükümlülüğüne rağmen, sahte talimatlarla para çeken dava dışı …’ın davalı banka şubesindeki II. Müdür… tarafından tanınıyor olması nedeniyle, davacıya ait vadeli mevduat hesabında mevcut bulunan 99.927,62 EURO’luk tutarın tamamının çekilmesi işleminde, … tarafından ibraz edilen talimatın teyit ettirilmesi dahil, en basit tedbirlere dahi başvurulmadığı, birlikte göz önünde bulundurulduğunda, davacının hesabından yapılan 99.927,62 EURO’luk para çekme işleminden kaynaklanan zarardan, davalı bankanın sorumlu tutulabileceği, davacının müterafik kusurunun bulunmaması, bozma ilamı sonrası aldırılan raporların 7821 numaralı kasa evrakı nazara alındığında aynı doğrultuda olması, Mahkememizce Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda davacının müterafik kusurunun tespiti açısından alınan bilirkişi raporları doğrultusunda değerlendirme yapıldığı ancak Mahkememizce yukarıdaki açıklamalar ve alınan bilirkişi raporları nazara alınarak davacının müterafik kusurunun bulunmadığı tespit edildiğinden davanın kabulü ile, 99.927,00-Euro alacağın 13/11/2007 tarihinden dava tarihi olan 17/01/2014 tarihine kadar davalı bankaca Euro cinsinden açılmış döviz mevduat hesaplarına uygulanan oranda işlemiş faizi ile, dava tarihi olan 17/01/2014’den itibaren ise devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış 1 yıllık döviz mevduat hesaplarına uyguladığı değişen oranlardaki yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KABULÜ İLE, 99.927,00-Euro alacağın 13/11/2007 tarihinden dava tarihi olan 17/01/2014 tarihine kadar davalı bankaca Euro cinsinden açılmış döviz mevduat hesaplarına uygulanan oranda işlemiş faizi ile, dava tarihi olan 17/01/2014’den itibaren ise devlet bankalarının Euro cinsinden açılmış 1 yıllık döviz mevduat hesaplarına uyguladığı değişen oranlardaki yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 20.561,31-TL harçtan başlangıçta peşin alınan 5.070,05-TL harcın mahsubu ile bakiye 15.491,26-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 45.140,01 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 25,20-TL başvuru harcı, 5.070,05-TL peşin harç, 4.100,00-TL bilirkişi ücreti ile 349,40-TL posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 9.544,65‬-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK 333.maddesi gereğince taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren 15 gür içinde mahkememize verilecek dilekçe ile YARGITAY nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/09/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸