Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/324 E. 2020/495 K. 11.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/324 Esas
KARAR NO:2020/495

DAVA:İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ:27/05/2019
KARAR TARİHİ:11/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirket lehine Aksistem Ltd. Şti. firması ile aralarındaki ticari ilişkiye istinaden … Bankası … Şubesi’ne ait; … numaralı, 19/02/2019 tarihli, 35.000,00.-TL bedelli çek keşide edildiğini işbu çekin … Kargo firması tarafından … adresine gönderildiğini, paketlerin dağıtılırken çalınmak suretiyle zayii olduğunu buna ilişkin hem kargo şirketi yetkilisi hem de keşideci şirket yetkilisi tarafından hırsızlığın ihbar edilerek şikayetçi olunduğunu, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında çek iptali davası açıldığını ve Mahkeme tarafından 14/02/2019 tarihli ödeme yasağı konulmasına ilişkin tedbir kararı verildiğini anılan dosyada davalı tarafça çekin yetkili hamili olarak ellerinde bulunduğundan bahisle beyanda bulunulduğunu, …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığının bildirildiğini bunun üzerine … Asliye Ticaret Mahkemesi’nce iade davası açmak ve bunu bildirmek üzere kesin süre verildiğini bunun üzerine hem müvekkili hem de keşideci şirket tarafından …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında menfi tespit davası açıldığını, davalı tarafın davaya konu çeki haksız bir şekilde elinde bulundurduğunu, müvekkilinden hiçbir hak ve alacağının bulunmadığını, çekte sahte imza ve ciro olduğunu, müvekkili şirket yetkilisinin imzasının taklit edilerek çekin sırasıyla şüphelilere ciro edildiğini, en sonunda da davalı şirkete ulaşan çeke dayalı olarak takip başlatıldığını, çek incelendiğinde ciro olarak atılan imzanın tamamen farklı bir imza olduğunun tespit edileceğini, ciro silsilesinde kopukluk olduğunu, çek iptali davası açan ve teminat ödeyen müvekkilinin çeki ciro etmesinin düşünülemeyeceğini, müvekkili şirketin davalı şirkete borcu olmadığını, faktoring şirketinin temliğe konu alacağın bir mal veya hizmet satışından doğduğunu fatura ile teşvik etme ve kambiyo senedi ile faturanın uyumlu olduğunu araştırma yükümlülüğü olduğunu iddia ve beyan ederek davanın kabulüne, davaya konu çekin davalıdan istirdadı ile müvekkiline iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; çekin iktisap tarihinde müvekkilinin kötü niyetli veya ağır kusurlu olduğunun ispat edilmesi gerektiğini, çekteki imzanın davacıya ait olmadığı ortaya çıksa dahi bunun müvekkilini kötü niyetli hale getirmeyeceğini, imza incelemesinin ancak bir menfi tespit davasında önem taşıdığını, ciro silsilesinin araştırılmadığına ilişkin iddianın müvekkilini ağır kusurlu hale getirmediğini, çekteki davacı imzasının sahte olmasının ciro silsilesini kopuk hale getirmeyeceğini, TTK 89 maddesine göre çeklerde imzaların istiklali prensibinin geçerli olduğunu bu sebeple ciro silsilesinin kopuk olmasının mümkün olmadığını, davaya konu çekin faktoring sözleşmesi ile temlik alındığını, müvekkilinin dava konusu çeki faktoring ilişkisi gereği ve iktisap etmiş olduğundan yetkili hamil olduğunu, çeklerin iktisap tarihinin 31/12/2018 iken ödeme yasağına 14/02/2019 tarihinde karar verildiğini, müvekkilinin çeki iktisap anında verilmiş bir ödeme yasağı kararı olmadığını bu nedenle müvekkilinin çalıntı olayından haberi dahi olmadığını, iyi niyetli hamil olduğunu iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE/
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının incelemesinde; davacılar … Şirketi ve … tarafından davalı … Anomim Şirketi aleyhine … Bankası … Şubesi’ne ait; … numaralı 19/02/2019 tarihli, 35.000,00.-TL bedelli çek nedeniyle girişilen icra takibinde borçlu olmadığının tespitine ilişkin olduğu ve davanın derdest olduğu görülmüştür.
H.M.K.nun 166. maddesi hükmü gereğince; aynı mahkemede görülmekte olan davalar, aralarında bağlantı bulunması halinde, davanın her safhasında, istek üzerine veya kendiliğinden mahkemece birleştirilebilir. 14.02.1992 gün ,… Esas ve … Karar sayılı Yargıtay içtihadı Birleştirme Kararı gereğince; bir yargı çevresinde kurulmuş aynı düzeyde, birden fazla mahkeme, davaların birleştirilmesi açısından “aynı Mahkeme” sayılır.
Davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde davalar arasında “bağlantı” olduğu varsayılır. (H.M.K. Md:166/4)…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayısında kayıtlı dava dosyası kapsamı incelendiğinde; mahkememize açılan bu dava ile sözü edilen dava hakkında verilecek hükümlerin diğerini etkileyecek nitelikte olduğu sonucuna varılmaktadır. H.M.K.nun 166. maddesi gereğince davaların birleştirilmesi gerekir.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyası tarafları ve dava konusu itibari ile davamız ile bağlantılı bulunduğundan mahkememiz dosyasının …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile BİRLEŞTİRİLMESİNE,
Esasın bu şekilde kapatılmasına,
Yargılamanın birleşen dosya üzerinden yürütülmesine,
Birleştirme kararı verildiğinin DERHAL MAHKEMESİNE BİLDİRİLMESİNE,
Tarafların yokluğunda, kararın esas hükümle birlikte tebliğinden itibaren 2 hafta içinde verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı.11/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır