Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/778 E. 2021/420 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/778 Esas
KARAR NO : 2021/420

DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli)
DAVA TARİHİ : 10/08/2018
KARAR TARİHİ : 25/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; Müvekkilinin “…” adresinde kurulu, … Ticaret Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı … Vergi Dairesi’nin …Sicil Numarası ile kayıtlı Kurumlar Vergisi mükellefi olan …’nin münferiden temsil ve ilzama yetkili müdürü ve %5 hissedarı olduğunu, davalının da %95 hisse ile ortağı olduğu ve birlikte kurduğu şirket tescil edildiği tarih olan 07/04/2016 tarihinden bu yana hiçbir ticari faaliyette bulunmadığını ve şirketin kurulmasına sebep olan ticari amaç ortadan kalktığını, şirket içerisinde çözülemeyen söz konusu sorunun mahkeme eliyle çözümlenmesi bir zorunluluk haline geldiğini, şirketin feshi talebinin kabul edilmemesi halinde müvekkilinin ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini, kuruluş tarihi olan 07/04/2016’dan itibaren faaliyette bulunmayan şirketin, Mahkemece yapılacak incelemede tasfiyesine karar verilmemesi halinde, davacı tarafın iş bu ortaklıktan çıkarılmasını, … Limited Şirketi’nin TTK.’nın 636/3.maddesi uyarınca infisah ettiğinin tespiti ile işbu tespit sonucu tasfiyesini, şirket tasfiyesinin mümkün olmaması halinde TTK’nın 638/2.maddesine göre davacının ortaklıktan çıkmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı şirket temsil kayyımı … tarafından davaya karşı cevap dilekçesinde; temsil olunan … Şirketi 10.000-TL sermaye ile kurulduğunu, sermaye borcunun 3/4 kısmı da henüz ödenmemiş gözüktüğünü, kurulan bu şirketin 9.500,00-TL sermaye paya davalı … Keısa 500-TL sermaye payı ise … taahhüt edilmiş, ana sözleşmesi 13.04.2016 tarihli TTSG ile de yayınlandığını, şirketin % 95 hissedarı olan davalı Letonya olup, şirketin ortakları arasında bir heyecan başlayan ve vücut bulan “ortak çalışma iradesi” kaybolmuş gözüktüğünü, şirket ortakları bir araya gelerek TTK m. 636/1-b hükmüne göre Genel Kurulu almasında mümkün gözükmediğini, zira % 95 ortak ile davacının bir iletişim kurmaktan dahi uzak gözüktüğünü, davalı şirketin iki ortaklı yapısında davacının şirketin münferiden yetkili müdürü olduğu, şirketin kuruluşundan itibaren ” ortak çalışma iradesinin” tesis edilemediği ve şirketin hiçbir faaliyetinin bulunmadığı tespit edilecek olursa, şirketin haklı sebeple fesih ve tasfiyesine karar verilmesi gerektiğini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; fesih ve tasfiye istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının %5 ortağı ve müdürü olduğu, davalı şirketin TTK nın 636/3 Maddesi kapsamında haklı nedenle fesih koşullarının oluşup oluşmadığı, TTK nın 638/2 maddesi uyarınca; davacının çıkma isteminin yerinde olup olmadığı ve çıkma payının değerine ilişkin bulunduğu tespit edilmiştir.
Diğer ortağın ( … ) gerekmediği halde davalı olarak gösterildiği, yurt dışı tebligatın yapılmadığı ancak; buna gerek bulunmadığı, pasif husumet durumunun nihai kararda değerlendirilmesi gerektiği tespit edilmiştir.
Davalı şirkete ait sicil dosyası getirtilerek incelenmiş; Dava tarihi itibari ile davalı şirketin ticaret sicilinde tescilli bulunan merkez adresi mahkememizin yargı yetkisinin bulunduğu idari sınırlar dahilinde kaldığından HMK’nın 14 maddesi ve TTK nın 636/2 maddesi hükmü gereğince uyuşmazlığın çözümünde Mahkememiz kesin olarak yetkili bulunmaktadır.
Davalı şirketin sicil dosyası incelendiğinde; … Ticaret Sicil Memurluğu’nun … Ticaret sicil numarasında kayıtlı olduğu, davacı ile …’ nun şirketin ortakları olduğu anlaşılmaktadır.
6102 sayılı TTK’nın 636/3 fıkrasına göre; her ortak haklı sebeplerin varlığı halinde şirketin feshin isteyebilir. Mahkeme istem yerine davacı ortağa payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkartılmasına veya duruma uygun düzşen kabul edilebilir başkaca bir çözüme hükmedebilir.
Davacının, fesih ve tasfiyesi istenen şirketin aynı zamanda ortağı ve müdürü olduğu, davacı ile davalı şirket arasında menfaat çatışması bulunduğu, bu nedenle davalı şirkete iş bu dava için temsil kayyımı tayini gerektiği, bu hususta mahkememizce de karar verilebileceği anlaşılmakla, …’in iş bu davaya münhasır olmak üzere davalı şirketin temsil kayyımı olarak tayin edilmiştir.
Davalı şirketin bağlı bulunduğu vergi dairesinden son beş yıllık kurumlar vergisi beyannamesi ve bilançoları celbedilmiştir.
Davalı şirketin merkezinin bulunduğu … Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan yazı cevabından, adresin kapalı olduğu herhangi bir faaliyetin bulunmadığı anlaşılmıştır.
… SGK İlçe Müdürlüğü’ne yazılan yazı cevabından davalı şirketin kaydının bulunmadığı anlaşılmıştır.
… Ticaret Merkezi’ne yazılan yazı cevabından, davalı şirketin adresinin bulunduğu bağımsız bölümde 2011 yılından bu yana … isimli başka bir firmanın kiracı olarak bulunduğu anlaşılmıştır.
TAKBİS sistemi üzerinde yapılan araştırma neticesinde; davalı şirket adına kayıtlı taşınır taşınmaz malvarlığının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davalı şirketin kuruluşundan bu yana, şirket amacına yönelik ticari faaliyette bulunup bulunmadığının, muhasebesel yönden halen faaaliyetine devam edip etmediğinin tespiti için davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış, 25/05/2021 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı …Tic. Ltd. Şti.’ nin iki ortaklı yapısında davacı …’ nün şirketin yetkili müdürü olduğu, şirketin kuruluşundan itibaren ” ortak çalışma iradesinin” tesis edilemediği ve şirketin hiçbir ticari faaliyetinin bulunmadığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin kuruluşundan bu yana, ticari faaliyette bulunmadığı, herhangi bir malvarlığının bulunmadığı, şirketin diğer ortağına uzun süreden beri ulaşılamaması nedeniyle, davalı şirketin uzun süreden beri genel kurulunun toplanamadığı anlaşılmıştır.
Dayanağını TMK’nun 2. Maddesinde bulan, haklı sebebin ne olduğu ve unsurları kanunda tanımlanmamış olup, her olayın somut koşul ve özelliklerine göre haklı sebeplerin varlığı ayrıca değerlendirilmek gerekir. Limited ortaklık, hem kişi ortaklıklarına, hem de anonim ortaklığa özgü özellikleri bünyesinde barındıran bir ortaklık türüdür. Dolayısıyla kişi ortaklıklarına has özellikler, haklı sebebin araştırılmasında uygun düştükleri ölçüde limited ortaklıklar yönünden de değerlendirmeye alınabilir. Kişi ortaklıklarında, ortaklar arasındaki güven ilişkisi ve yoğun işbirliği sebebiyle, haklı sebeple feshi dava hakkı anonim ortaklıkan farklı olarak ortaksal bir haktır. Kişi ortaklıklarında, salt ortaklar arası güven ilişkisinin ve işbirliğinin bozulması, ortağa haklı sebele feshi dava hakkı verebilir. İşte kişi ortaklığına has özellikler de barındıran limited ortaklıklar açısından da, somut durumun şartlarına göre, ortaklar arası güven ve işbirliğinin bozulması haklı sebep olarak değerlendirilebilir. Dava konusu şirketin iki ortaklı olarak kurulduğu; ancak hakim diğer ortağın yurt dışında bulunması nedeniyle şirketin kuruluşundan bu yana amacını gerçekleştirecek düzeyde ticari faaliyette bulunamadığı, genel kurulunu toplayamadığı, ortaklar arasında iletişim kalmadığı ve ortaklar arası güven ve işbirliğinin, şirketin kuruluş amacını gerçekleştirmesini engelleyecek mahiyette bozulduğu, davacı ortak açısından haklı sebebin mevcut olduğu anlaşılmıştır. Davalı şirketin kuruluşundan bu yana herhangi bir ticari faaliyetinin bulunmadığı da nazara alındığında, şirketin ayakta tutulmasında fayda bulunmadığı kabul olanarak, davalı şirketin 6102 sayılı TTK nın 636/3 maddesi uyarınca fesih ve tasfiyesi ile tasfiye memuru olarak …’ nun atanmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Diğer ortak olan davalı …’nın haklı nedenle fesih davası yönünden pasif husumeti bulunmamaktadır. Bu nedenle bu davalı yönünden davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar vermek gerekmiştir. Bu husus kısa kararda sehven yazılmadığından, gerekçeli kararda düzeltilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
Davanın KABULÜNE,
… Ticaret Sicil Memurluğu’nun …sicil numarasında kayıtlı bulunan …’nin FESİH VE TASFİYESİNE,
Tasfiye memuru olarak … (… TC kimlik numaralı) atanmasına, kararın tasfiye memuruna tebliğine,
Davalı …’ya karşı açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 59,30 TL karar harcından 35,90- TL peşin harcın mahsubu ile eksik 23,40- TL harcın davalı …TİC. LTD. ŞTİ.’den alınarak hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 4.080,00TL maktu vekalet ücretinin davalı …TİC. LTD. ŞTİ.’den alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 35,90TL peşin harç, 35,90-TL başvuru harcı, 750-TL bilirkişi ücreti,158-TL tebligat ücreti olmak üzere toplam 979,80 -TL yargılama gideri ile 3.000,00-TL temsil kayyımlığı ücretinin davalı …TİC. LTD. ŞTİ.’den alınarak davacıya verilmesine,
Davacı vekilinin ve davalı şirket kayyımının yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/05/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır