Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/523 E. 2021/36 K. 19.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/523 Esas
KARAR NO:2021/36

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/08/2019
KARAR TARİHİ:19/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili şirketin sektörün önde giden firmalarından biri olduğunu, şahıs ve şirketlere yiyecek ve içecek işi ile iştigal ettiğini, bu kapsamda davalı şirkete yemek servisi hizmeti sunulduğunu, müvekkili şirketin edimini tam ve eksiksiz şekilde ifa ettiğini, müvekkili şirketin davalı şirkete takip tarihine kadar toplam 43.877.57.-TL’lik yemek tedariği gerçekleştirdiğini, davalının borcu kabul ettiğine dair çeşitli tarihlerde kabul ettiğine dair yazılı imza ve kaşeli evrakların olduğunu, davalı şirket tarafından ödenmeyen catering hizmet bedellerinin tahsili için yapılan tüm girişimlerin sonuçsuz kaldığını, icra takibinden önce davalı ile borç mutabakatı yapıldığını, ödeme yapılması adına …. Noterliği’nin 22/04/2019 tarih, … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının icra takibine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, takibin durduğunu, alacağın likit olduğunu iddia ve beyan ederek davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacı tarafın sunmuş olduğu sözleşmenin yetkili Mahkeme başlıklı 16. maddesinde ‘Bu sözleşmenin uygulanmasından ve yorumundan doğan itilaflardan … Mahkemeleri ve … İcra Daireleri yetkilidir” denildiğini, bu sebeple işbu davaya ilişkin yetkisizlik kararı verilmesi ve usulden reddinin gerektiğini, davacı taraf işbu davaya konu sözleşme gereği eksiksiz ve tam yerine getirmediğini, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tam bu noktada olduğunu, davacı tarafın sözleşmede taahhüt ettiği edimi ifada temerrüte düştüğünü ve talep edilen hizmeti yerine getirmediğini, davacı tarafın davayı açmasına dayanak olarak sadece 26/06/2019 tarihli ihbarı ile müvekkilinden alacağının bulunduğunu beyan ettiğini, cari hesaba ilişkin hiçbir bilgi ve belgenin dosyaya sunulmadığını, davacı tarafın her ne kadar mutabık olunduğuna ilişkin form doldurulduğunu iddia etmişse de söz konusu formların işbu davada hiçbir öneminin bulunmadığını, söz konusu mutabakat formlarının BA-BS mutabakat formları olduğunu, bunların cari hesapla bir ilişkisi bulunmadığını, davacının işbu davayı açmasında hukuki yararının bulunmadığını, davasını ispat edemediğini, davacının kötü niyetli olduğunu iddia ve beyan ederek yetki itirazının kabulüne, davanın usulden ve esastan reddine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE/
Dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
…. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının tetkikinde; davacı/alacaklı şirketin davalı aleyhinde cari hesap alacağının tahsili amacı ile 43.877,57.-TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalı/borçlu şirkete 03/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı/borçlu şirket vekilinin 05/07/2019 tarihli itirazı ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraf şirketlerinin 2019 yılına ait BA/BS formları ilgili Vergi Dairesi Müdürlüklerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık açısından, taraf şirketlerin 2019 yıllarına ait ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı ve miktarının hesaplanması yönünden dosyanın Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişiye tevdi ile bilirkişi bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
23/09/2020 teslim tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; davacı şirket tarafından incelemeye sunulan 2019 yılına ait ticari defterlerin, TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğunun görüldüğü, davalı şirketin incelemeye gelmediği ve sonrasında da incelemeye defter ve belge sunmadığı, davacı tarafın takip tarihi itibariyle davalıdan 43.854,14.-TL alacaklı olduğu ve davalının borç bakiyesini 26/06/2019 tarihli mutabakat formu ile teyit ettiğinin görüldüğü sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK’ nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir. Dava konusu olayda, takip cari hesap alacağına dayalı olarak başlatılmış, davalı taraf icra takip dosyasına sunduğu dilekçesinde takibin tamamına itirazda bulunmuştur. Bu durumda ispat yükü genel karine gereğince davacı taraf üzerindedir. Davacı taraf takipte dayandığı cari hesaba dayalı alacağı olduğunu dava değeri de değerlendirilerek HMK’nın 200/1 maddesi gereğince yazılı delillerle ispat etmelidir. Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdii üzerine, davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, davalı şirketin defter ve belgelerini ibraz etmediğinden dolayı, davalı ticari defter kayıtları üzerinde herhangi bir inceleme yapılamadığı davacı şirkete ait dava konusu döneme ilişkin yılların ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran takip tarihi itibarıyla davalı yandan takip tarihi itibariyle 43.854,14.-TL alacaklı olduğu ve davalının borç bakiyesini 26/06/2019 tarihli mutabakat formu ile teyit ettiğinin görüldüğünün tespit edildiği, anılan bu tespitler ışığında dava konusu somut olay değerlendirildiğinde, davacının dava konusu döneme ilişkin 2019 yılına ait ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutuldukları, Mahkememizce davalı tarafa ticari defterlerini sunması için süre verildiği ve davalının yasal süre içinde defter ve belgelerini ibraz etmediği, bu hali davacının incelenen defter kayıtlarının HMK 220/3 ve HMK 222.maddesi gereğince sahibi lehine delil olma niteliğine sahip bulundukları, bilirkişi raporuna göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 43.854,14.-TL alacağının bulunduğunun hesap edildiği, davalının borç bakiyesini 26/06/2019 tarihli mutabakat formu ile teyit ettiğinin görüldüğü, buna karşı bu mutabakat formu altındaki imzanın davalı tarafından inkar edilmediği gibi yasal süre içinde defter ve belgelerini ibraz etmediği, borçlu olmadığına veya borcu ödediğine dair dava değeri de gözetilerek HMK 200/1 maddesi gereğince aynı kuvvet ve mahiyette herhangi bir belge ve delil de sunmadığı, davacının dosyaya sunduğu belge ve delillerle iddialarını ispat ettiği anlaşılmıştır. Davalı tarafın icra takibinden önce temerrüde düşürülmediği ve takip öncesinde faiz istenemeyeceği, davacının alacağına icra takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği ve bu bağlamda işlemiş faize yönelik talebin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve davanın kısmen kabulüne, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine yaptığı itirazın, 43.854,14.-TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin 43.854,14.-TL asıl alacağa, takip tarihinden itibaren yıllık değişen oranlarda avans faizi yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı alacağı likit nitelikte olup, davalının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren kabul edilen miktarın %20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine yaptığı itirazın 43.854,14-TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takibin 43.854,14-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık değişen oranlarda avans faiz yürütülmek suretiyle ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine
2-Hükmolunan 43.854,14-TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 2.995,68.-TL nispi karar ve ilam harcından, dava ilk açılırken davacı taraftan peşin alınan 529,93.-TL harcın mahsubuna, bakiye 2.465,75.-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 529,93.-TL peşin harcın, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 6.501,04.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 23,43.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 44,40.-TL başvurma harcı, 918,10.-TL bilirkişi masrafı, posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 962,50.-TL yargılama giderinin, davadaki kabul ret oranına göre 961,99.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 0,51.-TL’sinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
9-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından artan avans olması halinde, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
10-Davalı tarafından yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
10-İstanbul Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk tarife bedelinin; 0,70.-TL’sinin davacıdan, 1.319,30.-TL’sinin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
Dair, taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.19/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır