Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/676 E. 2022/318 K. 22.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/676 Esas
KARAR NO : 2022/318

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :06/12/2019
KARAR TARİHİ :22/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkilinin …ilçesi … mahallesinde bulunan arazisi için tanık müteahhit … ile … 29. Noterliği’nde inşaat sözleşmesi imzaladığını, davalının … ise tanık …’ten alacaklı olduğu gerekçesi ile … 12. İcra Dairesi’nin… esas nosu ile 231 bin tl lik icra başlattığını ve müvekkilini de 3. Şahıs olarak sorumlu tutup Müvekkili olan …’a teslim etmesi gerek daireleri ve ücretleri kendisine teslim edilmesini, 01/01/2017 düzenleme tarihli senet tanıklar tarafından …’a banka aracılığı ile ödenmesine rağmen …’ın ilgili senedi tanıklara iade etmediğini ve 2017 ibaresindeki 7 rakamını 9 rakamına çevirerek sanki yeni bir senetmiş gibi yeniden icraya koyduğunu, ayrıca davalı …’ın müvekkilini tehdit ettiğini ve inşaatın kalan kısmını bitireceğinden bahisle müvekkiline zorla imzalattığını, müvekkilinden 80 bin TL, para ve vade düzenleme tarihi yazılı olmayan sadece müvekkil imzasının ve tanık diye kandırılan aslında kefil olan …(TCKN:…)’e imzalatılan boş 3 adet 50 şer bin tl lik senet alındığını, davalı …’ın müvekkiline karşı tehdit ve dolandırıcılık suçlarını işlemesinden dolayı … Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunulduğunu, davalı … akrabası olan … ve abisi …’e de ödenen senedi tekrar kötü niyetli olarak icraya koyduğunu ve … ve abisi de iş bu icraya karşı İstanbul Nöbetçi İcra Hukuk Mahkemesin’de dava açtığını beyan ederek, davanın kabulü ile öncelikle teminatsız olarak aksi halde teminat karşılığı bahse konu 3 adet senet açısından davalı … ve iş bu senetleri icraya koyacak olan diğer alacaklılar yönünden olası icra takibinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, bahse konu senetlerin icraya koyulması durumunda takip konusu alacak miktarının yüzde 20 sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Müvekkilinin aleyhine açılan davada müvekkiline karşı iftiralarla ve haksız isnatlarda bulunulduğunu, müvekkilin davacıyı tehdit ettiğini, davacının müvekkiliyle sözleşmeyi kendi hür iradesiyle tanıklar huzurunda imzaladığını, tanık olarak gösterilen …’in edimlerini yerine getirmediğini ve sözleşmelerini feshettiklerini, …’e ait aleyhine … 12. İcra Dairesinde başlatılan takip dosyasının olduğunu, sözleşmenin üzerinden bir ayı aşkın bir süre geçtikten sonra davacının, yine kendi rızasıyla ve …’in kefil olmasıyla 3 senet düzenlenmek suretiyle aradaki sözleşmenin ifasına geçtiğini, 75.000,00 TL ödeme yaptığını, aradan uzun zaman geçtikten sonra ifasının bir kısmının yapıldığını ve sonradan davacı ile … anlaşarak geri kalan miktarın ödemesinin yapılmamasını istediklerini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA davacı … vekili … 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin …Esas sayılı dosyasına verdiği 27/01/2020 tarihli dilekçesiyle, müvekkili aleyhine davalı tarafından … 28. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından takip başlatıldığını, davalı tarafından başlatılan icra takibine konu alacakların hiçbir hukuki dayanağının olmadığını, müvekkilinin akrabası olan dava dışı … ile yüklenici … arasında … 29. Noterliği’nin … tarih, … yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladığını, davalının …’ten alacaklı olduğu gerekçesi ile … 12. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyası ile 231.000,00TL’lik icra takibi yapıldığını, arsa sahibi …’a 3. şahıs olarak haciz ihbarnamesi gönderildiğini, akabinde davalı yanca yapılan tehdit sonucu …’ ile 04/10/2019 tarihli sözleşme imzalandığını, ve 3 adet 50.000,00 TL’lik senetlere imza attırıldığını, müvekkilinin de bu senetlere kefil olarak imza attığını, davalı yanın kötü niyetli olduğunu ve kandırıldığını anlayan arsa sahibinin … 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası kapsamında takip öncesi menfi tespit davası açtığını ve bu davanın halen derdest olduğunu, müvekkili ve arsa sahibi … tarafından imzalanan senetlerin davalı yanca sonradan doldurulduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalması kaydı ile; öncelikle teminatsız olarak aksi halde mahkemenin uygun göreceği teminat karşılığı … 28. İcra Müdürlüğü’nün 2020/1287 Esas sayılı dosyasından yapılan icra takibinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, takibin iptali ile kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacının , müvekkili ile 04.10.2019 tarihli sözleşmeyi kendi hür iradesiyle ve … merkezinde bulunan bir kafeteryada , tanıklar huzurunda imzaladığı ve akdettiği, tanık olarak gösterdikleri …’in edimlerini yerine getirmemesi sebebiyle onunla olan sözleşmelerini feshettiklerini yazdıkları bu sözleşmenin zorla imzalatıldığını iddia etmnin tam bir iftira olduğu, bu sözleşmenin, kendisi tarafından , kalabalık bir ortamda ve tanıklar huzurunda düzenlenmiş ve herkesin açık rızasını içeren bir sözleşme olduğunu, bu sözleşme üzerinden bir ayı aşkın bir süre geçtikten sonra davacının , yine kendi rızasıyla ve hem de …’in kefil olmasıyla 3 senet düzenlenmek suretiyle aradaki sözleşmenin ifasına geçmiş ve bundan sonra da banka yoluyla 75.000,00 TL ödeme yapmış olduğunu, davacı ile müvekkili arasında ilk aşamadan itibaren kurulan akdin , aradan uzun zaman geçtikten sonra ifasının bir kısmı yapılmış ve sonradan davacı ile … anlaşarak geri kalan miktarın ödemesinin yapılmamasını sağlamak istediklerinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, asıl ve karşı dava, taraflar arasında düzenlenen kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan İİK’nın 72.maddesi kapsamında menfi tespit talebine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde; … 29. Noterliği’nin … tarih, … yevmiye nolu evraka, … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasına, … Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan şikayete, Banka dekontlarına, Tanıklar … (T.C…)’e, …(T.C…)’e, … (T.C. Kim. No:…)’e, 04/10/2019 tarihli davalı ile yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesine, 20/11/2019 tarihinde müvekkilinin babası …’ın … hesabından …’a gönderilen 75.000TL bedelli eft dekontuna, bilirkişi İncelemesine delil olarak dayanmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; 04.10.2019 tarihli sözleşmeye , bu sözleşmedeki imzası olan tanıklara ve her tür delile delil olarak dayanmıştır.
… 28. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası aslı celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır. Dosyanın incelemesinde; davalı yanca davacılar hakkında … 28.İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında, kefil asıl davada davacı …, tanzim eden birleşen davada davacı … olan, davalı … adına tanzim edilen, 18/11/2019 tanzim tarihli ve her biri 50.000,00 TL meblağlı senetlere istinaden toplam 150.616,44 TL alacağın tahsili için 17/03/2020 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığı görülmektedir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …soruşturma numaralı dosyasının bir örneği UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … soruşturma numaralı dosyasının bir örneği UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Davacı ve davalı tarafın bağlı bulundukları Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevapları ve ekleri dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Davacı ve davalı tarafın bağlı bulundukları Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkere cevapları ve ekleri dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 22. İcra Dairesi’nin …E. Sayılı dosyası celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlığın, TBK’nın 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin bir türü olan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklandığı, asıl davada davacı …’ın arsa sahibi, davalının ise yüklenici olduğu anlaşılmaktadır. Asıl davada davacı … ile dava dışı eski yüklenici … arasında, 04/06/2017 tarihinde, davacının maliki olduğu … ili, … ilçesi, … Mahallesi, … Mevkii, 4860 Ada, 21 parsel sayılı taşınmaz üzerine 5 katlı bir bina yapılması konusunda … 29. Noterliği’nin … yevmiye numaralı düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır. Asıl davada davacı … ile davalı arasında da, 04/06/2017 tarihli sözleşme gereğince kaba inşaatı eski yüklenici … tarafından yapılan binanın geri kalan işlerinin davalı yeni yüklenici tarafından bitirilmesi konusunda 04/10/2019 tarihli el yazılı adi kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır.
Davacı vekili, 04/10/2019 tarihli sözleşmenin müvekkili arsa sahibi …’ a zorla ve tehdit yolu ile imzalattırıldığını, yine aynı yöntem ile sözleşme kapsamında vade ve düzenlenme tarihi yazılı olmayan sadece müvekkili ile birleşen davada davacı …’in kefil olarak imzası olan her biri 50.000,00TL meblağlı 3 adet senet alındığını, adi yazılı sözleşmenin geçerli şekil şartına sahip olmadığını, dolayısıyla geçerli olmayan sözleşmeye dayanılarak alınan senetlerin de geçerli olamayacağını ileri sürerek menfi tespit talebinde bulunmuş, davalı cevap dilekçesinde davaya konu olan senetlerin sözleşme kapsamında alındığını, sözleşme ve senetlerin zorla imzalattırıldığı yönündeki iddiaların gerçek olmadığını savunmuştur.
Asıl ve karşı dava davaya konu 3 adet bono incelendiğinde, her birinin 50.000,00TL bedelli, keşidecisinin …, Lehtarının … , aval verenin … olduğu, tanzim tarihlerinin 18/11/2019 tarihi, vade tarihlerinin 15.12.2019, 30/12/2019, 15/01/2020 tarihleri olduğu anlaşılmıştır.
Asıl davanın davacısı …’ın dava konusu bonoları aval veren olarak imzaladığı görülmektedir. TTK’nun 700 ila 702 maddelerinde düzenlenen aval, kambiyo evrakından doğan bir borcun kıymetli evrak hukukuna göre teminat altına alınmasıdır. Aval verenin yükümlülüğü, kefilden farklı olarak fer’i nitelikte değildir. Aval veren, kıymetli evrak hukukuna özgü ve bağımsız bir yükümlülük altına girmektedir(bkz. Özen/Burak; 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu Çerçevesinde Kefalet Sözleşmesi, Genişletilip, Güncelleştirilmiş 3. Bası, Vedat Kitapçılık, İstanbul, 2014 s. 45 vd). Kambiyo alacaklısı ile aval veren arasındaki ilişki; kefil ile kefil olunan borcun alacaklısı arasındaki ilişkiden farklıdır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 702/2 fıkrasında; aval veren kişinin teminat altına aldığı borç, şekle ait noksandan başka bir sebeple geçersiz olsa dahi, aval verenin taahhüdünün geçerli olacağı düzenlenmiştir. Başka ifade ile ilgili senet zorunlu unsurları taşımaması nedeniyle kambiyo senedi niteliğinde değilse, aval de hüküm ifade etmez. Bu istisna dışında; aval veren, teminat altına aldığı borca ilişkin herhangi bir sebeple taahhüdünün geçersiz olduğunu ileri süremez, kambiyo evrakının teminat senedi olduğu, bedelsiz kaldığı gibi savunmalara başvuramaz(bkz Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 2020/2446 esas, 2020/4043 karar sayılı ilamı). Bu saptama çerçevesinde takip ve dava konusu bonolara aval veren davacının, geçerli olmayan sözleşmeye dayanılarak alınan senetlerin de geçerli olamayacağı, senedin bedelsiz olduğu yönündeki def’ileri davalıya karşı ileri süremeyeceğinden asıl davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dava yönünden yapılan değerlendirmede; davacı …’in dava ve takibe konu 3 adet bonoda keşideci olarak yer aldığı görülmektedir. Yine uyuşmazlığa konu 3 adet bonoda; davacı keşideci, davalı lehtar olarak yer almakta olup ihdas sebebinde nakden kaydı mevcuttur. Kural olarak bono “kayıtsız ve şartsız muayyen bir bedeli ödemek vaadini” içermektedir. Bunun aksini iddia eden tarafın iddasını HMK’nun 200’üncü maddesi uyarınca senetle ispat etmesi gerekir.(Yargıtay 19.HD’nin 27/01/2015 tarihli 2014/10822 E., 2015/1076 K. sayılı emsal kararı) Kambiyo senetleri illetten mücerret olup senedin aksini iddia eden taraf iddiasını ispatla yükümlüdür. Kural olarak bonoda ispat yükü senedin bedelsiz olduğunu iddia eden tarafa aittir. Ancak, senedin ihsas sebebi yazılmışsa, artık buna uyulması gerekir. Senetteki sebebin aksinin savunulması halinde ispat yükü yer değiştirir ve senedi ta’lil eden, savını kanıtlamak yükümlülüğü altına girer. Somut olayda; iddia ve savunmalar kapsamında değerlendirme yapıldığında; senetteki edinme sebebini tadil eden davacı keşidecidir. İspat külfeti bu nedenle davacı keşidecidedir. İspat külfeti kendisinde olan davacı iddiasını yazılı delille ispatlayamadığından birleşen davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Asıl dava yönünden;
Davanın reddine,
-Karar tarihinde yürürlükle bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 80,70.-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 2.561,63.-TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 2.480,93 TL harcın karar kesinleştiğinde, talep halinde davacıya iadesine,
-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından artan avans olması halinde, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
-Davalılar tarafından yapılan 100,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
-Davalı … mirasçıları … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A….T.’deki esaslara göre belirlenen 18.200,00.-TL maktu vekalet ücretinin, davacıdan tahsili ile davalı … mirasçıları … ve …’a verilmesine,
2-Birleşen dava yönünden;
Davanın reddine,
-Karar tarihinde yürürlükle bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 80,70.-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 2.572,16.-TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 2.491,46 harcın karar kesinleştiğinde, talep halinde davacıya iadesine,
-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından artan avans olması halinde, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
-Davalı … mirasçıları … ve … kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A….T.’deki esaslara göre belirlenen 18.258,56.-TL maktu vekalet ücretinin, davacıdan tahsili ile davalı … mirasçıları … ve …’a verilmesine,
Dair davacılar vekilinin huzurunda, diğer tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi..22/04/2022

Katip …
E imzalıdır

Hakim …
E imzalıdır