Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/847 E. 2018/1075 K. 01.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/847 Esas
KARAR NO : 2018/1075
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 11/09/2018
KARAR : FERAGAT NEDENİYLE RED
KARAR TARİHİ : 01/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkilleri ile davalılar arasında cari hesap ilişkisine dayanan bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, davalı şirketlerin işbu ticari ilişkiye konu ürünleri müvekkil şirketten satın aldığını, davalıların ürünlerin kendilerine teslim edilmiş olmasına rağmen cari hesaptan kaynaklanan ve muaccel olan bakiye borcunu ödemediğini, davalıların aleyhine İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün… E. Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde borca, faize itiraz ettiğini ve bu nedenle takibin durmasına sebep olduklarını, davalıların ödeme emrine itiraz dilekçesindeki itirazlarının asılsız ve gerçeğe aykırı olduğunu, irsaliyeli faturaların ve cari hesap ekstresinin davalı tarafından müvekkile yapılan kısmi ödemelerin müvekkil ile davalıların arasında bir ticari ilişkinin varlığını ve müvekkilin bu ilişkiden doğan alacağının bulunduğunu, cari hesap ekstresinde sabit olduğunu, taraflar arasında gerçekleşen ticari ilişki sonucunda müvekkil tarafından toplam bedelinin 126.659,82 TL olan ürünlerin tesliminin yapıldığını, buna karşılık davalıların davacı şirkete teslimden önce 50.000,00 TL ve teslimden sonra 50.0000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL kısmi ödemeye ilişkin çek verildiğini beyan ederek davanın kabulünü ve itirazın iptalini, takibin devamını, haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle davalı tarafın aleyhine takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere irca-inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacı şirketin 06.09.2017 tarihinde müvekkil şirketlerine karşı haksız olarak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasıyla icra takibinin başlatıldığını, bu takibe taraflarınca süresi içerisinde itiraza edildiğini, ve takibin durduğunu, müvekkillerinin davacı şirkete karşı takibe konu herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı şirketin huzurdaki haksız davayı ikame etmiş olduklarını, davacının dava dilekçesindeki beyanlarının aksine müvekkil şirketin davacı şirket ile arasında herhangi bir ticari ilişkisi bulunmadığını, bu nedenle herhangi bir borcu da söz konusu olmadığını, fatura sözleşmesinin kurulması safhasıyla ilgili olmayıp ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin bulunmasının ve ispatının gerektiğini, davacı ürünlerin tesliminin yapıldığını ve davalılar adına iş yapmaya yetkili kişilere teslim ettiği iddiasında bulunulduğunu, taraflar arasında faturaya konu ticari satış ilişkisinin varlığının bir an için kabul edilse dahi, faturaya konu malların adi ortaklığa teslim edildiğini kanıtlar herhangi bir delilin dosyada mevcut olmadığını beyan ederek davacının tüm taleplerinin ve haksız davasının reddini, kötü niyetli icra takibine girişen davacı tarafın %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Davacı vekili tarafından 30.10.2018 tarihli dilekçesi ile dava açıldıktan sonra davalı ile sulh olunduğunu, ve sulh gereği davadan feragat etme gereğinin hasıl olduğunu iş bu dava nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir. Davacı taraf vekilinin davadan feragat yetkisi bulunduğu vekaletnamesinde görülmüştür. Davalı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığı anlaşılmıştır. Davadan feragat H.M.K. nun 307. maddesi hükümü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. H.M.K. nun 309. Maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Feragat bildirimi de H.M.K. nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tesbit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, davalı talebi olmamakla kendini vekil ile temsil ettiren lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, davalı tarafça sarf edilen yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3-Harçlar Kanunu hükümlerine karar ve ilam harcı olarak alınması gereken 35,90 TL harcın peşin yatırılan harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına,
4- HMK’nın 333. Maddesi gereğince davacı tarafından gider avansından geriye kalan tutarın hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstanbul BAM da istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır