Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/77 E. 2020/741 K. 03.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/77 Esas
KARAR NO :2020/741

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:21/01/2018
KARAR:DAVANIN KISMEN KABULÜ-KISMEN REDDİ
KARAR TARİHİ:03/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davacı ve davalı arasındaki hizmet sebebiyle mevcut ticari ilişkinden kaynaklı olarak davalının cari hesaba istinaden 97.335,92 TL borcu bulunduğu, söz konusu ticari ilişkinin kaynağının ise davacının sahip olduğu … firması tarafından davalı tarafa satılan elektrik malzemeleri olduğu, bu satıma ilişkin kesilen … sıra nolu 24/04/2017 düzenleme tarihli 150.000,00 TL bedelli fatura ile … sıra nolu 27/01/2017 düzenleme tarihli 82.335,92 TL bedelli faturalara istinaden davalı tarafça yapılan 135.335,92 TL (2’şer tane 60.000,00 TL’lik çek ile 15.335,92 TL nakit) ödemeden kalan 97.335,92 TL davalı tarafça ödenmediğinden …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra takibinin başlatıldığı, davalı tarafça icra dosyasına, sunulan itiraz dilekçesinde dosyada alacaklı görünen müvekkile karşı herhangi bir borcu bulunmadığından bahisle borca ve tüm ferilerine itiraz edildiğinin bildirildiği ve de icra takibinin durdurulduğu, ancak davalı şirketin icra dosyasında mübrez faturaların muhteviyatına icra öncesi hiçbir şekilde itiraz etmemiş olduğu ve yaptığı ödemelerin neye dayandığını açıklamakla mükellef olduklarını, taraflarınca başlatılan icra takibi ile talep edilen borcun cari hesap borcu olduğu, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesiyle davalının davacı tarafa asıl alacak miktarı itibariyle borcu olduğunun ortaya çıkacağını, haksız ve dayanaktan yoksun itiraz sebebiyle durdurulan takibin devamına, davalının asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Davacı taraf ile davalı şirket arasında herhangi bir ticari alış veriş olmadığı, ancak davalı şirket ile aynı adreste faaliyet gösteren ve ortağı ve yetkilisi aynı olan …. San. Ve Tic. Ltd. Şti ile davacı arasında … Belediyesi’nin “… Akademisi” adı verilen projenin elektrik işlerinin alt yüklenicisi sıfatıyla davacıya verilmesi nedeniyle bir sözleşme ilişkisinin mevcut olduğu, bu sözleşme çerçevesinde yüklenici … tarafından alt yüklenici davacıya ödemelerin yapıldığı, bu ödemelerin az da olsa bir kısmının davalı müvekkili şirket hesabından havale edildiği, her ne kadar ödeme davalı şirket hesabından gitmiş olsa da ödemeyi yapanın … İnşaat olduğu, davacının bu ödemelere ilişkin faturayı ödemeyi yapan davalı şirket üzerinden kestiği, ancak bu faturaların dava konusu olmadığı, icra takibine konulan ve ardından dava konusu edilen faturaların ise hiçbir zaman davalı tarafından teslim veya tebliğ alınmadığı, başta da belirtildiği gibi bu faturaların herhangi bir mal veya hizmet alım satımına karşılık gelmediği, davacının tek taraflı tanzim ettiği bu faturalardan dolayı önce mal satıp teslim ettiğini, sonra da alacaklı olduğunu, ispatlaması gerektiğini, davacı tarafça sayın Mahkemede açılan iş bu itirazın iptali davasının bir benzerinin aynı gün kardeşi şirket … içinde açıldığı, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile açılan dava ile işbu dava arasında HMK 166 uyarınca bağlantının mevcut olduğu, hatta biri hakkında verilecek kararın diğerini etkilemesinin dahi söz konusu olduğu, o nedenle iş bu mahkemedeki dosyanın …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası üzerinde birleştirilmesini talep ettikleri, haksız ve mesnetsiz açılan işbu davanın reddini, icra takibi ve dava kötü niyetle açıldığı için %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesini yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı- alacaklı; …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile davalı- borçlu aleyhine aralarındaki elektrik malzemeleri alım satımına dair ticari ilişkiden kaynaklanan açık hesap bakiye fatura alacağının faizleri ile birlikte tahsili için ilamsız takip yapmıştır.
Davalı- borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı- borçlu ödeme emrine 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş ve takip durdurulmuştur.
Bunun üzerine davacı- alacaklı İİK m. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını mahkememizde açmıştır.
Davalı, genel mahiyette iddia olunan vakıaları ve ticari ilişkiyi inkar etmiş, kendileri ile aynı adreste olan, ortağı ve yetkilisi aynı olan dava dışı … … Ltd. Şti ile davacının alt işveren olarak anlaştığını iddia ile … Akademisi projesinde elektrik işleri ile ilintili olarak davacının yer aldığını beyanla, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … Esas sayılı dava dosyasına birleştirilme kararı verilmesini ve faturaları teslim almadıklarını savunarak davanın reddini savunmuştur.
Dava; taraflar arasındaki elektrik malzemesi alım satımına dayalı açık hesap bakiye fatura alacağına dair ticari ilişkiden kaynaklanan alacağın varlığına ve varsa miktarına, davalının takip dosyasındaki itirazının iptaline, tazminata ilişkindir.
Davacı tarafın bilanço usulüne tabi ticari defter tuttuğu bu nedenle gerçek kişi tacir olduğu kanunen değerlendirilmiştir.
İİK 67 ile TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dava konusu ve dava değeri dikkate alınarak dikkat edilmiştir. HMK m. 222 gereğince ticari defterlerin ibrazı ve delil olma vasfına dikkat edilmiştir. Ayrıca faturanın geçerliliği hukuken TTK ve vergi kanunlarınca değerlendirilmiş ve bunun sonucunda aşağıdaki hükme varılmıştır. Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir. Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Telefonla, telgrafla, herhangi bir iletişim veya bilişim aracıyla veya diğer bir teknik araçla ya da sözlü olarak kurulan sözleşmelerle yapılan açıklamaların içeriğini doğrulayan bir yazıyı alan kişi, bunu aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde itirazda bulunmamışsa, söz konusu teyit mektubunun yapılan sözleşmeye veya açıklamalara uygun olduğunu kabul etmiş sayılır hükmü dikkate alınmıştır. İş bu davada davacı taraf iddialarını somutlaştırmak ve alacağının varlığını ispatlamak durumundadır. Hukuken denetlenebilen hüküm kurmaya elverişli belirli ve eksiksiz iddia ve talepleri karşılayan ve hükme esas alınan bilirkişi raporu alınmış ve deliller değerlendirilmiştir. Davacı tarafından düzenlenen dava konusu faturalara davalı tarafından itiraz edildiğine dair bir bilgi veya belgeye rastlanmamış olduğu anlaşılmıştır. Tarafların dosya kapsamına inceleme gün ve saatinde ibraz edilen ve ibrazdan kaçınmanın sonucu ihtar edildiği şekilde sonucunu bildiği durum karşısında ibraz edilen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulanların sahibi lehine delil olduğu hususu gereği ile bilirkişilerce usule uygun tutulan defterlere göre hesaplanan miktara değer verilmiştir. …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası UYAP kayıtları incelenmiş, davalar arası bağlantı bulunmadığı anlaşılmıştır. …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelenmiştir. Tarafların dosya kapsamına sunulu ticari kayıt ve defterleri incelenmiştir. Bilirkişi SMMM … tarafından hazırlanan 16/12/2019 havale tarihli bilirkişi raporu incelenmiştir. Davacı ve davalı tarafından sunulan 2017 yılına ait ticari defterlerin TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davacı tarafın 31/12/2017 tarihi itibariyle ticari defterlerine göre 97.000 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın 31/12/2017 tarihi itibariyle ticari defterlerine göre davacı tarafa 97.000 TL borçlu olduğu teknik olarak değerlendirilmiştir. Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmamasına rağmen ticari defterlerin incelenmesi sonucu taraflar arasında karşılıklı cari hesap çalışmaları doğrultusunda serbest şekilde kurulabilen ve sözlü olarak cari hesap sözleşmesinin oluşturulduğuna kanaat getirilmiştir. Davacının gerçek kişi tacir davalının ticaret şirketi tüzel kişi tacir olması karşısında tacir olmanın sonucu olarak davacı tarafın 3095 sayılı yasaya istinaden icra takip tarihinden ( davalı temerrütü takip ile) itibaren borç tamamen ödenene dek alacaklarına 3095 sayılı kanuna (md.2) göre değişen oranlarda ticari avans faizi talep edebileceği kanunen değerlendirilmiştir. Her iki tarafın ticari kayıtlarına itibar edilmiştir. Hukuki denetim yapılarak faturaların yasal geçerliliklerine dikkat edilerek hüküm açısından değerlendirilme yapılmıştır. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; taraflar arasındaki ticari ilişki gereği ile tarafların usule uygun tutulan ticari defter ve kayıtları gereğince; davalının davacı tarafa aşağıda hükümde belirlendiği şekilde borçlu olduğu, aksine ilişkin bilgi ve belge bulunmadığına kanunen kanaat getirilmiştir. Sonuç olarak davacı alacağının aşağıda hükümde yazılan miktar kadar olduğu hesaplanmıştır. Tarafların özel ve teknik olarak incelenen kayıtları gereğince aşağıda belirlendiği şekilde davalı taraftan mevzuat ve sözleşme gereğince alacağının bulunduğu, davalının yukarıda açıklamalar ışığında hesaplanan miktar kadar sorumlu olduğu, aşağıdaki miktar kadar davacının davasını ispatladığı değerlendirilerek davalı tarafın itirazında aşağıdaki hükümde belirlenen miktar kadar haksız olduğu ve sorumlu olduğu, iş bu durumun kendi ticari kayıtları ile teyitlendiği, alacağın likit olduğu ve asıl alacağın % 20 si oranında tazminata hükmolunması gerektiği, davacının talebi (97.335,92 TL) dikkate alındığında davanın kısmen kabulünün (97.000,00 TL) kısmen reddinin (335,92 TL) gerektiğine kanaat getirilmiş, saptanan ve hukuksal durum karşısında aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü-kısmen reddi ile; davalının …. İcra Dairesi’ nin … E. Sayılı takibe yapmış olduğu itirazın “97.000 TL asıl alacak + takip tarihinden ödeme tarihine dek asıl alacağa işletilecek ticari faiz üzerinden” iptaline, davacı lehine 19.400 TL tazminata hükmolunmasına davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 6.626,07 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 6.590,17 TL daha harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına, mahsup edilen 35,90 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3- 6100 S HMK gereğince davacı tarafından sarf edilen bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafı olan 1.003,40 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 999,94 TL sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmının davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 13.165,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T deki esaslara göre ve 6100 S. HMK ile hakkaniyet gereğince reddedilen miktar üzerinden belirlenen 335,92 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır