Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/673 E. 2021/204 K. 05.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/673 Esas
KARAR NO:2021/204

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:06/12/2019
KARAR TARİHİ:05/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili şirket arasındaki ticari ilişki gereğince, 29/03/2019 tarihinde ödenmesi gereken cari hesap alacağından 4.783,49.-TL’nin ödenmediğini, müvekkili şirketin edimlerini eksiksiz ifa etmesine karşın borçlu şirketin cari hesap ilişkisine göre bakiye kalan miktarını ödemediğini, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında kurulan ticari iş neticesinde oluşan cari hesap alacağının tahsil edilemediğini, borçlu şirket hakkında 02/08/2019 tarihinde …. icra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, daha sonra icra dosyasının yetkisizlikle …. icra Dairesi’nin … Esasını aldığını, davalı şirketin 19/09/2019 tarihinde borca, faize ve borcun ferilerine itiraz ettiğini, takibin durduğunu, yapılan itirazın haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olduğunu, icra takibine dayanak olan usulüne uygun kesilmiş faturaya bakıldığında ve tarafların ticari defterleri incelendiğinde taraflar arasındaki süregelen ticari ilişkinin ispatlanacağını ve takibe konu alacağın varlığının ortaya çıkacağını iddia ve beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına çarptırılmasına, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava harcını ve gider avansını eksik yatırdığını, davacı tarafın müvekkili şirkete teslim etmeyi taahhüt ettiği malı teslim etmediğini, kabul anlamına gelmemek üzere müvekkiline ayıplı mal teslim edildiğini, fatura içeriği malın teslim edilmediğini, asıl mağduriyetinin mağduriyetine sebep olan tarafın davacı taraf olduğunu, davacı tarafın müvekkili şirketten icra takibi ve dava konusu yapılan faturaya ilişkin hiçbir alacağının olmadığını, davacı tarafın müvekkiline fatura konusu malı satıp teslim etmediğini, fatura içeriğindeki taahhüt ettiği malları teslim etmediğini, müvekkilinin davacı taraftan alacağının olduğunu, öncelikle davacı tarafın iddiasını yani malı müvekkiline teslim ettiğini ispat etmesi gerektiğini, davacı tarafın müvekkili şirkete karşı icra takibi yapma ve dava açma şartlarının oluşmadığını, davacı tarafın müvekkili şirketi borçlu çıkarmak için icra takibini başlattığını, sonradan fatura keserek müvekkili şirketi borçlandırmaya çalıştığını, dolayısıyla müvekkili şirketin bu faturalar nedeniyle davacı tarafa borcunun olmadığını, davacı tarafın müvekkili şirketi temerrüde düşürmeden haksız olarak fahiş faiz ve oranları talep ettiğini, davacı tarafın işlemiş ve işleyecek faiz talebinin yasal olmadığını, faizin iptali gerektiğini, müvekkili şirketin davacı tarafa toplam bugüne kadar aldığı mala karşılık ödeme yaptığını, davacının müvekkile verdiği malın ise daha az olduğunu, davacı tarafın haksız olarak ticari etikle bağdaşmayan hareketle haksız kazanç sağladığını, halbuki müvekkili şirketin bütün borcunu davacı tarafa ödediğini iddia ve beyan ederek şartları oluşmayan davanın reddine, davacı tarafın %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
…. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır. İcra dosyasının tetkikinde; davacı şirketin davalı şirket aleyhinde cari hesap alacağının tahsili amacı ile 4.866,05.-TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalı şirkete 16/09/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirket vekilinin 23/09/2019 tarihli itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık açısından taraf şirketlerin 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defter ve kayıtları üzerinde Mahkememizce resen seçilecek Serbest Muhasebeci Mali Müşavir vasıtasıyla inceleme yapılarak davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı ve miktarının hesaplanması yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
09/07/2020 teslim tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; davacının 2018 ve 2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi itibariyle, davalıdan 4.783,49.-TL alacaklı olduğu, takip konusu alacağın 31/12/2018 tarihli … numaralı 9.783,49.-TL tutarlı faturadan kalan 4.783,49.-TL tutarın ödenmemesi hususunda olduğu, mezkur faturaya dayanak teşkil eden dosyaya mübrez 29/12/2018 tarihli … numaralı sevk irsaliyesinde ise davalının kaşe/imzasının bulunmadığı sadece teslim eden bölümünde imzanın bulunduğu, takip konusu alacağı oluşturan 31/12/2018 tarihli … numaralı 9.783,49.-TL tutarlı faturaya karşılık olarak davalının 29/03/2019 tarihli 5.000,00.-TL ödeme yapmış olduğu, özetle takip tarihi itibari ile davacının ticari defterlerine göre; davalıdan 4.783,49.-TL alacaklı olduğu, davalı tarafın Mahkememizin belirlemiş olduğu 30/06/2020 tarihli incelemeye katılmadığından ticari defter ve belgelerinin incelenemediği, takip konusu faturaya karşılık olarak davalının davacıya 09/03/2019 tarihinde 5.000,00.-TL ödeme yapmış olduğu, davalının cevap dilekçesinde eksik mal teslim edildiği ve ayıplı ürün teslim edildiği hususunda beyan vermiş olduğu, ancak dosyaya mübrez evraklar içerisinde ayıplı mala ilişkin veyahut eksik teslimata ilişkin dayanak bir evrak bulunmadığından bu iddiasının ispata muhtaç olduğu, nihai takdirin Mahkememize ait olduğu, neticeten, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 4.783,49.-TL asıl alacak 82,56.-TL işlemiş faiz olarak toplamda 4.866,05.-TL alacağının bulunduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında faturadan kaynaklı bakiye cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK’ nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir. Dava konusu olayda, takip fatura alacağına dayalı olarak başlatılmış, davalı taraf icra takip dosyasına sunduğu dilekçesinde takibin tamamına itirazda bulunmuştur. Bu durumda ispat yükü genel karine gereğince davacı taraf üzerindedir. Davacı taraf takipte dayandığı faturaya konu edilen ürünleri teslim etmiş olduğunu dava değeri de değerlendirilerek HMK’nın 200/1 maddesi gereğince yazılı delillerle ispat etmelidir. Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdii üzerine, davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, davacının 2018 ve 2019 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davalı tarafın incelemeye katılmadığından ticari defter ve belgelerinin incelenemediği, davacının ticari defterlerine göre; takip konusu alacağı oluşturan 31/12/2018 tarihli … numaralı 9.783,49.-TL tutarlı faturaya karşılık olarak davalının 29/03/2019 tarihli 5.000,00.-TL ödeme yapmış olduğu, takip tarihi itibari ile davacının ticari defterlerine göre; davalıdan 4.783,49.-TL alacaklı olduğu tespitinde bulunmuştur. Bu kapsamda, dava konusu somut olay değerlendirildiğinde, davacının 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutuldukları, Mahkememizce davalı tarafa ticari defterlerini sunması için süre verildiği ve davalının yasal süre içinde defter ve belgelerini ibraz etmediği, bu hali ile davacının incelenen defter kayıtlarının HMK 220/3 ve HMK 222.maddesi gereğince sahibi lehine delil olma niteliğine sahip bulunduklarının kabulü gerekeceği, davalı tarafından faturaya karşılık 29.03.3019 tarihinde ödeme yapılmasının, dava konusu yapılan faturanın davalı tarafından alındığının bir göstergesi olduğu ve faturaya itiraz edildiğine dair bir bilgi ve belgenin dosyada mevcut olmadığı, bilirkişi raporuna göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 4.783,49.-TL alacağının bulunduğunun hesap edildiği, buna karşı davalının yasal süre içinde defter ve belgelerini ibraz etmediği gibi borçlu olmadığına veya borcu ödediğine dair dava değeri de gözetilerek HMK 200/1 maddesi gereğince aynı kuvvet ve mahiyette herhangi bir belge ve delil de sunmadığı, dosya kapsamı ve delil durumuna göre davalı tarafından fatura bedelinin ödendiğinin ispat edilemediği, yine her ne kadar davalı ayıp iddiası ileri sürmüşse de eksik ve ayıplı ürün teslim edildiği yönündeki iddiasına yönelik herhangi bir delil sunulmadığı, bu durumda davalı tarafından ayıp iddiasının varlığı ve süresinde yapıldığının ispat edilemediği, davacının dosyaya sunduğu belge ve delillerle iddialarını ispat ettiği anlaşılmakla, T.B.K 117 maddesi uyarınca temerrüt ihtarnamesi ile icra takibinden önce davalının temerrüde düştüğü anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Davacı alacağı likit nitelikte olup, davalının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren kabul edilen miktarın %20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine yapılan itirazın İPTALİ ile takibin takipteki diğer koşullarla DEVAMINA,
2-Davalının %20 oranında (973,21-TL) inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, bu tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 332,40.-TL nispi karar ve ilam harcından, dava ilk açılırken davacı taraftan peşin alınan 83,10.-TL harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 249,30.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 83,10.-TL peşin harcın, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 4.080,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 44,40.-TL başvurma harcı, 889,50.-TL bilirkişi masrafı, posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 933,90.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yatırılan gider avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
8-Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından artan avans olması halinde, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacı taraflara iadesine,
9-… Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk tarife bedelinin, davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, buna ilişkin harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
Dair davacı vekilinin huzurunda, davalı tarafın yokluğunda, miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi.05/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır