Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/501 E. 2021/21 K. 13.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/501 Esas
KARAR NO:2021/21

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:01/08/2019
KARAR TARİHİ:13/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davalı şirketin müvekkili şirketten satın aldığı ürünler karşılığında borcunun bulunduğunu, borcun zamanında ödenmemesi nedeniyle borçluya yazılı ve sözlü uyarıların sonuç vermediğini, alacağın tahsil edilemediğini bu nedenle alacağın tahsili amacıyla …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı tarafça borca ve yetkiye itiraz edildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, müvekkili şirketin ticari ikametgahının Beşiktaş İstanbul adresinde olması nedeniyle yetki itirazının reddi gerektiğini, hesap mutabakatı, fatura, irsaliye ve cari hesap ekstrelerinin alacaklarını teyit eder nitelikte olduklarını, ticari defter ve kayıtlarının bu hususu doğruladığını, davalının itirazının kötü niyetli olarak müvekkili şirketin alacağının tahsilini geciktirmek amacıyla yapıldığını iddia ve beyan ederek itirazın iptaline, takibin devamına, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından, H.M.K.’nın 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE/
Dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
…. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının tetkikinde; davacı/alacaklı şirketin davalı aleyhinde açık hesap bakiye alacağının tahsili amacı ile 152.066,19.-TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin davalı/borçlu şirkete 30/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı/borçlu şirket vekilinin 07/05/2019 tarihli itirazı ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirketin 2019 yılına ait BA/BS formlarının gönderilmesi için … Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkere cevabı ve ekleri dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık açısından taraf şirketlere ait ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak, davacı alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması bakımından Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi vasıtasıyla bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
28/08/2020 teslim tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; davacı defterlerinin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulduğu, her üç defter sonuçlarının birbiri ile ve ilgili belgelerle uyum arz ettiği, defterlerin delil niteliği taşıdığını, davalı tarafın ticari defter ve eki belgeleri ibraz etmediğinden inceleme yapılamadığı, icra takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 148.523,36.-TL alacaklı olduğu, takip talebinde 148.523,00.-TL talep edildiği, talebin yerinde olduğu, davacı tarafından davalının usulüne uygun olarak temerrüde düştüğüne ilişkin delil dosyaya ibraz edilmediğinden, temerrüt oluşmadığını, temerrüdün icra takibi tarihi olan 26/04/2019 tarihinde oluştuğu, bu nedenle faiz hesaplaması yapılmadığı, icra takip tarihinden itibaren davacının talepleri doğrultusunda temerrüt faizi uygulanması gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporunun dosya kapsamına ve denetime elverişli olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında fatura bedelleri ve açık hesap bakiyesi alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK’ nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir. Dava konusu olayda, takip fatura bedelleri ve açık hesap alacağına dayalı olarak başlatılmış, davalı taraf icra takip dosyasına sunduğu dilekçesinde takibin tamamına itirazda bulunmuştur. Bu durumda ispat yükü genel karine gereğince davacı taraf üzerindedir. Davacı taraf takipte dayandığı fatura ve açık hesaba dayalı alacağı olduğunu dava değeri de değerlendirilerek HMK’nın 200/1 maddesi gereğince yazılı delillerle ispat etmelidir. Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdii üzerine, davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda, davalı şirketin defter ve belgelerini ibraz etmediğinden dolayı, davalı ticari defter kayıtları üzerinde herhangi bir inceleme yapılamadığı davacı şirkete ait dava konusu döneme ilişkin yılların ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran takip tarihi itibarıyla davalı yandan 148.523,36-TL alacaklı olduğu, davacı tarafından davalı tarafa tanzim edilen 04.02.2019 tarih, seri … sıra nolu, hint yağı açıklamalı, 125.867,25-TL bedelli faturanın, davalı tarafından BA formu ile vergi dairesine bildirildiğinin tespit edildiği, anılan bu tespitler ışığında dava konusu somut olay değerlendirildiğinde, davacının dava konusu döneme ilişkin 2018-2019 yıllarına ait ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutuldukları, Mahkememizce davalı tarafa ticari defterlerini sunması için süre verildiği ve davalının yasal süre içinde defter ve belgelerini ibraz etmediği, bu hali davacının incelenen defter kayıtlarının HMK 220/3 ve HMK 222.maddesi gereğince sahibi lehine delil olma niteliğine sahip bulundukları, bilirkişi raporuna göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 148.523,36-TL alacağının bulunduğunun hesap edildiği, buna karşı davalının yasal süre içinde defter ve belgelerini ibraz etmediği gibi borçlu olmadığına veya borcu ödediğine dair dava değeri de gözetilerek HMK 200/1 maddesi gereğince aynı kuvvet ve mahiyette herhangi bir belge ve delil de sunmadığı, davacının dosyaya sunduğu belge ve delillerle iddialarını ispat ettiği anlaşılmıştır.Davalı tarafın icra takibinden önce temerrüde düşürülmediği ve takip öncesinde faiz istenemeyeceği, davacının alacağına icra takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği ve bu bağlamda işlemiş faize yönelik talebin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmış ve davanın kısmen kabulüne, davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takibine yaptığı itirazın 148.523,00-TL asıl alacak yönünden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Davacı alacağı likit nitelikte olup, davalının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren kabul edilen asıl alacak miktarın %20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerekmiştir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı takibine yaptığı itirazın 148.523,00-TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile takibin DEVAMINA,
2-Davacının işlemiş faize ilişkin talebin reddine,
3-Hükmolunan 148.523,00-TL’nin %20’si oranında 29.704,60-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 10.145,60.-TL nispi karar ve ilam harcından, dava açılırken davacı taraftan peşin alınan 1.836,59.-TL harcın mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 8.309,01.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 1.836,59.-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 18.059,69.-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirmediğinden vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yapılan 44,40.-TL başvurma harcı, 898,40.-TL bilirkişi masrafı, posta giderleri ve diğer giderler olmak üzere toplam 942,80.-TL yargılama giderinin, davadaki kabul ret oranına göre 920,83.-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan tutarın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
10-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından artan avans olması halinde hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
11-… Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk tarife bedelinin davadaki kabul ret oranına göre 1.289,24.-TL’sinin davalıdan, 30,76.-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair, davacı vekilinin huzurunda, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/01/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır