Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/350 E. 2019/556 K. 12.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2019/350 Esas
KARAR NO : 2019/556
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ: 11/06/2019
KARAR : ARABULUCULUK ŞARTI YOKLUĞU SEBEBİYLE USULDEN RED
KARAR TARİHİ: 12/06/2019
Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davalı taraf ile müvekkil şirket arasında Seçme ve Yerleştirme Hizmet Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme imzalandıktan sonra müvekkil şirkete yönlendirilen personel…’in iş akdi imzalanan sözleşmenin 5. maddesi Garanti Kapsamı hükümleri uyarınca 59. Günde sonlandırıldığını, yine aynı madde uyarınca yeni bir personelin davalı şirket tarafından müvekkil şirkete gönderilmediğini ve yerleştirilmediğini, bu sebeple yerleştirilen personele ilişkin müvekkil şirketin herhangi bir borcu bulunmamasına rağmen, davalı şirket tarafından sürekli olarak ve sözleşme hükümlerine de aykırı olarak faturalar kesildiğini, işbu faturaların verilmeyen hizmete ve hak edilmeyen ücrete ilişkin olduğundan müvekkil şirket tarafından iade faturaları kesildiğini ancak davalı şirketin sürekli olarak hizmet bedeline ilişkin haksız faturalar kestiğini, işbu hususun …Noterliğinin … yevmiye no’lu 23 Mayıs 2019 tarihli ihtarnamesi ile davalı şirkete bildirildiğini ve sözleşmenin feshedildiği de ihtar edildiğini, müvekkil şirket İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasından tebliğ edilen ödeme emrine bayram tatilinde işyerinin kapalı olması sebebiyle ve tebligatın usulsüz yapılması ve tebligatı alan kişinin adliyelerin kapalı olduğu düşüncesiyle müvekkil şirket yetkilisine bilgi vermemesi sebepleriyle süresinde itiraz edemediğini beyan ederek İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra takibine konu 5.199,35-TL. bedel üzerinden işleme koyulan faturaya ilişkin icra takibinde İİK. m.72/3 uyarınca icra dosyasına müvekkilce yatırılan paranın davalı (alacaklı) tarafa ödenmemesi konusunda İHTİYATİ TEDBİR kararı verilmesini, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra takibine konu 5.199,35-TL. bedel üzerinden işleme koyulan faturaya ve imzalanan Seçme ve Yerleştirme Hizmet Sözleşmesi uyarınca davalı tarafa borcun bulunmadığının tespitine,
takibin iptaline, haksız ve kötüniyetli başlatılan takipten dolayı davalı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Dosya taraf teşkili aşamasındadır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı, İstanbul … İcra Dairesi’ nin … Esas sayılı icra takibine konu 5.199,35 TL değer açısından İİK m. 72 kapsamında borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Dava, İ.İ.K.’nın 72. maddesine dayalı menfi tespit davasıdır.
19/12/2018 tarih ve 30630 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanun’un 20. maddesi ile 03/01/2011 tarih ve 6102 sayılı T.T.K.’nın 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre: “3. Dava şartı olarak arabuluculuk MADDE 5/A- (1) Bu kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hallerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” 7155 sayılı Kanun’un 22. maddesi ile, 07/06/2012 tarih ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 3. maddesinin 1. fıkrasına eklenen cümle uyarınca; “Şu kadar ki dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin 18/A maddesi hükmü saklıdır.” Yine 7155 sayılı Kanun’un 23. maddesi ile, 6325 sayılı Kanun’a aşağıdaki madde eklenmiştir: “Dava şartı olarak arabuluculuk” MADDE 18/A- (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. (2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması halinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi taktirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir. 19/12/2018 tarih ve 30630 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Abonelik Sözleşmesinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanunun “Yürürlük” başlıklı 26. maddesi ile, bu Kanunun 10, 20 ve 21. maddelerinin 01/01/2019 tarihinde; 1 ila 9. maddeleri, geçici 1. maddesi, 18 ve 19. maddelerinin 01/06/2019 tarihinde; diğer maddelerinin yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği kabul edilmiştir.
İş bu yasal düzenlemeler karşısında; 11.06.2019 tarihinde Mahkememizdeki yukarıdaki esas sırasına kayıtlı davanın açıldığı, tarafların tacir olduğu ve aralarındaki uyuşmazlığın para alacağının varlığına, varsa ve ya yoksa miktarına ilişkin konusu ticari dava olan fatura alacağından kaynaklandığı dosya kapsamı itibariyle davanın, fatura alacağından kaynaklanan menfi tespite ilişkin alacağın varlığına dair olduğu hakimin hukuki değerlendirme ve vasıflandırması karşısında değerlendirilmiş talep sonucu gözetilmiştir.
Somut olayda çekişme, icra takibine konu fatura alacağının varlığı, varsa miktarı veya yoksa miktarının tespitine dairdir. Davanın niteliği gereği davacının davalıya takip nedeni ile borçlu olup olmadığı, borçlu ise ödemede bulunması gerektiği, borçlu değilse ödemede bulunmaması gereken miktarın tespiti yargılama gerektirmektedir. Bu nedenle uyuşmazlığın dava şartı olan arabuluculuk kapsamında olduğu kabul edilmiştir.
Dava dilekçesinin incelenmesi neticesinde; davanın 7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile, 6102 sayılı T.T.K.’nın 5. maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A maddesi kapsamında bir dava niteliğinde olduğu, söz konusu hükmün yürürlük tarihinin, 7155 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 01/01/2019 tarihi olarak belirlendiği ve davanın 22/04/2019 tarihinde açıldığı, dolayısıyla “dava şartı olarak arabuluculuk” kapsamında olduğu ve davacının arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı ( aksine dair dosya kapsamında bili ve belge bulunmamaktadır.) anlaşılmakla 6235 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-2 hükmü gereğince ve 6100 Sayılı HMK 114- 115 uyarınca davanın dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ve 7155 sayılı Kanunun 23. maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2 maddesi uyarınca arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması karşısında, davanın T.T.K.’nın 5/A, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-2, H.M.K.’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu sebebiyle usulden REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükle bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 44,40-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 88,80-TL harçtan mahsubu ile bakiye 44,40-TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine, başvurma ve vekalet harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-H.M.K.’nın 333. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan 662,00-TL gider avansı bakiyesinin hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize verilecek dilekçe ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden karar verildi.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır