Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/424 E. 2019/818 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/424 Esas
KARAR NO: 2019/818

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/02/2014
KARAR TARİHİ: 03/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; taraflar arasında bağıtlanan 25.01.2013 tarihli “makine satış sözleşmesi” gereğince sözleşmede belirtilen makinelerin sözleşme tarihinden itibaren 75 günlük süre içerisinde davalı tarafından tesliminin kararlaştırıldığını, belirtilen sürede sadece ilk sırada bulunan “1 adet tam otomatik, düz, cam temperleme hattı” makinenin teslim edildiğini, ancak aylar geçtiği halde kurulumunun resmi olarak yapılmadığını, sözleşmede kararlaştırılan diğer makinelerin ise teslim edilmediğini, sözleşme gereği makineler entegre bir sistem olarak çalıştığı için teslim edilen makinenin de tek başına bir işe yaramadığını, müvekkilinin bu sözleşmeye güvenerek 10.02.2013 tarihinde KDV ve spotaj hariç aylık 2.500,00-TL bedelle işyeri kiraladığını ve davalı tarafından yapılması gereken havalandırma sistemi de yapılmadığından bu sistemi yaptırmak için 10.000,00-TL bedel ödediğini, yine davalının yapması gerektiği halde yapılmayan elektrik tesisatı için 5.000,00-TL harcama yapıldığını, yaklaşık 13 aydır üretim yapılamadığını, bu nedenle sözleşmenin feshi konusunda … Noterliğinin 22.01.2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıya bildirimde bulunulduğunu, 24.01.2014 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının cevabi ihtarname gönderdiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin müvekkili açısından amacına ulaşamamış olması nedeniyle bedelin iadesi gerektiğini belirterek sözleşmenin ifa yokluğu nedeniyle feshi, ödenmiş olan bedelin iadesi, sözleşmeye güvenerek yapılan harcamaların davalıdan tahsili ve makinalar teslim edilemediğinden dolayı üretime geçilememiş olmasından kaynaklanan müspet zararın da davalıdan ihtarnamenin tebliğ tarihinden itibaren ticari faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.

SAVUNMA: Davalı vekili yasal süresinden sonra ibraz ettiği cevap dilekçesinde ve özetle; davadaki taleplerin zaman aşımına uğradığını, sözleşmede belirtilen “cam temperleme makinesi”nin davacıya teslim edildiğini ve çalışır vaziyette bırakıldığını, ehil olmayan kişilere kullandırılması nedeniyle bir kaç kez arızalandığını, sadece imalat hatalarına karşı garanti verildiği halde birkaç kez gidip arızaların giderildiğini, davacının 175.000,00-TL peşin ödeme taahhüdünü yerine getirmediğini, yapılan ödemenin sadece 171.800,00-TL olup, eksik ödendiğini, TBK nun 223 maddesi uyarınca süresinde bir ayıp ihbarında bulunulmadığını, müvekkilinin kusurundan kaynaklı bir zararın söz konusu olmadığını belirterek davanın haksızlığını savunmuş ve reddine karar verilmesini istemiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; makine satış sözleşmesi kapsamında davalı tarafça davacıya teslim edilen “cam temperleme makinesi” sisteminin ayıplı olduğu iddiasına dayalı satış sözleşmesinin feshi ile bedelin iadesi ve davacının müspet ve menfi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, bağıtlandığı çekişmesiz bulunan 25.01.2013 tarihli “makine satış sözleşmesi”, davacının ödemelerine ilişkin tahsilat makbuzu, sevk irsaliyesi ve fatura örneği ile taraflarca keşide edilen ihtarname örnekleri ödemeye ilişkin çek fotokopileri getirtilerek dosya içine alınmış ve sözleşme konusu makine üzerinde uzman bilirkişiler aracılığı ile yerinde inceleme yapılarak bilirkişi raporu düzenlenmiştir.
17.11.2014 tarihli bilirkişi kurulu raporunda; sözleşme gereği teslimi gereken makine ünitelerinden teslimi yapılan “düz cam temperleme hattı” makinesinin arızalı olduğu, ısıtma ünitelerinin camın yumuşama sıcaklığından hızla soğuması için uygun bulunmadığı, kullanılan çelik malzemelerin ve merdanelerin deforme olduğu, ayıplı imalat söz konusu olup sözleşmede verilen 5 yıllık garanti süresinde meydana geldiği, ayıbın kullanım hatasından kaynaklanmadığı, sözleşmedeki diğer makinelerin ise teslim edilmediği, 4 adet tahsilat makbuzu ile davacı tarafından davalı şirkete 171.800,00-TL ödeme yapıldığı, davacının sözleşmenin yapıldığı 25.01.2013 tarihi ile 24.01.2014 fesih tarihi arasında toplam 1.048,81-TL elektrik bedeli ve toplam 27.500,00-TL kira bedeli ödediği, ayıp ihbarının zamanında yapıldığı, teslim edilen makinenin ayıplı olması, diğer makinelerin de teslim edilmemesinden dolayı ayıp ve eksik ifa nedeniyle davacının sözleşmeyi fesihte haklı bulunduğu, ödenen bedelin istirdatı ile menfi zararların davalıdan istenebileceği, işyeri kirası olarak ödenen 27.500,00-TL ve elektrik sarfiyat bedeli olan 1.048,81-TL nin toplamı olan 28.548,71-TL menfi zararın davalı tarafından tazmini gerektiği belirtilmiştir.
Mahkememizce 12/02/2015 tarih, … Esas ve … Karar sayılı karar verilmiş, davalı vekili 13/03/2015 havale tarihli dilekçesi ile süresinde temyiz kanun yoluna başvurmuş, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 18/04/2019 tarihli, 2016/5963 Esas ve 2019/1496 Karar sayılı ilamı ile; Mahkememizin tam iki tarafa borç yükleyen sözleşmeye dayalı davada satım sözleşmesinin feshinin haklı olduğunu saptamakla birlikte, tarafların edimlerinin aynı anda ifasına da karar vermesi gerektiği, davacı/alıcı elindeki makineyi davalı/satıcıya fiilen teslim etmek şartı ile satım bedelini alabilecek karşılıklı edimlerin aynı anda ifasının gerekeceği, davacı makineyi teslim edimini yerine getirdiğinde davalının para borcunu iadesinde temerrüdü gerçekleşir ise temerrüt faizine Mahkememizin iade tarihinden itibaren hükmedilmesi gerektiği, bu durumda Mahkememizce, birlikte ifa kuralı gereğince halen davacı elinde bulunan makinenin davalıya iadesine karar verilmemesi ve makinenin davacı elinde bulunduğu sürece faiz istenemeyeceği gözetilmeden dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru görülmediği gerekçesiyle bozulmuş, Mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 18/04/2019 tarihli, 2016/5963 Esas ve 2019/1496 Karar sayılı kararına uyulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce bozma öncesi aldırılan bilirkişi raporu, gerekçesi ve bilirkişilerin uzmanlık alanı itibariyle yerinde görüldüğünden hükme dayanak alınmıştır.
Davacı vekili bedelin iadesi ile ilgili talebi yönünden mahkememizin ara kararı uyarınca dava değerini belirlemiş ve 171.800,00-TL üzerinden dava peşin harcını tamamlamıştır. Menfi zarara ilişkin olarak önce HMK nun 109/1. maddesi gereğince “belirsiz alacak davası” ikame edilmiş ve daha sonra verilen 09.12.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile menfi zarar yönünden tazminat istemi 28.548,71-TL olarak belirlenmiştir.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve düzenlenen bilirkişi raporuna göre; taraflar arasında bağıtlanan 25.02.2013 tarihli “makine satış sözleşmesi” uyarınca sözleşmede belirtilen makinelerin kararlaştırılan bedel karşılığında davalı satıcı tarafında davacı alıcının işyerine getirilip 75 gün içinde tamamının teslim edileceği kararlaştırılmıştır. Davacı alıcı tarafından davalı satıcıya 171.800,00-TL tutarında kısmi ödeme yapıldığı tarafların kabulündedir. Satım konusu birden fazla makineden oluşmakta olup, davalı tarafından sadece 1 adet “tam otomatik düz cam temperleme hattı” davacıya teslim edilmiştir. Düzenlenen teknik bilirkişi raporuna göre, teslim edilen makinedeki ayıplar davacı alıcının satım konusundan yararlanmasını tamamen engeller niteliktedir. Kullanıcı hatası söz konusu değildir. 5 yıl garanti süresi verilmiştir ve ayıp ihbarı süresindedir. Diğer makineler ise süresi içinde teslim edilmemiştir. Bu durumda davacı alıcının “ayıp” ve “eksik ifa” nedeniyle sözleşmeyi fesihte haklı bulunduğu sonucuna varılmıştır. Birlikte ifa kuralı gereğince; davacı/alıcının elindeki makineyi davalı/satıcıya fiilen teslim etmek şartı ile satım bedelini alabilecek karşılıklı edimlerin aynı anda ifası gerektiğinden, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile ayıplı olan makinenin (1 adet tam otomatik düz cam temperleme hattı) davalıya iadesine, peşin ödenen 171.800,00-TL’nin davacı yararına davalıdan istirdatına, davacının makineyi teslim edimini yerine getirdiğinde davalının para borcunu iadesinde temerrüdü gerçekleşir ise makinenin davalıya teslimi ile teslimden sonra davacının alacağına teslim tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar vermek gerekmiş, davacının işyeri kirası olarak üçüncü kişilere ödediği 27.500,00-TL kira bedeli ile 1.048,71-TL elektrik sarfiyatı giderinin toplamı olan 28.548,71-TL’nin de davacının menfi zararı olarak davalı tarafından tazminine karar vermek gerekmiştir.
Davacının müspet zararına ilişkin istemi yönünden davanın atiye bırakıldığı bildirilmiş ve bu durum davalı tarafından da kabul edilmiştir. Bu nedenle müspet zarara ilişkin istem yönünden esas hakkında karar verilmesine gerek görülmeyerek bu taleple ilgili esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının müspet zararı yönünden davanın atiye bırakıldığı anlaşıldığından bu taleple ilgili olarak ESAS HAKKINDA KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Diğer talepler yönünden davanın KABULÜNE, taraflar arasındaki sözleşmenin feshi ile ayıplı olan makinenin (1 adet tam otomatik düz cam temperleme hattı) davalıya iadesine, peşin ödenen 171.800,00-TL’nin davacı yararına davalıdan istirdatına,
-Birlikte ifa kuralı gereğince; makinenin davalıya teslimi ile teslimden sonra davacının alacağını teslim tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
3-28.548,71-TL menfi zarara ilişkin maddi tazminatın 09.12.2014 ıslah tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davacı yararına davalıdan tahsiline,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 13.685,82-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 3.421,50-TL harçdan mahsubuna, bakiye 10.264,32-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 170,80-TL peşin harç, 2.763,15-TL tamamlama harcı ve 487,55-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 3.421,50-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 17.970,92-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 1.785,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan 1.882,50-TL gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
9-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
10-Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davalı tarafından yatırılan 116,50-TL gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Dair davacı vekilinin huzurunda davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile, Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır