Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/542 E. 2021/694 K. 22.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/542 Esas
KARAR NO : 2021/694

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 27/08/2019
KARAR TARİHİ : 22/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
ASIL DAVADA TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … Şirketi’nin, ana şirket olan … Anonim Şirketi’ne bağlı şirketi olduğunu, onun ürünlerini pazarladığını, ana şirketin 1985 yılında kurulan bir üretim şirketi olduğunu, müvekkili şirketin ise dokuz yıl öncesinde kurulduğunu, müvekkili şirketin dokuz yıl önce oligopol rekabet piyasasına girdiğini ve bugün piyasanın lideri olduğunu, halen belli ölçülerde Türk piyasasında varlıklarını sürdüren bu şirketlerin müvekkili şirket ile onun ana şirketine karşı şiddetli bir saygınlığı ve liderliğini kırma kampanyası açtıklarını ve kampanyalarında haksız rekabet devalarını alet ettiklerini, müvekkili şirketin medya ilanlarını önlemeye çalıştıklarını, müvekkili şirket ile ana şirketine karşı yürütülen bu olumsuz kampanyanın TK m.54(2) anlamında dürüstlük kurallarına aykırı bir ticari uygulama yani husumet cephesi olarak da haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı … Anonim Şirketi’nin son olarak sosyal medyada “Rekabete Varız Ama Yalana Asla! Biz rekabeti severiz; markaları güçlendirir, müşterileri ve temsilcileri için daha iyisini yapmaya zorlar. Ama rekabetin de kuralı ve adabı vardır. … isimli şirket, aylardır hem tüketicilerine hem temsilcilerine açıkça yalan söyleyerek, kataloglarında ve tanıtımlarında … Bu yolla markasını duyurmak ve itibar kazanmak derdinde belki ama yalan söylemek bir şirketi ancak itibarsızlaştırır, bunu bilmiyor. … 20 yıldan fazla süredir “…’dır” Bu sürede sektöre giren rakiplerimizi her zaman memnuniyetle karşıladık, çünkü rekabet bizi daima güçlendirdi. Ama artık, önce Temsilcilerimizi sonra da kamuoyunu korumak adına bu yalan bilgilere karşı hukuki yollara başvurmak zorundayız. Bu gibi durumlarda deneyimli, global gücünün farkında, şeffaf ve etik sorumluluk bilincinde bir şirket olarak gereken tüm aksiyonları alıyoruz ve her adımda sizleri bilgilendirmeye devam edeceğiz. Sektörümüzün itibarının zedelenmesine asla izin vermeyeceğiz. …” satırlarını içeren bir ilan yayınladığını, söz konusu ilanın davalı şirket temsilcileri tarafından sosyal medya ortamlarında paylaşıldığını, diğer davalı …’in de bu temsilcilerden biri olduğunu, davalı gerçek kişinin kendisine ait Facebook sayfasında paylaştığı ilanın … 11. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı e-tespit tutanağı ile kayıt altına alındığını, davalıların TK m. 55(1)/a-1 anlamında kötüleme yoluyla davacı müvekkili şirkete karşı haksız rekabet fiilini gerçekleştirdiğini, mezkur ilanda; “… isimli şirket, aylardır hem tüketicilerine hem temsilcilerine açıkça yalan söyleyerek kataloglarında ve tanıtımlarında …!” “Bu yolla markasını duyurmak ve itibar kazanmak derdinde belki ama yalan söylemek bir şirketi ancak itibarsızlaştırır, bunu bilmiyor.” “ (…) önce Temsilcilerimizi sonra da kamuoyunu korumak adına bu yalan bilgilere karşı hukuki yollara başvurmak zorundayız (…)” “Sektörümüzün itibarının zedelenmesine asla izin vermeyeceğiz.” ibarelerinin bulunduğunu, … oldukları iddiasının ticari defterlerle ispat edilecek nitelikte olduğunu, bilirkişilerin kimin 1 numara olduğunu hemen tespit edebileceklerini, davalı şirketin müvekkili şirketin beyanını değiştirdiğini, müvekkili şirketin … Şirketi olduğunu ileri sürdüğünü, bir nolu marka ifadesini kullanmamakta olduğunu, TK m. 55(1)/a-1 uyarınca; başkalarının veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarda kötülemek bir haksız eylemdir hükmü gereğince davalıların kötüleme yoluyla müvekkili şirkete haksız rekabet fiilini işlediklerini iddia ve beyan ederek müvekkiline karşı işlenen haksız rekabetin; tespit ve men’inine, haksız rekabetin sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasına, yanlış ve yanıltıcı beyanların düzeltilmesine, Mahkeme kararının Türkiye çapında ek yüksek tiraja sahip iki gazetede yayınlanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
ASIL DAVADA SAVUNMA: Asıl davada davalılar karşı davada davacı vekili cevap/karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin uzun yıllardan bu yana Türkiye’de doğrudan satış sektöründe lider olarak faaliyet gösterdiğini, sektörün tartışmasız lideri konumunda olduğunu, davacı şirketin ise 2010 yılında kurulduğunu, müvekkili şirket ile rakip konumunda bulunan bir şirket olduğunu, davacı şirketin, satış kataloglarının Temmuz 2019 ve Ağustos 2019 sayılarında hiçbir dayanak göstermeden … ifadelerine yer verdiğini, müvekkili şirketin çok uzun yıllardır doğrudan satış sektörünün her alanında lider konumda olduğunu, dünyanın her tarafında kabul gören, objektif ve bağımsız nitelikte olan uluslararası pazar araştırma şirketi … tarafından yayınlanan Ocak 2019 tarihli araştırma raporunun da bu durumu kanıtladığını, söz konusu rapora göre müvekkili şirketin pazar payının %20,2, davacı şirketin payının ise %10,4 olduğunu, yani müvekkili şirketin davalı şirketin 2 katı kadar pazar payına sahip olduğunu, davacı şirketin ilk olarak 2018 yılında çeşitli gazetelere ilan vererek ve kendi kataloglarında … markası olduğunu ilan ettiğini, bu iddiasında …’ü dayanak olarak gösterdiğini, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından …’e ulaşıldığını ve bu durumun nasıl mümkün olduğunun sorulduğunu, bunun üzerine … tarafından davacı şirketin uyarılarak söz konusu iddiayı kullanmak hakkına sahip olmadığının belirtildiğini, bu sırada müvekkili şirket tarafından bu iddiaya karşı haksız rekabet davası açıldığını, söz konusu davanın … 10. Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde yürütüldüğünü, … tarafından yapılan uyarıların ardından davacı şirketin uzunca bir süre bu iddiayı kullanmadığını, ardından Temmuz ve Ağustos 2019 kataloglarında bu iddiaya yer verdiğini, bu dayanaksız ve gerçek dışı iddiaya tekrar yer verilmesiyle birlikte davacı şirketin temsilcileri tarafından yoğun bir sosyal medya kampanyası başlatıldığını ve davacı şirketin birinci olduğu iddia edildiğini, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından davaya konu edilen basın açıklaması yapıldığını, TDK’ya göre yalanın doğru olmayan, gerçeğe uymayan söz ve uydurma olarak tanımlandığını, yalan söyleyen kişiye de yalancı deneceğini, bunun haksız rekabet olmadığını, davacı şirketin yalan söylediğinin ve yalancı olduğunun bu dava ile bir kez daha kanıtlanacağını, davacı şirketin … doğrudan satış markası iddiasını bugün sisteminde kayıtlı temsilcilerinin sayısına dayandırdığını, oysa ki 1 numara ifadesinin, eğer belirli bir hususa ilişkin olduğu açıkça belirtilmiyorsa satış rakamlarını ifade ettiğini, davacının soyut bir şekilde, neyi ifade ettiğini açıkça belirtmeden, 1 numaralı marka olduğunu zaten iddia edemeyeceğini, davacının iddiasının baştan aşağı gerçek dışı olduğunu, müvekkili şirketin pazar payı açısından, satış rakamları açısından sisteme kayıtlı doğrudan satıcı sayısı açısından doğrudan satış sektörünün açık ara birincisi olduğunu, bu hususun uluslara arası araştırma kuruluşlarının raporları ve şirket kayıtları ile sabit olduğunu, davacı şirketin bu hususları bilmesine rağmen kendisinin … Satış Markası olduğunu iddia ederek yalan söylediğini, davacının bu yalanına karşı, davacının yalancı olduğunu beyan eden ve davacının yalanlarına karşı hukuki yollara başvurulacağını ifade eden bir basın açıklaması yapıldığını ve ardından davacı aleyhine haksız rekabet davası açıldığını, davacı tarafın yalan söylediği için basın açıklamasında kendisi hakkında yalancı ifadesinin kullanılmasının haksız rekabet teşkil etmediğini, müvekkili şirketin davacı taraf ile karşılıklı taraf olduğu ticari defter ve kayıtları delil listesine yazdığını, söz konusu kayıtların bilirkişi incelemesine açık olduğunu, dolayısıyla davacının dava dilekçesinde beyan ettiği aynı şeffaflıkta hareket etmelidir beyanının da yalan olduğunu, müvekkili şirketin zaten bu şekilde hareket ettiğini iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVADA TALEP: Asıl davada davalılar karşı davada davacı vekili cevap/karşı dava dilekçesinde özetle; karşı davalı şirketin, müvekkilinin davaya konu basın açıklamasını takiben “… şirketi tarafından paylaşılmakta olan mesajdan haberdar olduk. Öncelikle biz; %100 Türk sermayeli, 120.000 m2 alanda Türkiye’de üretim yapan (Bu da… biri olduğumuz anlamına gelir), Türkiye’de 1250 bordrolu çalışana istihdam sağlayan, … Derneği Kurucusu bir Şirketiz. Bizimle rekabet edebilmek için öncelikle bu özelliklerimizden hiç olmazsa sadece bir tanesine sahip olmak gerekir. 3 kuşağı ve toplamda 70 yılı bulan tecrübemizle, etik ticaret anlayışımızla, haksız rekabetin ayrımını bile yapamayan, …oyunlarından medet uman bu şirketi de Türk adaletine havale edecek kadar saygın bir Şirketiz. Bir daha söylüyoruz. … hiç yalan söylememiştir. Ancak … kurulduğundan beri Türk halkını kandırmaya çalışmaktadır. Türkiye’de en küçük ölçekli üretim tesisi dahi olmayan … kendisinin bir sanayi şirketi olduğunu lanse ederek Türk halkını buna inandırmaya çalışmaktadır. … bu konuda da gerekli tüm yasal girişimlerde bulunmuştur. Şirketimize karşı bir cephe oluşturma çabası ile bilinçli olarak agresif ve yıkıcı tavır sergileyen bunu da “rekabet”miş gibi göstermeye çalışan …’a karşı hukuk sınırları içerisinde bütün gücümüzle mücadele etmekte sonuna kadar kararlı olduğumuzu tüm girişimcilerimizin ve kamuoyunun bilgilerine saygılarımızla sunarız.” metni ile basın açıklaması yaptığını, bu açıklamada TTK m.55 açısından haksız rekabet teşkil eden iki husus bulunduğunu, karşı davalı şirketin müvekkilinin … oyunlarından medet umduğunu ifade ettiğini, bu deyimin hile, hainlik, kurnazlık gibi anlamlara geldiğini, söz konusu ifadenin hileli davranan kişilere karşı hakaret etmek, aşağılamak için kullanıldığını, müvekkili şirketin karşı davalı şirkete karşı defalarca kanun yoluna başvurduğunu, buna rağmen yalanlarına devam eden karşı davalı şirkete ilişkin olarak da en son esas davaya konu olan kısa bir basın açıklaması yaptığını, hiçbir şirketin başka bir şirketi yalnızca kanun yoluna başvurduğu için …başvurmak ile itham edemeyeceğini, söz konusu ithamın TTK m. 55/a/a-1 uyarınca başkalarını veya onların mallarını, iş ürünlerini, fiyatlarını, faaliyetlerini veya ticari işlerini yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarda kötülemek tanımına birebir uyduğunu ve haksız rekabet teşkil ettiğini, haksız rekabet teşkil eden ikinci ifadenin, “… kurulduğundan beri Türk halkını kandırmaya çalışmaktadır. Türkiye’de en küçük ölçekli üretim tesisi dahi olmayan … kendisinin bir sanayi şirketi olduğunu lanse ederek Türk halkını buna inandırmaya çalışmaktadır” şeklindeki bölüm olduğunu, müvekkili şirketin ticari ünvanının 2001 yılından beri …Anonim Şirketi olduğunu, o dönemdeki mevzuat uyarınca üretim yapabilmek için alınması zorunlu olan sanayi ifadesinin, müvekkili şirketin ticari ünvanında yer aldığını, ancak söz konusu ifadenin ticari ünvanda bulunmadığını, müvekkili şirketin bütün ürünleri, bütün reklamları, bütün tanıtımları, dünyanın en çok bilinin markalarından olan … Adıyla tüketiciye sunduğunu, tüketiciyi sanayici olduğu, üretin yaptığı konusunda kandırmak isteyen, Türk halkını buna inandırmaya çalışan bir şirketin, tanıtımlarında, reklamlarında, üretimlerinde sanayi ifadesini hep geçirmesi gerektiğini, müvekkili şirketin ticaret ünvanını, yasal zorunluluk bulunan haller dışında kullanmadığını iddia ve beyan ederek müvekkili şirkete karşı işlenen haksız rekabet fiilinin tespitine, yanlış ve yanıltıcı beyanların düzeltilmesine, Mahkemece kararın Türkiye çapında en yüksek tiraja sahip iki gazetede yayınlanmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVADA SAVUNMA: Asıl davada davacı karşı davada davalı vekili karşı dava yönünden cevap dilekçesinde özetle; davalı karşı davacı şirketin cevap dilekçesi ile birlikte açtığı karşı davada, müvekkili şirketin bir duyurusunu konu yaptığını, müvekkili şirketin bu duyurusunun karşı davada davacı tarafın basın açıklamasındaki ağır, haksız ve hukuka aykırı bir iftiraya karşı çıkmasının meşru müdafaa teşkil ettiğini, karşı tarafın tutumunun hafif tabirle ayıp olduğunu, müvekkilinin meşru müdafaa niteliğindeki açıklamasında üç önemli noktayı vurguladığını, birinci noktanın … kendi nitelik ve özelliklerini saydığını, bunların … için; %100 Türk sermayeli olması, 120.000 m2 alanda Türkiye’de üretim yapan, Avrupa’nın en entegre kozmetik tesislerinden biri olması, Türkiye’de 1.250 bordrolu çalışana istihdam sağlaması, Türkiye’nin en büyük Kadını Güçlendirme Projesine hayat vermesi ve yerli doğrudan satış derneği kurucusu vasfını taşıdığını, bu sayıların hepsinin doğru olduğunu, asıl davada talep ettikleri bilirkişinin bu özellik ve niteliklerin doğruluğunu tespit edeceğini, doğru ve gerçek olan beyanların haksız rekabet teşkil etmediğini, ikinci noktanın …’nin hep gerçeği yansıtması, hiç yalan söylemediğinin vurgulanması olduğunu, müvekkilinin rekabet piyasasının bozulmasını, karıştırılmaması için durumunu, mallarını, tesislerini tanıtmak ve bu konuda doğruları açıklama hakkının olduğunu, …’un bir çok uluslu şirket olmanın kendisine güç kazandırdığı algısı içinde, müvekkilinin üstünlüklerini açıklamasına engel olmaya çalıştığını, Türk halkının sanayici olan yani üretim yapan şirketlere sempatisini bildiğini, sanayicilerin Türk toplumunda teşvikler gördüğünü bilmesine rağmen 25 yıldır ticaret ünvanında Sanayi Anonim Şirketi ibaresini gerçeğe aykırı olarak kullandığını, hem tüketiciyi, hem kamuyu, hem de devleti kandırdığını, haksız ve kanunsuz olarak organize sanayi bölgesinde çalıştığını, bu durumun TK’nın 46(1) maddesine aykırı olduğunu ve halen … 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında dava konusu yapıldığını, …’un sanayici olmadığı halde 25 yıldır ticaret ünvanında sanayi kelimesine yer vererek kamuya gerçeğe aykırı, aldatıcı, kandırıcı, yanıltıcı mesaj verdiğini, bunun tam anlamıyla bir … olduğunu, … açıklamasının TK m. 39 hükmüne aykırı olmakla kalmadığını, açıklamanın hukuki olmadığını, savunmanın dayanaksız ve kandırmaya yönelik olduğunu da kanıtladığını, bu durumun davanın üçüncü noktası olan … hususundaki …’un beyanlarının haksızlığını, esassızlığını aşikar ettiğini iddia ve beyan ederek karşı davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Asıl davada dava, davalının eyleminin TTK Md 55(1)/a-1 kapsamında haksız rekabet niteliğinde olup olmadığı ve davacının haksız rekabetin tespiti, meni ve sonuçlarının ortadan kaldırılması talebine ilişkin, karşı davada dava, davalının eyleminin TTK Md 55(1)/a-1 kapsamında haksız rekabet niteliğinde olup olmadığı, davacının haksız rekabetin tespiti, meni ve sonuçlarının ortadan kaldırılması talebine ilişkin tespit davasıdır.
Tarafların 1. sınıf tacir kayıtlarının olup olmadıklarının araştırılarak 2019 yılına ait beyanname özetlerinin gönderilmesi için ilgili vergi dairelerine yazılan müzekkere cevapları ve ekleri dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosya aslı celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık açısından taraf şirketlerin 2019 yıllarına ait ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak iddia, savunma kapsamında önincelemede tespit edilen uyuşmazlığın halli bakımından 1 Serbest Muhasebeci Mali Müşavir, 1 Sektör Bilirkişisi ve 1 Haksız Rekabet Uzmanı bilirkişiden oluşacak bilirkişi heyetinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
24/12/2020 teslim tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında özetle; … Ticaret Anonim Şirketi tarafından incelemeye sunulan 2019 yılına ait ticari defterlerinin TTK’nın ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, … Şirketi tarafından incelemeye katılınmadığı, defter ve belgelerin sunulmadığı, bundan dolayı dosyada bulunan 01/01/2019-30/06/2019 dönemine ait gelir tablolarının incelendiği, dosyada bulunan 01/01/2019-30/06/2019 dönemine ait karşılaştırmalı gelir tablosuna göre; …’nin net satışlarının…’dan 52.962.879,59.-TL daha fazla olduğu, …’nin faaliyet karının 16.073.393,26.-TL iken …’un 14.622.030,78.-TL faaliyet zararının olduğu, …’nin faaliyet karının …’dan 30.695.424,04.-TL daha yüksek olduğu, …’nin dönem karının 18.692.649,92.-TL iken …’un dönem zararının 16.197.749,34.-TL olduğu, …’nin dönem karının …’dan 34.890.399,26.-TL daha yüksek olduğu, bu dönemde …’nin 4.139.156,50.-TL Kurum Geçici Vergi ödediği, …’un zarar etmesi nedeniyle herhangi bir vergi ödemediği, somut olayda her iki yanın iş konusunun da kişisel bakım ve kozmetik ürünleri ithalat ve ihracatını, toptan ve perakende alım ve satımını, doğrudan veya kapıdan pazarlamasını yapmak olarak aynı niteliği taşıdığı, davacı/karşı davalı …’nin net satışlarının davalı/karşı davacı …’dan 52.962.879,59.-TL daha fazla olduğu, …’nin faaliyet karının …’dan 30.695.424,04.-TL yüksek bulunduğu, davac/karşı davalı …’nin dönem karının 18.692.649,92.-TL, davalı/karşı davacının dönem zararının 16.197.749,34.-TL olarak …’nin dönem karının …’dan 34.890.399,26.-TL fazla olduğunun görüldüğü, bu hale göre davacı/karşı davalı …’nin mezkur sektörde davalı/karşı davacıya göre daha üstün konumda olduğu, diğer davalı …’in … yer alan beyanının gerçeği aksettirmediği, …’nin yalan söylediğinden bahisle itibarsızlığa uğradığı yönündeki beyanının kötüleme şeklinde haksız rekabet oluşturduğunun açık olduğu, TTK m. 54, m.55/1/a/1 ve TKHK m. 61 çerçevcesinde davalı/karşı davacı … Şirketi ve …’in fiilinin kötüleme suretiyle haksız rekabet teşkil ettiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi heyeti raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, bilirkişi raporu ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; asıl ve karşı davada dava, davalının eyleminin TTK Md 55(1)/a-1 kapsamında haksız rekabet niteliğinde olup olmadığı ve davacının haksız rekabetin tespiti, meni ve sonuçlarının ortadan kaldırılması talebine ilişkin ilişkindir. TTK 54. Maddesinde rakipler arasında veya tedarik edenler ile müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamaların haksız ve hukuka aykırı olduğu belirtilmiştir. TTK.nın 55. maddesinde, “dürüstlük kuralına aykırı davranışlar, ticari uygulamalar” kenar başlığı altında altı ana başlık sayılmıştır. Bu ana başlığın ilk kategorisinde “ Dürüstlük kuralına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar gelir (TTK md. 55/1.a-1) Buna göre, bir kişi bir başkasını ya da o kişilerin mal, iş ürünü, fiyat veya faaliyetlerini yanlış yere, yanıltıcı yere ya da gereksiz yere incitici açıklamalarla kötülemektedir.
Somut olayda asıl davada; Mahkememizce alınan bilirkişi heyeti raporuna göre, her iki yanın iş kolunun da kişisel bakım kozmetik ürünleri ithalat ve ihracatını, toptan ve alım ve satımını, doğrudan veya kapıdan pazarlamasını yapmak olarak aynı niteliği taşıdığı, davacı/karşı davalı … A.Ş.nin net satışının davalı/karşı davacı … A.Ş.’den daha fazla olduğu, … A.Ş.’nin faaliyet ve dönem karının … A.Ş.’den yüksek olduğu, davacı … A.Ş.nin mezkur sektörde davalıya göre daha üstün durumda olduğu, davalı … yetkilisinin … da yer alan beyanının gerçeği aksettirmediği, … A.Ş.nin yalan söylediğinden bahisle itibarsızlığa uğradığı yönündeki beyanının kötüleme şeklinde haksız rekabet oluşturduğu yönünde tespitte bulunulduğu, bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli olduğu anlaşımıştır. … 11.Noterliği’nin …tarih … yevmiye numaralı e-tespit tutanağına göre … … Ağustos 2019 tarihinde … sayfasında yayınlanan yazıdaki “Rekabete varız ama yalana asla” başlıklı paylaşımındaki “… isimli şirket, aylardır hem tüketicilerine hem temsilcilerine açıkça yalan söyleyerek kataloglarında ve tanıtımlarında …” şeklindeki ifadelerin TTK m. 55/1-a-l hükmü bağlamında “..yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla ” kötüleyici nitelikte olduğu, haksız rekabet koşullarının somut olayda oluştuğu kanaatine varılmış, karşı dava yönünden; davalının “Duyurumuzdur” başlıklı basın açıklamasındaki “…” ve … kurulduğundan beri Türk Halkını kandırmaya çalışmaktadır” şeklindeki ifadelerinin davacının faaliyetlerini veya ticari işlerini “. “..yanlış, yanıltıcı veya gereksiz yere incitici açıklamalarla ” kötüleme niteliğinde olup TTK’nun 55/1-a.1 maddesi uyarınca haksız rekabet teşkil ettiği ve haksız rekabet koşullarının somut olayda oluştuğu anlaşılmakla, asıl ve karşı dava yönünden aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
1-Davalıların, … … Ağustos 2019 tarihinde … sayfasında yayınlanan “…” başlıklı paylaşımındaki “… isimli şirket, aylardır hem tüketicilerine hem temsilcilerine açıkça yalan söyleyerek kataloglarında ve tanıtımlarında …” şeklindeki ifadelerin haksız rekabet oluşturduğunun tespit ve men’ine
Kararın kesinleşmesine müteakip özetinin masrafı davalıya ait olmak üzere tüm Türkiye’de yayımlanan tirajı yüksek 2 gazetede bir defa ilanına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30.-TL maktu karar ve ilam harcının, dava açılırken davacı taraftan peşin olarak alınan 44,40.-TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, eksik 14,90.-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan ve 2. madde gereği mahsup edilen 44,40.-TL harcın, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 4.080,00.-TL maktu vekalet ücretinin, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40.-TL başvurma harcı, 3.000,00.-TL bilirkişi masrafı ve 219,00.-TL posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 3.263,40.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan 3.743,00.-TL gider avansından artan avansın, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN;
1-Davalının “Duyurumuzdur” başlıklı basın açıklamasındaki “…” ve … kurulduğundan beri Türk Halkını kandırmaya çalışmaktadır” şeklindeki ifadelerin haksız rekabet oluşturduğunun tespitine,
Kararın kesinleşmesine müteakip özetinin masrafı davalıya ait olmak üzere tüm Türkiye’de yayımlanan tirajı yüksek 2 gazetede bir defa ilanına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30.-TL maktu karar ve ilam harcının, dava açılırken davacı taraftan peşin olarak alınan 44,40.-TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, eksik 14,90.-TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan ve 2. madde gereği mahsup edilen 44,40.-TL harcın, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 4.080,00.-TL maktu vekalet ücretinin, davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40.-TL başvurma harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan 100,00.-TL gider avansının, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
8-Davalı tarafından yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 22/10/2021

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır