Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/598 E. 2020/806 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/598 Esas
KARAR NO:2020/806

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:08/11/2019
KARAR TARİHİ:22/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkil şirket ile Davalı şirkel arasında ticari iş ilişkisi kurulmuş olduğu, ekli cari hesap eksfresine dayalı, müvekkil şirket adına … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra lakibi başlatıldığını, ancak davalı şirket tarafından herhangi bir borcu olmadığından bahisle icra takibine itiraz edildiğini, yapılan itirazın haksız olduğunu, hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, taraflarınca yürütülen ilamsız icra takibinin konusu ticari ilişki temelinde olduğunu, müvekkili şirketin işbu ilişki dolayısıyla üzerine düşen edimlerini ifa ettiği halde davalı şirketin edimlerini yerine getirmediğini, dolayısıyla takibin açılmasına sebebiyet verdiğini, müvekkil şirketin muhasebe kayıtlarının incelenmesiyle de anlaşılacağı üzere davalı yanın müvekkil şirkete 4,486,25 TL borcu bulunduğunu, Mahkemenin oluşturacağı kanaati için gerekli görülmesi halinde bilirkişi marifetiyle şirket defterlerinin incelenmesi ile borçlunun itirazının açıkça hukuka aykırı yapıldığının anlaşılacağını, itiraza konu takibin konusu bakımından müvekkili şirket defterlerinin incelenmesi haklı davalarının salahiyeti açısından zaruri olduğunu, işbu inceleme ile takibi uzatmak maksadıyla ve kötü niyetle hareket eden davalı borçlunun iddialarının haksız ve hukuki mesnelten yoksun olduğunun da anlaşılacağını, zira usulüne uygun açılışı ve kapanışı yapılan müvekkili şirkete ait ticari defterlerin TTK uyarınca lehe delil olarak kullanılabileceğini, akacak iddialarının bu vasıta ile ispatlanabileceğini, Açıkladıkları tüm bu hususlara rağmen ileri sürülen itirazın haksız bir saik içerisinde olduğunu, davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 den az olmamak üzere İcra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etrne zorunluluğu doğduğunu beyan ederek Davanın kabulünü, davalı borçlunun vaki itirazın iptali ile %20 den az oimamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi , yazılı bildirimde de bulunmadığından, H.M.K.’nın 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
..İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının tetkikinde; davacı şirketin davalı aleyhinde alacağının tahsili amacı ile 5.184,91.-TL üzerinden icra takibi yaptığı, davalı şirketin itirazı ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizin 30/06/2020 tarihli duruşmasında; dosyanın mahkememizce resen seçilen mali müşavir bilirkişi tarafından, taraf şirketlerin 2018 yılına ait ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak davacı alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi SMMM …’nun 11/11/2020 teslim alınma tarihli raporu incelenmiştir.” Davacı …Ltd. Şti. tarafından incelemeye sunulan 2018 yılına aif ticari defterlerini TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğunu, Davalı tarafın incelemeye gelmediğini, defter ve belge de sunmadığını, Davacı tarafın 31.12.2018 tarihi itibariyle 4.486.25.-TL alacaklı olduğunu, Davacı yanın 3095 sayılı yasaya istinaden icra iakip tarihinden itibaren alacaklarına 3095 sayılı konuna (md.2) göre değişen oranlarda avans faiz talep edebileceğini, bu hususun Muhterem Mahkememizin takdirinde olduğunu Tarafların, inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin Sayın Mahkemenizin takdiri içinde kaldığı yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Bilirkişi raporu, denetime açık, karar vermeye yeterli ve elverişli mahiyettedir.
Davacı vekili karar tarihli duruşmadaki imzalı beyanı ile harca esas değer olarak gösterdikleri 4.486,25-TL üzerinden itirazın iptalini talep ettiklerini bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK’ nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir. Dava konusu olayda, takip cari hesap alacağına dayalı olarak başlatılmış, davalı taraf icra takip dosyasına sunduğu dilekçesinde takibin tamamına itirazda bulunmuştur. Bu durumda ispat yükü genel karine gereğince davacı taraf üzerindedir. Davacı taraf takipte dayandığı cari hesaba dayalı alacağı olduğunu dava değeri de değerlendirilerek HMK’nın 200/1 maddesi gereğince yazılı delillerle ispat etmelidir. Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdii üzerine, davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, davalı şirketin defter ve belgelerini ibraz etmediğinden dolayı, davalı ticari defter kayıtları üzerinde herhangi bir inceleme yapılamadığı davacı şirkete ait dava konusu döneme ilişkin yılların ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarına göre davacı tarafın 31.12.2018 tarihi itibariyle 4.486.25.-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, anılan bu tespitler ışığında dava konusu somut olay değerlendirildiğinde, davacının dava konusu döneme ilişkin 2018 yıllarına ait ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutuldukları ve HMK 222.maddesi gereğince sahibi lehine delil olma niteliğine sahip bulundukları, bilirkişi raporuna göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 4.486.25.-TL alacağının bulunduğunun hesap edildiği, buna karşı davalının yasal süre içinde defter ve belgelerini ibraz etmediği gibi borçlu olmadığına veya borcu ödediğine dair dava değeri de gözetilerek HMK 200/1 maddesi gereğince aynı kuvvet ve mahiyette herhangi bir belge ve delil de sunmadığı, davacının dosyaya sunduğu belge ve delillerle iddialarını ispat ettiği anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Davacı alacağı likit nitelikte olup, davalının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren kabul edilen asıl alacak miktarın %20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerekmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın KABULÜNE, davalının … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takibine yaptığı itirazın 4.486,25-TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin 4.486,25-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık değişen oranlarda avans faiz yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına,
2-Hükmolunan 4.486,25-TLnin % 20 si oranında 897,25-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca hesaplanan 306,46 -TL nispi karar ve ilam harcından 50,70-TL peşin harcın mahsubuna, bakiye 255,76-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça 50,70.TL yatırılan peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 852,00.-TL bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere toplam 896,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-… Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk tarife bedelinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-HMK.nun 333.maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın talep halinde ve hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair , davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda dava konusu miktar dikkate alındığında kesin olmak üzere karar verildi. 22/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır