Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/885 E. 2020/200 K. 20.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/885 Esas
KARAR NO : 2020/200

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/09/2018
KARAR :KABUL
KARAR TARİHİ : 20/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davalı …’nın müvekkili şirketin’den bir takım ürünler aldığını ve borcuna binaen… soru no.lu 21.000,00 TL bedelli … Bankası A.Ş … Şubesi çekini ciro ettiğini, akabinde …’nın alacaklı müvekkiline ödemelerde bulunduğunu fakat borcunun büyük kısmını ödemediğini, müvekkilinin davalı borçludan olan alacakları, ticari defter ve kayıtlar başta olmak üzere alacağın tespitine yönelik evrak ve kayıtlar üzerinde yapılacak olan bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkacağını, dava faturadan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali işlemine ilişkin olduğunu, dava konusu faturaların her iki tarafın da ticari defterlerinde kayıtlı olduğu sabit olduğunu, bu durumda davalı fatura bedelinin ödediğini ispatla yükümlü olduğunu, müvekkiline keşide edilip verilen iş bu çek ile ilgili kısmi ödemelerde bulunulduğunu, sonrasında ödemelerin kesilmesi ve bakiye 13.000 TL müvekkilinin alacağının tahsil edilmesi amacıyla ilgili çek yaprağı icra takibine koyulduğunu, ilgili çekin icra takibine konu edileceği sıra sahte olduğunun anlaşılması üzerine örnek no.7 İlamsız icra takibi yolu ile müvekkili şirketin alacağının tahsili yoluna gidildiğini, davalının başlatılan icra takibin itiraz ettiğini, öncelikle telafisi güç durumlara mahal vermemek adına ve borçlunun olası muvazaalı işlemlerinin önüne geçmek adına davalının borca yeter derecede malvarlığı üzerine haciz konulması için İhtiyati haciz kararı verilmesine, davalının İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün …E. Sayılı dosyasında takiple kesinleşen miktarın asıl alacak yönünden ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek avans faiz oranına göre işleyecek faizin tahsilini teminen haksız ve mesnetsiz itirazının iptaline, davalı aleyhine asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine masraf ve vekalet ücretinin davalı üzerine tahmil edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA /
Davalıya yasaya uygun tebligat yapılmasına karşın, davayı takip etmediği gibi, yazılı bildirimde de bulunmadığından H.M.K.nun 128. maddesi hükümü gereğince davayı inkar ettiği varsayılmıştır.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı- alacaklı, İstanbul … İcra Dairesi’ nin … E. Sayılı takip dosyası ile davalı aleyhine alım satım ilişkisi nedeni ile çek cirosundan kaynaklanan alacağına ilişkin takip yapmış olup davalı- borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı- borçlu ödeme emrine 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş ve takip durdurulmuştur. Bunun üzerine davacı- alacaklı, İİK m. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını mahkememizde açmıştır.
Dava; itirazın asıl alacak yönünden kısmen iptaline, alacağın varlığına ve varsa miktarına ilişkindir.
İİK 67 ile TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dikkat edilmiştir. HMK m. 222 gereğince ticari defterlerin ibrazı ve delil olma vasfına dikkat edilmiştir. Buna ilişkin ibraz edilen davacı ticari kayıt ve defterleri incelenmiştir. Davalı taraf yasal ihtarata rağmen ticari kayıt ve defterlerini ibraz etmemiştir. Hukuken denetlenebilen hüküm kurmaya elverişli belirli ve eksiksiz iddia ve talepleri karşılayan bilirkişi raporu alınmıştır. Ayrıca faturanın geçerliliği hukuken TTK ve vergi kanunlarınca değerlendirilmiş ve bunun sonucunda aşağıdaki hükme varılmıştır. İstanbul … İcra Dairesinin …sayılı esas sayılı dosyası incelenmiştir. Bilirkişi SMMM… tarafından hazırlanan 15/10/2019 tarihli bilirkişi raporu incelenmiştir.
Davacı …Şti tarafından incelemeye sunulan 2016- 2017 yılı ticari defterlerinin TTK. İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı taraf ticari kayıt ve defterlerini yasal ihtarata rağmen ibraz etmemiş, inceleme gün ve saatinde hazır bulunmamıştır.
Davacı tarafın davalı taraf ile aralarındaki ticari ilişki nedeniyle muhasebesel kayıt tuttuğu, fatura düzenlediği, bir kısım tahsilatın nakit olarak karşılandığı, bir kısım alacağın ise alacağa karşılık davalıdan çek alındığı, sonuca göre; davacı tarafın incelenen ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalı yana 1.591,14 TL borçlu olduğu, ancak; davalı tarafça verilen ve karşılıksız çıktığı söylenen 21.000,00 TL’ lik çekin iade işleminin ise 31/12/2017 tarihindeki muhasebe kayıtlarında yapıldığı, bu tarih itibariyle davacının davalıdan 16.000,00TL ve 5,500 TL bedelli çeklerden ödenen ve borçlu olunan miktarın mahsubu sonrası 19.408,86 TL cari hesap alacaklısı olduğu ancak davacı yanın 12/09/2017 tarihli icra takibinde asıl alacak olarak 13.000,00 TL talep etmiş olması nedeniyle taleple bağlılık ilkesi gereği HMK m. 26 uyarınca davacı yanın davalı yandan 13.000,00 TL asıl alacaklı olduğu teknik olarak değerlendirilmiştir.
Saptanan ve hukuksal durum karşısında; davacının alacağının varlığını yasal delillerle ispatladığı, davalının takibe itirazında haksız olduğu çünkü takibe konu edilen alacağın ödendiğine dair bilgi ve belge bulunmadığı gibi önceki başkaca ödemelerin bu dava konusu alacağın ödendiğine dair delil gösterilemeyeceği, faturaların iade edildiğine dair de dosya kapsamında bilgi ve belgeye rastlanmadığı görülmüştür. Alacağın varlığı, miktarı ve faiz taraflar arasındaki sözleşme gereğince ve kayıtlar gereğince değerlendirilmiştir. ”… Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir. Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Telefonla, telgrafla, herhangi bir iletişim veya bilişim aracıyla veya diğer bir teknik araçla ya da sözlü olarak kurulan sözleşmelerle yapılan açıklamaların içeriğini doğrulayan bir yazıyı alan kişi, bunu aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde itirazda bulunmamışsa, söz konusu teyit mektubunun yapılan sözleşmeye veya açıklamalara uygun olduğunu kabul etmiş sayılır. ” hükmü karşısında ve taraflar arasındaki sözleşmeye dikkat edilerek TTK kapsamında bulunan aralarındaki ticari işin değerlendirilmesi sonucu; davalının ticari satım sözleşmesi gereğince davacı tarafa borçlu olduğu, aksine ilişkin bilgi ve belge bulunmadığına kanunen kanaat getirilmiştir. Sonuç olarak davacı talebinin 6100 Sayılı HMK m. 26 kapsamında itirazın kısmen asıl alacak yönünden iptaline ilişkin olduğu ve itiraz edilen miktar kadar alacağının bulunduğu hesaplanmıştır. Davacı tarafın özel ve teknik olarak incelenen kayıtları gereğince aşağıda belirlendiği şekilde davalı taraftan mevzuat ve sözleşme gereğince alacağının bulunduğu, davalı tarafın yukarıda açıklamalar ışığında hesaplanan miktar kadar sorumlu olduğu, davacının davasını ispatladığı değerlendirilerek davalı tarafın itirazında haksız olduğu ve sorumlu olduğu, alacağın ticari satım sözleşmesine dayandığı ve likit olduğu ve tazminata hükmolunması gerektiği, ödemeye dair bilgi ve belgeye rastlanmadığı, davacının talebi dikkate alındığında davanın kabulünün gerektiğine kanaat getirilmiş, saptanan ve hukuksal durum karşısında aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile;İstanbul … İcra Dairesinin …E. Sayılı takibe yapılan itirazın 13.000,00 TL asıl alacak yönünden kısmen iptaline, takibin bu asıl alacak yönünden kaldığı yerden devamına, ferilere ilişkin itirazın iptali istenmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davacı lehine 2.600,00 TL icra inkar tazminatına hükmolunmasına davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 888,03 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 222,01 TL harçtan mahsubu ile bakiye 666,02 TL daha harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına, mahsup edilen 222,01 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-6100 S HMK gereğince bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafı olan 785,75 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır