Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/941 E. 2019/851 K. 24.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/941 Esas
KARAR NO : 2019/851

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/10/2018
KARAR TARİHİ : 24/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;davalı şirket ile müvekkili bankanın … Şubesi arasında 07/04/2016 tarihinde …Sözleşmesi akdedildiğini ve bu sözleşme gereği davalının çalışanlarına yapacağı aylık maaş ödemelerinin 2 yıl müddetince müvekkili bankada açacakları hesaplar üzerinden yapılacağını,müvekkili bankanın davalı şirkete 6.500,00-TL …maaş Promosyon ödemesi yaptığını, ancak davalı şirketin sözleşme süresi 2 yıl olmasına karşın sözleşmenin yapılmasından 13 ay sonra 08/06/2017 tarihinden itibaren sözleşmeye uymamaya başladığını, bunun üzerine davalı tarafa … Noterliği 19/06/2018 tarihli…yevmiye nolu ihtarname keşide edildiğini, ihtarnameye karşın edimlerin yerine getirilmemesi üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini, sözleşme hükmü gereği yetki itirazının yersiz olduğunu, davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin borçluya yükletilmesine, %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirketin adresinin … olduğundan yetki itirazlarının bulunduğunu, davacı bankanın …Şubesi ile müvekkili arasında sözleşme akdedildiğini, ancak sözleşmenin devamı sırasında bankanın … şubesinin kapatıldığını, tüm hesapların …şubesine aktarıldığını, şirket çalışanlarının 80 km uzaklıktaki bankaya gitmek için sıkıntı çektiklerini, ilçe merkezinde kurulan ATM’nin düzenli çalışmadığını, sözleşmenin uygulanabilirliğinin kalmadığını, davacı tarafın sözleşme ile belirlenen hizmet yükümlülüklerini yerine getirmediğini, öncelikle yetki itirazının kabulüne, davanın reddine, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67. Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının icra takibine dayanak sözleşmenin 19.maddesi kapsamında cezai şart alacağı talep koşullarının oluşup oluşmadığı, temerrüt, işlemiş faiz ve inkar tazminatı talep koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
İcra dosyası celbedilerek incelenmiş takibe itiraz ve davanın süresinde olduğu görülmüştür.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 16. maddesi ile bu sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda İstanbul icra müdürlükleri ve mahkemelerinin yetkili olduğu kararlaştırıldığından, her iki tarafın tacir olması nedeniyle yetki sözleşmesi geçerli olduğundan davalı vekilinin icra müdürlüğünün ve mahkemenin yetkisine yönelik itirazı reddedilmiştir.
Dava sözleşmeye dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olmakla, 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğundan ve bu süre dolmadığından davalı vekilinin zamanaşımı def’inin reddine karar verilmiştir.
Davacının iddiası ve tüm dosya kapsamına göre, ön inceleme duruşmasında tespit edilen uyuşmazlıkların halli için ve sektörel değerlendirme yapılması amacıyla davacı bankanın ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bankacı bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmış, 04/07/2019 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında 07.04.2016 tarihli maaş ödeme protokolü İmzalandığı, davacı bankanın, davalı şirket çalışanlarının her ay maaşlarının banka sistemi üzerinden 2 yıl süreyle ödenmesi kaydıyla 6.500,00-TL (KDV Dahil) tutarında davalıya komisyon/promosyon ödemesi yapmış olduğu, davacı bankanın … Şubesini kapatmış olması nedeniyle davalı açısından sözleşmenin çekilmez hale geldiği, davacı bankanın…Şubesini kapatmış olması davalı şirket açısından hizmet alınmasında mücbir sebep yaratmış olması nedeniyle sözleşmesel edimlerin yerine getirilediği, davacı bankanın şubeyi kapatmamış olması halinde 2 yıl boyunca maaş ödemesinin devam edebileceği, özellikle davalı açısından şubenin kapatılmış olması nedeniyle, hizmetin verilip-alınamadığı döneme isabet eden 11 aylık promosyon bedelinin 2.979,13-TL (270,83-TL x 11ay =) iade edilebileceği; davacı bankanın takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacağının 2.979,13-TL asıl alacak, 27,33-TL işlemiş faiz, 200,21-TL ihtarname gideri olmak üzere toplam 3.206,67-TL olduğu, asıl alacak tutarı olan 2.979,13-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %20,64 oranında faiz işletilebileceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı ile davacı bankanın …Şubesi arasında 07/04/2016 tarihli finansman sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin davalı personelinin ilk maaş ödemesinin gerçekleştiği tarihten itibaren iki yıl yürürlükte kalacağının kararlaştırıldığı, sözleşme ile davalının personel maaşını sözleşme süresi boyunca davacı banka aracılığı ile ödemeyi, davacının da bunun karşılığında 6.500,00-TL promosyon ödemesi yapmayı kararlaştırdıkları, sözleşmenin asli edimlerini bu hususların oluşturduğu, davacının 6.500,00-TL promosyon ödemesini yaptığı, sözleşmenin devamı sırasında davacının…Şubesi’ni kapattığı ve ilçede sadece bir ATM bıraktığı, bu nedenle davalının maaş ödemelerini davacı banka aracılığı ile yapmamaya başladığı, akabinde davacının … Noterliği’nin …yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 08/06/2017 tarihinden itibaren maaş ödemelerinin davacı banka aracılığı ile yapılmaması nedeniyle sözleşmeyi feshettiklerini ve sözleşmenin 19.maddesi kapsamında ceza-i şart bedelinin ödenmesi hususlarını davalı yana ihtar ettiği, ihtarnamenin davalıya 22/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalının ödeme yapmaması üzerine davacının davalı aleyhine cezai-şart ve promosyon bedeli açıklamalı toplam 6.815,45-TL tutarlı icra takibi başlatığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu hususları tartışmasızdır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 19.maddesi ile; davalı tarafından sözleşme ve eklerinde yazılı taahhütlerden herhangi birinin gününde veya tam olarak yerine getirilmemesi veya sözleşme süresi içerisinde sözleşmenin uygulanmasının fiilen durdurulması, sözleşmeden vazgeçilmesi ya da sözleşmenin süresinden önce feshedilmesi halinde davalının, davacının fazlaya dair zararlarını talep hakkı saklı kalmak kaydıyla, söz konusu durumun meydana geldiği günü takip eden üç iş günü içerisinde 6.500,00-TL yi sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren davacı bankanın o tarihte kısa vadeli kredilere uyguladığı faiz oranı üzerinden işletilecek faizi ile birlikte, herhangi bir ihtar yahut ihbara gerek kalmasızın ödeyeceği kararlaştırılmıştır.
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunun 1/1 maddesi, bir sözleşmenin kurulabilmesi için tarafların irade beyanları arasında karşılıklı uygunluk arar. Aynı kanunun 2/1 maddesine göre bu uygunluk asgari sözleşmenin esaslı noktalarını kapsamalıdır. İşte tarafların karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanları ile bir sözleşmenin kurulmuş sayılması için üzerinde anlaşılması gereken esaslı unsurlar objektif ve sübjektif esaslı unsurlar olarak ikiye ayrılırlar. Objektif açıdan esaslı noktalar ve sübjektif açıdan esaslı noktalar olmak üzere ikiye ayrılırlar. Sözleşmenin objektif açıdan esaslı noktaları, hukuk düzenin öngörülmüş tipik bir sözleşmenin kurulabilmesi için zorunlu olan unsurlardır(satış sözleşmesinde satılan mal ve satış bedeli gibi). Şayet, tipik bir sözleşme değil de ekonomik gelişmeler sonucu ortaya çıkmış kendine özgü/atipik bir sözleşme mevcut ise, bu kez sözleşmenin anlamlı bir bütün oluşturması için iş hayatında aranan şartlar o sözleşmenin objektif açıdan esaslı unsurlarını oluştururlar. Tarafların üzerinde anlaşması gereken sübjektif açıdan esaslı noktalar ise, objektif bakımdan ikincil nitelikte olmakla birlikte tarafların biri veya ikisi açısından sözleşmenin olmazsa olmaz unsurlarıdır. İşte Türk Borçlar Kanunun 1/1 ve 2/1 fıkraları uyarınca bir sözleşmenin kurulmuş sayılması için hem objektif hem de sübjektif açıdan esaslı noktalarda tarafların karşılıklı ve birbirine uygun irade beyanlarının bulunması zorunludur.
Somut olayda atipik bir sözleşme olarak kabul edebileceğimiz dava konusu sözleşmenin objektif açıdan esaslı unsurlarını, davalının personel maaşını, sözleşme süresi boyunca davacı banka aracılığı ile ödeme taahhüdü ile davacının 6.500,00-TL promosyon ödemesi yapma taahhüdünün oluşturduğu açıktır. Buna göre davalı sözleşmenin imzalandığı tarihte boyunca bünyesinde çalışan personelin iletişim ve özlük bilgilerini davacıya ibraz edecek yine yeni alınan personelin iletişim ve özlük bigilerini 15 gün içerisinde bankaya ibraz edecek; yine davalı personeline ait tüm maaş ve sair ödeme bilgilerini davacıya bildirecek, personeline davacı banka aracılığı dışında herhangi bir şekilde ödeme yapmayacaktır. Buna karşılık davacı da davalı personeli için vadesiz mevduat hesapları açacak ve ödeme günüden iki gün önce davalının kendi hesabında hazır bulundurduğu ödeme tutarını, personel hesaplarına aktararak personelin kullanımına hazır bulunduracaktır.
Sözleşmenin objektif açıdan esaslı unsurlarını ve asli edim yükümlerini oluşturan yukarıdaki taahhütler dışında tarafların yan edim yükümü mahiyetindeki başkaca taahhütlerde bulundukları açıktır. Buna göre; davacı tarafından davalı personeline yapılacak bankacılık hizmetlerine ilişkin her türlü ürün ve hizmet tanıtımı için davalı destek saplayacak, davalı bünyesinde bu türden bankacılık faailyetleri münhasıran davacı tarafından gerçekleştirilecektir(söz.md.7). Davalı sözleşme süresi boyunca merkez, şube ve mağazaları için davacı ile Üye İşyeri sözleşmesi yapacak, buna göre bu işyerlerinde davacının çıkaracağı banka kartı, kredi kartı ve diğer kartların ödeme aracı olarak kullanılmasını sağlayacak, ödeme noktalarında davacının Pos cihazlarını bulundurarak aktif şekilde kullanacak, davacının kredi kartı kampanyalarını müşterilerine bildirecektir(söz.m8). Davacı tarafından gerekli şartların sağlanması halinde davalı personeline uygun görülen limitlerde kredili kullandırılabilecektir(söz.md.9). Davacının uygun şartları taşıdığını tespit ettiği davalı personeline “…sMaaş Ürün Paketi” (KMH, Çift Sarılı Hesap, Kredi Kartı, Debitcard, Ön onaylı kredi v.b.) sunulacak ve talepte bulunan personele istenen ürünler tanımlanacaktır(söz.md.10). Davalı personelinin iş mevzuatından doğanlar dahil tüm ödemelerini sadece davacı aracılığı ile yapacaktır(Söz.md.11).
Taraflar arasındaki sözleşmenin, 13.maddesi ile sözleşme süresinin iki yıl olduğu, sürenin bitiminden üç ay önce fesih ihbarında bulunulmaması halinde sözleşmenin birer yıllık dönemler halinde uzayacağı, davacının sözleşmeyi her zamana tazminatsız ve sebepsiz tek taraflı fesih hakkının bulunduğu, davalının ise sözleşme süresi boyunca sözleşmeyi fesih hakkı bulunmadığı kararlaştırılmıştır.
Yukarıdaki izah edilen tüm sözleşme hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki sözleşmenin, davalı personelinin işçilik alacaklarının davacı banka aracılığyla ödenmesi dışında, davacı bankanın bankacılık faaliyetlerine ilişkin kapsamlı bir işbirliğinin tesisine yönelik olduğu açıktır. Davalının sözleşme ile ifa yükümlülüğü altına girdiği taahhütlerin mahiyeti nazara alındığında, davacı ile bu türden bir sözleşmeyi davacı ile yapmasında, merkezinin bulunduğu ilçede davacının şubesinin ve profesyonel banka çalışanlarının bulunmasının sözleşmenin subjektif açıdan esaslı unsurunu oluşturduğu açıktır. Başka ifade ile,… ilçesi ile en yakın davacı bana şubesinin bulunduğu yer arasında 75-80 km gibi bir mesafenin bulunduğu da nazara alındığında, sözleşme tarihinde davacı bankanın… ilçesinde şubesi ve profesyonel banka çalışanları bulunmasa idi sözleşmenin davacı banka ile yapılmayacağı açıktır. Zira sözleşmenin gerek objektif açıdan esaslı unsurlarını ve asli edim yükümlerini oluşturan edimlerin gerekse yan edim yükümlerini oluşturan edimlerin sorunsuz yerine getirilebilmesi, ilçede bir banka şubesinin bulunması ile mümkündür. Sözleşme süresi bitmeden ilçede bulunan şubesini kapatan davacı banka, tüm işlemlerin ilçede bırakılan tek bir ATM ile gerçekleştirilebileceğini iddia etmekle birlikte, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, bankaların alternatif dağıtım ve hizmet kanallarının kullanılabilmesi internet bankacılığı üyesi olan ve ATM leri kullanabilen müşteriler için uygun olmakla birlikte, bazı bankacılık işlemlerinin banka personeli ile yüz yüze gelmeyi gerektirdiği, ATM lerin günlük para çekme limitleri üzerindeki para çekme işlemlerinin ancak şubeler aracılığı ile yapılabildiği, kredi ve kiralık kasa işlemleri için şube ile muhatap olmak gerektiği hususları açıktır. Sözleşme devam ederken ilçe şubesini kapatan davacı; hem davalıyı, hem de davalı personelini şube ile işlem yapılmasını gerektirir tüm bankacılık işlemleri yönünden 75-80 km uzaklıktaki diğer şubeye gitmek zorunda bırakmış ve sözleşmenin devamını fiilen durdurulmasına sebep taraf olmuş, sözleşmeye aykırı davranmıştır.
Mahkememizce yukarıda yapılan tespitlere göre; davacı … Noterliği’nin 19/06/2018 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesi ile sözleşmeyi feshetmiş ise de; bu fesih haksız olup, davacının sözleşmenin 19.maddesi kapsamında ceza-i şart talep hakkı bulunmadığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın Reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 44,40-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 82,32-TL harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan 37,92-TL harcın davacıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan bakiyenin hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı

HARÇ BEYANI /
44,40-TL. KARAR HARCI
82,32-TL. PEŞİN HARÇ
37,92- TL. TALEP HALİNDE İADE HARÇ