Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/722 E. 2021/94 K. 02.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/722 Esas
KARAR NO:2021/94

DAVA:Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:23/12/2019
KARAR TARİHİ:02/02/2021

Mahkememizde açılan Menfi Tespit (Taşınmaz Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkilinin maliki olduğu … Mah. … N:… … /… adresinde bulunan alışveriş merkezi … AVM’nin 2.katında davalı şirketin sigortalısı ve müvekkili şirketin kiracısı olan … alanı/ … İşletmeciliği AŞ ‘nin işyerinde 09/11/2018 tarihinde yangın çıktığını, yangının …’nin kusur ve sorumluluğunda cereyan ettiğini, davalının kendi sigortalısına ödediği tazminatlar yönünden rücu tazminat talepli olarak müvekkili aleyhine ….İcra Müdürlüğünün … esas ve …esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına itiraz edildiğini ancak …esas sayılı dosyasına sehven itiraz edilmediğini bu nedenle takibin kesinleştiğini, ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası ile icra dosyasına yatırılan nakit veya teminat mektubunun alacaklıya ödenmemesi yönünden % 15 teminatla karar verildiğini, yangına sebep olan …’nin müvekkiline karşı talep hakkı olmadığı için sigortacısı …’ya halefiyet yoluyla intikal eden bir hakkın söz konusu olmadığını belirterek müvekkilinin ….İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine, ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyasından verilen icra dosyasında ödenen nakit veya teminat mektubunun alacaklıya ödenmemesi tedbir kararının davanın ve takibin dava sonuçlanıncaya kadar durdurulmasına, kötü niyetli olaarak yapılan icra takibi nedeniyle davalının % 20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; açılan davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, davalı tarafından davalı aleyhine rücuen tazminat alacağının tahsili amacıyla başlatılan ilamsız takip nedeniyle, davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Dosya kapsamı delillerden, davalı sigorta şirketinin, İşyeri paket sigorta poliçesi kapsamında sigortalısı olan … İşletmeciliği Anonim Şirketi ile davacı arasında 01/04/2018 tarihli kira sözleşmesi bulunduğu, davacının sahibi olduğu … Alışveriş merkezinde bulunan taşınmazlardan birini kiralayan dava dışı sigortalının, burada … alanı isimli eğlence merkezini işlettiği, 09/11/2018 tarihinde bu eğlence merkezinde meydana gelen yangın nedeniyle, davalını kendi sigortalısına hasar ödemesi yaptığı, akabinde, meydana gelen kazada AVM sahibi şirketinin kusuru bulunduğundan bahisle ödediği hasar bedelinin rücuen tahsili amacıyla davacı aleyhine ilamsız takip başlattığı anlaşılmıştır.
6100 Sayılı HMK’nun 4/a maddesi uyarınca; dava konusunun değer ve tutarına bakılmaksızın, kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere, tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir,
6102 sayılı TTK’nın 4. maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir.
Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açtığı dava; sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp, sigortalı kişinin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu dava niteliğindedir. Benzer şekilde sigortacının, sorumlu kişi hakkında başlatığı takibin dayanağı, sigortalıya yapılan ödeme sonucu halef olunan alacak hakkıdır. Bu takibe karşı açılan menfi tespit davasında yapılacak yargılamada, menfi tespit talep edenin sigortalıya karşı sorumluluğunun bulunup bulunmadığı tespit edilecektir. Bu nedenle görev hususu değerlendirilirken, sigortalı ile sigortalıya karşı sorumlu olan kişi arasındaki hukuki ilişkinin tespiti zorunludur. Somut olayda davacı ile davacı dışı sigortalı arasında 01/04/2018 tarihli kira sözleşmesi bağıtlanmıştır. Taraflar arasındaki dava; davalı davacı ile dava dışı … İşletmeciliği Anonim Şirketi arasında geçerli kira sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Zira davcının sorumluluğu dosyada mevcut kira sözleşmesi kapsamına ve kira hükümlerine göre tayin edilecektir(bkz.Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 29/05/2019 tarihli ve 2016/12109 esas, 2019/6966 karar sayılı ilamı ). Yukarıda izah edildiği üzere; 6100 sayılı HMK m. 4/1-a bendi gereğince kira ilişkisinden doğan bütün uyuşmazlıklarda Sulh Hukuk Mahkemeleri görevlidir.
Göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, aynı yasanın 114/1-c bendi uyarınca, dava şartı olan bu husus, HMK nun 115/1 maddesi gereğince mahkemece davanın her aşamasında kendiliğinde araştırılır. Mahkememizce davaya bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu saptanmış, davanın dava şartı noksanlığı nedeni ile HMK nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine dair aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; HMK’nun 115/2.maddesi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden, karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İstanbul Sulh Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere … Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/02/2021

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır