Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/2 E. 2021/504 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1091 Esas
KARAR NO : 2021/490

DAVA : Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili)
DAVA TARİHİ : 12/11/2018
KARAR TARİHİ : 23/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan Semenin Tenzili) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin minibüs, midibüs, küçük otobüs ve otobüs üreticisi olduğunu, müvekkilinin üretimi olan … Model otobüslerin dava dışı … Belediyesi’ne satışının yapıldığını, satışı yapılan bu otobüslerin iç ve dış kamera sistemlerinin davalı şirketten temin edildiğini, davalı şirketin müvekkiline sözleşme ile tedarik ettiği bu kamera sistemlerinin özellikleri arasında su geçirmezlik (IP 67), 720 piksel kayıt özelliği ve dış kullanıcılardan etkilenmeme (…) özelliğinin olması gerekirken bu özelliklerin olmadığının araçların kullanımı sonrası müvekkilinin aldığı harici duyumlar ile öğrenildiğini, davalı şirkete bu eksikliklerin … 2. Noterliği’nin …tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirildiği halde sonuç alınamadığını, müvekkili şirketçe … Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na satışı yapılan 52 araçta davalının taahhüt ettiği özellikleri taşımayan kamera sistemlerinin bulunduğunu, davalı işe müvekkili şirket arasında yapılan yazışmalarda kamera sistemlerinin belirtilen özelliklerde olacağının davalı tarafından açık şekilde taahhüt edildiğini, ayrıca davalı tarafından düzenlenen faturalardaki ürün kodları ile teklif ve diğer yazışmalardaki ürün kodlarının bahsi geçen 3 özelliğin kamera sistemlerinde bulunacağını gösterdiğini, davalı şirketin araçlardaki kameraların bakımını da üstlendiği halde gerek Belediye Başkanlığından gelen şikayetlerin gerekse taraflarınca iletilen şikayetlerin gereğini yerine getirmediğini, kamera sistemlerinin 750 piksel çözünürlükle, su geçirmez vc dış etkenlere karşı dayanıklı hale getirmediğini, davalı şirketi, müvekkilini, ayıplı mal satmak suretiyle zarara uğrattığını iddia ve beyan ederek ayıplı malların iadesi ile fatura karşılığı davalıya ödenmiş olan 17.440,00.-USD’nin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile ve ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte BK.99 maddesi gereğince davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalıya yasaya uygun olarak tebligat yapılmış olmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından, H.M.K.’nın 128. maddesi hükmü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, ayıplı mal satımı nedeniyle bedel iadesi talebine ilişkindir.
Davalı şirketin ticaret sicil kaydı İTO sisteminden çıkartılarak dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Davacı vekilince dava konusu iç ve dış kamera sistemlerinin dava dilekçesinde bildirilen araçlarda takılı olduğu ve araçların da Eskişehir’de bulunduğu beyanı dikkate alınarak; dava konusu iç ve dış kamera sistemlerinin takılı bulunduğu dava dilekçesinde bildirilen araçlar üzerinde keşfen inceleme yapılarak dava dilekçesinde bildirilen araçların iç ve dış kamera sistemlerinin taahhüt edildiği iddia edilen su geçirmezlik, 750 piksel çözünürlük ve dış kullanıcılardan etkilenmeme özeliklerini taşıyıp taşımadığı, iç ve dış kamera sistemlerinin ayıplı olup olmadığı, ayıbın üretim veya kullanımdan kaynaklanıp kaynaklamadığı, gizli veya açık ayıp olup olmadığı, buna göre davacının kabule zorlanıp zorlanmayacağı, sözleşmeden dönmesinin mümkün olması halinde istenebilecek bedelin tespiti yönünden 1 Makine Mühendisi ve 1 Elektrik Elektronik Mühendisinden oluşacak bilirkişi heyetince inceleme yapılarak bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Talimat sayılı dosyasından alınan 11/11/2020 havale tarihli bilirkişi heyeti raporunun sonuç kısmında özetle; otobüslerde bulunan … marka kameraların Vandal proof (darbelere karşı korumalı) özelliği bulunmadığı, otobüslerde bulunan … marka kameraların …(suya dayanıklılık) özelliği bulunmadığı, otobüslerde bulunan … marka kameraların 720 piksel çözünürlükte olup olmadığı konusunda değerlendirme yapılamadığı, gözle yapılan değerlendirmede de görüntü kalitesinin iyi olduğu, dava konusu iç vc dış kameraların raporda ayrıntılı açıklandığı üzere ayıplı olduğu, faturalarda belirtilen özellikleri taşımadığı, ayıbın üretimden kaynaklandığı ve kameraların tesliminde de anlaşılabilecek, test edilebilecek ve belgelerle de kanıtlanabilecek özellikler olduğundan açık ayıp olup olduğu, davacının sözleşmeden dönmesinin mümkün olması halinde istenebilecek bedelin, davalı firma fiyatlarına göre KDV hariç 37.440,00.-USD olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, taraflar arasında düzenlenen satın alma sözleşmesi kapsamında davacı tarafından davalı şirketten tedarik edildiği belirtilen dava dilekçesinde bildirilen araçların iç ve dış kamera sistemlerinin taahhüt edildiği iddia edilen su geçirmezlik, 750 piksel çözünürlük ve dış kullanıcılardan etkilenmeme özeliklerini taşıyıp taşımadığı, iç ve dış kamera sistemlerinin ayıplı olup olmadığı, ayıbın üretim veya kullanımdan kaynaklanıp kaynaklamadığı, gizli veya açık ayıp olup olmadığı, davacının sözleşmeden dönme hakkının bulunup bulunmadığı, sözleşmeden dönmesinin mümkün olması halinde istenebilecek bedelin miktarı noktasında olduğu anlaşılmıştır. Uyuşmazlık, ticari satımdan kaynaklı olduğundan, TTK’nın 23/1. Maddesinin yollaması ile 6098 Sayılı TBK’nun 219 ve devamı maddeleri kapsamında değerlendirme yapılması gerekir.
Bilindiği üzere TTK’nin 23.maddesinde; “c) Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. “
TBK 223.madde “Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır.”
Buna göre 6102 sayılı TTK’nın 23/1-c maddesi gereğince malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde incelemek veya incelettirmek ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa bu 2 ve 8 günlük süre içinde durumu satıcıya ihbarla yükümlüdür.
Mahkememizce dava konusu iç ve dış kamera sistemlerinin takılı bulunduğu dava dilekçesinde bildirilen araçlar üzerinde keşfen inceleme yapılarak talimat yolu ile aldırılan bilirkişi raporunda; otobüslerde bulunan … marka kameraların …(darbelere karşı korumalı) özelliği bulunmadığı, otobüslerde bulunan Sorax marka kameraların…(suya dayanıklılık) özelliği bulunmadığı, otobüslerde bulunan … marka kameraların 720 piksel çözünürlükte olup olmadığı konusunda değerlendirme yapılamadığı, gözle yapılan değerlendirmede de görüntü kalitesinin iyi olduğu, dava konusu iç ve dış kameraların raporda ayrıntılı açıklandığı üzere ayıplı olduğu, faturalarda belirtilen özellikleri taşımadığı, ayıbın üretimden kaynaklandığı ve kameraların tesliminde de anlaşılabilecek, test edilebilecek ve belgelerle de kanıtlanabilecek özellikler olduğundan açık ayıp niteliğinde olduğu tespit edilmiştir. Davacı vekili, 05.04.2021 tarihli dilekçesinde, dava konusu kamera sistemlerinin müvekkiline 2017 yılında Ocak ayında teslim edildiğini, bu sistemlerin araçlara montajının 2017 yılı Ocak ayından itibaren yapılmaya başlandığını beyan etmiştir. Davacı tarafından, teslimden sonra ilk muayene ile açık ayıbın varlığı anlaşılabilecekken teslim tarihinden uzun bir süre sonra 03.10.2018 tarihli ihtarnamenin gönderildiği ve 12.11.2018 tarihinde de huzurdaki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Dava konusu olayda; davacının ayıbı hemen ihbar ettiğini gösteren herhangi bir delile rastlanmadığı, ayıbın bildirilmesinin özel bir şekle bağlı olmadığı, tacirler arasındaki ilişkilerde dahi, herhangi bir şekil kuralına bağlı olmadan ayıp ihbarında bulunulabileceği, ayıp bildiriminde bulunulduğunun da herhangi bir delille ispatlanabileceği dikkate alındığında, eldeki davada, ayıbın satıcıya süresi içinde ihbar edildiğine dair bir delil bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda; davacının süresinde ayıp bildiriminde bulunmadığı ve süresinde ayıp bildiriminde bulunmadığı için ürünleri mevcut hâliyle kabul edilmiş sayılacağı (TBK m. 223/2) ve seçimlik hakları da kullanamayacağı kanaatine varılarak davacı tarafından açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının, dava açılırken davacı taraftan peşin alınan 3.513,05.-TL harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, artan 3.453,75.-TL’nin hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından artan avans olması halinde hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
5-Davalı tarafından yatırılan gider avansı ve yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin huzurunda, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır