Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/245 E. 2020/350 K. 19.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/245 Esas
KARAR NO : 2020/350

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/04/2019
KARAR TARİHİ: 19/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki neticesinde fatura ve cari hesap alacağı doğduğunu, davalı şirket tarafından 13.806,00.-TL’lik borca ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, söz konusu alacağın tahsili amacıyla 25/12/2018 tarihinde … 18. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçtiklerini, davalı tarafın ödeme emrinin usulüne uygun bir şekilde tebliğine rağmen herhangi bir ödeme yapmadığını, hukuka aykırı bir şekilde icra dosyasındaki borca, faize ve tüm ferilerine kötü niyetle itirazda bulunduğunu, itiraz nedeniyle takibin durduğunu, davalı tarafın müvekkiline borcu bulunmadığına dair iddiasının tamamen hukuki dayanaktan yoksun ve soyut bir iddia olduğunu, itirazlarında herhangi bir dayanak göstermediklerini, delil sunmadıklarını iddia ve beyan ederek davalarının kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacı şirket ile müvekkili şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, davacının icra takibine konu ettiği faturaların ve talep ettiği alacağın müvekkili şirketin kayıtları ile örtüşmediğini bu sebeple davacının başlatmış olduğu icra takibine süresi içerisinde itiraz ettiklerini, davacı tarafından başlatılan icra takibinin yetkisiz yerde yapıldığını, icra takibine yapılan itirazın haklı olduğunu, aleyhlerine icra inkar tazminatı hükmedilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin muamele merkezi ve tek şubesinin …/… adresinde olduğunu, yetkili Mahkemelerin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu iddia ve beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE/
Dava, İ.İ.K.’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
… 18. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasının tetkikinde; davacı şirketin davalı şirket aleyhinde cari hesap alacağının tahsili amacı ile 13.806,00.-TL üzerinden icra takibi yaptığı, ödeme emrinin borçlu şirkete 07/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirketin 08/01/2019 tarihli itirazı ile takibin durduğu anlaşılmıştır.
Taraf şirketlerin uyuşmazlık dönemine ilişkin ticari defter ve kayıtları üzerinde Mahkememiz duruşma salonunda Serbest Muhasebeci Mali Müşavir bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılarak davacının alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
31/01/2020 teslim tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; davalı şirketin defter ve belgelerini ibraz etmediğinden dolayı, alacağın davalı defter ve belgelerinde yer alıp almadığı, hangi belgelere dayandığı ve miktarı hususlarında inceleme yapılamadığının bildirilerek davacı şirketin Türk Ticaret Kanunu’na göre tutulması gereken ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin mevcut olduğu, yevmiye defterinin kapanış tasdikini yasal süresi içinde yaptırdığı, davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliği taşıdıkları, davacı tarafından davalı ile aralarındaki ticari ilişkiye istinaden düzenlenen faturaların davacı şirket defterlerinde usulüne uygun olarak kayıt altına alındığı, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibariyle 20.886,00.-TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Mahkememizce bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın İİK’ nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir. Dava konusu olayda, takip cari hesaba dayalı olarak başlatılmış, davalı taraf icra takip dosyasına sunduğu dilekçesinde takibin tamamına itirazda bulunmuştur. Bu durumda ispat yükü genel karine gereğince davacı taraf üzerindedir. Davacı taraf takipte dayandığı faturaya konu edilen malları davalıya satmış ve teslim etmiş olduğunu, ya da hizmeti sunmuş olduğunu dava değeri de değerlendirilerek HMK’nın 200/1 maddesi gereğince yazılı delillerle ispat etmelidir. Mahkememizce dosyanın bilirkişiye tevdii üzerine, davacı tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda,davalı şirketin defter ve belgelerini ibraz etmediğinden dolayı, alacağın davalı defter ve belgelerinde yer alıp almadığı, hangi belgelere dayandığı ve miktarı hususlarında inceleme yapılamadığının bildirilerek davacı şirketin Türk Ticaret Kanunu’na göre tutulması gereken ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin mevcut olduğu, yevmiye defterinin kapanış tasdikini yasal süresi içinde yaptırdığı, davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliği taşıdıkları, davacı tarafından davalı ile aralarındaki ticari ilişkiye istinaden düzenlenen faturaların davacı şirket defterlerinde usulüne uygun olarak kayıt altına alındığı, davalı tarafça bu faturalara TTK 21/2 maddesi uyarınca 8 günlük süresi içerisinde itirazı ya da kestiği iade faturasına rastlanılmadığını, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibariyle 20.886,00.-TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Anılan bu tespitler ışığında dava konusu somut olay değerlendirildiğinde, davacının 2018 yılına ait ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutuldukları ve HMK 222.maddesi gereğince sahibi lehine delil olma niteliğine sahip bulundukları, bilirkişi raporuna göre davacının davalıdan 20.886,00.-TL alacağının bulunduğunun hesap edildiği, buna karşı davalının yasal süre içinde defter ve belgelerini ibraz etmediği gibi borçlu olmadığına veya borcu ödediğine dair dava değeri de gözetilerek HMK 200/1 maddesi gereğince aynı kuvvet ve mahiyette herhangi bir belge ve delil de sunmadığı, davacının dosyaya sunduğu belge ve delillerle iddialarını ispat ettiği anlaşılmakla, taleple bağlı kalınarak davanın kabulü ile, davalının … 18. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin takipteki diğer koşullar ile devamına, alacak likit olduğundan, davalının alacağın %20’si oranında 2.761,20.-TL inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; Davalının … 18. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın İPTALİNE, takibin takipteki diğer koşullar ile DEVAMINA,
2-Davalının alacağın %20’si oranında 2.761,20.-TL inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, bu tutarın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 943,09.-TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 235,78.-TL harçtan mahsubuna, bakiye 707,31.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 235,78.-TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 758,20.-TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan 830,00.-TL gider avansından artan bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 3.400,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-… Arabuluculuk Bürosu tarafından ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk tarife bedelinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı vekilinin huzurunda, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.19/06/2020

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır