Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/396 E. 2021/293 K. 06.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/396 Esas
KARAR NO:2021/293

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/06/2019
KARAR TARİHİ:06/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket’ e dava dışı … … Ltd. Şti. Tarafından ibraz edilen … Tarafından düzenlenmiş bulunan 26/10/2017 tarihli, … sayılı, 5.518.459,93-TL tutarlı avans teminat mektubunda “iş bu teminat mektubu, mektup konusu avans tutarı olan 5.518.459,93-TL müşterimiz … … Ltd. Şti.’ nin bankamız … Şube nezdinde ki hesaba yatması kayıt ve şartıyla ve alınan bedelin bu hesaba yattığı tarihten itibaren geçerlilik kazanacaktır” ibaresinin mevcut olduğu, belirtilen meblağının müvekkili tarafından yapılan 165.553,93-TL’ lik stopaj kesintisinden sonra 5.352.906,00-TL olarak, … … Taah. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ nin … Bankası A.Ş. Hesabına yatırıldığını, aynı meblağ daha sonra dava dışı … Ltd. Şti. Tarafından da davalı bankanın … şubesi hesabına “… … …” açıklaması ile gönderildiğini, dolayısıyla teminat mektubunda öngörülen şartın gerçekleştiğini, bankanın ilk talepte kayıtsız, şartsız ve derhal ödeme yükümlüğünün doğduğunu, müvekkilinin teminat mektubunun tazmini için davalı bankaya 08/04/2019 tarihinde başvuruda bulunduğunu ve mektubun aslını ibraz ettiğini, ancak davalı teminat mektubunu ödemekten haksız ve hukuka aykırı olarak imtina ettiğini, bunun üzerine müvekkili şirketin …Noterliği’ nin 09/04/2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile teminat mektubu ile garanti edilen meblağın talep tarihinden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte ödenmesini talep ettiğini, ihtara rağmen meblağının ödenmemesi üzerine … İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı banka tarafından icra takibine, borca faize ve diğer tüm ferilere avans teminat mektubunun tazmin şartları gerçekleşmediğinden bahisle itiraz ettiklerini beyanla davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptali, % 20′ den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı/takip borçlusundan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davaya konu iddia ve taleplerin davacının basiretli bir tacir gibi hareket etmemesi kaynaklı olduğunu, müvekkili bankaya atfedilebilecek herhangi bir kusur veya ihmalin bulunmadığını, davacı teminat mektuplarına ilişkin Yargıtayca kabul edilen temel hukuki prensipleri hiçe sayarak ve müvekkili banka ile arasındaki garanti ilişkine konu teminat mektubu metninde yer alan, mektubun yürürlüğe girmesine ilişkin hükümleri yorumlamakta aciz kaldığını beyan ederek itirazın iptali davacısının ve içeriği taleplerinin reddini, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve masrafları ile vekalet ücretinin davacıların uhdesinde bırakılmasını talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE: Dava; İ.İ.K.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davalı bankanın, dava konusu teminat mektubu bedelini, koşulun gerçekleşmediğinden bahisle davacıya ödememesinin haklı olup olmadığı, davacının davalıdan teminat mektubu bedeli alacağının varlığı noktasında toplandığı tespit edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası celp edilerek dosya arasına alınmıştır.
… İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 5.523.902,79-TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalı tarafından yasal süresi içinde vaki itiraz sonucu, icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran, itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
Dava konusu 26/10/2017 tarihli ve 5.518.459,93-TL bedelli bir yıl süreli avans teminat mektubu incelenmiş, mektubun al kısmında “iş bu teminat mektubu, mektup konusu avans tutarı olan 5.518.459,93-TL müşterimiz … …ŞTİ’nin bankamız … Şube nezdindeki hesabına yatması kayıt ve şartıyla ve anılan bedelin bu hesaba yattığı tarihten itibaren geçerlilik kazanacaktır” ibaresinin yer aldığı görülmüştür. Teminat mektubunun süresinin 08/10/2018 tarihinde bir yıl uzatıldığı anlaşılmıştır.
Dava dışı … firmasının, davalı bankanın … Şubesi nezdindeki (teminat mektubu bedelinin yatacağı) hesabının 20/10/2017- 09/04/2019 tarihleri arasındaki hesap dökümü celbedilmiştir. Hesap dökümünün incelenmesi neticesinde, teminat mektubu tarihi ile davacının davalı bankaya tazmin için başvurduğu ve ihtarname gönderdiği tarihler arasında, … şirketinin hesabına 5.518.459,93-TL yatmadığı, hesabın herhangi bir tarihte bu bakiyeye ulaşmadığı tespit edilmiştir.
Davaya asli müdahale talep eden … şirketleri vekilinin dilekçesi incelendiğinde, her ne kadar asli müdahale talep edilmiş ise de; dilekçede netice-i talebin davalıya karşı açılan davanın reddine ve müdahale talebinin kabulüne ilişkin olduğu, bu nedenle talebin HMK’nun 66 maddesi kapsamında bulunduğu anlaşılmakla, anılan şirketlerin davalı yanında davaya feri müdahil olarak kabullerine karar verilmiştir.
Müdahale talep edenler vekili tarafından bekletici mesele yapılması talep edilen … ATM’nin … esas sayılı dosyası celbedilerek incelenmiş, … tarafından … şirketine karşı açılan haksız fesih nedeniyle alacak, kar kaybı, teminat mektuplarının haksız olarak nakde çevrildiği ve iade edilmediğinden bahisle tazminat ve mektupların iadesi taleplerine ilişkin olduğu, eldeki davanın ise davacı ile davalı banka arasındaki garanti ilişkisi kapsamında, davacının teminat mektubunun tazmini talebinin haksız olarak reddedildiği iddiasına ilişkin olduğu anlaşılmakla, anılan dosyanın bekletici mesele yapılması talebi reddedilmiştir.
Davacı ile davalı banka arasında 27/10/2017 tarihli avans teminat mektubuna dayalı garanti ilişkisi kurulmuştur. Anılan teminat mektubu incelendiğinde, mektubun geçerliliğinin geciktirici koşula bağlandığı anlaşılmaktadır. Bu koşul; dava dışı … şirketi hesabına teminat mektubu bedelinin depo edilmesidir. Davacı taraf, … ile aralarındaki sözleşme ilişkisine istinaden bu şirkete 5.352.906,00-TL avans ödemesi yapmıştır. Bu ödemenin stopaj kesintisi nedeniyle eksik olduğu iddia olunmaktadır. Dava dışı … şirketinin davalı bankanın … Şubesi nezdindeki hesabı incelendiğinde, 5.352.609,00-TL nin 13/11/2017 tarihinde … şirketince “avans teminat mektubuna karşılık” açıklaması ile bu hesaba yatırıldığı anlaşılmaktadır. Öte yandan … Şirketi’nce teminat mektubu bedelinin tamamı hesaba depo edilmediği gibi, hesabın herhangi bir tarihte teminat mektubu tutarındaki bakiyeye ulaşmadığı anlaşılmaktadır.
Davacı ile dava dışı … arasındaki eser sözleşmesi ile davacı ile davalı banka arasındaki garanti sözleşmesi birbirinden bağımsız iki ayrı hukuki ilişkidir. Bu nedenle davacının … şirketi ile aralarındaki ilişkiden doğan iddia ve savunmaları davalı bankaya karşı ileri sürme olanağı bulunmamaktadır.
Dava konusu garanti ilişkisi kapsamında davacıya verilen teminat mektubunun geçerliliği ise açıkça geciktirici koşula bağlanmıştır. Bu koşul; mektup bedelinin tamamının, davalı bankanın kredi müşterisi olan dava dışı … hesabına depo edilmesidir. Başka ifade ile davacı, kendisine verilen teminat mektubunun geçerliğinin, üçüncü bir kişinin eylemine bağlanmasını peşinen kabul etmiştir. Türk Borçlar Kanunun 170.maddesine göre; bir sözleşmenin hüküm ifade etmesi, gerçekleşip gerçekleşmeyeceği bilinmeyen bir olguya bırakılmışsa, sözleşme geciktirici koşula bağlanmış olur. Aksi kararlaştırılmamışsa, geciktirici koşula bağlı sözleşme, ancak koşulun gerçekleştiği andan başlayarak hüküm ifade eder. Şu halde mektup bedeli olan 5.518.459,93-TL’nin tamamı … şirketinin davalı banka nezdindeki hesabına depo edilmedikçe, yani geciktirici şart gerçekleşmedikçe, garanti ilişkisinin geçerliliğinden bahsedilemeyeceği gibi, davalı bankanın tazmin yükümlülüğünden de bahsedilemez. Teminat mektubunun süresinin uzatılmış olması bu sonucu değiştirmeyecek, Koşul gerçekleşene dek davacı ile banka arasındaki sözleşmenin geçerliliği askıda kalacaktır.
Yukarıda yapılan tüm saptamalar karşısında; teminat mektubunun geçerliliğinin bağlandığı geciktirici koşulun gerçekleşmediği, mektup bedelinin tamamının, davalı bankanın kredi müşterisi olan dava dışı … hesabına depo edilmediği, şart gerçekleşmediği için garanti sözleşmesinin geçerliliğinin takip tarihi itibariyle askıda olduğu, davacı bankanın tazmin borcunun doğmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Dava reddedildiğinden, davacının inkar tazminatı talebi; davacının takipte kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötü niyet tazminatı talebi reddedilmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın REDDİNE,
İnkar tazminatı ve kötü niyet tazminatı taleplerinin ayrı ayrı reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 66.714,94-TL harçtan mahsubu ile artan 66.655,64-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürülükte bulunan AAÜT uyarınca 143.864,02-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerine bırakılmasına,
Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı. 06/04/2021

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır